Melisa Kesmez‘in kaleminden çıkan 2019 yılında Sait Faik Hikâye Armağanı’nı alan Nohut Oda isimli öykü kitabından alıntıları sizler için derledik!
1. Sonuçta her şeyin değil ama pek çok şeyin gerçekliği senin kendini neye inandırdığınla ilgiliydi. (s.15)
2. O, seninkilere dolanmış köklerini söküp alırken, seni de yerinden ediyordu. Aynı bahçenin çiçekleri olmak böyle bir şeydi. (s.17)
3. Kendini önemli sananların hiçbiri önemli değil. Yaşa sadece. (s.23)
4. Beni dünyaya getiren şeyin mayasında tek taraflı da olsa aşk vardı. Sevindim o zaman. Hiç sevinilecek zaman değildi ya, yine de sevindim ben. (s.58)
5. Ayaklarımızın altında zemin yok artık. Bir çatımız da. Gelecek yok. Geçmişin izleriyse çoktan silinmeye başladı. Aşk, bize bu sonsuz boşlukta ev olacak tek şey. (s.63)
6. Belki de bütün yaşam kavgam onu sesimi duyurmak, ‘Bana bak, baba baksana neler yapabiliyorum ben’ demek olabilir mi? (s.65)
7. Onu ara sıra herkesten gizli özlediğimi biliyordum. Ama özlediğim o muydu, onun yanındaki kendim miydi, yoksa o eski güzel günler miydi, karar vermesi zordu. (s.69)
8. Zaman donmuş, her şey donmuş, dün yok, yarın yok, sadece şimdi vardı. Sonsuz, kopkoyu bir şimdi, bütün ağırlığıyla üzerimize çökmüş, çiçek açmaya teşne genç kız kalbimizi kurutmuş, bizi kapısız, penceresiz bir ağrının içine gömmüştü. Bugün uzaktan baktığımda kapkara bir dumanın içinde bir görünüp bir kaybolan, eski bir ameliyat izi gibi ara sıra sızlayan bir andan başka bir şey yoktu. (s.83)
9. Geçmiş artık çok uzaktı. Gelecek ise ne kokusu ne şekli belli, manadan yoksun bir yerdi. (s.83)
10. Tecrübe ettiğimiz dehşetin çapı o kadar genişti ki, onu bir ucundan tutamıyor, bir yerinden anlamaya başlayamıyor, üzüntünün uçsuz bucaksız uzayında toz zerrecikleri gibi dönüp duruyorduk. Kar küremiz kırılmış, içindekiler her yere saçılmıştı. (s.83)
11. Aradığım bir şey vardı, beklediğim bir kurtuluş anı, bir “her şey yoluna girecek” duygusu… Başta varmayı umduğum yer neresiydi, artık pek emin değildim ama oraya varamadığım kesindi. (s.92)
12. Durduğum yerden bakınca, Handan hayatı evirip çevirme konusundaki ustalığı, dünya yansa vazgeçmeyişi, yaşam dolu inadı, sabrı, kanaatkârlığı ile gökyüzünde mutlu, uzak bir yıldız gibi ışıldayıp durmuştu hep. Ben çırpınıp dururken, o ne yapıp edip suyun üzerinde kalmayı başarmıştı. (s.93)
Kesmez, Melisa. Nohut Oda. İstanbul: İletişim Yayınları. 2019


