Matthew Perry Anısına: Chandler’a Veda

Editör:
Aleyna Kavak
spot_img

Matthew Perry Anısına.

Kötü bir günün hemen ardından, hayatta duraksamaya ihtiyacımız olan anlarda şakalarıyla ve gülümsemesiyle bizleri sarıp sarmalayan Matthew Perry aramızdan ayrıldı. Bizlere yakın bir arkadaşımızı kaybetmişiz gibi hissettiren gidişi, sevenlerini derinden etkileyerek derin bir hüzne boğdu.

En Yakın Arkadaşımızı Kaybettik

Birbiriyle bağlantısı olmayan, aynı dili paylaşmayan binlerce insan; Friends dizisinde Chandler rolüyle on sezon boyunca ekranlarda olan Matthew Perry‘nin, kendilerini derinden etkileyen, hayata döndürdüğünü anlattıkları hikayelerini sosyal medyadan paylaşarak Perry‘i andı. Bizler de hayatının bir kısmına değinerek, kendisine hayatlarımıza dokunduğu için teşekkür etmek istiyoruz.

Perry, özellikle yazmış olduğu kitap (Friends, Lovers, and the Big Terrible Thing) hakkında olan konuşmalarında sıklıkla bahsettiği; insanların hayatına dokunmak ve onlara bu yolla yardım etmek istediğini yineleyişiyle bizlerin kalbinde bambaşka bir konumda yer alıyor.

Arkasından yazılan “en yakın arkadaşımı kaybetmiş gibi hissediyorum.” sözcükleri karakterlere verdiği hayatlarla binlerce insana dokunup bir kere daha büyüsünü gösterdi. Depresyonda olduğunu ve ihtiyacı olan her anda Friends’e koşan, zor süreçlerini Chandler‘ı izleyerek atlatan insanların hikayelerine dayanarak Matthew Perry‘nin hep olmasını dilediği gibi insanların içlerine birer tohum bıraktığını içtenlikle söyleyebiliriz. Kendisini, sanatını tanıdığımız için ve ilham olup hayatına dokunduğu insanlardan olduğumuz için kendimizi çok şanslı hissediyoruz.

Chandler Bing

“Hi! I am Chandler.
I make jokes when i am uncomfortable.”

Los Angeles’a oyuncu olmak için gelişinin ardından “Charles in Charge” ve “Beverly Hills 90210” dizilerinde konuk oyuncu olarak yer alsa da büyük çıkışı Friends dizisiyle gerçekleşti. Matthew Perry, 1994 yılında Friends dizisinin Chandler‘ı olarak hayatımıza girdi.

Rachel, Monica, Joey, Ross, Phoebe ve Chandler adında birbirinden çok farklı karakterdeki altı arkadaşın günlük yaşamlarından kesitleri bizlere sunan Friends dizisi, arkadaş grubunun yetişkinliğe adım atarken yaşadıkları zorlukları, birbirinden karmaşık ilişkilerini, bir kafedeki en günlük hallerini bizlerle buluşturdu. Bir çoğumuzun favori karakteri olan Chandler’ın sadece şakaları ile hatırlanmadığına eminiz. Kendisinin sevmediği işi bırakarak hayallerinin peşinden gidişi, aşkı bize tüm korkularına rağmen en temiz haliyle yansıtışı, arkadaşlarıyla birbirlerine bağlandıkları bağ ile bizlere ilham oldu.

Perry’nin tam on yıl bir parçası olduğu dizisinin senaryosunu ilk okuduğunda Chandler‘ın aslında kendisi olduğunu düşündüğünü kameralar karşısında sıklıkla yinelediğini anımsıyoruz. Aramızda bağlantı kurduğumuz karakter bizlere yalnız olmadığımızı hissettirerek kurulan bağı daha da derinleştirdi.

Friends’in son bölümünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen dizi hala çoğu insanın hayatının bir parçası. Bir kesim izleyicininse diziyi bitirip onlarca kez tekrar baştan izlediğinin bilgisine sahibiz. Perry‘nin röportajlarında insanların yanına gelip neden dizideki gibi değil, yaşlı göründüğünü sorulduklarını anlatışı yüzümüzde tebessüm oluşturan hikayelerden.

Friends, Lovers, and the Big Terrible Thing

2022 yılında yazmış olduğu Friends, Lovers, and the Big Terrible Thing isimli kitabında Matthew Perry, Arkadaşlarını, ilişkilerini ve “big terrible thing” olarak adlandırdığı bağımlığını; insanların yolculuklarına dokunabilmek ve yardım edebilmek hedefiyle kendi hikayesini sayfalara döküyor. Otobiyografi niteliği taşıyan kitabı okuyucusuyla buluştuğu andan itibaren ilgi görerek oldukça ses getirmişti. Kitabın tanıtım sürecinde kendi hikayesi hakkında konuşmaya çekinmeyen Matthew Perry ile karşı karşıyaydık. Tüm detaylarıyla hayatını bizlerle paylaşan Perry’nin, kitabı neredeyse ölmek üzere olduğu bir andan sonra yazmaya karar verdiği açıklamasında bulunuşu bizleri derinden etkileyen açıklamalarından bir tanesi. Bunun beraberinde konuşmalarında yaşadığı tüm olayların üzerinden bir kere daha geçip yazmaktan çok, sonrasında bunu okumanın kendisini daha çok zorladığına değinen Perry, Yaşadıkları üzerine insanların kendisine gelip yardım etmesini istemelerinden çok memnun olduğunu da atlamıyor. 

Matthew Perry, hikayesiyle yalnızca hayata değil dokunduğu her bir insanda derin izler bıraktı. Kendisi bugün bedenen aramızda olmasa da bizler için hep yirmili yaşlarında, yüzümüzde gülümseme oluşturmaya devam eden en yakın arkadaşımız olarak kalacak. Işıklar içinde uyu Matthew Perry.

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Söylenti Aylık Frekans

Söylenti Müzik Frekansı ile sonbaharın gizemli, esintili ve en sevilen zamanlarına, Ekim ayına hoş geldiniz! Önerilerimiz sizin için hazır.

Valide-i Muazzama : Mahpeyker Kösem Sultan

Naib-i saltanat unvanıyla Osmanlı İmparatorluğu'nu yaklaşık 30 yıl yöneten Mahpeyker Kösem Sultan, attığı adımlarla hanedanın kaderine yön vermiştir.

Hafıza Mekanları: Anıtların Psikolojik ve Toplumsal Etkileri

Anıtlar, toplumsal hafızayı korur ve kimliğimizi inşa eder. Kolektif hafıza ve kültürel aktarımın dönüştürücü gücüdür.

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Editor Picks