Lawrence’dan “Sappho and Alcaeus” Tablosu: İki Büyük Edebi Kişiliğin Sanatsal Buluşması

Editör:
Gülizar Nehir Gülkanat
spot_img

Tarihi ve mitolojiyi sıklıkla eserlerinde bulunduran ve 19. yüzyılda hayatını sürdüren Lawrence Alma-Tadema, sanatın sadece görünenin değil görünmeyen gerçek duyguları da barındırdığı fikrindedir. Neoklasizm ve romantizm akımlarından etkilenerek ortaya çıkardığı eserlerinde Antik Çağ yaşantısını, sadeliği ve zarafeti üzerinden ele alıyor. Bugün de sizlerle Sappho and Alcaeus tablosunun derinliklerine inerek Antik Çağ’da kısa bir yolculuğa çıkıyoruz!

Tarihsel Sanatçı Lawrence Alma-Tadema’nın Sanatı

Sir Lawrence Alma-Tadema alma-tedama

1836 yılında Hollanda’da dünyaya gelen Lawrence Alma, 1912 yılında İngiltere’de hayata gözlerini yummuştur. Yaşamı boyunca sanatı odağına alarak birçok kültürü tanımıştır. Özellikle Antik Roma ve Yunan kültürlerine hayranlık duymuştur. Lawrence Alma’nın eserlerine baktığımızda Antik Çağ’ın mimarisini, kıyafetlerini ve günlük yaşamından kesitleri bünyesinde barındırdığını söyleyebiliriz. Antik kişiliklerden kalanları araştırmış ve elde ettiği bilgileri harmanlayarak tablolarına yansıtmıştır. Böylelikle Antik Çağ yaşamını ve o dönemde yaşamış kişilerin yansımalarını onun eserlerinde görmemiz mümkün olmaktadır.

Eserleri üzerinde çalışırken üzerinde durduğu en önemli noktalardan biri de gerçeği son derece doğru yansıtmaktır. Lawrence’ın gayesi, ele aldığı figürleri son derece gerçekçi sunmaktır ve bunu başarmıştır. Bu gerçekçilik, figürlerin tutumlarını göze alarak ana fikri belirler ve yansıtır. Fakat bunu yaparken eserleri dramatize etmekten ziyade onları, duyguları geçirmesi için şiirsel bir biçimde abartısız ve sessizliği ön plana çıkararak sunar.

Lawrence Alma’nın eserlerinde ön plana çıkan bazı temaları görmezden gelmek olmaz. Onun sanatı yalın ve klasik görülmesine karşın eserlerinde bu sessizliğin zarif ve içten çığlıklarını duyabiliriz. Tarihi kişilikleri ve olayları eserlerinde yansıtmasıyla abartısız ve sakin geçen yaşamları aktarmıştır. “Zarif ve içten çığlık” şeklinde betimlememin arkasında Lawrence’ ın yansıttığı yaşamlardan birçok anlamı, duyguyu ve hayal gücünü harekete geçirebildiği yatıyor. Başlıca kadın figürleri, antik yaşam ve mitoloji Lawrence’nin eserlerinin odağını oluşturan konular arasındadır.

Lawrence Alma-Tadema’nın “Sappho and Alcaeus” Tablosu

Tabloya Adı Verilen Sappho ve Alcaeus Kimdir?

Soldan Sağa Kaynaklar: “Antik Dönemin En Ünlü Kadın Şairi Sappho”, Arkeofili. “Alcaeus”, Britannica.

Sappho, (MÖ-630-570 civarı) Lesbos adasında hayatını sürdüren, duygusal aşk şiirleriyle ünlü bir kadın şairdir. Ayrıca Platon tarafından “10. Musa” olarak bahsedilmiştir. Alcaeus ise Sappho ile aynı adada yaşayan bir başka lirik şairdir. Şiirleri, Alcaeus’un politikliği ve duygusallığıyla öne çıkmıştır.

Sappho and Alcaeus. Kaynak: meisterdrucke

Şimdi ise neoklasik ressam Lawrence’ın 1881 yılında resmettiği, şu anda Walters Sanat Müzesi‘nde sergilenen ahşap panel üzerine yağlı boya uygulamasıyla oluşturduğu bu tabloyu yakından inceleyelim! Eseri bütünüyle ele aldığımızda kompozisyonun neredeyse tamamını kaplayan ve birkaç güzelin oturduğu yer, tıpkı bir antik tiyatroya benziyor. Maviye bulanmış bir deniz manzarası ise bu tarihi yapı taşlarıyla birlikte sakin ve huzurlu bir hava yaratıyor.

Kompozisyonun genelindeki renk ve ışık kombinasyonu eseri büyülü bir noktaya taşıyor.  Antik Çağ’a atıfta bulunarak Lawrence, kadın figürlerinin de içinde bulunduğu kompozisyonun sol tarafını sadelik ve sakinlikle işlemiştir. Kadın figürlerinin giyimi ve beyaz mermerden oluşan antik tiyatro ise mermerden heykeller ve müthiş manzarasıyla bir bütünlük sergiliyor.

Kompozisyondaki İnsan Figürleri Kimlerdir?

Sappho and Alcaeus. Kaynak: meisterdrucke

Kompozisyonun sağ tarafında sandalyeye oturur halde bulunan ve lir (kithara) çaldığı bilinen lirik şairlerden biri olan Alcaeus’tur. Peki ya diğer bir lirik şair olan Sappho, kompozisyonun neresinde bulunuyor?

Sappho and Alcaeus. Kaynak: meisterdrucke

Antik tiyatroya benzettiğimiz beyaz mermer taşların üzerinde bulunan figürlerden en öne yerleşmiş, elini yanağına dayamış, hayranlıkla Alcaeus’a bakan Sappho karşımıza çıkıyor. Sappho’nun Alcaeus’a hayranlıkla bakması ve Alcaeus’un da antik tiyatroda bulunan kişilere lir çalıyor olması, eserin genelinde sanata ve sanatçıya olanı ilgiyi ortaya koyuyor. Belirtmek isterim ki ikisi arasında edebi yönden biri ilişkiden söz edebiliriz fakat kişisel ilişkileri olduğuna dair net bir bilgi bulunmuyor.

Figürlerin tutumuna yakından bakacak olursak lirik şairlerden Sappho’yu düşünceli ve dalgın bir vaziyette görmekteyiz. Bu durum, Sappho’nun kendisi gibi lirik bir şair olan Alcaeus’a ve onun performansını dikkatle takip etmesinden dolayıdır. Bana göre, eserin en çarpıcı noktası Sappho ve Alcaeus’un etkileşimidir. Sappho’nun ve izleyicilerin tutumundan anlayacağımız üzere, kompozisyon sanata ve sanatçıya olan saygı ve bağlılığı yansıtıyor. Biz okuyucular ve sanatseverler olarak eminim ki bu durumu fazlasıyla yaşıyoruz. En basitinden müze ziyaretimizde bir eserin önünde durduğumuz dakikalar ve eseri çözümlemeye çalışmamız bizim sanata ve sanatçıya olan ilgimizi ve merakımızı gösteriyor. Bu kompozisyonda bulunan figürlerden ışık ve denge kadar bütün unsurlar aslında tek bir odak için hazır bulunuyor: Sanat için!

Mermer Taşların Üzerindeki Yazılar Neyi İfade Ediyor?

“Sappho and Alcaeus”. Kaynak: Wikipedia

Antik tiyatro olarak betimlediğimiz mermer taşlardan oluşan oturma alanları, üzerindeki birçok yazıyla dikkat çekiyor. Yazılar net görünmemekle birlikte dilimizden uzak olduğundan okuması kolay görünmüyor. Yazıların, Sappho’nun şiirlerinde geçen kadın figürleri olduğu biliniyor. Tabloda bunlardan birkaçı bulunuyor. Mermer banklarda kesin olarak yazılı bulunduğu bilinen isimleri inceleyelim.

Turuncu saçlı kadın figürünün kolunun altında bulunan yazıya baktığımızda yazının üzerinde Sappho’nun gençlik yıllarında geçmiş olan “Atthis” ismini; mermer bankın sağında ve alt tarafta “Anaktoria” ve kompozisyonda görünmeyen diğer kısımlarda ise “Mnasidika” gibi isimler bulunuyor. En alt ve orta bankta bulunan yazı ise “Eyrinos” olduğu tahmin ediliyor. Bu kişinin Soppha ile bir ilişkisi olmadığı, onun yerine bu ismi Alma-Tadema’nın bulduğu söyleniyor. Onun dışında bu isimlerin, Sappho’nun öğrencileri, sanat çevresindeki dostları veya şiirlerinde geçen kadın isimleri olduğu söyleniyor.

Peki ya neden sadece kadın isimlerine yer verilmiş olabilir? Erkek isimleri yerine kadın isimlerinin bulunması, kadınların sanat dünyasındaki görünmezliği nedeniyle tabiri caizse bir başkaldırı olduğu şeklinde yorum yapabiliriz. Her bir kadın figürünün Alcaeus’un sanatına dair tutumu, onların bir izleyiciden ziyade sanatı anlayan ve yaşayan bireyler olduklarını gösteriyor. Kısaca özetlersek eser, sanata olan ilginin yanı sıra bu ilgiyi gösteren kadınlar ve eserde bulunan yazıtlar aracılığıyla kadınların sanat dünyasındaki yerine vurgu yapıyor.

Lawrence Alma-Tadema tarafından yapılan bu eserde kompozisyonun içinde bulunan figür, mekan ve renk unsurlarına odaklanarak Antik Çağ’da yaşamış olan iki büyük lirik şairin sanat için buluşmasına tanıklık ettik. Bir sonraki eserlerde görüşmek üzere!


Kaynakça

”Sappho”. Britannica. Web. 30.07.2025

”Alcaeus”. Britannica. Web. 30.07.2025

”Sir Lawrence Alma-Tadema, OM RA 1836-1912”. thevictorianweb. Web. 30.07.2025

“Not so, surely, looked the Greeks: Alma-Tadema’s Reconstructions of Grecian Scenes”. openeditionjournals. Web. 03.08.2025

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Tiramisu: İtalyan Mutfağının En Tatlı Başarısı

Bir tatlıdan çok daha fazlası: Treviso'dan doğup dünyaya yayılan tiramisunun kültürel ve gastronomik yolculuğu.

Jacob Elordi: Modanın Kural Bozan Çocuğu

Euphoria dizisinin genç yeteneği Jacob Elordi, oyunculuğu kadar stili ile de meşhur bir kişilik. Elordi'nin dolabında yolculuğa çıkıyor ve tarzını keşfediyoruz.

Karadeniz’de Sonbahar: Doğasına Hayran Kalacağınız 7 Yayla

Karadeniz’in büyüleyici yaylalarıyla doğanın kalbinde bir yolculuğa çıkın. Ayder’den Pokut’a, Gito’dan Kafkasör’e uzanan bu rota; huzur, macera ve eşsiz manzaralar sunuyor.

İstanbul Mimarisi: Süreyya Operası

Kadıköy’ün sanatla özdeşleşen simgesi Süreyya Operası, yaklaşık bir asırlık tarihiyle kentin kültürel mirası ve gururudur.

Sait Faik: Adacılığın Ritüellere Yansıması

Sait Faik'in adacılığı, doğayla ve insan sevgisiyle örülmüş bir kaya parçasına sığınan rutin hayatın ta kendisidir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Temizlik Takıntısı

Hastalık korkusuyla büyüyen Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın temizlik takıntısı, yaşamına ve romanlarına mizahi biçimde yansımıştır.

Sherlock Dizisinin Unutulmaz Replikleri: Oyun Başlıyor

Sherlock dizisinin ustalıkla yazılan, şarap gibi yıllanmış, akıllara kazınan repliklerine birlikte göz atalım.

Çocuklara Boşanma Nasıl Anlatılır?

Boşanma çocuklar için zor bir süreçtir. Doğru kelimeler, doğru zaman ve sevgiyle güvenin varlığı, bu süreci atlatmada büyük önem taşır.

Aftersun Filminin Unutulmaz Replikleri

İzleyenlerin kalbinde bir burukluk bırakan Aftersun filminin repliklerini inceliyoruz!

Kayıp Tanrılar Ülkesi Aslında Ne Anlatıyor?

Usta yazar, maharetli kalemiyle okurunu da yanına alıp Berlin ve Bergama'ya gidiyor; işlenmiş bir dizi cinayetin perde arkası arkeoloji, mitoloji ve tarihin ışığında aydınlanıyor.

Editor Picks