Karanlık bir odaya adım atarken hissettiğiniz o hafif ürpertiyi hatırlıyor musunuz? Ya da gece yarısı uyandığınızda, odanızın köşesinde bekleyen gölgelerin aldığı şekillerle yüzleşmenin verdiği tedirginliği? Korku, insan doğasının en eski ve en güçlü duygularından biridir. Peki, neden bu duyguyu bilerek ve isteyerek deneyimlemek isteriz? Bazen stres atmak, bazen rahatlamak, bazen de zaman geçirmek bu soruya cevap olabilir. Korkuyu yaratmak için genellikle filmler tercih edilir çünkü filmler bütün duyularımıza aynı anda hitap eder. Peki ya korku romanları?
Korku romanları, sadece ürkütücü hikayeler anlatmakla kalmaz; aynı zamanda insan ruhunun derinliklerine inen, bilinçaltımızdaki en karanlık köşeleri aydınlatan birer ayna görevi görür. Bu romanlar, bizleri sınırlarımızı keşfetmeye, cesaretimizi test etmeye ve en önemlisi, hayatın belirsizlikleriyle yüzleşmeye davet eder. Bu romanlar korkuyu yavaş yavaş işleyerek okuyucuları daha derinden ve kalıcı korkutur. Korku severlere, korkunun en çok okunan yazarlarını derledik!
Stephen King
Modern korku ve Popüler korku akımında büyük yer edinen Stephen King korku, gerilim ve fantastik türlerinde yazdığı eserlerle tanınır. Stephen King, fakir bir ailede büyüdü. Babası, King henüz küçükken ailesini terk etti. Annesi, King ve kardeşini tek başına büyüdü. King, çocukluğundan itibaren yazmaya ilgi duydu. King, yazarlık hayatına ilk olarak 16 yaşında başladı. Orana Maine Üniversitesi’nde okudu ve burada gelecekteki eşi Tabitha Spruce ile tanıştı. Küçük yaşlarda yazmış olduğu hikayeleri 1967 yılında “Startling Mystery Stories” kitabında topladı. İlk büyük başarısını “Carrie” adlı romanıyla kazandı ve bu başarı, onun tam zamanlı bir yazar olmasını sağladı. Kariyeri boyunca birçok ödül kazandı ve eserlerinin çoğu sinemaya ve televizyona uyarlandı. King, yazarlık kariyerinin yanı sıra alkol ve uyuşturucu bağımlılığıyla da mücadele etti.
Stephen King, 20. yüzyılın sonları ve 21. yüzyılın başlarında korku edebiyatına damga vurmuştur. Çalışmaları genellikle modern Amerikan yaşamının karanlık yanlarını keşfeder. Genellikle küçük Amerikan kasabalarında geçen doğaüstü olayları ve karakterlerinin derinlemesine psikolojik analizleriyle harmanlayarak okuyucularını içine çeken hikayeler yaratır. King, Richard Bachman takma adıyla da bazı eserler yazmıştır. “It”, “The Shining”, “Carrie”, “Misery”, “The Dark Tower” en bilindik ve ünlü eserleridir.
H.P. Lovecraft
Kozmik korku türünün öncüsü olarak kabul gören Lovecraft, zengin bir ailede doğdu ancak babası erken yaşta akıl hastanesine yatınca maddi sıkıntılar yaşamaya başladı. Annesi tarafından aşırı korumacı bir şekilde yetiştirildi. Annesi onu bir kız çocuğu gibi yetiştiriyor, dışarı çıkmasına izin vermiyordu. Zamanla bu, Lovecraft’ta psikolojik kaynaklı alerjiler gelişmesine ve psikosomatik rahatsızlıklara neden oldu. Lovecraft, çocukluğundan itibaren klasik edebiyat ve bilimle ilgilendi. Pek bilinmese de, gökbilimci olmak isteyen Lovecraft astronomi eğitimi görmek istediği Brown Üniversitesi’ne gidememiştir bu da onun için çok uzun süre bir depresyon ve utanç kaynağı oldu. Yazarlık kariyerinde başlangıçta pek başarılı olamasa da, “Weird Tales” dergisinde yayınlanan hikayeleriyle tanınmaya başladı. Hayatı boyunca pek fazla tanınmadı ve maddi zorluklar içinde yaşadı.
Kozmik korku türü, insanın evrende ne kadar küçük ve önemsiz olduğunu, bilinmeyen ve anlaşılmaz varlıkların karşısında nasıl çaresiz kaldığını vurgular. Lovecraft, Cthulhu Mitosu adı verilen geniş bir mitoloji yaratmıştır. Bu mitos, farklı yazarlar tarafından da genişletilmiştir. Ölümünden sonra eserleri daha geniş kitlelerce keşfedilmiştir ve büyük bir kültürel etki yaratmıştır. En çok “The Call of Cthulhu”, “At the Mountains of Madness”, “The Shadow over Innsmouth” eserleriyle bilinen Lovecraft, aynı zamanda eserlerindeki canavarları ile de bilinmektedir.
Edgar Allan Poe
Edgar Allan Poe, aktör bir çiftin çocuğu olarak doğdu. Annesi ve babası Poe küçükken öldü, bu yüzden zengin bir tüccar olan John Allan tarafından evlat edinildi. Poe, hem askeri hem de akademik kariyerlerinde başarıya ulaşamadı ve yazarlığa yöneldi. Yazdığı şiirler ve kısa hikayelerle tanındı. Kısa hayatı boyunca alkol ve uyuşturucu bağımlılığı, maddi sıkıntılar ve kişisel trajedilerle mücadele etti. Eserleri ölümünden sonra büyük bir etki yarattı ve modern korku edebiyatının temel taşlarından biri olarak kabul edildi.
Poe, gotik edebiyatın ve romantizmin önemli bir figürüdür. Hikayelerinde genellikle ölüm, delilik, ve suç temasını işler. Bunlardan en ünlüleri, “The Tell-Tale Heart”, “The Fall of the House of Usher”, “The Raven” eserleridir. Poe, aynı zamanda dedektif hikayelerinin de öncüsüdür; “The Murders in the Rue Morgue” bu türün ilk örneklerinden biridir. Poe’nun trajedi ve zorluklarla dolu hayatı eserlerine yansımıştır.
Clive Barker
Clive Barker, grotesk ve fantastik öğeleri birleştirerek özgün bir korku üslubu geliştirdi. “Books of Blood“ serisi, kısa hikayeleriyle dikkat çeker ve Barker’ın benzersiz tarzını yansıtır. “Hellbound Heart” adlı kısa romanı ve “Cabal” adlı romanı yazarın benzersiz tarzını en iyi yansıtan eserlerindendir. Barker aynı zamanda yetenekli bir ressam ve yönetmendir.
Barker, Liverpool Üniversitesi’nde İngiliz Edebiyatı okudu. Gençliğinde tiyatroya ve sanata ilgi duydu. “Books of Blood” adlı kısa hikaye koleksiyonuyla büyük bir çıkış yaptı ve ardından “Hellbound Heart” adlı kısa romanıyla ünlendi. Bu roman, daha sonra kült korku filmi “Hellraiser” olarak uyarlandı. Sanatın çeşitli dallarında üretken olmaya devam etmektedir.
Shirley Jackson
Shirley Jackson, özellikle psikolojik korku türünde önemli bir isimdir. Eserlerinde genellikle toplumun normlarına ve beklentilerine karşı çıkan karakterleri işledi. “The Lottery” adlı kısa hikayesi, amerikan taşrasında geçen ve sıradan bir kasabanın karanlık yüzünü ortaya çıkaran çarpıcı bir öyküdür. “The Haunting of Hill House”, modern gotik edebiyatın başyapıtlarından biridir ve birkaç kez filme uyarlanmıştır. Jackson’ın eserleri, kadın karakterlerin derinlemesine analizlerini içerir ve toplumsal eleştiri barındırır.
Jackson, Kaliforniya Üniversitesi’nde okudu ve burada Stanley Edgar Hyman ile tanıştı. Jackson, çocuklarını yetiştirirken yazarlık kariyerine devam etti. “The Lottery” adlı kısa hikayesi, yayımlandığında büyük bir tartışma yarattı ve ona geniş bir tanınırlık getirdi. “The Haunting of Hill House” ve “We Have Always Lived in the Castle” gibi romanları, onun psikolojik korku türündeki ustalığını gösterir. Jackson, sağlık sorunları ve zorluklarla dolu bir hayat sürdü ve erken yaşta hayatını kaybetti.
Kaynakça:
“Stephen King kimdir? Eserleri ve Hayatı” İnkilap.com. Web. 03.08.2024
“Howard Phillips Kimdir?” Evrim Ağacı. Web. 03.08.2024
“Edgar Allan Poe kimdir? Hayatı, Edebi kişiliği, Eserleri.” Türkedebiyatı.org. Web. 03.08.2024
“Clive Barker” İthaki Yayınları. Web. 04.08.2024
“Shirley Jackson” Siren Yayınları. Web. 04.08.2024
