Kore Neden Bölündü?

Editör:
Meryem Azra Barut
spot_img

Kore milleti bir zamanlar ortak tarih ve kültür altında bir arada yaşamaktaydılar. Bu millet, 20. yüzyılda geçekleşen istilalar, küresel savaşlar, siyasi güçlerin müdahaleleri ve ideolojik çatışmaların etkisiyle kuzey ve güney olarak ikiye ayrılmak zorunda bırakıldı. Bu olay modern dünyanın en büyük politik ve insani trajedilerinden birine sebep oldu.

Japon Sömürgesinden Önce

Kore halkı tarih boyunca birçok milletin çeşitli baskılarına ve istilasına uğramıştır. 19. yüzyılda Kore; politik, ekonomik ve kültürel açıdan Qing Hanedanlığı etkisi altındaydı. Resmi olarak hiçbir zaman Çin’in hakimiyeti altında olduğu ifade edilmese de belirli yönetim şekilleri, vergi zorunlulukları ve ticari gücün Çin’in elinde olması Kore Hanedanlıklarının Çin’e bağlılık duymasına sebep olmuştur.

Japonya ise Joseon Hanedanlığı dönemindeki Kore’yi işgal etme amacı güderken Çin’in Ming Hanedanlığı tarafından engellenmişti. Ancak 19. yüzyıla gelindiğinde her anlamda batılı bir tarza geçen Japonya’nın Kore üzerindeki baskısı farklı bir boyuta ulaşmıştı.

Joseon Hanedanlığı – korelimited

1894’te gerçekleşen Tonghak Başkaldırısı; Kore halkının sosyal adalet, ekonomik eşitlik ve yabancı baskısına karşı bağımsızlık arayışını ifade etme biçimiydi. Ancak bu başkaldırı sonucunda başlangıçta askeri “destek” amacıyla Kore topraklarına giren Japon askerleri, kızışan ortamdan faydalanarak Kore Sarayını kuşattılar. Bu kuşatma sonucunda Kore’nin uzun süreli “koruyucu devleti” Çin ile Japonya arasında 1 Ağustos’ta savaş ilan edildi. Bu savaş Japonya’nın zaferi ve artan baskısıyla sonuçlandı.

Kore üzerindeki gücünü arttıran Japonya, Japon yanlısı Korelilerin desteğiyle yeni anayasalar ve reformlar getirerek Kore’deki yönetimi baştan düzenlendi. Bu reformlar Çin etkisini uzaklaştırmaya ve her anlamda Batılı bir yaşantı edinmeye dayanıyordu.

Kral KoJong, Rusya ile menfaat ilişkisi kurarak Kore’yi Japon istilasından uzak tutmayı hedefliyordu. Ancak 1904’te ilan edilen savaşta Rus donanmasını başarılı bir şekilde yok eden Japonya, savaşta çok büyük kayıplar veren Rusya’yı yenerek Kore’yi kendi himayesi altına almayı başardı.

Sömürge Döneminde Kore

Japon yönetimine karşı çıkan Koreliler – Warfare History Network

Japonya, 1910 senesinde Kore’yi resmi olarak sömürgesi ilan etti. 1919 yılında Kore halkı tarafından gerçekleştirilen büyük protestoya kadar çok büyük bir baskı ile Kore’ye hükmeden Japonya, bu protestolardan sonra tavrını yumuşatarak Kore halkına bazı imkanlar tanımaya başladı. Ancak bu imkanlar çok uzun sürmedi ve 1939’a gelindiğinde çoğu yerde Kore dilini konuşmak yasaklandı, Kore halkı Japon isimleri almak zorunda bırakıldı ve II. Dünya Savaşıyla birlikte Japon ordusuna zorla alımlara başlandı. Koreli kadınların “rahatlık veren kadınlar” adı altında Japon askerilerinin cinsel ihtiyaçlarını gidermeleri zorunlu kılındı.

II. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar Kore halkının birçoğu Kore’den ayrıldı; çoğu Amerika, Rusya, Mançurya veya Japon adalarına gitti.

II. Dünya Savaşı Sonrası

ABD birlikleri – Wikipedia

1945’te sonlanan II. Dünya Savaşı sonrasında Japonya yenilgiye uğrayarak Kore’den çekildi. Bu durum Kore’de bir güç boşluğu meydana getirdi. Savaşın iki büyük simgesi Amerika ve Rusya bu güç boşluğundan faydalanarak Kore yönetimini geçici bir şekilde üstlenme kararı aldılar. Japonya’nın herhangi bir atağına karşılık Kore’de bulunma ve kendi çıkarları doğrultusunda Doğu Asya’da bir mesken edinme amacı güdüyorlardı.

Ülkeye ilk olarak Rusya kuzeyden giriş yaptı. Rusya ile farklı ideolojilere sahip olan Amerika ise Rusya’nın yarımadayı ele geçirmesinden korkarak güneyden girişini yaptı. Farklı yönetim fikirleri olan bu iki devlet ortak bir kararla, özel bir sebep olmadan 38. paraleli sınır olarak belirlediler ve böylece Kore, kuzey ve güney olarak ikiye ayrıldı.

Başlangıçta bu kararın alınma sebebi Tokyo’da bulunan Japon kuvvetlerinin hangi bölgedeki Amerikan veya Sovyet birliklerine teslim olacağını düzenleme amacını taşıyordu. Ancak sonrasında Amerika ve Rusya’nın soğuk savaş dönemine girmesi beklenmedik bir şekilde bu kararı kalıcı hale getirdi.

Kuzey ve Güney’in Savaşı

Korean War Legacy Foundation

Güney’de Amerika kapitalist/demokratik bir yönetim hedeflerken Kuzey’de Rusya sosyalist/komünist bir düzen hedefliyordu. Amerika, Syngman Rhee’yi ortak bir Kore başkan adayı olarak seçti ancak Rusya’nın bu fikre sıcak bakmaması iki farklı yönetimin doğmasına neden oldu.

1948’te Güney Kore’nin ilk demokratik seçimi gerçekleşti ve 15 Ağustos’ta Güney Kore Cumhuriyeti kuruldu. 9 Eylül’de ise Demokratik Kore Halk Cumhuriyeti (Kuzey Kore) kuruldu. Japonlardan Sovyetlere kaçan Kim Il Sung, Kore’ye döndü ve Kuzey Kore’nin başkanı oldu. 1949 sonrasında ise Amerika ve Rusya askerlerini geri çekti ve işgal sona erdi.

Kore Savaşı

Kore Savaşı – History

Kim Il Sung saldırı planlarına başlamış ve Stalin’e sunmuştu. Stalin ise planı onaylasa da destek vermeyeceğini belirtmişti. Kore’nin nüfusunun 3’te 2’si Güney’de yer alıyordu ancak sanayileşmenin ağır bir kısmı Kuzey’de bulunmaktaydı. Ayrıca Kuzey ordusu Rus yapımı tank ve hava filolarıyla askeri anlamda daha güçlüydü.

25 Haziran 1950’de Kuzey Kore kuvvetleri 38. paraleli geçerek Güney’e saldırmaya başladı ve Seul şehrini ele geçirdi. Busan’a kadar istila edilen Güney Kore’nin kendi kendisini savunması imkânsız olduğu için Birleşmiş Milletler (BM) sorumluluk alarak 15 kadar ülkeden asker topladı. Ancak en büyük destek Amerika’dan geliyordu ve komutayı üstelenen General Douglas MacArthur olmuştu.

Savaş başlangıçta Kuzey’in aleyhine ilerlerken BM’nin ağır silah ve hava kuvvetini arttırmasıyla dengeler değişmişti. Eylül başında Kuzey askerleri tekrardan 38. paralelin gerisine itilmişti. Amerika başkanı Truman, General MacArthur’a Rusya ya da Çin’e müdahale etmediği sürece Kuzey Kore üzerindeki saldırılarına ara vermemesi talimatını vermişti. Bu komutayla birlikte Güney Kore askerleri 38. Paralelden Kuzey’e giriş yaptı. Ancak Kuzey’in ideolojik müttefiki Çin Halk Cumhuriyeti, Amerikan askerleri 38. paraleli geçerse müdahale edeceklerini bildirdi. Yeni kurulmuş olan Çin Halk Cumhuriyeti’nin bildirisi ciddiye alınmadı ve Kuzey Kore içerisinde ilerlendi. Ancak Çin askerlerinden gelen geri saldırı, Amerikan birliklerini Seul’e kadar geri püskürttü ve Seul ikinci kez ele geçirildi.

Amerika bu savaşın daha fazla büyümesini ve Çin ile olası bir savaşa girmeyi istemiyordu bu sebeple ateşkes konuşmalarına başlandı. 27 Temmuz 1953‘te ateşkes ilan edildi ancak savaş resmi olarak hiçbir zaman sonuçlanmadı. Güney ve Kuzey yüksek güvenlikli bir askersiz bölge (DMZ) ile ayrıldı ve günümüzde de iki ülke arasındaki sınır bu bölgedeki sıkı askeri takip ile korunmaktadır.

Günümüzde Kuzey Kore

Kim Il Sung ve Kim Jong Il – Getty Images

Savaşın ardından Kuzey Kore gittikçe kendi içine kapanan izole bir devlet haline geldi. Kim Il Sung lider olduktan bir süre sonra tanrı gibi kutsal bir varlık olarak görüldü, her yere resimleri asıldı ve heykelleri yapıldı. Sosyalist monarşi diyebileceğimiz bir sistem kuruldu ve kendisinden sonra çocukları ülkeyi yönetmeye devam etti.

Kaynaklarının çoğunu askeriyeye ayıran Kuzey Kore, 1990’larda atom bombası yapma amacıyla Nükleer program başlattı. Güney Kore’yle olan gerginlik ve savaş ihtimali, geçmişte gerçekleşen bazı saldırılara ve DMZ sınırından geçerek Güney’e kaçmaya çalışan Kuzey Korelilere dayanarak hâlâ varlığını korumaktadır.

Günümüzde Güney Kore

CN Traveller

Güney Kore savaşın ardından dünyanın en fakir ülkelerinden biri haline gelmişti. Amerika’dan aldığı yardım, Güney Kore sermayesinin %80’ine denk düşüyordu. Güney Kore’nin gelişmeye başlaması Park Chung Hee yönetiminde gerçekleşen ekonomik kalkınma planı doğrultusunda; Samsung, Hyundai ve LG gibi chaebollerin (aile şirketleri) kurulmasıyla gerçekleşti.

1987’de demokratik sisteme geçiş yapana dek iki darbe, birçok sıkı yönetim ilanı ve sayısız protestolara tanık olan Güney Kore halkı, ülkelerinin bugünkü haline gelebilmesi için sıkı bir çalışma göstermiş ve hükümetlerine karşı haklarını her fırsatta aramıştır.

 


Kaynakça

  • Çakmak, U. (2016). GÜNEY KORE’NİN EKONOMİK KALKINMASININ TEMEL DİNAMİKLERİ (1960-1990). Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 21(1), 151-171.
  • Holcombe, Charles. A History of East Asia. Cambridge UP, 2017.
  • Yıldırım, Kürşat. “İLK ÇİN KAYNAKLARINA GÖRE KORE TARİHİNE VE KÜLTÜRÜNE GENEL BİR BAKIŞ”. Türk Dünyası Araştırmaları 120, sy. 237 (Aralık 2018): 115-38.
  • Kapak Görseli: iStock / KTG North Korea Travel
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Downtown Girl Estetiği: Şehrin Ruhunu Yansıtan Moda Akımı

Downtown Girl estetiği: Özgürlüğü takip edenlerin ve sonbaharın ruhuyla bağlananların temsilî.

Şirvanşahlar: Demir Kapı’nın Muhafızları

Şirvanşahlar Devleti, Azerbaycan ve Kafkasya’da yüzyıllar boyunca hüküm süren İranî ve Türk etkilerini harmanlayan köklü bir hanedanlık mirasıdır.

Enter the Void Film İncelemesi: Noé’nin Neon Tokyo’su

Tartışmalı yönetmen Gaspar Noé, Enter The Void ile izleyiciyi Tokyo’nun neon ışıkları ve dar sokakları arasında ruhsal bir yolculuğa çıkarır.

Aşk Zamanı Filmi: Hafızanın Yarattığı Geçmiş

Aşk Zamanı; hafızanın, deneyim ve arzular eşliğinde en baştan inşa ettiği geçmişin izini sürüyor. Toplumsal normların dayattığı yaşantının yeni özel alanlarını açığa çıkarıyor.

Ters Yüz Karakterleri Hangi Kitapları Önerirdi?

Riley'in duyguları, Ters Yüz ile ekranlara taşındı. İç dünyamıza rehberlik eden bu karakterlerin sizler için hazırladığı kitap listesini inceleyin!

KPop Demon Hunters Fırtınası: HUNTR/X ve Saja Boys

Müzik ve savaşı aynı hikâyede buluşturan Kpop Demon Hunters, 2025'e damgasını vururken izleyiciye hangi temel mesajı iletiyor?

“Cadılar Mutfağı” Tablo İncelemesi: Ötekileştirmenin Görsel Hafızası

Frans II Francken’in Cadılar Mutfağı tablosu, cadı avı döneminin toplumsal korkularını, kadınlık temsillerini ve şeytan imgelerini çarpıcı biçimde yansıtıyor.

Sonbahar Ruhunu İliklerimize Kadar İşleyen 13 Şarkı

Yazı geride bırakıp sonbaharın derinlerine inerken sonbahar havasını yansıtan 13 şarkıyı sizler için derledik!

Three Kilometres to the End of the World Film İncelemesi: Utanç

Three Kilometers to the End of the World, kayırmacı ilişkilerin ve zehirli bir ataerkil kültürün hakim olduğu bir toplumun klinik bir resmini çiziyor.

Bouquet of Sunflowers Tablosunu Anımsatan Şarkılar

Bu yazımızda sizlere ünlü empresyonist ressam Monet'nin "Bouquet of Sunflowers" tablosunun anımsattığı şarkıları derledik.

Editor Picks

Kore Neden Bölündü?