Kıyıda Köşede Kalmış Dinlemeniz Gereken 12 Arctic Monkeys Şarkısı

Editör:
Berrak Akson

2002 yılından günümüze kadar diskografisine 7 albüm, 1 konser kaydı ve 20’yi aşkın tekli ekleyen İngiliz grup Arctic Monkeys, Alternatif Rock sahnesinin unutulmaz gruplarından biri. “Do I Wanna Know“, “505”, “R U Mine” gibi hit şarkılarıyla gönlümüzde taht kuran grup, her bir notası farklı çağrışımlar uyandıran şarkılarıyla da anılıyor. Her yönüyle tüm Arctic Monkeys şarkıları keşfedilmeye değer.

Hazırsanız kıyıda köşede kalmış hit olmayan Arctic Monkeys parçalarının büyüsüne birlikte kapılalım!

Arctic Monkeys playtuşu

1. The Jeweller’s Hands

3. Stüdyo albümleri Humbug‘da bulunan “The Jeweller’s Hands“, sabit bir tempoda ilerlese de şarkının ortasındaki gitar kesişmeleri ve davul notalarıyla farklı bir hâle bürünüyor. Şarkıyı bir duruma benzetecek olsam puslu fakat bir o kadar da yağmurlu bir gecede boş bir sokakta yürümeye benzetirdim. Bilmem anlatabildim mi?

If you’ve a lesson to teach me
(Eğer bana öğreteceğin bir ders varsa)
I’m listening, ready to learn
(Dinliyorum, öğrenmeye hazırım)
There’s no one here to police me
(Burada bana polislik taslayacak kimse yok)
I’m sinking in until the return
(Dönüşe kadar batıyorum)

2. A Certain Romance

Alex Turner‘ın hikâye anlatıcılığını konuşturduğu, konser videolarında bebek Alex’i izleyebileceğiniz o nadide parça: “A Certain Romance“. Oldukça uzun bir ada sahip Whatever People Say I Am, That’s What I’m Not albümünde bulunan bu parça, tam bir Alex Turner’ın memleketi olan Sheffield havasına sahip. Gitar sololarıyla da oldukça eğlenceli bir şarkı. Aslında pek kıyıda köşede kalmış bir şarkı olarak sayılmasa da bulunduğu albümün son şarkısı özelliğine sahip olduğu için pek bir dinleyici tarafından keşfedilmemiş olsa gerek.

The point’s that there ain’t no romance around there
(Mesele şu ki, orada hiç romantizm yok)
And there’s the truth that they can’t see
(Ve işte göremedikleri gerçek bu)

Şarkıya ait konser videosu izlemek isterseniz:

3. Too Much To Ask

Ne kadar çok sevdiğimi kelimelerle anlatamadığım o parça: “Too Much To Ask“. Fluorescent Adolescent EP’sinde bulunan şarkı için “iyi ki de pek keşfedilmemiş” diyorum bazen içimden. Gerçekten bazı şarkılar kişilerin ve grupların arasında kalmalı. Bu şarkı da aynı bu hissiyatı veriyor bana. Tabii siz yine de dinleyin, sizi düşünmesem bu listeye koyar mıydım hiç şarkıyı? Belki sizin de Arctic Monkeys ile bağ oluşturmanızı sağlayacak şarkı bu olur, kim bilir…

Would a kiss be too much to ask?
(Bir öpücük istemek fazla mı olur?)
When you fit me as Sunday’s frozen pitch fits the thermos flask
(Sen bana, soğuk bir Pazar gününün sıcak bir termos içececeğe yakıştığı gibi yakışıyorsun)
It’s a pity
(Ne yazık ki)
It just hit me, we can’t go back
(Kafama şimdi dank etti)
To the chest touching on the back
(Birbirimize sarıldığımız günlere geri dönemeyiz)

4. Do Me a Favour

Bir diğer kişisel favorilerimden biri olan şarkı: “Do Me A Favour“. Ayrılığın ardından karşı tarafa olan siniri, öfkeyi dillendiren en iyi şarkılardan biri diyebilirim. Şarkı en başta hareketli bir tempoda başlamasa da sonlara doğru duygu birikiminin gitara yansımasını duyacaksınız. Ve Alex Turner öyle bir sinirleniyor ki “kendisine soru sorulmasına“, en sonunda küfrü basıyor.

Well, the mourning was complete
(Evet, yas tutma bitmişti)
When there was tears on the steering wheel dripping on the seat
(Direksiyon simidindeki gözyaşları koltuğa damladığında)
Several hours or several weeks
(Birkaç saat veya birkaç hafta)
I’d have the cheek to say they’re equally as bleak
(Aynı derecede kasvetli olduklarını söylemeye yüzüm olurdu)

5. Bigger Boys and Stolen Sweathearts

Arctic Monkeys denildiğinde EP’lerinden bahsetmezsek veya yer vermezsek olmaz. “Bigger Boys and Stolen Sweethearts” ilk EP’leri olan I Bet You Look Good On The Dancefloor‘da yer alıyor. Şarkı için tam bir Alternatif rock parçası diyebiliriz. Çünkü gitar rifflerinin hissiyatı, şarkının sözleri 90’lar havasına sahip. Şarkının hikâyesi ise tam bir gençlik hikâyesi denilecek türden. Hani bir erkek beğenirsiniz de “o bana bakmaz ki” dersiniz ya, işte tam o türden bir hikâyeye sahip. Bu yönü ise şarkıyı eğlenceli bir hâle getiriyor.

Bigger Boys and Stolen Sweethearts
(Büyük oğlanlar ve çalıntı sevgililer)
You’re better off without her anyway
(Onsuz daha iyisin zaten)
You said you wasn’t sad to see her go
(Onun gidişine üzülmediğini söylemiştin)

6. I Want It All

Arctic Monkeys’in en sevilen albümü AM‘de bulunan “I Want It All“, havalı insanların dinleyebileceği türden bir şarkı desek yeridir. Bu kadar sevilen bir albümde bu şarkı nasıl kıyıda köşede kalır anlamış değilim. Tam bir 2000’ler Tumblr havasına sahip bir şarkı. Simsiyah bir kombin yapıp kulaklıklarınızda bu şarkı çalarken yürürseniz kendinizi manken gibi hissedebilirsiniz. Karanlık bir havaya sahip olması da dinleyicilerine kendini sevdiriyor.

Ain’t it just like you to kiss me and then hit the road
(Beni öpüp sonra da yola düşmek senin tarzın değil mi?)
Leave me listening to The Stones
(Beni The Stones dinlerken bırak)
2000 Light Years From Home

7. She Looks Like Fun

Biri deneysel bir albüm mü dedi? Evet, tam olarak deneysel albümlerin zirvesi diyebiliriz Tranquility Base Hotel & Casino albümü için. 2018 yılında çıkan bu albüm, Arctic Monkeys dinleyicilerinin ters köşe olmasını sağladı. AM albümünden 5 sene sonra yayımlandığı için herkeste bir şok etkisi yarattı. Çünkü Alternatif rock’ı iliklerinize kadar hissedeceğiniz Arctic Monkeys; tarz değişikliğine giderek kendisini Glam rock, Psychedelic pop ve Lounge pop sularına bırakmıştı. Durum böyle olunca ortaya “She Looks Like Fun” gibi bir şarkı çıktı.

Finally, I can share with you through cloudy skies
(Sonunda, bulutlu gökler boyunca seninle paylaşabilirim)
Every whimsical thought that enters my mind
(Aklıma giren tüm kaprisli düşünceleri)

8. Big Ideas

Tranquility Base Hotel & Casino albümünden sonra deneyselliğini inatla sürdürmeye devam eden Arctic Monkeys, 2022 yılında piyasaya sürdüğü The Car albümünü sevenleriyle buluşturdu. “Big Ideas” parçasında ise albümün temasının aktarıldığını göreceksiniz. Gruptan ne kadar memnun, ne kadar mutlu olan bir Alex Turner karşımıza çıkıyor. Tarz değişikliğine gitmelerinin de heyecanları bu parçalarına yansımış diyebiliriz.

I had big ideas, the band were so excited
(Büyük fikirlerim vardı, grup çok heyecanlıydı)
The kind you’d rather not share over the phone
(Telefonda paylaşmayı tercih etmediğiniz türden)
But now, the orchestra’s got us all surrounded
(Ama şimdi, orkestra hepimizi kuşattı)

9. Evil Twin

Arctic Monkeys’in bir diğer EP’si Suck It and See‘de bulunan “Evil Twin“, neden hiçbir albüme layık görülmedi diye düşünmeden edemediğim bir şarkı. Bu şarkıyı bir diziye benzetecek olsam kesinlikle Sons of Anarchy derdim. EP’nin kapağı bile diziyi yansıtıyor, değil mi?

Oh when my body and my mind
(Bedenim ve zihnim)
Both start talking at the exact same time
(Aynı anda konuşmaya başlıyorlar)
Try’na think of ways to make her mine
(Onu benim yapmak için yollar arıyorum)
But they’re difficult to find
(Ama onları bulması zor)

10. Stop The World I Wanna Get Off With You

Why’d You Only Call Me When You’re High EP’sinde bulunan “Stop The World I Wanna Get Off With You” şarkısı, tatlı bir tınıya sahip oluşuyla grubu dinlemeyenlere bile grubu sevdirecek türden. Şarkıyı dinlerken sanki karavanınızı almışsınız da uzun ve bir o kadar da keyifli bir yolculuğa çıkmışsınız gibi hissedeceksiniz.

Stop the world cause I wanna get off with you
(Dünyayı durdurun çünkü seninle dünyadan inmek istiyorum)

11. Catapult

Son derece hüzünlü bir ayrılık hikâyesinin kapalı bir şekilde aktarıldığı “Catapult“, dinlerken sizi hem üzecek hem de öfkelendirecek türden. Üzülmenizin sebebi ayrılık acısı olabilir fakat sinirlenişiniz aklınıza gelen ayrılık hikâyesindeki umursamaz tavırlara sahip olan karşı taraftan ötürü olacak. Grubun keşfedilmeyi bekleyen Cornerstone EP’sinde yer alan bu şarkıyı bir an önce dinlemeniz gerek diye düşünüyorum.

And if his whisper splits the mist
(Ve eğer fısıltısı sisi bölebilirse)
Just think of what he’s capable of with his kiss
(Düşün öpücüğüyle neler yapabilir)
Nice try
(İyi deneme)
You cannot turn away, but nice try
(Geri çeviremezsin ama iyi deneme)

12. Joining The Dots

Listemin sonunda ise kıyıda köşede kalmasından büyük bir hüsran duyduğum bir diğer Arctic Monkeys şarkısıyla baş başasınız. My Propeller EP’sinde yer alan “Joining The Dots” şarkısını dinlerken Arctic Monkeys değil de sanki The Smiths, The Cure dinliyormuş gibi hissedeceksiniz. Ve bazen de “aslında bu bir şarkıya çok benziyor” diyecekseniz. Emin olun ben de aynı düşünce içerisindeyim. Ve olur da hangi şarkıya benzediğini bulursanız görüşünüzü aşağı kısma ekleyebilirsiniz, sevinirim!

From the smoke in your hair to the blood in the bruise
(Saçındaki dumandan yarandaki kana kadar)
And the bows on the shoes you kicked off
(Ve tekmelediğin ayakkabılardaki fiyonklara kadar)
I’m joining the dots
(Noktaları birleştiriyorum)

Peki sizin bu liste içerisinde bildiğiniz/sevdiğiniz bir şarkı var mı? Görüşlerinizi benimle paylaşabilirsiniz!


Kaynakça

  • Öne çıkarılan görsel The Guardian sitesinden alınmıştır.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Editor Picks