Keşfetmemiz Gereken Yazarlar: Dag Solstad

Bayram DÜZAĞAÇ
Bayram DÜZAĞAÇ
Değil mi ki geçecek günler değil, kalacak şeylerdir asıl mühim olan...
spot_img
Editör:
Guşef Alhas
spot_img

Romancı, oyun yazarı ve denemeci Dag Solstad, çağdaş Norveç edebiyatının en vurucu kalemlerindendir. Eserleri Türkçe dahil olmak üzere yirmi dile çevrilen ünlü yazar, kendine has üslubu ve eserlerinde yer verdiği konularla hem ülkesinde hem de uluslararası camiada büyük beğeni toplar. Öyle ki Norveç Edebiyat Eleştirmenleri Ödülü‘nü üç kez alabilen tek yazardır.

Yazarlık Serüveninin Başlangıcı

Dag Solstad | wikipedia.org

2025 yılında hayata gözlerini yuman Dag Solstad, Oslo’nun güneybatısındaki tarihi balina avcılığı kasabası Sandefjord’da, İkinci Dünya Savaşı yıllarında dünyaya gelir. Lise eğitimini aldıktan sonra, belirli bir süre öğretmenlik ve gazetecilik yapar. Sonrasında Oslo Üniversitesinde Düşünce Tarihi eğitimi alır. Knut Hamsun‘a özel bir hayranlık besler. Edebiyat dünyasına ilk ciddi adımını 1965 yılında Spiraler (Sarmallar) adlı öykü kitabıyla atar. 1967 yılında ikinci kitabı Signaler (Sinyalller) ile edebiyat camiasında dikkat uyandırır. Bu eserleri daha çok Kafka ve Camus etkisi taşır. Aynı dönemde giderek radikalleşen ve politikleşen modernist edebiyat dergisi Profil‘in önemli isimlerinden biri olur. 1969 yılında Irr!Gront! romanını kaleme alır ve bu ona ilk Norveç Edebiyat Eleştirmenleri Ödülü’nü getirir. Roman, gençlik, isyan ve hayal kırıklığı üzerine kuruludur. Toplumsal roller, maske ve gerçek benlik arasındaki bağı sorgular. Polonyalı yazar Witold Gombrowicz‘in fikirlerinin etkisi görülür.

Kaleminden Neler Dökülür?

1970’lerde, Dag Solstad Norveç’te bilinen adıyla Maoist İşçi Komünist Partisi üyesidir. Bu dönemde eserlerinde sol düşünce iyice kendini gösterir. Bu dönemin ilk eseri, kapitalist sisteme karşı varoluşsal bir mücadele veren bir entelektüeli konu alan Arild Asnes romanıdır. Bilinçli bir entelektüelin, dünyanın en özgür ülkelerinden birinde, bağımsız bir sosyalist olarak, siyasi ve varoluşsal buhranlarla acı çekmesini anlatır. Bu yıllarda verdiği eserler Norveç tarihini sınıf perspektifinden ele alan romanlar olur.

1980’lerdeki eserleriyse önceki on yılın bir eleştirisi gibidir. Örneğin 1982 yılında yayımlanan Lise Öğretmeni Pedersen’in Ülkemize Musallat Olan Büyük Siyasi Uyanışa Dair Anlatısı bunun en açık örneğidir. Maoist parti üyesi Pedersen, komünist idealleriyle gerçek dünya arasında kalır. İdealler uğruna verilen kişisel fedakarlıkların siyasi hicivle beraber yürüdüğü bu roman, 2006 yılında filme uyarlanır. Roman 1987 adlı eseriyse bu dönemin en dikkat çekici örneklerindendir. Bu eser Dag Solstad’ın Kuzey Avrupa Konseyi Edebiyat Ödülü‘nü kazanmasını sağlar. Sınıf geçişinin çarpıcı yanlarını ironik ve duygusal bir biçimde, kesintisiz bir iç monologla ortaya koyar.

1990’lı yıllarda zamanının kültürel çürümüşlüğüyle ümitsizliğe kapılmış entelektüelleri anlatır. Yalnız ve erkek kahramanların topluma isyanı ve toplumdan kopuşu bu dönemin eserlerinde ortak bir unsurdur. Örneğin On Birinci Roman, On Sekizinci Kitap eseri hayatını tesadüflerin belirlediği gerçeğiyle yüzleşen bir bürokratın isyanını konu alır. Mahcubiyet ve Haysiyet romanında yalnızlaşmış bir öğretmenin başına gelenler anlatılır. Bu yıllarda Dag Solstad eserleri İskandinav ülkeleri dışında da çevrilmeye başlar. Daha geniş bir okur kitlesine seslenme fırsatı bulur.

2000’li yıllardaki eserleri öncekilerden oldukça farklıdır. Dag Solstad, 1999 yılında kaleme aldığı T. Singer romanı sonrası yazarlık hayatının bittiğini iddia etse de otobiyografik ve deneysel eserler kaleme almaya devam eder. 16.07.41 romanı kişisel tarihin romanlaştırılması bakımından dikkate değer bir romandır. Romanın adı kendi doğum tarihini taşır. Kısmen otobiyografi kısmen seyahatname ve kısmen deneme olan kitap, yazarın en dokunaklı eserlerindendir. Armand V. romanıysa Solstad’ın deneysel yaklaşımının en temel göstergesidir. Eser doksan dokuz dipnottan oluşur. Okur, yazılmamış bir romanın dipnotları okur, bir nevi romanı hayal eder.

Okurlarına Neler Anlatır?

Norsk Rikstoto - undefined
Dag Solstad | rikstoto.no

Bir insanın elinden hayatı boyunca kendisini kandırdığı şeyi aldığınız anda mutluluğunu da bitirirsiniz” (s.9 – Mahcubiyet ve Haysiyet)

Dag Solstad yazarlık serüveni boyunca entelektüelleri anlatır. Onun kahramanları genellikle öğretmenler, profesörler, yüksek bürokratlardır. Bu entelektüellerin kuşaklar halinde idealleri, hayal kırıklıkları ve kimlik bunalımları eserlerinin temel dayanağıdır. Yalnız, kendisine yabancılaşmış, ahlaki kriz içindeki entelektüelin sarsıcı bir olay karşısındaki yaşadığı ruhsal çalkantıyı gözler önüne serer.

Dag Solstad, kahramanının iç sesine odaklıdır. Yoğun, dolambaçlı cümlelerle örülü ve yer yer ironik bir anlatımla eser verir. Romanın geleneksel formuyla oynayabilecek kadar yenilikçi, kendi kişisel tarihi romanlaştıracak kadar cesur yazardır. Prestijli İsveç Akademisi Ödülü de dahil olmak üzere hem yerel hem de uluslararası pek çok ödül kazanmış bir yazardır.


Kaynakça:

Dag Solstad ve Kahramanları. indyturk.com. Web. 13.07.2025.

Solstad, Dag 1941. Encyclopedia.com. Web. 11.07.2025.

Solstad, Dag. Mahcubiyet ve Haysiyet’te, Bildiğim Tek Şey Bir Öğretmen Olan Ana Karakterin Şemsiyesini Açamadığı İçin Başlayan Bir Sinir Krizine Gireceğiydi“. çev. Boğaç Erkan. kitap-lık. S.206. Kasım-Aralık 2019: 5-30.

Öne Çıkarılmış Görsel Linki

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.