Kadının Gücünü Heykelleriyle Anlatan Sanatçı: Emel Vardar

spot_img

Beden olumlama; bireyin bedenine atfedilen hiçbir kalıba sığmak durumunda olmadığının ve dış görünüşün hiçbir bireyi sınıflandırmak adına kullanılamayacağının bilincine varmamızı sağlayan önemli bir harekettir. Her bireyin bedenine dair söz hakkının yine kendine ait olduğunun farkında olan bireyler, ayrımcılığın ve her türlü şiddetin karşısında durmaktadır. Bununla birlikte özellikle kadınların fiziksel görünümüne yönelik baskılarla mücadelenin bir diğer yolu olan sanatın gücünü yadsımamak gerekir.

Sanat, dünyada bu baskılara maruz kalan her bireyin kendini ifade etmek üzere kullanabileceği evrensel bir güçtür.

Klasik güzellik algısını yıkmak isteyen birey, tuvale rastgele boyalar sıçratan bir sanatçıyı kendine ilham kaynağı olarak seçebilecektir. Ne de olsa sanat, sanatçının hiçbir prangaya bağlı kalmadan zihnindekileri özgürce yansıtabilmesinde sakınca görmeyecek kadar hoşgörülüdür.

Hoşgörü ve evrenselliği harmanlayarak var olduğuna inandığımız sanat, somut maddeleri kullanarak duyguları açığa çıkarmayı başaran sanatçıları bünyesinde barındırmaktadır. Emel Vardar da, kadına dair düşüncelerini heykelleriyle ifade etmeyi amaçlamış bir kadın sanatçıdır. Klasik güzellik algısının beklentilerine sırt çeviren sanatçı, güzelliği açığa çıkarmaktan da çekinmemektedir. Zaten onun sanatında güzellik bilinen anlamının ötesindedir ve iç güzelliği ikinci plana atmamakta, dolayısıyla güzelliğin fiziksel görünüşten ibaret olmadığına dikkat çekmektedir. Heykellerinde kadın tasvirini ön planda tutan Emel Vardar, izleyicisine kadının içsel dünyasının zenginliklerinin yansıyacağı heykeller yapmaktadır.

Sunrise, Bronz-Cam Heykel

Sanat hayatına resimle başlayan sanatçı, bir arkadaşının, kendisinin büstünü yaptığı sırada heykel sanatından etkilenerek bu alana adım atmaya karar vermiştir. Eserlerinde sade bir üslupla çalıştığı görülmektedir.

Queen, Bronz-Cam Heykel

Sanat eğitimini, Mimar Sinan Üniversitesi Resim ve Heykel Müzeleri Derneği Atölyesinde tamamlamakla birlikte, sanatta yönünü ‘güzelliği aramaya’ karar vererek belirlemiştir. Heykellerinde, sıcak cam serbest şekillendirme tekniği örnek olmak üzere pek çok teknik kullanan sanatçı, heykellerinde; cam, bronz ve çelik gibi maddeleri kullanmaktadır.

The Pink, Cam Heykel

Cam ve bronz gibi somut maddeleri kullanarak duyguları ortaya çıkarmanın sanat aracılığıyla ne kadar mümkün olduğunu, sanatçının on dört eserinin tanıtıldığı 5 Ağustos 2017’de YakaköyDatça‘da UKKSA Knidos Sanat Festivali‘nde yer alan şu ifadelerinden anlayabiliriz:

Heykellerimdeki kadınlar da anlatmak istediğim kadının duyguları ve bu duyguların gücü. Kısaca vermek istediğim mesaj bu. Heykellerin bir hikayesi her zaman var. Kimi zaman kadına şiddet, kimi zaman kiloları ile barışık bir kadın… Sadece heykel gibi kadınlar yapmıyorum. (…) sanatımla yaptığım heykellerde kadını koruma altına alıyor ve adeta dokunulmaz kılmaya çalışıyorum.

That’s Enough, Bronz Heykel

Dünya çapında ilgi gören sanatçımız, Türkiye’de kişisel sergiler, grup sergileri, sanat fuarları ve festivaller içinde yer almanın yanı sıra; sanatında ortaya çıkardığı mesajla birlikte  Amerika, Avrupa ve Asya’daki pek çok ülkede uluslararası sanat fuarları, müze sergileri, grup sergileri ve bienaller içinde yer almaktadır. Sanatçının yer aldığı sergiler hakkında bilgi almak için aşağıdaki bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz:

http://www.emelvardar.com/sergilerden-secmeler/

 

Kaynak: http://www.emelvardar.com/

 

 

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Valide-i Muazzama : Mahpeyker Kösem Sultan

Naib-i saltanat unvanıyla Osmanlı İmparatorluğu'nu yaklaşık 30 yıl yöneten Mahpeyker Kösem Sultan, attığı adımlarla hanedanın kaderine yön vermiştir.

Hafıza Mekanları: Anıtların Psikolojik ve Toplumsal Etkileri

Anıtlar, toplumsal hafızayı korur ve kimliğimizi inşa eder. Kolektif hafıza ve kültürel aktarımın dönüştürücü gücüdür.

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Amerikan Edebiyatında 4 Yalnız Kahraman

Amerikan edebiyat tarihinin en önemli temsilcileri haline gelmiş kahramanlarımızın ne kadar soyutlanmış bireyler olduğunu farketmiş miydiniz?

Editor Picks