Jeanne d’Arc: Fransa Ulusal Kahramanı

Editör:
Ece Günay
" hide_table_content="td_encvalW2dpemxlXQ=="]

15. yüzyılda Fransızlar, İngiliz askerlerinin kuşatması altındayken Tanrı’nın sesine kulak veren Jeanne d’Arc’ın kendisiydi.

Fransızlar tarafından ulusal bir kahraman olarak kabul gören Jeanne d’Arc’ın, hiçbir askeri eğitimi olmadan İngiliz ordusuna karşı elde ettiği zafer mucize olarak görülmektedir. Ölümünden önce ve sonra var olduğuna dair tüm kayıtlar Fransa Ulusal Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Söz edilen kayıtlar, Jeanne d’Arc’ın tarihsel kanıtı niteliğindedir.

Efsaneye göre; Jeanne 13 yaşındayken, St. Catherine ve St. Margearet, St. Micheal’ın ruhlarıyla iletişime geçerek Yüzyıl savaşlarında Fransız ordusuna dahil olarak İngilizlerle savaşmıştır. Onu esir alan İngilizler ise gaipten sesler duyduğunu öne sürerek erkek giysileri giyip savaşa katılan Jeanne’yi 19 yaşında yakarak öldürme kararı almışlardır.

Jeanne d’Arc Kimdir?

Jeanne d’Arc, Fransa’nın doğusundaki Mass ırmağı üzerinde bulunan Domremy köyünde dünyaya gelmiştir. Yoksul bir ailenin kızı olan Jeanne d’Arc 13 yaşındayken Hristiyan aziz ve azizelerin kendisiyle konuştuğunu ve veliaht Prens Charles‘ın Fransa kralı olmasına yardımcı olmasını söylediklerini düşünmekteydi.

16 yaşında evinden ayrılan Jeanne d’Arc, VII. Charles ile tanışmış ve din adamlarından oluşan bir kurulda belirli sınavları tamamladıktan sonra Fransa ordusu içinde Orléans Kuşatmasına katılarak İngilizlere karşı savaşmaya başlamıştır. 23 Mayıs 1431 tarihinde ise İngiliz yanlısı Beauvais tarafından yakalanmış ve erkek giysileri giyerek savaşan bir kafir olarak nitelendirilmiştir. Bu yakalanma sonrasında henüz 19 yaşındayken Rouen kentinde 10.000 kişinin bulunduğu meydan üzerinde diri diri yakılmıştır. Jeanne d’Arc, ölümünden tam 490 yıl sonra öldürme kararını onaylayan kilise tarafından azize ilan edilmiştir; bu nedenle Fransa’nın koruyucu azizesi olarak anılmaktadır.

Jeanne dArc Heykeli Pixabay

 

Jeanne d’Arc Efsanesinin Ortaya Çıkışı

Fransızlar 13. ve 14. yüzyıldan itibaren hem kendi içlerinde savaşmaya hem de İngilizler ile mücadele etmeye devam ediyorlardı. 1415 yılında Agincourt Savaş‘ını kazanmış olan İngiltere Kralı V. Henry Fransa Kralının kızıyla evlenmiş ve böylelikle Fransa’nın kuzeyini denetim altına almıştı. Yapılan anlaşmalar doğrultusunda İngiltere Kralı aynı zamanda Fransa’nın da Kralı sayılmaktaydı. V. Henry’nin ölümünden sonra İngilizler savaşabilme yetilerini kaybetme noktasına geldiklerinde Fransızları birleştiren asıl kişi Jeanne d’Arc olmuştur.  XXI. yüzyıl tarihçileri tarafından varlığı çokça sorgulanan Jeanne d’Arc, tarihin en ilginç karakterlerinden biridir.

Jeanne d’Arc henüz 16 yaşındayken gördüğü rüyaları Orleans’ın savunmasını üstlenmiş olan komutan Robert de Bandricourt’a anlatır ve Chinon kalesinde bulunan krala gidebilmek için yardım ister. Komutan, Jeanne d’Arc’ın isteğini ilk etapta olumsuz karşılasa da birkaç askerin desteğiyle buna izin verir. Kuşatma güçleri arasından erkek kıyafetleri giyerek geçebilen Jeanne d’Arc’ın başına bu nedenle çok fazla sorun açılacaktır. Krala gördüğü rüyadan bahseder ve eğer kendisine izin verilirse Fransa’yı kurtarabileceğini söyler. Kral bu görüşmede konuşulanlardan etkilenmiştir; tüm kuşkularına rağmen Jeanne d’Arc’a inanmayı seçer ve ona kılıç, at, zırh ve sancak sağlar.

Jeanne, Fransız birliklerinin karşısına geçerek tüm birlikleri motive etmeyi başarır; onların kuşatmayı kırmalarına yardımcı olur. İngilizler, başarıyla geri püskürtülmüştür.Bu olay sonrasında gururu kırılan İngilizler, Loire Nehri üzerinde yer alan tüm köprüleri ve ardından Jargeau, Meungsur, Loire ve Beaugency kentlerini ele geçirir. 16 Temmuz 1429 tarihinde ise kapılar orduya açılmış ve Kral Charles’a taç giydirme töreni yapılmıştır.

Jeanne dArcın Compiegne kuşatmasında Burgonyalılar tarafından ele geçirilmesi 14 Mayıs 1430 Wikipedia

Jeanne d’Arc’ın Ölümü

Geç Orta Çağ Avrupası’ndaki cadı avının öncesinde görülmeye başlanan dava klasik büyücü-cadı davalarının ötesindeydi. Davanın içermekte olduğu politik unsurlar nedeniyle kilisenin kutsal inancına karşı politik bir suç işlendiği söyleniyordu. Katolik kilisesinin kutsal varlığını hiçe saymış olduğu belirtilen Jeanne d’Arc, Tanrı’nın yaratmış olduğu bedenden farklı cinsiyete bürünmeye çalışmak ve aile onurunu zedelemek ile suçlandı. Jeanne d’Arc, tüm bu suçlamaların ardından kafir olması nedeniyle yakılarak öldürülme cezası aldı.

30 Mayıs 1431 tarihinde Vieux Marche Meydanı’nda gerçekleşecek infaz için platform kurulmuş ve bu platformlarda İngiltere kardinali ve kraliyet aileleri, hakimler, rahipler yer almıştır. Ayakları altında yer alan odunlar tutuşmaya başladığında Jeanne d’Arc henüz 19 yaşındaydı.

Jeanne dArc Albert Lynch tarafından

Ölümün Ardından Gelen Azizelik

Jeanne d’Arc’ın suçsuz olduğu ölümünün ardından anlaşılmıştır. 1909 yılında itibarı iade edilerek, yakılmasının üstüne 490 yıl sonra azize ilan edilmiştir. Kısa bir hayat yaşamış olan Jeanne d’Arc, tiyatrolara, sinemalara ve şiirlere fazlasıyla konu olmuştur.

Jeanne d’Arc üzerine 1800-1874 yılları arasında 34 daha sonrasında ise 48 oyun yazılmıştır. Sanatın diğer alanlarında da bu efsaneyle birlikte birden fazla eser ortaya çıkmıştır. Günümüzde halen akademik çevrelerce tartışmalara konu olan bu efsanevi yaşam, Fransa’nın önemli bir sembolü haline gelmiştir.


Kaynakça

  • Tuncay, A. Can.(2019)”Yargı Etiği Açısından Tarihte Ünlü Davalar”.  Erişim tarihi: 24 Aralık 2022
  • Pelister, Gözde. “Tarihsel Gerçeklik ve Dram İlişkisi: Gerçek ya da Yapıntı Karakter Olarak Jeanne d’Arc”. 2013. Erişim tarihi: 23 Aralık 2022
  • Seghers, Anna.(1952) (Çeviri: Aziz Çalışlar) “Jeanne d’Arc 1431 Rouen Duruşması” Erişim Tarihi: 21 Aralık 2022
spot_img
Ece Dirhemsiz
Ece Dirhemsiz
Bir gün gelecek elbet, ütopyalar güzeldir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Marmaris’te Yaz Rüyası: 5 Günlük Keşif Rotası

Ege ve Akdeniz'in incisi Marmaris için keyifli bir yol rotası.

Feminizmin Gücü: Patriyarka’nın Sosyal Yapılara Etkisi

Patriyarkal sisteme meydan okuyan feminizm, kadını güçlendirip eşitlikçi bir toplum inşasına öncülük eder.

Söylenti Konser Takvimi: Üç Büyükşehirde Kimler Var?

Söylenti müzik ekibi tarafından hazırlanan; İstanbul, Ankara ve İzmir'e müzik coşkusunu tattıracak birbirinden farklı Mayıs ayı konserleri sizlerle!