Fransız ressam, heykeltıraş ve öğretmen Jean Leon Gerome, çok yönlü sanatçı kişiliği ile bilinmektedir. Oryantalizmin en önemli temsilcisidir. Ayrıca, pek çok sanatçının da (Osman Hamdi Bey, Şeker Ahmet Paşa, Thomas Eakins, Mary Cassat) öğretmenliğini yapmıştır. Akademik resmin en önemli savunucularından olan Gerome, İzlenimcilik gibi modern akımlara karşı kişisel bir savaş yürütmüştür.
Oryantalist akım, bazı sanatçıların Doğu merakından doğmuştur. Doğu‘ya uzak olan Batı, Doğu’nun bu gizemini oldukça merak etmiştir. Kimi sanatçılar Doğu’yu ziyaret ederek gördükleri, kimileri ise hayallerinde canlandırdığı Doğu dünyasını tuvallerine aktarmışlardır. Doğu’nun etnik desenleri, mistik yönü, Doğu’ya ait nesneler ve kıyafetler resimde dikkat çeken unsurlardır. Jean Leon Gerome da Doğu’yu ziyaret ederek tuvaline aktaran sanatçılardandır.
Yalnızca Oryantalist resimler yapmayan sanatçı klasik ve mitoloji temalarını da kullanmıştır. Aynı zamanda heykelleri de bulunmaktadır. Gelin, sanatçının resimlerini ve oryantal resim üslubunu inceleyelim.

Klasik konulu eserlerinden biri olan Horoz Dövüşü, 1847 yılında Paris Salonu’nda Neo-Grek yönelimini yansıtarak, üçüncü sınıf madalya almıştır. Bu eser üzerine ünlü sanat eleştirmeni Theophile Gauthier’nin yaptığı yorumla Gerome, ismini duyurmaya başlamıştır.

Gerome’un en popüler eserlerinden biri Kuyudan Çıkan Gerçek‘tir. Bu eser tüm zamanlarda birçok sanat tarihçisinin ilgisini çekmiştir. Kuyudan çıkan kadın, çıplaktır ve yüz ifadesinde yoğun bir öfke bulunmaktadır. Duyguların yüze açıkça yansıması ve çıplaklık gerçeğin resmidir. Mit konulu bu eserde, Gerçek ve Yalan arasında geçen diyalog konu alınmıştır. Oldukça çarpıcı bir eserdir.
Jean Leon Gerome’un resmettiği yalnızca Kuyudan Çıkan Gerçek tablosu değil, tüm çıplak kadınlar filozof Demokritos’un “gerçekte hiçbir şey bilmiyoruz; çünkü çıplak gerçek, bir kuyudadır.” aforizmasına atfen yapılmıştır. Gerome, Doğu seyahatinden sonra Oryantal konulara ağırlık vermiştir.

Yılan Oynatıcısı, sanatçının en çarpıcı oryantal tablolarından biridir. Duvar tamamen çinilerle kaplı Doğu-Türk etnik desenlerinin yer aldığı bir zemindir. Sırtlarını bu zemine yaslayan Doğu kıyafetli adamlar, karşılarında çıplak vücudunu saran yılan ile kadını seyretmektedirler. Buranın bir eğlence ortamı olduğu müzik aletlerinden de anlaşılmaktadır. Halıdan müzik aletine kadar her şey Doğudadır. Fakat hayali bir tasvir olduğu çok açıktır.
Oryantalist resimlerde, özellikle Gerome’un üslubunda mimari unsur kaçınılmazdır. Hatta bu yönüyle ülkemizin önemli Oryantalist sanatçılarından olan öğrencisi Osman Hamdi’yi de çokça etkilemiştir.

Bu eserde de gerideki mimari formdan figürlere kadar pek çok ayrıntı oryantal üslubu yansıtmaktadır. Kadınlar Batı sanatçılarının hayalindeki hali ile canlı bir şekilde tasvir edilmiştir. Detaylarda İslami desenler dikkati çekmektedir.

Halı Tüccarı isimli eser adeta bir fotoğraf gerçekliğinde Doğu kültürünün en ince detayına kadar işlenmiştir. Figürlerin kıyafeti, bulunduğu mekan yani mimari üslup, İran halılarını andıran halılar vs. her ayrıntı mistik ve gerçekçi bir Doğu izlenimi sunmaktadır.

Batılı sanatçılar tarafından Doğu düşünüldüğünde akıllara ilk olarak harem, hamam ve çıplak kadın kavramları gelmekteydi. Fakat elbette Doğu kavramı yalnızca bunlardan ibaret değildir. Yine geniş bir perspektiften baktığımızda mekanın İslam mimarisine uygun olması ve kadınların haremde Avrupai bir çıplaklıkla oturup sohbet ettiklerine şahit olabiliyoruz.
Sanatçı Doğu imgesini yansıttığı resimlerinde, Sarayda hamam ve harem konulu eserler tamamen hayali olarak tasvir edilmiştir.

Müezzin tablosu da tıpkı Halı Tüccarı gibi gerçeklikle resmedilmiştir. Bu eser gerçekçi bir oryantalist üslubu yansıtırken Doğu mimarisini ve Doğu kent silüetini sunmaktadır. Yakın perspektifte caminin minaresi İslam mimarisinden detayları ortaya koymaktadır. Eser görünümü itibari ile Orta Doğu’yu anımsatır.
19. yüzyılda sanayileşen Batı dünyasının sömürgeciliğine paralel olarak gelişen genel bir söylem ve sanatsal dil olarak, kendi kimliğini yeniden tanımlama, kültürel karşıtlarını belirleme, yasaklanan fantezilerini dışa vurma amaçlarıyla kendisini göstermiş olan Oryantalizm’in en önemli temsilcisi Gerome pek çok sanatçıyı üslubu ile etkilemiş ve kendi sanatını ifade etme konusunda ısrarcı olarak oryantalizm denildiğinde kendi ismini akıllara adeta kazımıştır.
KAYNAKÇA
Aylar Selçuk, ”Jean-Léon Gérôme – Hakikat – Ayna Yerine Kırbaç”, Sanat Dünyamız 142 – 2014.
Çaycı Ahmet, Oryantalizm Oksidentalizm ve Sanat, İnsan Yayınları, 2015.
Erişim; https://www.istanbulsanatevi.com/unlu-ressamlar/jean-leon-gerome-1824-1904/ Erişim Tarihi: 03.08.2021.
Erişim; https://www.peramuzesi.org.tr/blog/jean-leon-gerome-degisim-caginda-kulturel-etkilesimler/1548 Erişim Tarihi: 03.08.2021.


