İtalyan Rönesansı’nın En Büyük Sanatsal Başarısı: Mayolika

spot_img

Göreni cezbeden, İtalya Rönesansı‘nın en büyük sanatsal başarılarından biri Mayolika, adını İspanya kıyılarında bir ada olan Mayorka‘dan almıştır. İtalyanların 14.yüzyılda sahiplendiği Mayolika tekniği, yedi yüzyıl önceden günümüze; Irakta ortaya çıkıp İslamiyet yayıldıktan sonra 12. yüzyılda İspanyol denizcileri tarafından İtalya’ya taşınmıştır. Rönesans’ın görkemli rüzgarında mayolika, İtalya’da yeni bir estetik seviyeye ulaştığından, hem teknik hem de stil yönünden İtalya’yla ilişkilendirilmesine sebep olmuştur.

Seramik sanatında özgün bir yere sahip olan Mayolikayı; bisküvi pişirimi yapılmış seramik forma uygulanan ham sır üzerine, renklendirici pigment boyalar, oksitler ya da renkli sırlar ile yapılan dekor tekniği olarak tanımlayabiliriz.

Casteldurante ya da Venedik, 1520-1530, Museo Correr.

Hataya Düzeltme Olanağı Vermeyen Teknik

Bir Mayolika eserinin usta ellerden çıktığını kolayca anlayabiliriz. Üstün yetenekli sanatçıları barındıran Rönesans İtalyasın’da sanatçıların bu tekniği sevmesindeki en büyük nedenlerden biri; hatalı uygulamalarda düzeltme olanağının olmamasından ötürü ustalıklarını ispat ettiklerine inanmalarıydı. Mayolika sanatçıları fırça kullanımında ustalaşmış kişilerdi. Fırça ustalıklarından ötürü sanatçılara tasarımcı-ressamlar olarak hitap edilmeye başlanmış olup; Rönesans’ın etkisiyle birlikte seramik atölyelerine çalışan dekor ustaları tanımı rafa kalkmıştı. Henüz yüksek dereceli çamurun ve porselenin keşfedilmediği dönemlerde, düşük dereceli kırmızı çamurun rengini gizlemek amacıyla uygulanmaya başlanan bir teknik olduğunu da ekleyebiliriz.

Mayolika tekniğinin en önemli özelliğine değinecek olursak, ham sır üstü resim tekniği olması, tüm doğa koşullarına karşı dayanıklı ve kalıcı olmasını sayabiliriz. Özgün bir tekniğe sahip olmasından ötürü de seramik sanatında oldukça önemli bir yere sahiptir.

Büyük İskender tasviri, Museo del Bargello (Floransa) 17. yy

Mayolika Öncülleri: Proto-Mayolika ve Arkaik-Mayolika

Mayolika‘nın tarihçesi ile ilgili araştırmalarda, iki grup seramiğe dikkat çektiği görülmektedir. Bunlardan birincisi arkaik-mayolika, ikincisi ise proto-mayolika’dır.

20. yüzyılın başlarında yapılan kazılarda, 13. yüzyıla ait olduğu düşünülen eserlerin sınıflandırmasını yapan Gaetano Ballardini, Geç Orta Çağ Dönemi’ne ait söz konusu eserleri arkaik-mayolika olarak adlandırmıştır. Kalaylı sırın kullanılması bu sınıflandırmayı yaparken yardımcı olmuş ve diğer seramiklerden ayrılmasını sağlamıştır. Bu üslubun kahverengi ve yeşil renk süslemeleriyle, İtalya’da yerel zanaatkârlarca geliştirildiği düşünülmektedir.

Proto-mayolika‘ya baktığımızda İtalyan seramikleri konusunda önde gelen bir uzman olan Giuseppe Liverani, Doğu’nun polikrom kaplamalı seramik sanatı olarak adlandırır.

Mayolika Vazo

Kültürel, Ekonomik ve Siyasi İklimiyle Paralel Teknik

Mayolika‘nın doğuşundan gerilemesine kadar oluşan süreçte; İtalya’nın kültürel, ekonomik ve siyasi iklimiyle paralellik gösterdiğini söyleyebiliriz. Emmanuel Solon bu paralellik gösteren konuda çalışma yapan isimlerin başında gelmektedir. Solon; İtalya’daki uzun gerileme dönemi, 15. yüzyılda kendini yeni bir refah dönemine bıraktığını söyler ve ekonominin iyileşmesiyle sermaye birikimi oluşmuş, oluşan bu birikim plastik sanatları teşvik ederken, çömlek sanatı bilim ve sanatın gücüyle yeni bir yön bulduğunu sözlerine eklemiştir.

Luca della Robbia

Mayolika’nın tarihi gelişimini sanat eserlerin de incelediğimiz de ise karşımıza sanatçı Floransalı Luca della Robbia çıkmaktadır. Sanatçı mayolika’nın tarihi gelişiminde dikkat çekmesi ile ünlüdür. Mayolikayı günlük kullanım eşyası olmaktan çıkararak, sanat objesine dönüşümünü sağlamıştır.

 

Mayolika’nın üretim tekniğini nakleden dönem belgelerinin en önemlilerinden biri, Vannoccio Biringuccio tarafından yazılan ve 1540’da Venedik’te yayınlanmış olan De la Pirotechnia adlı kitaptır. Kitabın bir bölümünde fırının ısıtılmasındaki yöntemleri anlatılırken, seramik üretimi sırasında seçilmesi gereken kil, sır ve renk konularında da bilgiler yer almaktadır.

Mayolika tarihi için çok önemli olan bir diğer kitap ise Cipriano Piccolpasso tarafından 1557’de yazılan Li Tre Libri Dell‘Arte del Vasaio (Çömlek sanatının üç kitabı) isimli kitaptır. Kitapta günlük kullanım seramiğinde ve vazo yapımında kullanılan killerin farkları gibi kilin yapısı ve kile nasıl şekil verileceğine ait bilgilerin yer aldığı; birinci bölüm ile sır ve renklerin nasıl hazırlanacağını tarif eder, ikici bölümde kil kullanımına yer verir. Piccolpasso üçüncü bölümdeyse; renk ve sırların hazırlanması, resimlerin yapılması ve pişirmeler hakkında ayrıntılı bilgilerden bahsetmektedir.

Günümüzde Mayolika Yapımı

Mayolika tekniği, genellikle, kırığı beyaz olmayan seramik form üzerine, beyaz renkte ve opak özellik gösteren sırlarla çalışılmasındaki esas sebebin; koyu renkli killerin üzerine dekor uygulama zorluğunun aşılması isteği olarak tanımlanmaktadır.

Geleneksel olarak yapımında düşük sıcaklıkta pişirilmiş sır üzerine uygulanan mayolika da, sırrın pişirim esnasında akıcı olmamasına dikkat edilmektedir. Sırı opaklaştırma da kalay oksit tercih edilmektedir.

Mayolika yapımı ile ilgili bir zorluk bulunmaktadır. Ham kullanılan zemin sırı aşırı kuru olduğu için emici özellikte olup, bazen de tozlu bir görünümde olabilmektedir. Pişirilirken de oldukça dikkat edilmesi gerekilen mayolika tekniğinin bu aşamada zorluğu ise uygulanan seramik, sırrın çok fazla akmasına ve yapılmış olan dekorun bulanıklaşmasına neden olabilmesinden kaynaklanmaktadır.

Andrea da Negroponte, Casteldurante, 1560. Venedik, Museo Correr

Kaynakça

  • SİCİLYA BÖLGESİ RÖNESANS DÖNEMİ MAYOLİKA DEKORLARININ İNCELENMESİ VE UYGULANMASI, GÜLCE ALAYBEK, İZMİR 2008
  • Seramikte Mayolika Ve Sır Kazıma Tekniğiyle Gerçekleştirilen Resim Çalışmaları Ve Kişisel Yorumlar, Neşe Sayıl, İstanbul 1992
  • Seramik Yüzeylerde Fırça İle Dekor, Mahdiye Mahdizad Tekiye, Ankara 2015
  • XV-XVII. YÜZYIL İZNİK VE İTALYAN MAYOLİKA SERAMİKLERİNİN TEKNİK, MOTİF VE ÜSLUP BAĞLAMINDA KARŞILAŞTIRILMASI, Ömer Cenker Ilıcalı, İstanbul 2013
  •  http://5) https://seramiksanat.com/mayolika-nedir/

 

 

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Hafıza Mekanları: Anıtların Psikolojik ve Toplumsal Etkileri

Anıtlar, toplumsal hafızayı korur ve kimliğimizi inşa eder. Kolektif hafıza ve kültürel aktarımın dönüştürücü gücüdür.

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Amerikan Edebiyatında 4 Yalnız Kahraman

Amerikan edebiyat tarihinin en önemli temsilcileri haline gelmiş kahramanlarımızın ne kadar soyutlanmış bireyler olduğunu farketmiş miydiniz?

Tarihi Eser Rotası: Geçmişten Müzeye Serüven

Müzelerde sergilenen her bir eserin yolculuğu o kadar uzun ki... Gelin, sergilenme sürecine kadar rotaya bir göz atalım...

Editor Picks