It (2017) Karakter İncelemesi: The Losers’ Club, En Derin Korkular ve Arkadaşlığın Gücü

Duru Metin
Duru Metin
Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğrencisi olmamın yanı sıra STÖMDER'de yönetim kurulu üyeliği yapmaktayım. Dansa olan tutkum sayesinde yıllardır dans etmekteyim. Aynı zamanda video prodüksiyonuna ilgi duymamla birlikte dansta dahil olmak üzere çektiğim çeşitli videolarımı sosyal medya hesaplarım üzerinden paylaşmaktayım. Çevrem tarafından çaya ve ninja kaplumbağalara olan tutkum ile tanınıyorum. Buna bir ekleme olarak Jeffrey Eugenides'in kaleme aldığı ve Sofia Coppola'nın ekranlara uyarladığı Bakir İntiharlar'ı koymak isterim. Çok seviyorum, ne yapabilirim!
spot_img
Editör:
Asiye Tuna Deniz
spot_img

It (2017), Stephen King’in 1986 yılında yayımlanan aynı adlı korku romanından uyarlanan Amerikan korku filmidir. Filmin yönetmenliğini Andy Muschietti yapmıştır. Bu film, hem ticari hem de eleştirel başarı elde etmiş ve King’in romanına yapılan en başarılı uyarlamalardan biri olarak kabul edilmiştir. Yazımda Pennywise olarak bilinen kötücül varlığın avlamaya çalıştığı “Kaybedenler Kulübü” adındaki arkadaş grubunu ele alacağım.

Derry’e Hoş Geldiniz!

It (2017), Pinterest, Görsel Editi Picsart.

Film, 1980’lerin sonlarında Maine eyaletinin küçük bir kasabası olan Derry’de geçer. Bu kasabada her 27 yılda bir çocuklar gizemli şekillerde ortadan kaybolmaktadır. Kaybedenler Kulübü olarak bilinen bir grup çocuk, bu kayıpların arkasında şekil değiştirebilen ve genellikle dans eden palyaço “Pennywise” olarak görünen kötücül bir varlığın olduğunu keşfeder. Bu keşif sonrası çocukların korkularıyla yüzleşerek Pennywise’a karşı verdikleri mücadeleyi konu alır. Oyuncu kadrosunda Bill Skarsgård (Pennywise), Jaeden Martell (Bill Denbrough), Sophia Lillis (Beverly Marsh), Finn Wolfhard (Richie Tozier), Jeremy Ray Taylor (Ben Hanscom), Chosen Jacobs (Mike Hanlon) ve Jack Dylan Grazer (Eddie Kaspbrak) gibi isimler yer alır.

Pennywise: ‘O’nun En Sevdiği Formu

Pennywise, Pinterest.

Pennywise’in tarihi, Stephen King’in IT romanına ve filmlere göre, binlerce yıl öncesine dayanır. Asıl adı It olan bu varlık, Makrokozmos adı verilen boyuttan Dünya’ya düşen kötücül bir kozmik varlıktır. Maine eyaletindeki Derry kasabasının altına yerleşmiş ve orada insanların korkularıyla beslenerek yaşamını sürdürmüştür. Yaklaşık her 27 yılda bir uyanır, özellikle çocukların korkularını kullanarak onları avlar çünkü korkunun “tadı” onun için daha güçlüdür. İnsanları kandırmak ve korkutmak için en çok dans eden palyaço Pennywise kılığına girer. Yetişkinler üzerindeki etkisi ise daha çok psikolojik ve dolaylı biçimde ortaya çıkar. Pennywise, Derry kasabasındaki yetişkinlerin algılarını manipüle ederek onları duyarsız ve kayıtsız bireylere dönüştürür; böylece kasabada meydana gelen çocuk kayıpları ve cinayetler görmezden gelinir. Bu durum, varlığın yalnızca bireysel değil, toplumsal düzeyde de korku ve bastırma mekanizmalarını harekete geçirdiğini gösterir. Pennywise, çocukluk korkularının ve travmaların simgesidir. Bunlarla birlikte Derry kasabasındaki yozlaşmayı ve toplumun kötülüklere göz yummasını da simgeler. Bu filmde Pennywise’a hayat veren Bill Skarsgård, karakteri hakkında şu cümleleri kurar:

”Sadece palyaço Pennywise olmasından ziyade O’nun Pennywise aracılığıyla gerçekten parlamasını istedim. Bu sebeple O’nun çoğunlukla ne olduğunun Pennywise’ın kim olduğunun arkasında olmasını istedim. Orijinal kitapta ‘palyaço O’nun en sevdiği formdu.’ gibi bir cümle var. O gerçekten palyaço olmayı seviyordu.

Dünyaya düşen bu kötücül kozmik varlığın asıl formu Deadlights olarak adlandırılan Ölüm Işıkları‘dır. Bu onun öz varlığını ve gerçek formunu temsil eden kozmik bir enerji kaynağı olarak tanımlanır. Bu ışıklar, insan zihninin algılayamayacağı ölçüde yoğun ve yabancı bir güçtür; onları doğrudan görmek, bireyin akıl sağlığını yitirmesine ya da ölümüne yol açar. İnsanların gözleriyle kavrayamadığı bu enerji, korkunun metafizik bir boyuta taşındığını simgeler. Pennywise, kurbanlarını korku aracılığıyla zayıflatırken, Ölüm Işıkları aracılığıyla onların bilinçlerini hapseder; böylece fiziksel ölümden önce zihinsel bir yok oluş gerçekleşir. Ölüm Işıkları bu yönüyle, O’nun yalnızca dünyevi bir canavar değil, aynı zamanda insan aklının sınırlarını aşan kozmik bir kötülüğün temsili olduğunu vurgular.

Filmde Pennywise formunda görmekte olduğumuz bu kötücül varlık, çocukları en derin korkularını kullanarak avlamaktadır. Kaybedenler Kulübü olarak bilinen ve O’nun, en derin korkularına bürünerek avlamaya çalıştığı bu arkadaş grubunu tanıyalım.

Lovers’: Kaybedenler Kulübü Üyeleri ve En Büyük Korkuları

The Losers’ Club, Pinterest, Görsel Editi Picsart.

Karakterlerimiz okulda dışlanan ve zorbalığa uğrayan çocuklardır. Hepsinin ortak noktası, toplumun gözünde kaybeden olarak görülmeleridir: fiziksel farklılıklar, ırk, cinsiyet, utangaçlık, fakirlik ya da sadece ‘farklı’ olmaları. Onları birbirlerine bağlayan temel nedenler ortak dışlanmışlık, empati ve koruma içgüdüsü ile birlikte kurulmaya başlanan gerçek dostluktur.

Bu arkadaşların her biri farklı korkular ile baş eder ve bu korkular karşısında birlikte olduklarında güç bulurlar. Peki bu korkular nelerdir:

Filmin açılış sahnesinde gördüğümüz Bill Denbrough’un korkusu kardeşi Georgie’nin ölümüdür. Aslında korkusu ölümden değil, kardeşini kaybetmenin ve bunun getirdiği suçluluk duygusundan gelmektedir. Bu suçluluk duygusu onun arkadaşlarını koruma arzusunu besler. Kardeşini belki koruyamadı ama arkadaşlarını korumak için elinden gelen her şeyi yapacak. Arkadaş grubundaki tek kız olan Beverley Marsh’ın ise kadınlığa geçiş (ergenlik) ve bunun getirdiği değişimler olarak gözükmektedir. Bu korku babasının ona uyguladığı istismardan kaynaklanmaktadır. Sürekli ona ”hala benim küçük kızım mısın?” gibi cümleler kurması bunu kanıtlar niteliktedir. Anlıyoruz ki aslında Beverley’nin korkusu, erkeklerin onu sahiplenmesi, bastırması ve kontrol etmesidir. Kasabaya yeni gelmesinden dolayı “Yeni Çocuk” olarak seslenilen Ben Hanscom’un korkusu ise fiziksel görünümü nedeniyle aşağılanma, reddedilme ve bunun sonucunda yalnız kalmaktır. Eddie Kaspbrak, annesi tarafından ona aşılanan mikrop, hastalık ve ölüme dair paranoyasından dolayı bunlarla alakalı şeylerden korkmaktadır. “Duş almam lazım… çamaşır suyuyla.”        Arkadaş grubundaki diğer kişiliklere göre daha sessiz ve sakin karakterli olarak tanımlayabileceğimiz Stanley Uris, kontrolü kaybetme, kaos ve ”mantıksız” olan şeylerden korkarken, dünyanın mantıksızlığı ve düzeni bozan kaosun sembolü olarak Pennywise’ı görmektedir. Richie Tozier ise en büyük korkusunun palyaçolar olduğunu söyler ancak bu toplumun ”sen farklısın” yargısını simgeler. Asıl korkusu gerçek benliğinin ortaya çıkmasıdır. Bu, cinsel kimliğiyle ilgili ima edilir. Mike Hanlon, diğer altı arkadaşın onu şiddete uğramaktan kurtarması sonucu gruba daha sonradan katılır. Onun korkusu Derry’e ait olmama düşüncesi ve ailesinin yangında ölümüdür. Derry’nin ırkçı tarihi ise bu korkularını pekiştirir.

Her karakterin kendi kişisel korkusuna uygun olacak forma bürünen ve şekil değiştiren O, film boyunca karakterlerimizi bunları kullanarak avlamaya çalışır.

Birlikten Doğan Güç

The Losers’ Club, Pinterest.

Olayların yaşandığı yaz döneminde bir küsme ve ayrılık süreci yaşanır. Bu süreçte arkadaş grubu olarak birlikte olmayan ve bireysel takılmaya başlayan karakterlerimiz aslında Pennywise’ı korkularıyla güçlendirmektedir. Bu durumla alakalı olarak Beverley’nin kavga anında söylediği sözler oldukça önemlidir:

”Onun istediği de bu. Bizi bölmek istiyor. Ona zarar verdiğimizde hep birlikteydik. Bu yüzden hala yaşıyoruz.”

Bu küslük sürecinde güçlenen Pennywise, karakterlerimizin karşısına korkularına bürünerek çıkmaya devam etmektedir. Bu şekilde Beverley’i kaçırmayı başaran Pennywise, Kaybedenler Kulübü’nü tekrardan bir araya getirir. Çünkü hiçbir arkadaş geride bırakılmaz. Küsmeler ve kırgınlıklar, birlikte hareket etme ihtiyacıyla yer değiştirir; grup üyeleri birbirlerine destek olarak korkularıyla yüzleşmeye karar verir. Bu yeniden birleşme ve dayanışma anı, Pennywise’ın güçlerini zayıflatan dönüm noktasıdır: Çünkü onun beslediği güç, çocukların yalnızlığından ve korkularından gelir. Birbirlerine güvenmeleri ve bağlarını güçlendirmeleri sayesinde, bireysel cesaretin ötesinde bir güç kazanırlar ve sonunda Pennywise’ı alt etmeyi başarırlar. Richie’nin dediği gibi:

”…Beni pis sularda yürümeye mecbur bıraktın. Beni kahrolası keşlerin kaldığı yere getirdin. Ve şimdi de bu kahrolası palyaçoyu öldürmem gerekiyor.”

Film bu süreçle, küslüklere ve anlaşmazlıklara rağmen arkadaşlığın, dayanışmanın ve birlikte hareket etmenin, korkuya karşı en büyük güç olduğunu etkileyici bir şekilde vurgular.


Kaynakça

Öne çıkarılan görsel: Pinterest

  • ‘It (2017)’. IMDb. Web. Erişim Tarihi: 04.11.2025
  • ‘It (2017) Plot’. IMDb. Web. Erişim Tarihi: 04.11.2025
  • ‘It (2017)’. Rotten Tomatoes. Web. Erişim Tarihi: 04.11.2025
  • ‘It (2017)’. Christy Lemire. Roger Ebert. Web. Erişim Tarihi: 04.11.2025
  • ‘It (2017)’. Letterboxd. Web. Erişim Tarihi: 04.11.2025
  • ‘Bill Skarsgård: İskandinav Fırtınası’. Duru Metin. Söylenti Dergi. Web. Erişim Tarihi: 04.11.2025
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.