İstanbul’da Bienal Heyecanı!

Editör:
Gaye Nur Karabay
spot_img

Eylül ayını beklemek, sanatseverler için hiç bu kadar heyecanlı olmamıştı! Heyecanının nedeni şüphesiz 17 Eylül – 20 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek olan 17. İstanbul Bienal’i!

Bienal Nedir?

Bienal, Fransızca “her bir diğer yıl” anlamına gelen ve iki yılda bir düzenlenen etkinliklere verilen ad olmakla birlikte çoğunlukla; kültürel veya sanatsal faaliyetler için kullanılan bir terimdir.

17. İstanbul Bienali'nin mekanları belli oldu

Çağdaş sanatın sergileme geleneği olan bienal kelimesi ilk olarak Venedik’te 1895 yılında kullanılmıştır ve ilk kullanımı plastik sanatlar üzerine olsa da zamanla uluslararası sergi etkinliği anlamı taşımaya başlamıştır. Günümüzde bienaller, en geniş sanatsal etkinlikler olarak karşımıza çıkar ve dünyada küreselleşmeye bağlı olarak ekonomik anlamda bir değer unsuru olmanın yanı sıra, şehirlerin sanat mecrasındaki varlıklarının görkemli bir biçimde dünyaya sunulduğu ortamlar da olmaktadırlar. Bienal için birçok farklı tanım yapılmıştır. Genel olarak bu tanımlar öznel değerlendirmeler ile yapılırken, düzenlendiği bölgeye göre karakteristik tanımlamalara da sahip olmuşlardır.

Birçok farklı temaya da sahip olan bienaller adeta rengarenk çiçeklere sahip kır bahçeleri gibidirler. Çünkü her bienal taşıdığı yerel karakterin yanında, bir önceki organizasyondan farklı temaya sahiptir. Bu birbirinden farklı temaların rengarenk çiçeklere benzediği düşünülürse, bienallerin modern sanata yıllarca toplanan renkli çiçeklerden bir buket sunduklarını savunabiliriz. Her bir renk, her bir farklılık, düşünce ve hayal gücü sanatçıların gözüyle sanatseverlere sunulur. Dünyada birçok şehirde düzenlenen bienaller amaçlarını tanımlarken değişime, farklılığa ve kültürel iletişime yer veren tanımlamalar kullanmaktadırlar.

Dünyanın Önde Gelen Bienalleri - Sinpaş GYO

Bienaller aynı zamanda katılımcı ülkeler için bir tanıtım platformu anlamı da taşımaktadır. Çünkü küreselleşen çağdaş sanat dünyasında, São Paulo, Pekin, Liverpool, Prag, Moskova ve Sidney gibi şehirlerde düzenlenen etkinlikler giderek yerel bir gurur, turizm, kültür kaynağı haline gelmiştir. Bienallerin düzenlendiği şehirlerden bir tanesi de İstanbul’dur. 1987 yılından beri düzenlenen ve her iki senede bir tekrarlanan Uluslararası İstanbul Bienali dünya genelinde tanınırlığa sahiptir.

Sanat dünyası katılımcılarının dünya çapında yaratılan sanatı karşılaştırmaları ve değerlendirmeleri için bir platform oluşturmanın önemi ile düzenlenen bienaller halk arasında “Sanat Olimpiyatları” olarak da bilinir.

Uluslararası organizasyonlar olan bienaller, iki yılda bir düzenlendikleri için bu süreyi kapsayan aralıksız bir hazırlık sürecine sahiptirler. Bu süreçleri yöneten kişilere küratör denilmektedir. Küratörler, eserleri ile sanata yön verebilecek fark yaratan genç sanatçıları seçme, sergilerin açılacağı mekanları ve bienalin temasını belirleme gibi görevlere sahiptirler. Küratörü kısaca bu süreci yöneten kişi olarak tanımlayabiliriz. Küratörler, belirlenen temayı kamuoyuna duyurmak için bir kavramsal çerçeve metni yayınlarlar. 17. İstanbul Bienali‘nin küratörleri Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh’den oluşmaktadır.

17. İstanbul Bienali'nin küratörleri açıklandı - Kültür Sanat Haberleri
Küratörler, Kaynak: milliyet.com.tr

17. İstanbul Bienali Şehrin Dört Bir Yanında

17 Eylül – 20 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek 17. İstanbul Bienali‘nin katılımcıları açıklanırken, bienal projeleri Beyoğlu, Fatih ve Kadıköy ilçelerindeki çeşitli mekanlarda sanatseverlerle buluşacak. Beyoğlu’ndaki bienal mekânları arasında daha önce serginin üç edisyonuna ev sahipliği yapan Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, uluslararası performans sanatı platformu Performistanbul’un Canlı Sanat Araştırma Alanı (PCSAA) ve İstanbul’daki en eski Rum okullarından, 1999’dan bu yana kapalı olan Merkez Rum Kız Lisesi yer alacak.

17. İSTANBUL BİENALİ FİLMLERİNİN EV SAHİBİ PERA MÜZESİ OLACAK - ajandakolik
Pera Müzesi, Kaynak: ajandakolik.com

Kadıköy’deki bienal mekânları arasında endüstri mirasının kültür-sanat ekseninde aktif bir kamusal alana dönüştüğü Müze Gazhane ve savaş koşullarından dolayı ülkelerini terk etmek zorunda kalan Suriyeli sanatçıların kurduğu bağımsız bir sanat alanı olan Arthereistanbul bulunacak.

Bienal ziyaretçilerini bekleyecek semtler arasında Fatih de bulunuyor. Türkiye’nin önde gelen hattat ve cilt sanatçılarından Prof. Emin Barın‘ın 1987’ye kadar atölye olarak kullandığı, iki yıl önce bağımsız sanat alanı olarak yeniden açılan Barın Han ile İstanbul’un en eski hamamlarından Küçük Mustafa Paşa Hamamı bienalin tarihi yarımadadaki ev sahipleri olacak. 17.İstanbul Bienali şehrin dört bir yanında kendini, gösterecek.

Küçük Mustafa Paşa Hamamı Bilgileri, Mimari Detayları

Geleneksel sanat mekânlarının dışına çıkılarak kitapçılar, sahaflar, hastaneler, huzurevleri, kafeler, metro durakları ve özel bir radyo istasyonunun da aralarında olduğu onlarca farklı mekânda varlığını sürdürecek . Tarihi semtlerdeki müzelerin yanı sıra, bir hat ve cilt atölyesi, on beşinci yüzyıldan kalan bir hamam, yirmi yılı aşkın süredir kullanılmayan bir Rum okulu, göçmen sanatçılar tarafından kurulan bir sanat alanı da bienal mekânları arasında yer alacak.

17. İstanbul Bienali geleneksel sanat mekanlarının dışına çıkacak | NTV

Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh’in küratörlüğünü üstlendiği ve pandemi nedeniyle bir yıl ertelenen 17. İstanbul Bienali, ölçeği, yöntemi ve hedefleri açısından önceki edisyonlardan farklılaşıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan salgın koşulları altında düzenlenen bu bienalin her anlamda geçmişten gelen kalıpların ötesine geçmesi gerektiğini düşünen küratörler, sergi için bir tema ya da başlık seçmek yerine uzun soluklu bir dönüşüm ve yeniden yaratım sürecine odaklandı. Bienal, farklı coğrafyalarda ve disiplinlerde çalışmalar yürüten kişileri bir araya getirerek aralarındaki etkileşimi besleyen, güçlendiren bir buluşma noktası olacak.

Şehrin farklı mahalleleri 17. İstanbul Bienali'ne ev sahipliği yapıyor

Küratörler Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh yaptıkları ortak açıklamada şöyle diyor: “Dünyanın dört bir yanındaki sanat oluşumları, nasıl hayatta kalacakları, güncelliklerini nasıl koruyacakları, kimin için ve hangi amaçlarla faaliyet gösterecekleri gibi acil ve varoluşsal kaygılarla yüzleşiyor. Sanat, toplumsal söylemin sözcük dağarcığını yenileyerek yeni düşünce yolları açma gücüne sahip. Bu bienalde tek bir zaman ve mekânda büyük temalar etrafında büyük toplantılar gerçekleştirmeyeceğiz. Bunun yerine, bienal için belirlenen sekiz haftalık resmi süre için, çok sonra da devam edebilecek fikirlerin tohumlarının atıldığı büyük bir fikir dağılımı öngörüyoruz.”

Bienaller aracılığıyla sanatın iyileştirici ve birleştirici gücünün salgına rağmen uluslararası arenada kendini bir kez daha göstereceği aşikar.


Kaynakça

The Conversation, Web

Art Term, Web

Artnet News, Web

17. İstanbul Bienali, Web

 

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.