İngiliz Edebiyatına Nereden Başlamalıyız?

Arşiv
Arşiv
Söylenti Dergi'de geçmiş zamanda yazar olan dostlarımızın eserleri bu hesapta arşivlenmektedir. Yazar onayı olduğu sürece kaynak göstererek kullanmak serbesttir.
spot_img
Editör:
Guşef Alhas
spot_img

İngiliz Edebiyatı, Dünya Edebiyatı’nda göze çarpan en önemli ve etkileyici alanlardan bir tanesidir. Orta Çağ’dan günümüze kadar uzanan gerek roman gerekse şiir kültürüyle edebiyat dünyasına birçok katkıda bulunan İngiliz Edebiyatı’nın yazarlarını, eserlerini hepimiz duymuşuzdur. Gelin, okuyan herkesin içinde merak uyandıran İngiliz Edebiyatı’na ve nereden başlamanız gerektiğinize birlikte göz atalım.

İngiliz Edebiyat Tarihi

İngiliz Edebiyatı, Dünya Edebiyatı’na sonradan İngilizce adını alacak dilin en eski haliyle yazılan “Beowulf” eseriyle giriş yapar. Epik bir şekilde yazılan Beowulf hikayesi, Anglo-Sakson grupların Britanya Adaları’na geldiklerinde beraberinde getirdiği çeşitli diyalektlerin oluşturduğu bir dille yazılmıştır. Anglo-Sakson dönemden günümüze kadar gelen İngiliz Edebiyatı’na tarihsel bir bakış açısıyla yaklaşacak olursak birçok döneme ayrıldığını görebiliriz. Bu dönemler bazı listelerde tarihi olaylara dayanarak bazılarında ise yazım dili ya da hakim olan edebiyat akımları üzerinden ayrılır. Tarihsel süreci baz alarak 7 dönemi sizler için inceledik.

Eski İngilizce Dönemi

The Green Knight (Movie Tie-In) e-Kitap Bernard O'Donoghue - EPUB | Rakuten Kobo Türkiye
Green Knight. (2021). Directed by David Lowery [Film]. United States: A24.
Eski İngilizce Dönemi, Anglo-Sakson ve Orta Çağ’ı kapsayan yaklaşık 1500’lere kadar uzanan bir dönemdir. Adından da anlaşılacağı üzere eski İngilizceyle yazılan bu dönemin eserleri, İngilizce bilseniz dahi anlaması zor gelecek eserlerdir. Bu dönemlerden günümüze kadar varlığını sürdürebilen çok eser kalmasa da, eski İngilizcede yazılmış en uzun eser olan Beowulf” ve ilk İngiliz kitabı niteliğini taşıyan (Aziz)Bede‘nin “İngiliz Halkının Kilise Tarihi” gibi önemli eserleri mevcuttur. Bu döneme ait diğer önemli eserler arasında ağıt şiiri “The Wanderer” ve birçok dizi ve filme konu olan destansı şiir “Sir Gawain ve Yeşil Şövalye” bulunmaktadır. 1500’lerde yakılan Roma Katolik Kilisesi sonuncunda birçok eser de varlığını yitirdikten sonra Anglo-Sakson dönemden günümüze yalnızca 400 el yazısı eser gelebilmiştir.

Elizabeth Çağı (Rönesans Dönemi)

Queen-Elizabeth-I

Artık gelişme ve aydınlanma dönemine adım atan İngiltere’nin bu dönemi, ismini dönemin hükümdarı Kraliçe I. Elizabeth‘ten alır. Kraliçe’nin de yardımlarıyla gelişen edebiyat ve tiyatro dünyası bu dönemde birçok ünlü ismin ev sahipliğini yapmıştır. İngiliz Edebiyatı denince ilk akla gelen isimlerden birisi William Shakespeare bu dönemde Kraliçe huzurunda birçok tiyatro oyunu yazmış ve yayımlamıştır. Günümüzde bile hala oldukça popüler olan Romeo ve Juliet”, “Hamlet” ya da “Othello” gibi Shakespeare oyunları bu dönemde yazılmıştır. Shakespeare’in en büyük rakibi olarak bilinen Christopher Marlowe da aynı dönem yazarlarından birisi olarak “Büyük Timurlenk” ve “Doktor Faustus” gibi önemli eserler yazmıştır.

Restorasyon Dönemi

Restorasyon Dönemi İngiliz Edebiyatı, İngiltere’de 1660 ile 1689 yılları arasındaki dönemi, İngiltere’nin Monarşi rejimine geri döndüğü ve Kral II. Charles‘ın tahta çıktığı zaman dilimini kapsar. Bu dönem politik, sosyal ve kültürel anlamda büyük değişimlere sahne olmuş ve bu değişimler doğal olarak edebiyat dünyasına da yansımıştır. Restorasyon Dönemi İngiliz Edebiyatı’nın en önemli özelliklerinden biri de dildeki değişimdir. Bu dönemde, İngilizce dilinde önemli bir evrim yaşanmış ve modern İngilizcenin temelleri atılmıştır. Örneğin, Rönesans Dönemi yazarı William Shakespeare’in eserlerine bakıldığında “thee, thou” gibi kalıplara rastlanırken bu dönemde İngilizce daha da sadeleşerek günümüze daha yakın bir dile evrilmiştir.

Restorasyon Dönemi İngiliz Edebiyatı’nın öne çıkan yazarları arasında John Dryden, Aphra Behn, John Bunyan, Samuel Pepys ve John Milton gibi isimler yer almaktadır. John Dryden, tiyatro oyunları ve şiirleriyle tanınırken Aphra Behn özellikle kadın yazarların yazdığı eserlerin kabul görmesine katkıda bulunmasıyla tanınır. John Bunyan, “Pilgrim’s Progress” adlı eseriyle ünlüdür ve Samuel Pepys, “Pepys’in Günlüğü” adlı eseriyle anılır.

Romantik Dönem

Jane Austen

İngiliz Edebiyatı’nda Romantik Dönem, 18. yüzyılın sonlarından 19. yüzyılın ortalarına kadar süren büyük bir edebi yenilik ve değişim dönemidir. Bu zamana kadar ele alınan “mantıksalcılık”, bu dönemde reddedilmiş bunun yerine bireyciliğe, duyguya ve hayal gücüne daha fazla yer verilmiştir. Doğa, Romantik Edebiyat için merkezi bir temadır ve yazarlar, fikirlerini ifade etmek için genellikle doğayı tasvir eden yazılar kaleme alırlar. Duygu da ana temalardan birisidir ve Romantik yazarlar eserlerinde aşk, tutku ve umutsuzluk gibi yoğun duyguları sıklıkla kullanırlar. Bireycilik bir başka önemli tema olarak karşımıza çıkar ve Romantik yazarlar genellikle bireylerin benzersiz niteliklerini ve yeteneklerini överler. Bu dönemin en ünlü eserlerinden, Gotik Edebiyatın bir ürünü de olan Mary Shelley‘nin “Frankenstein”ı bilim, teknoloji ve insanlık temalarını araştırırken Jane Austen‘in “Gurur ve Önyargı”sı İngiliz toplumunu eleştirir; aşk, sınıf ve evlilik temalarını araştırır.

Romantik Dönem İngiliz Edebiyatı’nda göze çarpan bir diğer unsur ise şiirdir. İngiliz Edebiyatı’nda şiir türünün Altın Çağ’ı olarak Romantik Dönemde, romanlarda da olduğu gibi şiirde de duygular ön plana çıkmıştır. Lirik türde yazılan bu şiirler artık hikaye anlatmaktan ziyade şairin yaşadığı duyguları tasvir etmeye başlamıştır. Bu dönemin en ünlü eserlerinden bazıları arasında William Wordsworth‘un ve Samuel Taylor Coleridge‘in “Lirik Baladlar”ı, Percy Bysshe Shelley‘nin “Prometheus Unbound”u ve John Keats’in “Bir Bülbüle Övgü”sü yer alır. Bu eserler duygusal yoğunlukları, canlı görüntüleri ve Romantik Dönemin temalarını ve fikirlerini keşfetmeleriyle tanınırlar.

Viktorya Dönemi

Strange Case of Dr Jekyll and Mr Hyde, Dracula, The Picture of Dorian Gray (İlk Baskı Kapakları)

1837’den 1901’e kadar süren İngiliz Edebiyatı’nda Viktorya Dönemi, İngiltere’de hızlı sanayileşme, kentleşme, sosyal ve politik reformlar yaşayan ülke ile birlikte büyük bir değişim ve karışıklık dönemine damgasını vurmuştur. Viktorya Dönemi Edebiyatı’nın temel özelliklerinden biri, yazarların çevrelerindeki dünyayı hem fiziksel çevre hem de sosyal ve kültürel anlamda doğru bir şekilde yansıtma çalışmasıyla gerçekçiliğe odaklanmasıdır. Bu gerçekçiliğe genellikle bir sosyal amaç duygusu eşlik eder; pek çok yazar sosyal adaletsizlikleri ve eşitsizlikleri vurgulamaya ve sosyal reformu savunmaya çalışır. Örneğin dönemin önemli yazarlarından Oscar Wilde‘ın Viktorya toplumuna bir eleştiri niteliğindeki “Dorian Gray’in Portresi” adlı romanı, dönemin zihniyeti tarafından ahlaksızlıkla suçlanmış hatta sansürlü bir şekilde basılmıştır. Viktorya Dönemi’nin en ünlü yazarlarından bazıları arasında “Oliver Twist” ve “Büyük Beklentiler” gibi romanları Viktorya Dönemi Londrasını canlı tasvirleriyle yazan Charles Dickens ve sinema dünyasına da konu olan “Dracula” eseriyle tanınan Bram Stoker yer alır.

Modernizm Dönemi

James Joyce, T.S. Eliot, Virginia Woolf

20. yüzyılın başlarından II. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar süren İngiliz Edebiyatı’nda Modernizm Dönemi, önceki dönemleri karakterize eden geleneksel edebi biçimlerden ve üsluplardan önemli bir şekilde ayrılır. Bu dönemde, yazarların çalışmaları aracılığıyla modern dünyanın karmaşıklıklarını ve belirsizliklerini anlatmaya çalıştıkları yeni yazım şekilleri ortaya çıkmıştır. Örneğin James Joyce, “bilinç akışı” adı verilen bir teknikle yazdığı “Ulysses” romanında aslında insan zihninin karmaşıklığını yazılarına aktarmayı amaçlamıştır. Aynı şekilde dönemin ünlü yazarlarından Virgina Woolf, “Mrs. Dalloway” ve “Deniz Feneri” gibi eserlerinde kimlik, toplumsal cinsiyet ve bilinç temalarını konu edinmiştir. Dönemin ünlü şairleri arasında ise “Çorak Ülke” şiiriyle anılan T.S. Eliot ve Lady Chatterley’in Sevgilisi şiiriyle tanınan D.H. Lawrence yer almaktadır.

Çağdaş İngiliz Dönemi

1950’lerden günümüze kadar gelen İngiliz Edebiyatı’nın bu dönemi çok çeşitli stiller ve temalarla anılır. Bu dönem, Postmodernizm gibi yeni edebi hareketlerin ortaya çıkışına ve kadınlar, siyahiler, LGBTQ+ bireyler de dahil olmak üzere toplum tarafından dışlanan toplulukların seslerinin yükselmesine olanak sağlamıştır. Herkesin bildiği Yüzüklerin Efendisi, Harry Potter gibi filmler bu dönemde yazılarak edebiyat dünyasına fantastik bir bakış açısı katmıştır. Dönemin en önemli yazarlarından kabul edilen Margaret Atwood ise “The Handmaid’s Tale” adlı distopik romanıyla kültürel bir değer haline gelmiştir.

Özetlemek gerekirse Anglo-Sakson dönemden günümüze kadar gelen İngiliz Edebiyatı, Dünya Edebiyatı’nda çok önemli bir rol oynar. İster şiir, ister düz yazı tercihinde, her alanda oldukça iyi eserleri barındıran İngiliz Edebiyatı’nda hangi dönemden başlanırsa başlansın ufku geliştirebilecek yeni bakış açıları edinmek mümkün.


Kaynakça

Boone, B. (2019). English Literature 101: From Jane Austen to George Orwell and the Enlightenment to Modernity. Adams Media.

Urgan, Mina. İngiliz Edebiyatı Tarihi. İstanbul: İletişim Yayınları (2019).

Keenan, Siobhan. Restoration Literature: An Anthology. Wiley-Blackwell, 2002.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.