Hikaye Anlatan Albüm: Teoman’ın Gönülçelen’i

Editör:
Gizem Yürük
spot_img

Rock müziğin tanınan ismi Fazlı Teoman Yakupoğlu, 20 Kasım 1967 doğumlu şarkıcı, söz yazarı ve bestecidir. Müzik kariyerine 1986 yılında kurduğu Mirage adlı grupta vokal yaparak başlamış, grup dağıldıktan sonra Mavi Sakal, Indians, Black Rose, Işığın Yansıması gibi çeşitli grupların üyesi olmuştur. 1997 yılında çıkarttığı ilk albümü Teoman, o yılın en iyi albümü seçilmiştir.

Teoman‘ın dördüncü stüdyo albümü Gönülçelen, 2 Kasım 2001 yılında çıkmıştır. Birçok hit parçaya imza atan albüm, aradan geçen yıllara rağmen hala çok sevilmektedir. Albümün ismi J.D. Salinger‘ın şimdilerde Çavdar Tarlasında Çocuklar adıyla basılan kitabından gelmektedir. Teoman, eski adıyla Gönülçelen’i o kadar çok seviyormuş ki bir şekilde bir yerlerde kullanmak istemiş, hatta hakkında “Gönülçelen ismi benim çok sevdiğim Salinger’ın bir kitabı, onu özellikle kullanmaya çalıştım.” demiş.

hanedancitycom

Teoman, bu albümde bir hikaye anlatmak istemiş bizlere. Albümün her bir parçası, hayattan alınmış kısa kesitlerin müzikle buluşmuş hali diyebiliriz. Haydi gelin bu albümün derinliklerine inip hikayeye kulak verelim!

1. Gönülçelen

Albümle aynı adlı Gönülçelen, giriş şarkısı olarak karşımıza çıkmakta. Teoman, yaptığı bir röportajda şarkıda bahsi geçen gönül çelenin kendisi olduğunu söylüyor. Bu bağlamda Gönülçelen için bir özeleştiri dememiz doğru olabilir. Şarkının girişindeki “Kırıklarını aldırdım kalbimin; zırhımı çıkarttım, astım portmantoya” cümlesiyle kalbi defalarca yara almış birinin artık iyileşip, duygularını korumak için giydiği ağır zırhtan kurtulduğunu hissediyoruz. Devamında ise ilişkilerin içindeki zorluklar, yalanlar, aldatmalar gibi konulara değinerek baştan aşağı aşk çıkmazları ve insanın içindeki zıtlıklarla dolu bir deneyim yaşatıyor bize Gönülçelen. Ayrıca şarkı, Teoman’ın yönettiği ve başrolünü üstlendiği 2005 yapımı “Balans Ve Manevra” filminin müziği için Şebnem Ferah tarafından yeniden seslendirilmiş. Ne yalan söyleyelim, bu hali de en az Teoman’ın versiyonu kadar güzel olmuş!

“Gönülçelen, gönülçelenAynı anda utanmadan  Hem kırıcı hem kırılgan Yordun beni gönülçelen”

2. Anlıyorsun Değil Mi?

Albümün ilk cover parçası değerli sanatçımız Barış Manço‘nun Anlıyorsun Değil Mi? isimli şarkısı. Teoman, albümündeki cover parçalar için “Bunlar benim çocukluktan beri çok sevdiğim şarkılar, bir albüm yapsam da koysam diye düşündüğüm şarkılardı. Denk geliyor böyle şeyler, canım istediği için koyuyorum.” diyor. Tabii ki şarkı orijinal versiyonundan farklı bir aranjman ve melodi ile karşımıza çıkıyor. Şarkıyı kendiyle yoğurup yepyeni bir şey koyuyor ortaya.

3. İstanbul’da Sonbahar

İstanbul’da Sonbahar, albümümüzün en tutulan parçalarından biri. Öyle ki aradan geçen 24 yıla rağmen hala çokça dinleniyor, albümün çıkışından yıllar sonra doğan gençlerin çalma listelerinde yer buluyor kendine. Şarkıda müziğin aksine sözler baskın, bize İstanbul aracılığıyla özlemi öykülüyor resmen. Çocukluğuna dönüyor; geçmişe, kaybettiklerine, anılarına özlem duyuyor Teoman. Birini tanımanın, alışmanın ve kaybetmenin zorluğundan bahsediyor. İstanbul’u bir kadın gibi görüyor adeta, belki de kaybettiği bir kadın. Her ne olursa olsun bu şarkıyı yazmak için büyük bir hüzün gerek, tabii İstanbul ve sonbahar bir aradaysa hüzün kaçınılmaz bir duygu.

“Akşama doğru azalırsa yağmurKız Kulesi ve AdalarAh, bur’da olsan, çok güzel hâlâİstanbul’da sonbahar.”

4. Doktor

Çok keyifli bir melodisi olsa da, Doktor bize çok hüzünlü bir şey anlatıyor. Teoman, bu şarkıyı kendini çalışmaktan alıkoyamadığı, sürekli üretim halinde olduğu bir dönemdeyken artık uyku uyuyamaz duruma geldiğinde destek almak için başvurduğu bir doktorun sözleri üzerine yazmış. Doktorun “İçinizde öyle büyük bir boşluk var ki Teoman Bey, siz ne koyarsanız koyun dolmaz bu.” cümlesinin ardından Teoman şarkıyı yapmış, aylar sonra bir röportajında da “Ama güzel bir laftı. Ben de onu çaldım, albüm yaptım.” demiş. Zaten şarkı da bu sözlerle başlıyor. Teoman günlük yaşantısından aldığı on beş dakikalık kesitlerden söz yazmış, ardından da müzikle buluşturmuş. Sizi bilmem ama ben hemen hemen her Teoman şarkısında kendimden bir şeyler bulurum. Belki de bunun sebebi, hayatlarımızın ortak bir yaşam deneyimi olması ve hepimizin bir noktada aynı şeyleri farklı şartlar altında yaşıyor olmamızdır.

“Öyle büyük ki inan doktor içimdeki boşluğumNe koyarsam koyayım hiç dolmuyorEğer böyle yaşarsam hep aynı acıyıBu sıcaklar bile beni donduruyor”

5. İstasyon İnsanları

İstasyon İnsanları, Ruhi isimli bir karakterin ağzından çıkıyor, şarkıyı Teoman söylüyor ama sözler Ruhi’nin. Hatta Teoman’a göre albümdeki cover parçalar haricinde kalan sekiz parçanın her biri Ruhi’nin başından geçiyor. “Sekiz tane parçanın hepsi Ruhi’nin başından geçiyor. Pek belli olmuyor şarkıda ama benim gözümdeki Ruhi çocuk aslında.” diyor Teoman. Daha sonraki cümlelerinden biri de “Ruhi birazcık da benim aslında.” oluyor. Şarkıların her birinin kendi başından geçen olaylar olduğunu da itiraf ediyor bir bakıma. İstasyon İnsanları bizi bu noktada Teoman’ın daha çok küçük bir çocukken yaşadığı olayların ve gözlemlerinin hikayesiyle tanıştırıyor.

“Ruhi’dir benim adım hiç çıkamam evimdenDostlar uydururum hayali mutluyumdur bu yüzdenBir çiçek dürbününden insanlara bakarkenBir gün bir istasyon gördüm trenleri gecikenYolcular ellerinde tek gidişlik bir biletHenüz bilmeseler de hayat bundan ibaret “

6. Mavi

Neşeli müziği, keyifli sözleriyle Mavi, tam bir yaz şarkısı. Belki de çok güzel bir eylül günü masmavi denize açılan Teoman, bu şarkıyı bir çırpıda yazıverdi. Zaten bir bütün olarak bakıldığında ortada net bir olay örgüsü görmek mümkün. Sanki Teoman bize harika bir günü özetlemiş şarkısında. Eski günleri, aşkları yad ediyor, en sonda da “Son bir kadeh dostlar için, artık aramızda olmayan, İnşallah onlar da mutludurlar.” diyerek kendi mutluluğuyla beraber ardında bıraktıklarının da mutluluğunu diliyor. Albümün, hatta tüm Teoman diskografisinin en pozitif şarkısı adeta!

“Mutluyum diyorum kendime
Sağım solum önüm arkam her yer
Mavi mavi mavi mavi mavi mavi mavi mavi
Bu güzel Eylül akşam üstü her yer masmavi”

7. Hayalperest

Hayalperest; çok sevilen, yaralanmasından korkulan, hep korumak istediğiniz, değerli biri için yazılmış, ardından da onun için söylenmiş bir şarkı izlenimi uyandırıyor bende. Fakat biraz daha düşününce, bu kişinin çok genç olduğunu ve güzel hayaller peşinde koştuğunu göz önünde bulundurursak, Teoman’ın bu şarkıyı belki de kendi gençliğine ithaf ettiğini aklımızdan geçirebiliriz. Tabii ki bu benim şarkıyı defalarca dinledikten sonra ihtimal olarak görebildiğim bir şey. Kim için yazılmış olursa olsun, sözleri o kadar naif ve öylesine hissettiriyor ki sevgiyi. Başkasına da olsa, öze de olsa çok güzel bir şey zaten sevgi.

“HayalperestsinGüzel hayaller peşindeÇok gençsin yanlış insanlar kalbindeHayalperestsinGüzel hayaller peşindeÇok gençsin, çok gerçeksinBu yüzden çok güzelsin”

8. Soluk Soluğa

Soluk Soluğa, hızlı bir terk edişi ustaca betimliyor bizlere. Öyle ki Teoman bu terk edişin ardından etrafına bakıyor, gördüğü parçaları zihninde birleştiriyor, manzara sihirli bir şekilde şarkıya dönüşüyor. “Soluk Soluğa hakikaten bir terk edişin öyküsü, on beş dakikalık bir terk ediş bu.” diyor hatta.

“Saçların darmadağınİç çamaşırların odaya saçılmışDün ağladıktan sonraMakyajın yastığına akmış”

9. Zamparanın Ölümü (İkinci Ve Son Bölüm)

Bu şarkı, Teoman’ın “Onyedi” albümündeki Zamparanın Ölümü parçasının devamı olarak karşımıza çıkıyor. Hikayenin başrolü şarkının ilk bölümünde bolca çapkınlık yapan, gece hayatına düşkün bir erkek. İkinci ve son bölümdeyse hikayeye bir kadın karakter ekleniyor. Başrolümüzden ve daha nicelerinden artık bıkmış, hatta midesi bulanacak kıvama gelmiş. Zamparanın Ölümü (İkinci Ve Son Bölüm)‘ün girişinde Pamela Spencer, kadın karakterimizin isyanını dile getiriyor. Teoman’ın kısmı başladığındaysa ona cevap verircesine giriyor şarkıya ve dinlemesi çok keyifli bir iş çıkıyor ortaya. İşin kötüsü başrolümüz sorumsuz tavırları yüzünden ikinci şarkının sonunda bir trafik kazasına kurban gidiyor. Böyle bitsin istemezdik tabii ama ne de olsa şarkının adı en başından beri Zamparanın Ölümü.

“Tanırsınız benim gibilerini boş sokaklardan
Çizgilere basmadan yürümeye çalışan insanlardan
Dün akşam dedim ki kendi kendime, kendi kendime
Düşünme, düşünme kim anlamış ki sen anlayasın böyle”

10. Sevdim Seni Bir Kere

Albümün son parçası yine bir cover parça. Özdemir Erdoğan‘ın Sevdim Seni Bir Kere şarkısını Teoman öyle güzel yorumlamış ki, neredeyse şarkının sahibi olmuş. Şarkının adını duyanların çoğu, bir başkasından önce Teoman‘ın yorumunu anımsıyordur. Zaten bu albümün en çok dinlenen parçası da bu. “Albüme güzel gideceğini düşündüğümden, sahnede güzel söyleyeceğimi düşündüğümden ve çocukken çok sevdiğim için bu şarkıları aldım.” diyor Teoman albümdeki iki cover parça için de. Ne söyleyebiliriz ki, iyi ki almış, iyi ki senelerdir bizim için söylüyor bu şarkıları.


Kaynakça

  • Öne çıkan görsel Spotify uygulamasından alınmıştır.
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Rose Adası’nın İnanılmaz Hikâyesi Film İncelemesi: Bir Mühendisin Ütopyası

68 kuşağının rüzgârını arkasına alarak kendi bağımsız ada devletini kuran İtalyan mühendis Giorgio Rosa'nın gerçek hayat hikâyesini işleyen, eğlenceli, ilham ve umut dolu bir film.

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.