Hammurabi, Babil Krallığı‘nı sıradan bir şehir devletinden büyük bir imparatorluğa dönüştüren, halkı için bayındırlık ve imar projeleri gerçekleştiren ve dinî reformlar yapan liderdir. Yazdığı kanunlar ile bilinen Hammurabi’nin hayatını ve Babil için yaptıklarını inceledik.
Hammurabi’nin Tahta Geçişi

Hammurabi, Birinci Babil Hanedanlığı‘nın altıncı kralıdır. Kendinden önce tahtta olan babası Sin-Muballit, ülke içinde birçok bayındırlık projesini tamamlamış ancak dış tehditlere karşı zayıf kalmıştır. Krallığın güneyindeki Larsa Krallığı ile yapılan savaşın kaybedilmesi ile birlikte Sin-Muballit, tahttaki yerini MÖ 1792 yılında Hammurabi’ye bırakmıştır.
Hammurabi tahta geçtiğinde gençti ancak ülkenin önemli yönetim işleri konusunda kendisine güveniliyordu. Hammurabi’nin tahta geçtiği yıl Larsa kralı Rim-Sin, Babil Krallığı ile arasında tampon bölge olan İsin Krallığı‘nı ele geçirdi. Hammurabi ise krallığının ilk zamanlarında babasının izinden gitmiş; yönetimi düzene sokmuş, şehrin duvarlarını yükseltmiş ve halkın ihtiyaçlarını karşılamıştır. Hammurabi, ünlü kanunlarını bu dönemde çıkarmıştır. Tapınaklar, ambarlar, saraylar, köprüler ve kanallar inşa eden Hammurabi, tüm bunlar olurken birliklerini bir düzene oturtmuş ve Mezopotamya‘da yapacağı seferlere hazırlanmıştır.
Hammurabi’nin Askerî Başarıları

Hammurabi’nin ana hedefi, Fırat üzerindeki şehirlerin kontrolünü sağlamaktı. Önce Larsa Krallığı ile ittifak kurdu ve Elamlılarla savaştı. Ardından bu ittifakı bozdu ve Nippur ve Lagaş şehir devletleri ile ittifak kurup Larsa topraklarının bir kısmını fethetti. Diğer devletlerle de birçok ittifak kurdu ve bu ittifakları sık sık bozdu. Bu zaman diliminde Uruk, İsin, Nippur ve Lagaş gibi şehirleri fethetti.
Bu fetihlerden sonra uzun bir süre boyunca (20 yıl olduğu tahmin ediliyor) önemli bir savaş yaşanmadı. Bu dönemin önemli krallıkları olan Babil, Mari, Asur, Eşnunna ve Larsa devletleri birbirleri ile değişken koalisyonlar kurdular. Hammurabi bu dönemde şehirlerini güçlendirdi.

Hammurabi, iktidarının son 14 yılı boyunca sürekli savaştı. MÖ 1764 yılında Asur, Eşnunna ve Elam devletlerinin kurduğu koalisyon ile uğraştı. Ertesi yıl Larsa devletinin üstüne gitti. Bu savaşta yeni bir strateji kullandı. Şehirlere giden ana su yoluna baraj yaptı, baraj dolunca da suyu aniden serbest bırakarak yıkıcı bir sel oluşturdu. Koşullar uygun olduğu sürece bu strateji her zaman kullanılacaktı. Larsa devletinin fethiyle Babillerin güneyde bir rakibi kalmadı.
Güneyde bir tehdit olmaması ile birlikte Hammurabi, birliklerini ülkenin kuzeyindeki krallıkların üstüne sürdü. Mari şehrini yıktı ve Eşnunna devletini fethetti. Fetih yaptığı şehirlerde imar çalışmalarına özen gösterdi. Krallığının son iki yılında savunma alanındaki güçlendirmeler ile uğraştı. Hammurabi, MÖ 1750 yılında öldüğünde yerine oğlu Samsuiluna geçti. Hammurabi’nin tahtta olduğu 42 yıl içinde Babil devleti, küçük bir şehir devletinden geniş bir imparatorluğa dönüştü.
Hammurabi Kanunları

Hammurabi, daha çok kanunları ile bilinen bir hükümdardır. Ancak bilinenin aksine Hammurabi Kanunlarından önce yazılmış Ur-Nammu Kanunları ve Eşnunna Kanunları gibi kanunlar da bulunmaktadır. Hammurabi Kanunlarını diğerlerinden ayıran, kanunların açık ve kapsayıcı olmasıdır. Babil Krallığı çok etnikli bir yapıya sahip olduğundan yasalarının iyi yazılması gerekmiştir. Zira Hammurabi, tanrılar adına adaleti sağlamaktan sorumluydu.
Bir yargıç bir davaya bakıp bir karara varırsa, hükmünü yazılı olarak sunar; daha sonra verdiği kararda bir hata ortaya çıkarsa ve bu kendi hatasından kaynaklanırsa o zaman davada onun tarafından kararlaştırılan para cezasının on iki katını öder ve halka ilan edilerek yargıçlık makamından el çektirilir ve bir daha asla yargıçlık icra etmek için oraya oturamaz.
Bir adamın karısının başka bir adam ile ilgili olarak dedikodusu yapılırsa; ancak, kadın diğer adamla uyurken yakalanamazsa kadın kocası için nehre atılır.
Yukarıdaki iki örnekten anlaşılacağı üzere Hammurabi Kanunlarında adil maddeler olduğu kadar tuhaf maddeler de bulunmaktadır. Nehre atılma gibi cezalar masumiyet kanıtlamak için kullanılmıştır ve nehirden sağ çıkanlar masum kabul edilmiştir. Bu durumda da suçlamayı yapan kişi ceza almıştır.
Hammurabi’nin Din Reformları

Hammurabi, krallığın en ücra köşelerine bile otoritesinin hissedilmesi için ülke genelinde dini birliktelik oluşturmayı hedeflemiştir. Bu birlikteliği oluşturduğu dinde Marduk, ana tanrıdır ve Hammurabi, onun yeryüzündeki vekilidir. Ele geçirilen topraklarda diğer tanrıların gücü azaltılmıştır ve Marduk, Babil panteonunda yükselmiştir.
Kaynakça
Mark, Joshua J.. “Hammurabi.” World History Encyclopedia. World History Encyclopedia, 16 Nisan 2018. Web. Erişim tarihi 4 Ağustos 2024.
Renger, Johannes M.. “Hammurabi”. Encyclopedia Britannica, 12 Temmuz 2024, Web. Erişim tarihi 4 Ağustos 2024.
Kiger, Patrick J. “How Hammurabi Transformed Babylon Into a Powerful City-State.” HISTORY, A&E Television Networks, 9 Ekim 2023, Web. Erişim tarihi 5 Ağustos 2024.
Saygılı, Tahsin. “BABİL HUKUKU VE HAMURABİ KANUNLARI.” Sosyal Araştırmalar ve Davranış Bilimleri Dergisi 2.2 (2015): 1-22.
Pekşen, Okay. “Babil krallarının siyasal meşrulaştırma aracı: tanrı marduk.” Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 14.1 (2017): 102-111.