Cadılar Bayramı kapımızı çalmışken, Söylenti Dergi’nin sinema editörleri olarak siz okuyuculara korku temalı beş film önerdik. Hepsi birbirinden korkunç, ama bir o kadar da keyifle izlenecek bu filmlere bir göz atmak isteyebilirsiniz.
Ekim ayı ölürken mutlu bir Cadılar Bayramı dileriz.
Yaşayan Ölülerin Gecesi (1968/Korku-Bilim Kurgu)
Orijinal adı Night of the Living Dead olan filmin yönetmen koltuğunda George A. Romero‘yu görüyoruz. ABD yapımı film siyah beyaz bir korku filmi olma özelliğini taşıyor. Üstelik bağımsız ve kült filmlerden biri diyebiliriz. Ayrıca seri filmlerden olduğunu da ekleyelim.
Duane Jones, Judith O’Dea, Karl Hardman gibi oyuncular da başrollerinde yer alıyorlar.
Ölü insanlar insan etine susamış şekilde mezarlarından çıkmaya başlayınca, bir grup insan ölülerden saklanmak için bir evde toplanır. Zombiler evin etrafını sardıkça, evin içindekiler için de korkunç anlar başlar.
Çekildiği ve vizyona girdiği tarih itibariyle, dönemin siyasetine yönelttiği ince eleştiriler sebebiyle hakkında oldukça konuşulmuştur. Bu açıdan sinema tarihinde bir korku filmi olarak farklı bir konuma sahip olmasıyla da adından söz ettirebilir.
Cadılar Bayramı‘na yakışacak türden, klasik bir zombi filmine hayır diyemeyenler bu filmi kaçırmasınlar diyoruz.
Film 31 Ekim günü itibariyle MUBI platformundan da izlenebilir.
Işılay Güzel Yılmaz önerdi.
Saint Maud (2019/Korku-Gerilim)
Hikaye, yakın zamanda bir Roma Katolikliğine dönüşen Maud‘u takip ediyor. İngiliz sahil kasabasında özel bir bakım hemşiresi olarak çalışan Maud, dördüncü evre lenfoma olan eski dansçı Amanda’ya bakmakla görevlendirilir; fakat Maud, Tanrı’nın onu ateist Amanda’nın ruhunu kurtarmakla görevlendirdiğine inanır.
Yazar ve yönetmen Rose Glass‘ın ürkütücü ve rahatsız edici ilk filmi olan Saint Maud, Maud’un başka bir ruhu “kurtarmaya” yönelik ilk girişimini, bu süreçte kendini nasıl kaybettiğini sanrı ve gerçeklik arasında giden çok ince bir çizginin üzerinde durarak seyirciye sunuyor. Klasik korku filmi formülünü terk eden Saint Maud, izleyicileri bir insanın Tanrı ile konuşabileceği ve Tanrı’nın da karşılık verdiği bir 21. yüzyıl dünyasını hayal etmeye davet ediyor.
Kısacık bir 84 dakika içinde aşırı dindarlık ve inanmak üzerine kurduğu temalarıyla sürekli varoluş sancısı çeken topluma tek bir karakter üzerinden iki farklı açıyı gözeterek müthiş bir bakış atmış.
Günsu Akçatepe önerdi.
Barbarian (2022/Korku-Gerilim)
Belgesel araştırmacısı Tess, bir iş görüşmesi için Detroit’in unutulmuş bir bölgesindeki küçük bir eve rezervasyon yaptırır. Eve vardığında ise halihazırda orada yaşayan Keith ile karşılaşır. İkili aynı eve başka kiralama sitelerinden rezervasyon yaptırmışlardır.
Peki, tanımadığın bir şehirde yabancı biriyle kalır mıydın?
Bu Tess’in karşı karşıya olduğu bir ikilemdir, ancak doğru olmadığını bilse de başka seçeneği olmadığı için kalmaya karar verir. Keith tam bir beyefendi gibi Tess’e kalması için odayı teklif eder ve kendisinin kanepede yatacağını söyler. Tess bu cömert teklifi kabul etse de bir şeylerin tuhaf olduğunu sezer. Fakat asıl korkması gerekenin beklenmedik misafirden fazlası olduğunu kısa sürede anlayacaktır.
Bu yılın en iyi korku filmlerinden biri olarak adından söz ettiren, başrollerini Georgina Campbell, Bill Skarsgård ve Justin Long gibi isimlerin paylaştığı Barbarian’ı Disney+’dan izleyebilirsiniz.
Aleyna Kavak önerdi.
Tales of Halloween (2015/ Korku/Komedi)
10 kısa hikayeden oluşan antoloji formatındaki Tales of Halloween, isminden de anlaşılacağı gibi tam da arkadaşlarınızla bir araya geldiğinizde birbirinize anlatacağınız korku hikayeleri gibi ucu açık hikayelerden oluşuyor.
Hikayelerin hemen hemen hepsi ana karakterlerin canavarlarla veya kötü kaderleriyle karşılaştıkları noktada sonlanarak kamp ateşi hikayeleri gibi korkutucu kısmı izleyicinin hayal gücüne bırakıyor. Hikayelerinde zombilere, tarikatlara, baltalı katillere, uzaylılara ve ne olduğu belirsiz canavarlara bolca yer veren film, herkes için en azından bir tane ilgi çekici hikaye sunuyor. Özellikle Cadılar Bayramında toplanan şekerleri kurbanlarının içini açarak yiyen bir canavarı konu olan Sweet Tooth ve yanlışlıkla insan yiyen ve nereye giderseniz sizi takip eden bir canavarı kaçıran fidyecileri anlatan The Ransom of Rusty Rex hikayelerini tavsiye ederiz.
B-movie olarak kategorize edebileceğimiz hikayelerden oluşan filmi özellikle Creepshow ya da Tales from the Crypt gibi nostaljik antolojilerin hayranları çok sevecektir.
Berke Ateş Aytekin önerdi.
Pearl (2022/Korku-Gerilim)
Mia Goth tarafından canlandırılan Pearl, 1918’de Büyük Savaş döneminde yaşayan herhangi bir çiftlik kızının sahip olacağı görevleri yerine getirir. Yaşlanan anne babasıyla ilgilenir, fırsat buldukça sessiz filmler izlemeye gider, hayvanları besler.
Savaşmakta olan kocasının cesedinin mayının üzerinde patladığını hayal eder; fakat Pearl’de yolunda gitmeyen bir şeyler vardır. Pearl ise bunun sebebini asla anlayamayacaktır. Ti West‘in Pearl’ü, her ne pahasına olursa olsun oldukça aşındırıcı olan sevilme ve beğenilme ihtiyacını beslerken aktörlerin ne kadar korkutucu olabileceğiyle ilgili bir anlatı sunar.
West ve Goth bu filmle bir canavar portresi çiziyorlar. Birlikte yeni bir korku ikonunun doğuşuna yol açıyorlar. Pearl, çöküşün gerçek zamanlı olarak gerçekleştiğini gördüğünüz nadir başlangıç hikayesi oluyor.
Berfin Sayarsoy önerdi.
