Haftanın Şarkıcısı
Frekansımızın bu haftaki yazısında bizlere rock müziğin güçlü kadın temsilcilerinden Courtney Love eşlik ediyor. Love’ın müzikal yolculuğu 80’lerin sonlarında, Faith No More ve Pagan Babies gibi gruplarla kısa süreli denemelerle başlıyor. 1989 yılına gelindiğinde ise Hole grubunu kurarak müzik kariyerinde sağlam bir adım atıyor. İlk albümleri Pretty on the Inside, kalıplaşmış güzellik standartları ve buna bağlı gelişen kendini yok etme temalarını içeren sert bir temayla dinleyiciye sunuldu. Bu cesur adımları karşılığında eleştirmenlerin onayını alan Love, rock sahnesinde güçlü bir yer edindi.
Hole‘un 1994’te çıkardığı Live Through This ise trajik temasıyla büyük etki yarattı. Love’ın eşi Kurt Cobain‘in trajik ölümünden sadece birkaç gün sonra çıkan bu albüm, “Doll Parts” ve “Violet” gibi Love’ın kırık kalbini güçlü bir öfke ile harmanlayan şarkılarıyla öne çıktı.
Üçüncü albümleri Celebrity Skin ile Hole, daha cilalı, ana akıma uygun bir tarza yöneldi. “Celebrity Skin” ve “Malibu” gibi şarkılar birçok ticari başarı elde ederek, Love’ın güçlü repertuvarında yer edindi. Bu dönem ayrıca Love’ın sinema sektörüne dahil olup oyunculuk denemeleri yaptığı bir dönem oldu. The People vs. Larry Flynt filmindeki rolüyle Altın Küre adaylığı kazandı.
Rock dünyasının efsaneleşmiş ismi Kurt Cobain’in eşi olmasının ve onun gölgesinde yaşamanın birçok sıkıntısını yaşamış olsa da Courtney Love’ın rock kültürü üzerindeki etkisi inkar edilemez. O rock müzik alanında kadınlar için korkusuz bir savunucu, bir rol model. Akıl sağlığı ve bağımlılık konularını açıkça tartışarak gelecek nesil sanatçılar için rahat bir yol açtı.
Günümüzde Love, müzik ve eğlence sektöründe dinamik bir güç olmaya devam ediyor. Solo müzik projeleri, oyunculuk maceraları ve sosyal medyadaki açık sözlü varlığıyla hala büyük bir isim. Hayata ve sanata olan korkusuz yaklaşımı, çağdaş sanatçılara ilham vermeye devam ediyor ve ardında yok olmayacak bir miras bırakıyor.
Seçim: Ayşe Demir
Haftanın Şarkısı
Haftanın şarkısında müzikseverleri “Washington Square” karşılıyor. 2004 yılında Fransa’da kurulan Chinese Man; müziklerinde caz, hip hop, raggae ve funk türlerinden esinlenmiştir. Frekansımıza takılan şarkıları ise grubun, 2007’de yayımlanan “The Groove Sessions” albümlerinde yer alıyor.
Washington Square, ilk olarak 1963 yılında caz grubu The Village Stompers‘e ait bir enstrümantal olarak karşımıza çıkıyor. Bu enstrümantal, zaman içerisinde birçok müzisyene ilham kaynağı olmuş; kimi müzisyenler de şarkılarına eklemiştir. Chinese Man, enstrümantali kullanarak oluşturduğu şarkıda, Alman besteci James Last‘a ait Washington Square parçasında yer alan vokal kullanılmıştır.
İletilmek istenen derin bir mesaj olmamakla birlikte evden ayrılma temasını içeren, kısa ve tekrarlı sözleriyle Washington Square, sıcak yaz günlerinde kısa da olsa keyiflendirecek şarkılardan biri.
Seçim: Damla Satıroğlu
Haftanın Müzik Videosu
Bu haftanın müzik videosunda sizleri Tamino‘dan “You Don’t Own Me” bekliyor. Şarkının sözleriyle ahenk içinde olan ve sizlere seyir zevki veren You Don’t Own Me, izlemek için bir şans vermeniz gereken müzik videolarından biri.
Tamino’nun “You Don’t Own Me” müzik videosu, kullanılan sarı ve kahverengi tonlarının yanı sıra içerisinde bulunan kum ögesiyle sizlere Orta Doğu’nun melankolik atmosferini yansıtıyor. Videoda toplumun içine sıkışıp kalmış ve kaçamayan bir Tamino’yu görüşümüz ise şarkının derin ve duygusal sözlerini destekler nitelikte. Bu duygusallık ise piyanonun eşsiz notalarından sizlere ulaşıyor. Tamino’nun duygusal ve esrarengiz vokalleri, sizleri şarkının melankolik ruhuna daha da yaklaştırıyor ve görsellerle birleşerek büyüleyici bir deneyim sunuyor.
Seçim: Berrak Akson
Haftanın Albümü
Bu haftaya gün batımı gibi hissettirecek bir albümle merhaba diyoruz: Coldplay‘in ilk göz ağrısı Parachutes. Duygusal melodileri ve etkileyici sahne performanslarıyla hepimizin tanıdığı Coldplay, bu albümle başlangıç yaptı müzik kariyerine.
Chris Martin‘in yürekten geldiğini hissettiren falsetto vokallerinin; duygusal, giderek güçlenen gitar tınıları ve oldukça profesyonel bir bas ve perküsyon altyapısıyla buluştuğu bu büyülü albüm, 2000 yılında dinleyiciyle buluştu. Alternatif rock ve britpop unsurları barındıran bu 10 şarkılık albüm, bugün artık efsane olarak adlandırabileceğimiz birçok Coldplay şarkısını barındırıyor. Grubun karakteristik tarzını ortaya koyduğu Parachutes, dinleyiciler için adeta bir güvenli alan oluşturmayı başarıyor. Kişisel yolculuklar, aşk ve umut temaları üzerinde duran bu albüm, grubun uluslararası alanda da tanınmasını sağlayan önemli bir adım oldu. “Yellow”, grubun büyük çıkış parçası ve bugün hala büyüsünü kaybetmeyen çok özel bir şarkı. “Shiver”, “Sparks”, “Trouble” ve “Don’t Panic” de albümün en çok ses getiren diğer şarkıları arasında.
Başarılı ve ustaca tasarlanmış bu albümün, grubun çıkış albümü olmasına inanmak oldukça zor. Bu ikonik albümü yine, yeniden keşfetmek ve Coldplay’in müzikal yolculuğunun ilk adımlarını deneyimleyemek için kulaklıklarınızı takıp gözlerinizi kapatarak arkanıza yaslanmanızı şiddetle öneriyoruz. Keyifli dinlemeler!
Seçim: Zeynep Kezer
Kaynakça:
- “Washington Square”. Genius. Web. 20.07.2024