Gogol: Herkesi Paltosundan Çıkaran Yazar

Hepimiz Gogol’ün paltosundan çıktık.”

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

Rus edebiyatının nevi şahsına münhasır edebiyatçısı Nikolay Vasilyeviç Gogol, 1809 yılında günümüz Ukrayna topraklarında yaşama merhaba dedi. 12 yaşında başladığı lisede bir dergiye düz yazı ve şiirler yazarak erken yaşta edebi hayatına adımını attı. Okul tiyatroları için yazdığı tiplemeleri oldukça ilgi çekici ve başarılıydı. Yazarın tiyatroya olan tutkusu; ileride tiyatro oyunculuğunu denemesindeki en büyük motivasyonu olacak ve oyunlar yazmaya devam edecekti.

Gogol’ün Hayatı

Gogol “Hayattan istediğim şeyler neydi?” sorusunun cevabını yirmili yaşlarında aramaya başladı. Dönem dönem kariyerinde edebiyat üzerine yoğunlaşmak ve devlet memurluğu yapmak arasında gidip geliyordu. Kah başka bir ülkede seyahat ediyor, kah bir devlet memuru sıfatıyla geçimini sağlamaya çalışıyordu. Bunları yaparken de hayatının her döneminde farklı edebi türlerde eserler ortaya koyuyordu.

Çocukluğunun geçtiği kasabanın pastoral ortamı adeta yazara ilham kaynağı oluyor, bu ortamı eserlerine yansıtıyordu. Gelenekselliğe önem veren ve objektif bir gözlemciydi.

Edebi Üslubu

Eserlerindeki tipler o kadar günlük hayatın içinden tiplerdi ki okuyucunun ilgisini, muhakkak okuyucuya olan benzerlikleriyle çekiyordu. Rus folklorünün, günlük tiplerle birlikte hicvi bir realizmle ele alınması yazarın edebi tarzının özgünlüğünü ortaya koyuyordu.

Yazarın edebi dilinin çokça kullanılan yerel deyim ve kelimelerle zenginleştirilmiş olması, okuyucular için oldukça büyük bir şanstı. Gogol, hükümeti hicvettiği “Müfettiş” adlı oyununun sahnelenmesinden sonra tüm gözleri üzerine toplayarak yazın hayatına bir süre Roma, Paris ve İsviçre gibi farklı yerleri seyahat ederek devam etti. Yazarın yaşamının son dönemlerinde yaşamış olduğu psikolojik buhrana bağlı dine yönelme hali aslında ona içten içe zarar vermiş ve kıymetli edebi eserlerini yayınlamadan yakarak imha etmesine neden olmuştu.

Nikolay Vasilyeviç Gogol; öykü, tiyatro oyunu ve roman gibi edebi türlerde eserler yazmıştır.19. yy. Rusya’sında devlet memurluğu yapmış olan yazarın hayatını etkileyen belki de en önemli kırılma noktası icra etmiş olduğu mesleği olmuştur.  Devlet memurluğu yaparken şahit olduğu ve etik değerlerine oldukça ters düşen olaylara karşı sosyo – politik bir hiciv tarzı ortaya koyan yazarı gerçekten anlamak için yalnızca en ünlü eseri olan “Ölü Canlar” ı okumak yetersiz kalır. Gerçekten Gogol’le tanışmak isteyen okurlarımıza kesinlikle yazarın uzun öykülerini de okumalarını tavsiye ediyoruz.

         Nedir  Gogol’ün bu meşhur Paltosu?

Literatüre “Gogol’ün paltosundan çıkmak”  deyimini kazandıran kişi bildiği gibi ünlü Rus edebiyatçısı Dostoyevski olmuştur. Gogol’ün Paltosu romantik edebiyatçılara karşı bir antitez oluşturmasının yanı sıra Rus edebiyatındaki feodal külkedisi hikayelerinin sorgulanarak  daha realist  ve dramatik bir ironi yoluyla kullanılmasında oldukça önemli bir paya sahiptir. Gogol kendinden sonraki yazarları kendine has realizmiyle etkileyerek onlara yepyeni bir ufuk açmıştır. Yazar; Rus edebiyatında eşine henüz rastlanmayan edebi tarzını, satirik alegoriyi, mizahi ve antropomorfist bir üslupla harmanlayarak  kaleme almış olmasına borçludur.

Çok iyi bir gözlemci olan Gogol “ Palto” adlı öyküsünde tıpkı kendisi gibi devlet memuru olan ve sosyo-psikolojik olarak tahlil edildiğinde 19.yy Rus toplumundaki tüm yozlaşmaları, sınıf farklarını ve iktidarın halk üzerindeki baskıcı , değersiz ve ayrıştırıcı tavrını öyle profesyonel bir şekilde kağıda dökmüştür ki öykünün ana karakteriyle edebiyatta yepyeni bir tipleme ortaya çıkmıştır. Realizmin temel öğelerinden olan psikoloijik ve mekânsal detaycılığı ironik hicivle mükemmel şekilde ele almıştır. Günümüzde bile hala Gogol’ün “küçük insan” tipi olan Akakiy Akakiyeviç’ten izler bulmak mümkündür.

 

Gogol’ün objektif anlatımlarından kaynaklanan olayları ve kişileri dönemin edebiyat eleştirmenleri tarafından zaman zaman “küçümseyici” bulunsa da tarz itibariyle Rus edebiyatında diğer yazarlara öncü olacak bir yer edinmiştir.

Erdal Beşikçioğlu Gogol’ün “Bir Delininin Hatıra Defteri ”  adlı oyunuyla sahnede 

     Eserleri

Hikâye

  • Masallar, 1831
  • Burun, 1833
  • Portre, 1834
  • Fayton, 1835
  • Burun (Nos) 1836,
  • Kaput (Shinel) 1940
  • Palto, 1842
  • Petersburg Hikayeleri
  • Eski Zaman Beyleri
  • Dikanka Yakınlarındaki Bir Çiftlikte Akşam Toplantıları

Roman

  • Taras Bulba, 1835
  • Ölü Canlar, 1842

Tiyatro

  • Bir Evlenme (Jentiba) 1833-1842,
  • Müfettiş, 1836
  • Kumarcılar (İgroki) 1842,
  • Bir Delinin Hatıra Defteri, 1842
  • Bütün Oyunları (1971).
  • Dava
  • Evlenme

 

Kaynakça

Nikolay Vasilyeviç Gogol.Turkedebiyatı.Web.30.11.2021

Nikolai Gogol.Britannica.Web.15.11.2021.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Dostoyevski’nin Rus Edebiyatı Üzerindeki Etkisi

Dostoyevski, Rus edebiyatında sadece bir isim değil aynı zamanda döneminin edebiyat anlayışına da yön veren önemli bir yazardır.

Söylenti Radarında Bu Ay: Isaac Winemiller

Isaac Winemiller, sakin melodileri ve içe dönük sözleriyle müzikal yalnızlığı estetik bir deneyime dönüştürüyor. Bu ay Söylenti Radar'ında onunla tanışın!

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Editor Picks