Geçtiğimiz Altı Ayda Çok Şey Oldu | 20 Alıntı

" hide_table_content="td_encvalW2dpemxlXQ=="]

Sinem Sal’ın 2019 yazında yayımlanan son kitabı Geçtiğimiz Altı Ayda Çok Şey Oldu, bizlere lirik bir hava sunuyor. Yazar, sunduğu lirik havanın yanında dünya ile olan derdinden dem vuran dizelere de yer veriyor. Kitaptan bazı dizeleri size aktarıyor, keyifli okumalar diliyoruz!

  • “Geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu

Herkes koşarken bağdaş kurmayı öğrendim

Enkazdan karınca kurtarmayı

ve hıçkırırken konuşmayı” (sf. 9)

  • “Geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu

Kendi dalına ağır bir meyveydim

Lezzetimden eksilmedi ama

rendelendim.” (sf. 10)

  • “Geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu

Sen beni telef ettin

Ben ziyan olmadım.” (sf. 13)

  • “İçimde kaynayan sular

Sanki bir tek patladığında tehlikeli

Çünkü bu, dışarıdan fark edilmem anlamına gelirdi” (sf. 18)

  • “İki kanat yaptım kendime

Vurulmuş gibi yapmanın en iyi yolu

Yükseklerden düşmek olduğundan

Bir aşkı kanıtlamanın zahmetine

girmiş bulundum böylece.” (sf. 18)

  • “Geçtiğimiz altı ayda çok şey oldu

Eskiden olsa şuramda derdim

Ama tam buramda, şimdi hayat var dur

demeye cüret ettim.” (sf. 19)

  • “Zor oldu ama öğrendim nihayet

Bu dünyada en çok konuşulan dili.

Senin tarafından anlaşıldığım doğru

peki ya diğerleri?” (sf. 21)

  • “Neremden öptüysen beni, senin

dedim lütfen orada uyu.” (sf. 25)

  • “Senin kalbinde ve senin gününde

ve senin evinde ve senin ömründe

kibrit kutusu kadar bir yer edineyim istedim

doğrusu boş kibrit kutusu demeliyim

sanırım böylelikle, belki ilk kez

aşkı tarif edebilirdim.” (sf. 29)

  • “Seni sevdim

Bütün takvim yapraklarını

önemli diye işaretledim” (sf. 32)

  • “keskin bir bıçağa uzanmakla

inci bir kolye dizmek elbette aynı şeydi

ikimiz de biliyoruz bana hangisiyle geldiğini

kaburgalarımı bir inci kolye gibi

nefesimi tutarak ve dikkatle

keskin bir bıçağın üzerine sereceğim şimdi” (sf. 36)

 

  • “Zorlayarak koşulları dünyada yaşadığımızı

Çaktırmayarak fanilere bir gurur meselesi haline

Getirerek ayakta kalmanın hesabını

Geçirerek çocukluğuma ve travmalarıma

Borçlu çıkarmayacağım hayatımı bana.” (sf. 39)

  • “her şeyimin ortasından işgal ordunla geçebilirsin de

tek yeri müdafaa edeceğim özenle

görülmeye değerdir;

ama üstünde yaşamaya daha çok diye.” (sf. 42)

  • “kursak nedir bilmeden kursakta kalmak deyimini

cümle içinde kullanacaktım ve yıldızlar yağacaktı defterime

oturup hepsinin gerçek olmasını dilemektense

ceza hukukunun introsuna kurban olurum diye

kapatacaktım bu defteri de.” (sf. 48)

  • “Sistematik bir hataydı kalbimiz,

dünya infilak etsin diye

Durduğunda ellerini koy üstüme,

azıcık elektroşok, biraz da nefes üfle

bırak kurusun soy ağacımız

genetik bir kabahattik belki de.” (sf. 51)

  • “sabrın sonunu avucumun içi gibi bilirim

Müsait bir yerde inebiliriz artık sevgilim.” (sf. 52)

  • “korkarım az sonra kalbime inecek bir kitap

dilini öğrenmem gerekecek, anlamam

belli ki zaman alacak.” (sf. 52)

  • “Tahtaya üç kez vurmam gerekirdi

bunun yerine aşık olurdum

kendime giden yolu uzattıkça uzatırdım

verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dileyemeyecek kadar

hasarlıydım.” (sf. 83)

  • “Nerede büyülendim hiçbir fikrim yok ve kim istedi

dünyaya alışmadan burada yaşamam gerektiğini” (sf. 87)

  • “Dünyadan bütün intikamımı aldım

bu sabah çiçekleri suladım

işte benim marifetim bu.” (sf. 101)

Geçtiğimiz Altı Ayda Çok Şey Oldu
Sinem Sal
Karakarga Yayınları

 

spot_img
Ayşegül Çelik
Ayşegül Çelik
Turnayı gözünden vuranlar bizden değildir. Turnanın kalbinden dem vuranlar, bu tarafa

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Marmaris’te Yaz Rüyası: 5 Günlük Keşif Rotası

Ege ve Akdeniz'in incisi Marmaris için keyifli bir yol rotası.

Feminizmin Gücü: Patriyarka’nın Sosyal Yapılara Etkisi

Patriyarkal sisteme meydan okuyan feminizm, kadını güçlendirip eşitlikçi bir toplum inşasına öncülük eder.

Söylenti Konser Takvimi: Üç Büyükşehirde Kimler Var?

Söylenti müzik ekibi tarafından hazırlanan; İstanbul, Ankara ve İzmir'e müzik coşkusunu tattıracak birbirinden farklı Mayıs ayı konserleri sizlerle!