Felsefeden Beslenen 7 Edebi Roman

Ayşegül Çelik
Ayşegül Çelik
Turnayı gözünden vuranlar bizden değildir. Turnanın kalbinden dem vuranlar, bu tarafa
spot_img
spot_img

İnsanlığın evrene ve insana dair sorgulamalarıyla temeli atılan felsefe bilimi, geçmiş çağlardan beri farklı disiplinler üzerinde de etkisini göstermiştir. İnsanlığın eserler üreterek varlığına anlam katmasının somut biçimi olan edebiyat da zaman zaman felsefe ile etkileşime girmiştir. Bizler de bu içeriğimizde felsefeden beslenen 7 edebi eseri sizlerle paylaşıyoruz, keyifli okumalar!

1. Sofie’nin Dünyası

Listemizin ilk sırasında felsefe ile ilgilenmek isteyen herkesin mutlaka karşılaştığı Sophie’nin Dünyası yer alıyor. Sophie’nin Dünyası, Sofie’ye gelen iki zarf içindeki “Kimsin sen?” ve “Dünya nereden çıktı?” soruları ile bizleri felsefe tarihine doğru yolculuğa çıkarıyor. Felsefenin ortaya çıktığı M.Ö. 6.yüzyıldan itibaren çeşitli filozofların görüşlerini kurguyla birlikte aktarıyor. Felsefeye giriş niteliğindeki bu kitap sade bir biçimde evreni daha iyi anlamlandırmamızı sağlıyor.

Sofie'nin Dünyası - Jostein Gaarder Kitabı ve Fiyatı“Çoğu insanın hayatın ne kadar güzel olduğunu anlamak için önce hasta olması gerekiyordu ne yazık ki. Ya da en azından posta kutusunda esrarengiz bir mektup bulması…” (sf. 14)

2. Yeraltından Notlar

Varoluşçu romanın ilk örneği olarak kabul edilen Yeraltından Notlar, Yeraltı ve Sulusepkene Dair olmak üzere iki bölümden oluşuyor. İlk bölümde kendini böcekten bile aşağılık gören bir anlatıcının varoluşa dair düşüncelerini okurken ikinci bölüm daha çok kurgu biçiminde sürüyor. Girişte tamamen hayal ürünü olduğu belirtilen roman kimi çevreler tarafından Dostoyevski’nin otobiyografisi olarak değerlendiriliyor. İnsanın yeryüzündeki gayesi, ahlak, idrak yeteneği, çağımız ve medeniyete dair cümleler arasında gezinirken okur da kendini sorgulamaktan alıkoyamıyor.

“Baylar, yemin ederim ki, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; gerçek, tam manasıyla bir hastalık.” (sf.7)

3. Bulantı

Jean Paul Sartre‘ın sonraki eserlerine de kaynaklık edecek olan, 20.yüzyılın en önemli eserlerinden biri kabul edilen Bulantı romanının kurgusu, varoluşçu felsefe etrafında şekilleniyor. Günlük şeklinde kaleme alınan kitap, öz’e, yalnızlığa, özgürlüğe, var olmaya dair çeşitli doneler sunuyor. Roman kahramanı Roquentin’in dünyaya ve varlığa duyduğu bulantıyı okur da benliğinde hissetmeye başlıyor.

“Farkına varmıştım zaten; benim var olmaya hakkım yoktu. Rastgele ortaya çıkmıştım; bir taş, bir bitki, bir mikrop gibi var olup gidiyordum.” (sf. 130)

4. Aylak Adam

Yusuf Atılgan’ın ölümsüz eseri Aylak Adam’da bizi C. isimli başkarakter ve onun arayışları karşılıyor. Kitap; Kış ile başlayan İlkyaz, Yaz ve Güz şeklinde ilerleyen dört bölümden oluşuyor. C. karakterinin kalabalık içerisindeki yalnızlığı ve ayrıksılığı ile okurların zihninde var olmaya dair sorular beliriyor. Bilinç akışı tekniğiyle derinleşen kitap keyifli bir okuma sunuyor.

“Sustu. Konuşmak gereksizdi. Bundan sonra kimseye ondan söz etmeyecekti. Biliyordu; anlamazlardı.” (sf. 155)

5. Hay Bin Yakzan

12. yüzyılda ilk felsefi roman olarak kabul edilen Hay Bin Yakzan, İbn Tufeyl ve İbni Sina tarafından kaleme alınıyor. Alegorik bir dille öyküleştirilmiş olan Hay bin Yakzan, vahşi Hayy, mistik Absal ve sosyal Salaman karakterleri etrafında tasavvuftaki insani kamil noktasına erişmeyi konu ediniyor. Kitap, Ahmet Hamdi Tanpınar tarafından “Müslüman aleminin tek romanı” olarak nitelendiriliyor ve kendinden sonraki birçok düşünüre kaynaklık ediyor.

“Bütün amacı mal toplamak, yemek içmek, cinsel isteklerini doyurmak, içindeki kin ve nefreti başkalarını ezerek yatıştırmak, mevki ve makam isteğinde bulunmak, öğretinin buyurduğu yükümlülükleri insanları aldatmak için yerine getirmek gibi aşağılık ve değersiz şeylerden öte gitmeyen insandan daha çok ziyanda olan kimse düşünülebilir mi?” (sf. 166)

6. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı

Amerikalı felsefeci Robert M. Pirsig tarafından kaleme alınan Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı kurguyla iç içe geçmiş metafizik sorgulamalardan oluşuyor. Görünürde bir motosiklet yolculuğu sürerken, akılcılığa, insan – nesne ilişkilerine ve metafiziğe dair kurguya yedirilmiş düşünceler okurun zihinsel dünyasını geliştiriyor. Felsefe ile ilgilenenler için oldukça zihin açıcı olan bu kitabı öneriyoruz.

“Geçen gece Chris’e Phaedrus’un tüm yaşamını bir hayaletin peşinde harcadığını söylemiştim. Bu doğruydu. Onun izlediği hayalet tüm teknolojinin, tüm modern bilimin, tüm Batı düşüncesinin temelindeki hayaletti. O, akılcılığın hayaletinden başka bir şey değildi.” (sf. 87)

7. Yabancı

Albert Camus’un “saçma felsefesinin” temelini oluşturan Yabancı; Meursault’un “Bugün annem öldü. Belki de dün, bilmiyorum.” cümlesiyle başlıyor. İlk cümlesinden itibaren okuru sarsan kitap Meursault’un toplumsal kabullerden ayrışması ve topluma yabancılaşması ile sürüyor. Meursault’un yaşadığı anlamsız bir dünyaya karşı kayıtsız bir tutum alma hali okuru varoluşçu felsefeye dair düşünmeye itiyor.“Gazeteler sık sık, topluma olan bir borçtan bahsediyorlardı. Onlara göre bu borcu ödemek lazımdı. Fakat bu, hayal gücüne hitap eden bir şey değil. Asıl önemli olan bir kaçma imkanı, değişmez ve şaşmaz bir gidişatın dışına atlayış, umudun bütün şanslarını taşıyan delice bir koşuştu.” (sf. 99)

Kaynakça

  • Sofie’nin Dünyası, Jostein Gaarder – Pan Yayıncılık
  • Yeraltından Notlar, Fyodor Dostoyevski – İş Bankası Kültür Yayınları
  • Bulantı, Jean Paul Sartre – Can Yayınları
  • Aylak Adam, Yusuf Atılgan – Yapı Kredi Yayınları
  • Hay bin Yakzan, İbn Sina/İbn Tufeyl – Yapı Kredi Yayınları
  • Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig – Ayrıntı Yayınları
  • Yabancı, Albert Camus – Can Yayınları
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.