Kelime anlamı olarak fast food, hazır/ayaküstü yemek anlamına gelir. Geçmişte, hızlı bir öğün olarak görülüp zamandan tasarruf sağlamak için ayaküstü tüketilen yiyecekler olarak bilinse de günümüzde aşırı planlanmış yemek etkinliklerinin ve kutlamaların yerini almıştır.
Hazır Yemek: Yaşam Şartlarının Getirdiği Alışkanlık
Hazır yemek tarihinin oldukça eskiye dayandığı bilinen bir gerçek. Antik Roma‘da, insanların yaşamlarını sürdürdüğü çok katlı binalarda (insula) mutfak bulunmuyordu ve Romalılar her türlü besini satıcılardan alıyordu. Yiyeceklerini şaraba batırılmış ekmekle tüketen Romalılar, geleneksel sebzelerle pişirilen yemekleri Popina adı verilen restoranlarda yeme etkinliğine dahil ediyorlardı. Bu yiyecekler, malzemesi az, pişirilmesi kolay ve servis etmesi insanı uğraştırmayan yiyeceklerdi; hazır yemek kültürünün ilk örneğini oluşturmaktaydı.

Bazı devam eden araştırmalarda, Pompeii Antik Kenti‘nde yapılan kazılardan elde edilen bulgular, iki bin yıl önce bile atıştırmalık kültürünün var olduğunu gösteriyor. Bu kültür, Thermopolium adı verilen yerlerde ortaya çıktı ve fast food olarak adlandırılan yiyeceklerin yaygın olarak tüketildiğini kanıtladı.
Orta Çağ da fast food kültürünün kökenlerinin izlerini taşıyor. İkinci yüzyıla ait bir el yazması, erişte satılan küçük pazarların tüm gece açık olduğunu belirtiyor. Büyük yerleşim yerlerinde sokak satıcıları olarak bilinen bir grup insan, kendi yemeğini hazırlayamayan insanlara ve yolculara turta, börek, waffle, gofret, krep ve pişmiş et satardı. Sahil yakınlarındaki köylerde deniz ürünleri küçük parçalara ayrılarak pişiriliyor ve kâğıt üzerinde servis ediliyordu. Temel fast food anlayışının bu dönemde yerleşmeye başladığını görüyoruz.
Hazır Yemeklerin Zincir Haline Gelmesi
19. yüzyılda balıkçılığın gelişmesiyle ortaya çıkan ve İngilizlerin en sevdiği fast food türü olan fish and chips (balık ve kızarmış patates) unutulmamalıdır. İlk balık-cips dükkânı 1860 yılında açıldı. 1860’da açılan bu dükkân 1970 yıllına dek açık kalmıştır; dünyada fast food alışkanlığı ve denemeleri de bir yandan devam etmiştir. Max Sielaff‘ın 1896’da Berlin’de icat ettiği otomat makineleri de hazır gıdaların el değmeden satıldığı bir yöntem olarak kullanıldı.

Fast food kültürü, yaklaşık bir yüzyıldır çoğu ikonik ürünün küçük işletmelerde üretilmeye başlamasıyla Amerikan toplumunun bir parçası olmuştur. Bu kültürünün başlangıcı, Joseph Horn ve James Hardart tarafından 1902’de New York’ta açılan bir otomata dayanıyor. Bu dönemde, Nathan Handwerker de Coney Island’da bir sosisli sandviç standı açarak Nathan’s Famous Inc.‘in temellerini attı.
İlk hamburger zinciri olan White Castle Restaurant, 1921 yılında açıldı ve ardından 1940’larda arabaya servis sistemi ortaya çıktı. Arabaların popüler hale gelmesiyle birlikte, görsel olarak akaryakıt istasyonlarını andıran restoranlar hızla yayıldı. 1950’lerde milyonlarca dolar kazanan bu restoranlar, bugünkü popüler fast food kültürünün habercisi olmuştur. Bu dönem, Amerika fast food kültürünün iplerini eline almaya başladığı dönem olarak kabul edilmekte.
Fast food kültürü hızla yayılırken bir başka çıkış hikayesi de 13 Temmuz 1937’de Kuzey Karolina’dan geliyor: Winston-Salem’de açılan Krispy Kreme. Kurucu Vernon Rudolph, Fransız bir şeften gizli bir maya ile yetiştirilmiş çörek tarifi satın alarak Krispy Kreme çöreklerini yerel marketlere satmaya başladı. Taze pişmiş çöreklerin aromasının kokusu sokakları doldururken; yoldan geçenlerin durup sıcak çörekten alıp alamayacaklarını sormaları üzerine Rudolph, dış duvarda bir delik açarak doğrudan kaldırımdaki müşterilere satış yapmaya başladı. Al-ye-devam et mantığı sayesinde insanlar özgürce ve sürekli elde dolaşan fast food ürünlerini yemeye böyle küçük adımlarla alışmıştır.

McDonald’s: Hazır Yemek Kültürünün En Hızlı Yükselen Kuruluşu
Fast food kültürü, tarih boyunca çeşitli etkili olaylar tarafından şekillendirilmiştir; ancak belki de hiçbiri McDonald’s‘ın yükselişi kadar etkili değildir.
1948 yılında McDonald kardeşler tarafından kurulan restoran, fast food endüstrisinde gerçekçi bir figür haline geldi ve yaygın popülaritesinde oldukça önemli bir rol oynadı. O zamanlar kafe kültürü yirmi beş farklı yemek sunarken, McDonald kardeşler aynı menüyü büyük ölçüde basitleştirerek hamburger, çizburger, patates kızartması, turta, cips, kahve ve milkshakeleri bıraktılar. Bu yemekler otomatik olarak hazırlandı ve McDonald’s restoranlarında hızlı bir şekilde servis edildi.
McDonald’s’ın yaratılış tarihi, self-servis sistemi, mutfak değişikliği ve gıda fiyatlarının düşürülmesi gibi yeniliklerle birlikte başladı. Aynı zamanda insanların hızlı şekilde ayaküstü karınlarını doyurması zincirin daha da sağlam hale gelmesine yol açtı. O gün için oldukça kolay ve lezzetli görünen bu yöntem aslında fast food bağımlılığın temelini atmış oldu. Artık önüne geçilemeyecek olan bu kültür yemek sektörünün kaderini değiştirdi. 1953’te McDonald’s franchising vermeye başladı.

Burger King: Savaş Sonrası Uygun Fiyatlı Yemek
1954’te James McLamore ve David R. Edgerton Jr. Florida’da daha sonra ilk Insta-Burger-King restoranlarını açtılar. Sonradan Burger King ismiyle devam eden bu restoranın amacı, savaş sonrası çok çocuklu ailelere uygun fiyattan hizmet vermekti. Amaçları doğrultusunda dar gelirli aileleri, ızgarada pişirilen ve çabuk sunulan burgerlere çekmeyi başardılar.
Burger King, yemek odası sunan ilk zincir restoran olmuştur. 1957 yılında fiyatları uygun tutmuş ve farklı tatları bir arada denemek isteyen müşteriler için menüye peynirli, soslu, marullu, turşulu ve domatesli burgeri yani bilinen adıyla Whopper’ı eklemişlerdir.
Türkiye’de Hazır Yemek Alışkanlığının Gelişimi
Hızlı ve uygun yiyecek kavramı Türkiye’de uzun zamandır mevcuttu ancak McDonald’s’ın ülkeye girişi ile beraber hazır yemek kültürünün gelişimi büyük bir ivme kazandı.
Türkiye’de ilk McDonald’s restoranı 24 Ekim 1986’da İstanbul Taksim‘de Ali Vardar tarafından açıldı ve restoranın açılışı büyük ilgi gördü. Bu açılış, Türkiye için önemli bir adımdı çünkü McDonald’s tarihe “Türkiye’nin ilk uluslararası restoran zinciri” olarak geçti. Gazete haberlerine göre önünde uzun kuyruklar oluştu. Restorana olan talebin arttığını gören Anadolu Grubu, Mayıs 2005’te McDonald’s Türkiye lisansını aldı ve Türkiye’deki McDonald’s şubelerinin büyümesine önemli bir katkıda bulundu. 2007’de 14 yeni restoran açıldı ve Türkiye’deki toplam restoran sayısı 104’e yükseldi. Aynı yıl, menüye ızgara tavuklu ürünler ve dürüm eklendi. 2008’de, Türkiye’deki restoran sayısı 116’ya çıktı. McDonald’s, Türkiye’deki hızlı yiyecek endüstrisinde önemli bir yer tutarak ülkeye hizmet vermeye devam ediyor.

2015 yılında, Türkiye’deki fast food tüketimi, küresel ortalamanın üç katına ulaştı. Türkiye’de gelişen Batı tarzı fast food sektörüne ek olarak, geleneksel yiyecekleri de fast food konseptiyle harmanlayan bir sektör ortaya çıkmıştır. Bu ürünlerin örnekleri arasında lahmacun, döner, kebap, tost, börek, kokoreç, çiğ köfte ve midye sıralanabilir.
Geleneksel fast food sektörü ülke çapında yaygın olmasına rağmen, bireysel restoranlar aracılığıyla daha fazla faaliyet göstermektedir. Bununla birlikte, bu sektör Türkiye’deki Batı tarzı fast food sektörüne kıyasla daha hızlı bir gelişme hızı göstermektedir. Buna ek olarak, döner ve kebap gibi geleneksel fast food sektörünün ürünleri küresel şöhrete ulaştı ve özellikle Avrupa’da hızla genişlemeye devam ediyor.
Kaynakça
- Pratik ve Lezzetli: Fast Food Tarihi, Web, Erişim Tarihi 25.02.2023
- Fast Food: Yemeğin Küresel Bir Sektöre Dönüşüm Hikayesi, Web, Erişim Tarihi 26.02.2023
- Yüzyıllık Fast Food Savaşları, Web, Erişim Tarihi 24.02.2023
- Fast Food, Web, Erişim Tarihi 24.02.2023
- Anne ve Babaların Gönlünü Kazanamayan “Fast Food”un Kısa Tarihi, Web, Erişim Tarihi 25.02.2023
- Mcdonald’s’ın Tarihi. “Mcdonald’s”: Yaratılış, Gelişme Ve Başarı Tarihi, Web, Erişim Tarihi 24.02.2023
- History Krispy Kreme Doughnuts, Web, Erişim Tarihi 25.02.2023
- Timeline of Fast Food, Web, Erişim Tarihi 25.02.2023