Zaman zaman herkes kendini, bir sürü olayın içerisinde sürüklenirken, birçok şeye dikkat etmek zorundaymış gibi hisseder. Para kazanmak için katlandığımız, genellikle her çeşit insanla karşı karşıya gelmek zorunda olduğumuz iş hayatının yarattığı stres, arkadaşlarımızla ya da romantik ilişkilerimizde yaşadığımız sorunlar, ailesel mevzular, hayallerimiz, hayal kırıklıklarımız… Hepsi ayrı ayrı gözümüzde büyür ve her birine odaklanmamız gerekiyormuş izlenimine kapılırız. Sanki her sorun hemen çözülmelidir, hayal ettiğimiz her şey hemen gerçekleşmelidir. Hayat hep bir noktadan sonra düzelecek ve kusursuz bir şekilde devam edecek bir “plan” gibi görünür gözümüze. Yetiştirilmesi gerekenler arasında kaybolduğumuzu farketmeden yaşarız. Bu zamanlarda küçük anların ve yaşamanın kendisinin iyi-kötü olayların ötesinde başlı başına bir deneyim olduğunu unuturuz. Hayatımızın belirli bir gün ve saatte, belirli olaylar yaşandıktan sonra başlayacak bir film olmadığını anladığımızda ise çoğu zaman kaçırılmış fırsatlar ve keşkelerle dolu cümlelerimiz olur.
Dizi bittiğinde tam da yukarıdaki gibi düşündüm. Dying for Sex, hayatı ertelemenin yol açtığı derin pişmanlıkları, toplumun bize erken yaşta öğrettiği tabularla harmanlayarak anlatıyor. Dizinin beni derinden etkileme sebebi, hikâyenin seyirciyi güldürme ve ağlatma dengesini iyi kurgulayarak, hayatın içinden olması. Çünkü gerçek hayatta da mutlu olduğumuz ve üzüldüğümüz anlar belirli bir sırada değil, iç içe gerçekleşir. Bu bağlamda dizi sizi bir anda yükseltirken, bir anda yere çakılmış gibi hissettiriyor ve söylemeye korktuğumuz iki kelimeyi yan yana getiriyor: Kanser ve Kink.
Dikkat! Yazının tamamı spoiler içermektedir.
Gerçek Bir Hikâye

Hikâye, bir podcast’te Nikki Boyer‘in en iyi arkadaşı Molly Kochan‘ın ölümcül meme kanseri teşhisinden sonra yaşadığı cinsel deneyimleri paylaşmasına dayanan gerçek hikâyeden esinlenerek kurgulanıyor. Molly (Michelle Williams), kocası Steve (Jay Duplass) ile çift terapisindeyken doktorundan bir çağrı alıyor ve kanserinin tekrarladığını ve durumun hiç iç açıcı olmadığını öğreniyor. Molly, seansı o an terkederek en iyi arkadaşı Nikki‘yi (Jenny Slate) arıyor. Bu noktada Nikki ile tanıştıktan sonra seyircinin yüzünde bir gülümseme oluştuğunu hayal edebiliyorum çünkü Molly’nin dizi boyunca tüm yolculuğunda Nikki bir yan karakter olmaktan çok bir ana karakter kadar güçlü ve renkli!
Steve yerine Molly’nin bundan sonraki tüm sürecinde bakımını üstlenen Nikki, Molly’nin ihtiyaç duyduğu tüm arkadaşlığa kendini vermeye hazır olarak kişisel ve profesyonel hayatını askıya alarak Molly’e tüm deneyimlerinde eşlik ediyor. Böylece izleyiciye doğası gereği vaat edilen seks maceraları başlıyor; Molly’nin neredeyse bir otel odasına getirmeye cesaret ettiği bir erkekle başlayan macera, tanışma uygulaması aracılığıyla yapılan buluşmalarla ve BDSM seks partisiyle devam ediyor. Zaman zaman Fleabag dizisini anımsatan diyaloglar Sex and City‘nin Samantha Jones‘unun cinsellik felsefesini hikâye boyunca işliyor: Cinselliği dene!
Asla Yeterli Zaman Yok

Molly’nin ilk dönüm noktası, Steve’in onu cinsel bir varlık yerine artık sadece bir hasta olarak görmesini çözmek için artık yeterli zamanı olmadığını kabul etmesi oluyor. Bununla birlikte Molly, yıllarca içinde biriken şehvetin yüzeye çıktığını farkettikten sonra, ölmeden önce mümkün olduğu kadar seks yapmak ve bunu daha önce yapmasının önünde engel olarak duran travmayla başa çıkmak istiyor. “Seks erkekler içindir” tabusunun kadınlar için içselleştirilmiş bir utanca ve kendi bedeninden yabancılaşmaya dönüşmesine feminist bir mesajla yaklaşan dizi, yarım saatlik bölümlerle baş döndürücü bir tempoda ilerlerken, kanser hikâyesinden beklenen kasvetli ruh hâline de karşı çıkıyor.
Tüm bu olaylar ilerlerken, Molly’nin iç monoloğu her şeyin üstünde; ne aradığı, hayatta neleri kaçırdığı, deneyimden fiziksel veya duygusal olarak ne arzuladığı… Tüm sorular, kanser tedavisinin tuhaflıkları, tıbbi tutumların bir hastayı nasıl etkilediği, Molly’nin annesiyle (Sissy Spacek) ilişkisi ve küçükken yaşadığı cinsel istismar olayı dizi boyunca dengeli bir şekilde ele alınıyor ve Molly spoiler olmayacak ölümüne kadar başa çıkması gereken çok fazla şeyle karşılaşıyor. Dizi öyle bir noktaya ulaşıyor ki sanki daha fazla sezona ihtiyacı varmış gibi yoğun bir atmosferde hissettiriyor. Tıpkı kendi hayatlarımızın hep uzun olacağına olan yersiz inancımız gibi ölüm dizi boyunca ötelenmeye çalışılıyor. Ama asla yeterli zaman yoktur…
Ölüm ve Seks

Molly’nin istediği şey, vibratörüyle geçirdiği anlardan, karanlık bir porno sitesinden dolandırıldıktan ve kink deneyimlerden sonra erkeklere hükmetmektir. Dizi ilerledikçe Molly, çoğu insanın seksin ne olduğunu anladığı şeye ulaşamaz hâle geliyor ve kendini keşfederken meraklı bir role bürünüyor. Bu tavır Molly’i cinselliğini keşfederken bir sapık olarak görülmekten kurtarırken hayatı bitmek üzere olan birisinin taşıdığı hüzünden daha fazla hissettiği özgürlük hissine odaklanmama neden oluyor. Çoğu filmde ya da dizide hasta olan karakterin ölüm süreci atlanır. Dying for Sex, bu süreci anlatırken ölümün her zaman öngörülemez değil aynı zamanda öngörülebilir bir süreç olabildiğini de kanıtlıyor. Son bölümde hemşire Amy (Paula Pell), Molly’i ölüme hazırlarken tam da beklenen sona işaret ediyor: “Bu bedensel bir süreç, orgazm olmak gibi”.
Ölümü yaklaşan Molly’e Amy’nin söylediği gibi ölüm bir yolculuk, iptal ettiğimiz, ertelediğimiz her yolculuğu da keşkeler içerisinde anımsatan bir yolculuk… Ölüm ve seks zıt gibi şeyler gibi görünse de (biri hayatın sonu, diğeri potansiyel başlangıcı) özünde ikisi de birbirine bağlı ve temel biyolojimizin yapı taşları aslında. Her ikisi de beklenmedik şekilde komik ve trajik olabilir. Ölüm şüphesiz üzücüdür ancak gerilimin belirli noktalarda kırıldığını herkes zaman zaman yakınlarının ölümlerinden sonra yaşamıştır. Molly’nin ölüm sahnesinde bunun mükemmel bir örneğini izliyorum. Gözyaşlarına boğulduğum bir anda gülmeye de başlıyorum, tıpkı hayatın kendisinde olduğu gibi.
Dizinin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz:
Kaynakça:
Kapak Görseli: “Dying for Sex (2025)”. IMDB. Web. 25.05.2025
“Dying for Sex review”. The Guardian. Web. 07.06.2025
“The Radical Pleasure of Dying of Sex”. The Cut. Web. 07.06.2025
“Michelle Williams Superb Dying for Sex is a Defiantly Joyful Tale of Terminal Cancer and BDSM:TV Review”. Variety. Web. 07.06.2025


