Dionisos: Antik Yunan’ın Çift Kişilikli Şarap ve Zevk Tanrısı

Editör:
Irmak Çelik
spot_img

Antik Yunan’ın, tabiri caizse “yaramaz” çocuğu Dionisos‘u mitolojiye ilgisi bulunmayanlarımız dahi hayatında en az bir kere duymuştur. Öyle ki iki kez doğduğuna inanılması epey nam salmış durumda. Her ne kadar şarap sevgisi ve eğlenceye düşkünlüğü ile bilinse de onu Dionisos yapan daha pek çok hatrı sayılır karakteristik özellikleri bulunmaktadır.

dionysos
der Ernöglicher des Hangovers – Dionyos, kaynakça: welt.de

Antik Yunan Olimpos tanrılarından sıradışılığı ile göze çarpan Dionisos, bir şarap tanrısı olarak tanınmasının yanı sıra; coşku, eğlence, kendinden geçme, tiyatro, doğurganlık, bereket, yaşama sevinci, ilham gibi birçok alanla ilişkilendiriliyordu. Dionisos, Roma karşılığı ile Baküs (Bacchus), belki de Olimpos tanrılarının en renkli kişiliğine sahip olanıydı. Şarabın sarhoş ediciliğinin yanı sıra sosyal ve faydalı etkilerini de temsil eden bu kötü çocuk, haz ve acı arasında iki uçta gelip gittiğinden dolayı çift kişilikliliği de temsil ediyordu aynı zamanda. Bu yüzden psikolojideki manik depresif duygudurum bozukluğunun da Dionisos ile ilişkilendirildiği sıkça görülmüştür.

Doğuş Efsanesi

Ölümsüz bir tanrı olan Zeus ve ölümlü bir prenses olan Semele‘nin oğlu olan Dionisos ilahi olanla ölümlü insanlık arasında önemli bir bağlantı ve doğumu görünenden biraz daha ilginçlik barındırıyor aslında. Hera ile evli olan Zeus’un Semele ile olan yeni birlikteliğini öğrenen Hera kıskançlıktan deliye döner, onları ayırmak ve hatta Semele ve doğmamış oğlunu yok etmek için her yolu denemeye hazırdır. Yaşlı bir kadın kılığına girerek Semele’ye, sevgisini kanıtlayabilmesi için Zeus’un ona tüm tanrısal ihtişamıyla güçlerini göstermesini söyleyerek onu kurnazca bir hamleyle kandırır.

Praxiteles – Hermes’in kollarında bebek Dionisos’u tasvir ettiği düşünülen heykel, kaynakça: arkeofili.com

Zeus da bütün parlaklığıyla gücünü gösteririr fakat onun bu gerçek formu ölümlülerin dayanamayacağı güçte bir şeydir, dolayısıyla Semele yanar ve karnındaki yedi aylık bebeği de düşürür. Bu sırada orada mucizevi bir şekilde biten bir sarmaşık Dionisos‘u yanmaktan kurtarır, Zeus da böylece oğlunu baldırında saklar ve kısa zaman sonra onu kendi baldırından doğurmuş olur.

Luca Ferrari – Zeus’un Semele’ye gücünü gösteriş anı, kaynakça: arkeofili.com

Ancak Hera’nın kıskançlığı sadece Semele’ye karşı değildir. Oğulları Dionisos’a karşı da ortadan kaldırma güdüsü son bulmuş değildir ve bununla ilgili planlarının ardı arkası kesilmez. Zeus’un baldırından doğumundan kısa süre sonra Hera, Kuretalar‘a Dionisos’u eğlendirmeleri için rüşvet verir. Eğlendirmeleri sırasında Dionisos kurnazca bir hareketle çalılıklara sürülür ve burada Titanlar Hera’nın emri üzerine Dionisos’u parçalara ayırırlar.

Ancak Olimpiyan tanrı ve tanrıçaların anası ve büyükanne Rhea torununa acıyarak onun parçalarını birleştirir. Böylelikle Dion ikinci kez doğmuş olur, fakat Hera’nın kıskançlığının fırtınasından hala sıyrılabilmiş değildir.

Hera’nın Gazabıyla Mücadelesi

Bu defa da Hera’dan kurtulabilmek için Dionisos’u kadın gibi giydirirler ve annesinin kız kardeşinin yanında saklarlar. Ancak ne mümkündür Hera’dan kaçabilmek? Bunu da fark eder fakat Zeus’un hala son bir planı vardır. Oğlunu koruyabilmek adına onu keçiye dönüştürerek Nysa Dağı‘na nemflerin arasına yollar.

Buranın önemi büyüktür aslına bakarsanız. Çünkü kimliğiyle bütünleşecek olan şarabı icat eder ve insanlığa bahşeder Dionisos burada. Bağ bozumu tanrısı sıfatıyla anılır olur bu hadiseden sonra. Bildiğimiz üzere üzüm, yaşam kaynağını toprak ve sudan alır ve şarabın yapımı için üzüm meyvelerinin sıkıştırılması ve parçalanması gerekmektedir. Dolayısıyla Dionisos; sadece üzümün ve şarabın tanrısı değil, onların bedene bürünmüş halidir aslında.

John Reinhard Weguelin – Dionisos Nysa Dağı’nda nemflerle birlikte, kaynakça: wikipedia.org

Tiyatronun Doğuşu

İnsanlar tanrı Dionisos’a tapınma şeklini birçok farklı yolla gösterebiliyorlardı. Bazıları halka açıktı, bazıları ise gizem ve gizlilik barındırıyordu içerisinde. Bu halka açık olanlardan birisi de festivaller aracılığıyla ormanlarda, dağlarda gerçekleştirilen ritüellerdi. Antik Yunan’da ritüel, mitolojik bir anlatımın yeniden canlandırılması olayına denirdi. Bu ritüeller içinde doğum-ölüm, kadın-erkek, vahşet-haz gibi karşıtlıklar bir aradaydı. Çünkü Dionisosçuluk, ayrışan ilkeleri veya karşıtlıkları kendi bünyesinde buluştururdu her daim.

Bu ritüellerde de Dionisos’un iki kez doğuşu canlandırılırdı. Onun hem kurban oluşu hem de yeniden doğuşunun canlandırılması, bedeni içerisindeki çatışan çift kişiliği de temsil ederdi bir bakıma. Bunun yanı sıra doğanın değeri, verimliliği de es geçilmezdi törenlerde. Besinlerin en bol olduğu zamanlarda büyük şölenler gerçekleştirilir ve yılın ilk şarabı hep birlikte içilirdi.

Pietro da Cortona – İnsanlığa şarap armağanını veren tanrıya tapan halk ve elinde bir bağ bozumu ile Dionisos, kaynakça: arkeofili.com

Bu şarabın etkisiyle insanlar kendilerinden geçerdi fakat burada ulaşmaya çalışılan asıl amaç sarhoşluk halinden çok, bu halin verdiği hazla birlikte belirli sosyal ve kişisel kısıtlamalardan koparak, bireysellikten sıyrılarak daha yüce bir form olan doğal forma geçmekti. Bu ruhani form da onları Dionisos ile birleştirebilecek, böylece sonsuz hayatın tadına varabileceklerdi. Bunların hep birlikte gerçekleştirilmesinin de Yunan toplumunun topluluk bilinci kazanmasındaki rolü yadsınamaz elbette.

John Collier – Ritüellerdeki kendinden geçmişliğin tasviri, kaynakça: mozartcultures.com

İşte günümüz tragedya ve komedyasının ilken formları olan bu ritüeller, canlandırmalar gün geçtikçe geleneksel bir form almaya başladı. Helenistik kültürde de Dionisos, toplumsal birlik ve uzlaşmanın simgesiydi ki bu tiyatroyla yakından ilişkiliydi.

Atina şehri her yılın bir ayı Büyük Dionisya adında bir festival düzenlerdi. İlk gün Dionisos’un heykelinin taşındığı bu festivalde, sonraki günlerde ise oyun yazarları eserlerini sunar ve yarışırlardı. En iyi performans sergileyenlere de şarabın tanrısına ithafen sarmaşıktan bir çelenk sunulurdu. Böylece tanrı Dionisos adına düzenlenen bu bağ bozumu şenlikleriyle günümüz tiyatrosunun temelleri atılmış oldu. Zaten tragedyanın ismi de tryx yani bağ bozumu zamanından gelir.

Caravaggio – Başı üzüm yapraklarıyla taçlandırılmış toy bir ergen olarak tasvir edilen Dionisos, kaynakça: arkeofili.com

Olimpos tanrılarının en tuhaf ama en renklisi olan, tapanlarına sonsuz bir coşku, haz ve eğlence; düşmanlarına ise sonsuz bir kin ve vahşet sunan çift kişilikli bu tanrı, her ne olursa olsun her daim medeniyetin bekçisi ve barış aşığı oluşuyla hafızalara kazınmıştır.


Kaynakça

Yunan Şarap ve Şenlik Tanrısı Dionysos Kimdi?. Arkeofili. Web. 22.08.22

Dionysos: İki Kez Doğduğuna İnanılan Çift Kişilikli Şarap Tanrısı Hakkında Bilmeniz Gerekenler. Listelist. Web. 23.08.22

Dionysos. Dünya Tarihi Ansiklopedisi. Web. 23.08.22

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.