Dil İncelemeleri Serisi: Antik Yunan Alfabesi

Editör:
Gaye Nur Karabay
" hide_table_content="td_encvalW2dpemxlXQ=="]

Antik Yunan-Grek dili, sanatı ve bilimi; tarihi tespit edilebilmiş, önemli edebi eserler vermiş ve sürekli olarak kullanılmış olan en köklü dillerden olma özelliğine sahiptir. Avrupa’nın 1400 yıl sürmüş olan Yunan-Roma dünyası; dil, edebiyat ve tiyatro başta olmak üzere yüksek kültürün şekillenmesinde üstün rol oynamış, uygarlığa ve medeniyete kattıkları değer ile günümüze dek popülerliğini sürdürmeyi ve adeta bir mihenk taşı olmayı başarmıştır. Yunan dili, yazı olarak 3.500 yılı aşkın bir tarihe sahiptir. Kiril alfabesi ve günümüzde en yaygın kullanılan alfabe sistemlerinden olan Latin alfabesi‘nin atası konumunda olup, ayrıca temel bilim, matematik ve mühendislik için de tercih edilmektedir.

Serimizin bir önceki yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

Ortaya Çıkışı

Efes Antik Kenti

Tarih metinlerinin babası olarak kabul edilen Heredot‘un bizlere verdiği bilgilere göre, Yunanistan’a alfabe sistemini getiren Arami asıllı Fenikeliler olup Yunanlılar tarafından zamanla geliştirilmiş, tarihi döneminden çağdaş dönemine kadar çeşitli değişikliklere uğramıştır. Yunan dilinin en erken dili kabul edilen ve heceli bir sistem olan Linear B yazı sistemi, M.Ö 16-12. yy arasında Miken Uygarlığında Yunanca yazımı için kullanılmış ve M.Ö 13.yy’da terk edilmiştir. M.Ö 9. yy sonlarına dek Yunan karanlık çağı olarak adlandırılan dönem hüküm sürmüştür.

Efes

Orjinal Yunan alfabesinin ortaya çıkış tarihi M.Ö 8.yy başlarına tekabül etmektedir. Karanlık çağın sonunda Fenike alfabesine beş sesli harf eklenerek  Antik Yunan dönenimden günümüz Yunanistan halklarınca hala kullanılmaktadır.  Bu geçen süre zarfında alfabenin bazı harfleri şekil olarak değişiklik geçirmiş,  bazı harfler kullanımdan düşmüş ve bazıları ses değişimine maruz kalmıştır. Modern Yunanca Antik Yunancadan farklı bir pozisyonda olmakla birlikte köken olarak aynıdır.  Genel olarak karmaşık ve zor bir dil olduğu kabul edilen Yunan dili, vurgulu bir sistemdir ve eğer yanlış vurgu kullanılırsa anlamlar değişebileceği için telaffuzu son derece önemlidir.

Yunanistan’da 1982’de sözcüklerde vurgulu heceleri belirtmek için kullanılan aksan işaretlerini üç çeşitten bire indirgeyen Monotonik sisteme geçilmiş, bu reform bir çok eleştiri alarak ‘Yunanca’nın Katli‘ olarak yorumlanmıştır. Monotonik sistemden önce kullanılan sistem Politonik sistemdir.

Tarihsel Dönemleri

Yunan dili’nin tarihi gelişimi şu bölümlerden oluşmaktadır; Miken Yunancası; Linear B yazı sistemi ile yazılan, Hint-Avrupa dilleri’nin Helen kolunu kapsamaktadır. Klasik Yunanca; Ege denizinde konuşulan, Dorik, Aiolik, İonia-Atikka, Kıbrıs lehçelerinin tümünü oluşturan Yunan dili’dir. Helenistik Yunanca; Antik Çağda Makedonya’dan Hindistan’a kadar geniş bir coğrafyada konuşulan Orta Doğu-Kuzey Afrika’nın Lingua Fransa’sı haline gelen ve Koine lehçesi ile kullanılan Yunan dilidir. Koine lehçesi günümüzde de hala ayin dili olarak kullanılmaktadır. Orta Çağ Yunancası; Erken Orta Çağ’da Romalıların kullandığı günlük Yunan dilidir. Modern Yunanca; Yunanista’nın kurulmasından günümüze dek kullanılan resmi Demotiki Yunan dilidir.

Yunanca, çoğunluğu Yunan olmakla birlikte dünyada yaklaşık 13 milyon kişinin ana dilidir. Genel kabule göre Hint-Avrupa dil ailesinde yer alır (Helenistik diller), Yunanistan başta olmak üzere; Kıbrıs, Arnavutluk, Doğu Karadeniz, Doğu Akdeniz, Avustralya, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri’nde kullanılmaktadır. Kıbrıs Cumhuriyetinde Türkçe ile beraber resmi dil olarak kabul edilmiştir.

Türkiye’de ise, en erken 18.-20. yy’da Karaman Türkleri tarafından, 15.ve 17.yy Trabzon ahalisi tarafından kendi ağızları için konuşulmuş olan Yunan dili, günümüzde hala Karadeniz bölgelerinde Pontus lehçesi ile konuşulmaktadır. İstanbul bölgesinde anadili Yunanca olan yaklaşık 2.500 Rum Ortodoks olduğu düşünülmektedir. Bulundukları konum ise Bozcaada ve Gökçeada’dır.

Yunan Dili Ve Edebiyatı

Homeros

Dünya edebiyatını kökünden etkileyen Yunan sanatı ve edebiyatı, Yunan dünyasının kurucu metinleri olduğu kadar Batı edebiyatının da temel metinleri arsında sayılmaktadır. Yunan sanatı başlangıçların ve üstün insan yaratımlarının yeri olmakla değerini kabul ettirmiş, ilk yazılı ve edebi metinleri, tarihçileri, edebiyatçıları, tiyatrocuları ve felsefecileri ile sanat dünyasını şekillendirmiştir.

Yunanistan’ın dünya mirasına kazandırdığı önemli isimlerden Tarihçi Herodot, Yunan tanrılarını ve mitolojisini yaratanların Homeros ve Hesiodos olduğunu söyler. Filozof Platon‘un Yunanistan’ın ilk öğretmeni olarak nitelediği Homeros, İyonyalı bir ozan olup, hayatı hakkında çok fazla bilgi kayıt altına alınamamıştır. Homeros’un  8.yy’da yazdığı İlyada ve Odysseia destanları Yunanca edebiyatın en eski örneği olmakla birlikte ünleri günümüze dek ulaşmış ve değerini korumuştur. İlyada efsanesi, İlion’un destanı demektir ve Akha beylerinin Troya kuşatmasını anlatmaktadır. Odysseia efsanesi ise İlyada destanından on yıl sonrasını anlatmaktadır.

Bu iki efsane’nin etkisi Yunan mucizesi ya da Homeros mucizesi olarak da anılmaktadır. Hatta Orta çağın sonlarından itibaren bir çok kavim, halk, şehir hatta hanedan kurucu ata olarak Troya savaşından kahramanları göstermektedir. Romalı şair Virgil‘in Aeneid‘i, İngiliz yazar W. Shekaspeare‘nin Troilus ve Cressida‘sı Homeros destanlarından izler taşımaktadır. Homeros’un İlyada ve Odysseia ile birlikte, Homerik ilahiler, Homer ve Hesiod yarışması, Nostoi, Küçük İlyada, Thebaid, Cypria, Epigoni, Kurbağa-Fare Savaşı dahil olmak üzere çok sayıda eseri atfedilmişir.

M.Ö 7.-5. yy’lar arasında masallar ve lirik şiirler gelişmiştir. En bilinen şairler ve yazarlar  arasında, Sappo, Arhilolog, Tirteus, Anakreon, Aisopos yer tutar. 5.yy’ da Yunan ve dünya edebiyatlarının en büyük tragedya ve komedya şairleri yetişmiştir. Tragedya alanında Euripides, Aiskhylos, Sophokles; komedya alanında ise, Menandros, Aristophanes en ünlü şairlerdir. Lirik şairler, arasında Pindaros, hitabet alanında, Perikles, İsokrates, tarih alanında, Heredot, Xenophan ve felsefe alanında, Sokrates, Eflatun, Aristoteles yetişmiş ve önemli eserlerini bırakmışlardır. 2.-3. yy’lar arasında anmamız gereken isimler arasında ise, Epikuros, Plutarhos vardır.


Kaynakça:

A.Ö.F Türk Dili Ve Edebiyatı, Batı Edebiyatında Akımlar 1, Dç.Dr. Hülya Bayraktar Yıldız

Eski Yunanca Dilbigisi, Hardy Hansen, Gerald M. Quinn

Eski Yunanca Dilbilgisi Ve Cümle Yapısı, Sema Sandalcı

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Marmaris’te Yaz Rüyası: 5 Günlük Keşif Rotası

Ege ve Akdeniz'in incisi Marmaris için keyifli bir yol rotası.

Feminizmin Gücü: Patriyarka’nın Sosyal Yapılara Etkisi

Patriyarkal sisteme meydan okuyan feminizm, kadını güçlendirip eşitlikçi bir toplum inşasına öncülük eder.

Söylenti Konser Takvimi: Üç Büyükşehirde Kimler Var?

Söylenti müzik ekibi tarafından hazırlanan; İstanbul, Ankara ve İzmir'e müzik coşkusunu tattıracak birbirinden farklı Mayıs ayı konserleri sizlerle!

5 Farklı Sebeple Neden Yaşlı Adam ve Deniz Okumalıyız?

Yaşlı Adam ve Deniz, mücadelenin değerini ve kaybetmenin içinde de bir başarı ve onur olduğunu dile getiren zamansız bir hikayedir.

Türk Mitolojisinde Kartal Figürü

Kartal, Türk mitolojisinde önemli bir yere sahip hayvan figürüdür. Destanlara ve efsanelere konuk olarak hükümdarlık alametine dönüşmüştür.

Geyik: Türk Mitolojisinin Derinliklerindeki Ruhsal Rehber

Türk mitolojisinde geyik, doğa ile insan arasındaki ilişkiyi simgeler. Ruhsal yolculuk, rehberlik ve dönüşüm figürü olarak geçmişten günümüze derin bir anlam taşır.

Alıntının Hikâyesi: Livaneli’den Aşk, Travma ve Unutabilmek Üzerine

“Aşk, bir uçurum kıyısında gözü bağlı yürümektir.”