Daktilonun Tarihçesi: Yazının Mekanikleşen Serüveni

Editör:
Meryem Azra Barut
spot_img

İletişim kurmak, hislerimizi ve düşündüklerimizi paylaşabilmek, biz insanların vazgeçilmezleri arasındadır. Her ne kadar etkisinin küçümsendiği zamanlar olsa da iletişim ihtiyacı, yemek yemek, giyinmek ve barınmak kadar önemlidir. Yazmak da bu iletişim ihtiyacının kan, ter, gözyaşı, emek ve sanatla yoğrulmuş halidir. Yazmak insanı iyileştirir, insanı hayata bağlar, görünmeyeni görebilmeyi sağlar. Kil tabletlerle başlayıp mürekkep ve kalemle devam eden yazma eylemi, daktilo ile bambaşka bir şekil kazanmıştır. Teknolojinin bize geride bıraktırdığı birçok şey gibi daktilo da artık antika eşyaların arasında yer alan, baktığımızda bizde nostaljik hisler uyandıran ve estetik görünen bir nesne olarak nitelendirilmiştir. Gelin, bilgisayar ve telefon klavyelerinden önce yazmaya hükmeden daktilonun asırlık yolculuğuna birlikte şahit olalım.

Dactylographe, Bizdeki Adıyla: Daktilo

Daktilo kelimesi, dilimize Fransızcadan “parmakla yazı yazma aygıtı” anlamına gelen “Dactylographe” sözcüğünün kısaltması şeklinde geçmiştir. Biraz daha derine inecek olursak dactylographe, Antik Yunanca’da yer alan, parmak anlamına gelen dáktylos ve yazı anlamına gelen graphḗ sözcüklerinin birleşiminden oluşmaktadır.

Person using typewriter, pexels.com

Daktilonun sizlere aktaracağım asırlık sürecini araştırırken mitolojik bir bilgiye de rastladım. Kökeninde Antik Yunan’dan bir parça taşıyıp mitolojiyle alakasının olmaması benim için şaşırtıcı olurdu. Kronos‘un eşi, Tanrıların Kralı Zeus‘un annesi olan Rhea, Zeus’u Kronos’tan korumak için Girit adasında gizli bir şekilde doğurmuştur. Rhea’nın Zeus’u doğururken ellerini toprağa bastırmasıyla Daktil adındaki varlıklar ortaya çıkmıştır. Bu varlıkların Rhea’ya hizmet edişleri tıpkı parmaklarımızın elimize hizmet edişi gibi görülmüştür. Çeşitli kaynaklara göre değişken sayılarda olduğu söylenilen Daktiller, ellerimizdeki parmaklarla doğrudan ilişkilendirildiği için 5 erkek ve 5 dişi olmak üzere toplam 10 tane olduğundan bahsedilmektedir.

Dactyls, intothewonder.wordpress.com

Daktillerin yine çeşitli kaynaklara göre demiri ve metalleri ateş yardımıyla eritme sanatını icra etmek, büyü yapmak, insanları eğlendirmek için müzikle uğraşmak gibi birçok farklı görevle anıldıklarına rastladım. Hatta Daktiller, antik uygarlıkların şiir ve müziklerinde sıkça kullanılmış olan daktil ritmiyle de ilişkilidir. Bu ritmik yapı, bir uzun ve iki kısa hece olmak üzere toplamda üç heceden oluştuğu için her bir parmağımızda yer alan üç boğumla eşleştirildiği için adını Daktiller’den almıştır.

Daktiloya Dair İlk İzler

Scrittura Tattile, Museo dinamico della tecnologia Adriano Olivetti

Daktilonun asırlık yolculuğuna çıktığımızda 1575 yılına, İtalya’ya varıyoruz. Matbaacı ve yayıncı Francesco Rampazetto, görme engelli insanların birbirleriyle ve başkalarıyla iletişim kurmasını sağlamak amacıyla Scrittura Tattile adında mekanik bir cihaz tasarlamıştır. Küp şeklindeki ahşap parçalarından oluşan, üzerinde kabartma karakterler bulunan, bir dizi çubukla hareket ettirilen ve kağıdı delerek harfleri kazınmış halde bırakan metal pimlerle oluşturulmuş Scrittura Tattile, daktilonun en ilkel hali olarak kabul edilmektedir.

Henry Mill’s typewriter, typewriter.org

Ardından, 1714 yılında İngiliz mühendis Henry Mill  “Harfleri Yazma Makinesi” adını verdiği daktilonun patentini almıştır. Ancak çoğu tarihi kaynakta Henry Mill’in icat ettiği bu makine hakkındaki bilgiler tarihin gizemli kısmında kaldığı için oldukça sınırlıdır.

Pellegrino Turri: Creator of mechanical typing machine, wcsa.world

Daktilonun tarihçesini araştırırken öne çıkan bir hikayeye de rastladım. Bu hikaye ile tekrardan İtalya’ya dönüyoruz. Karbon kağıdının mucidi olan Pellegrino Turri, 1808 yılında, görme engelli arkadaşı Kontes Carolina Fantoni da Fivizzano için bir daktilo icat etmiştir. Fakat bu hikayenin farklı bir versiyonu da var. Bir diğer hikayeye göre Kontes Carolina Fantoni da Fivizzano‘nun erkek kardeşi Fivizzano Agostino Fantoni tarafından kız kardeşine yardım etmek için icat ettiği ve Turri’nin ise sadece bu makineyi geliştirdiği söylenmektedir. Bu iki hikayeden hangisinin doğru olduğu ise başka bir gizem.

Yazar Carey Wallace’ın 2010 yılında yayımladığı The Blind Contessa’s New Machine (Kör Kontes’in Yeni Makinesi) adlı bir romanı bulunmaktadır. Romanda Pellegrino Turri ve Kontes Carolina Fantoni da Fivizzano arasındaki bir romantik ilişkiye değinilmektedir. Sizlere bu romanın, bu tarihi gizemi açığa çıkaran bir eser niteliğinde olduğunu söylemeyi, işin aslını bu romanla öğrenebiliriz diyebilmeyi çok isterdim. Ancak romanın yarı kurgu olması sebebiyle Pellegrino Turri ve Kontes Carolina Fantoni da Fivizzano’nun hikayesi hala gizemini korumaktadır.

Tipograf: İlk Daktilo

Typographer, Wikipedia

1829-1830 yıllarına kadar daktilonun çeşitli tipleri icat edilmeye başlanmıştır ama tarihsel süreç boyunca bu icatlar, daktilo yerine yazı makinesi olarak isimlendirilmiştir. 1829-1830 yıllarında ise William Burt isimli Amerikalı bir hükümet çalışanı, “Tipograf” adını verdiği bir daktilo icat etmiştir ve bu icadının patentini alarak ilk daktilo unvanını icadına kazandırmıştır. William Burt, bu daktiloyu işindeki verimi arttırmak için icat etmiştir. Ancak bu icat Amerika’da tutmamıştır ve ticari bir başarısızlık olarak görülmüştür.

Cembalo scrivano, Wikipedia

1855 yılına geldiğimizde ise ilginç bir daktilo tasarımıyla karşılaşmaktayız. İtalyan mucit Giuseppe Ravizza “Cembalo Scrivano” adını verdiği daktilosunu piyano tuşlarını kullanarak icat etmiştir.

Hansen Writing Ball, malling-hansen.org

1865 yılında, Danimarka’da, hem papaz hem de mucit olan Rasmus Malling Hansen tarafından ticari olarak üretilmiş ilk daktilo icat edilmiştir. Rasmus Malling-Hansen, Kopenhag Sağır-Dilsiz Kraliyet Enstitüsü’nün müdürü olduğu dönemde daha hızlı ve verimli bir şekilde çalışabilmek için alışılmışın dışında bir daktilo icat etmiştir. Bu icadına Hansen Writing Ball (Hansen Yazma Topu) adını vermiştir.

Sholes’un Mirası: QWERTY Klavye

Christopher Latham Sholes, study.com

Tarihin tozlu sayfaları 1868 yılını gösterdiğinde, gazeteci ve matbaacı Christopher Latham Sholes ve arkadaşları Carlos Glidden, Frank Haven Hall, Samuel W. Soule tarafından Sholes and Glidden adını verdikleri bir daktilo üretmiştir.

Sholes and Glidden typewriter, Wikipedia

Sholes and Glidden, ticari olarak başarılı olan ilk daktilo olarak İngilizce “Typewriter” (Daktilo) adıyla patentlenmiştir. Sholes and Glidden günümüzün daktilosuna en çok benzeyen daktilodur. Bu daktilonun asıl özelliği, evrensel bir miras olan; bugün telefonlarımızda, tabletlerimizde ve bilgisayarlarımızda hala kullandığımız Christopher Latham Sholes’un icadı QWERTY klavyenin ilk defa bu daktiloda kullanılmasıdır.

Daktilonun patenti, 1873’te tüfek ve dikiş makinesi üreticisi E. Remington & Sons‘a verilmiştir. Daha sonra Sholes, 1878 yılında, daktiloda hem küçük hem de büyük harflerin kullanılabilmesi için bir shift tuşunu icat etmiştir.

Elektrikli Daktilolar

IBM Selectric, Vikipedi

1930 yıllarında elektrikli daktilolar üretilmeye başlanmıştır. Ancak bu tür daktiloların yaygınlaşması 1950’li yılları bulmuştur. 1961 yılında ise IBM (International Business Machine Corporation) elektrikli daktiloların özel bir çeşidi olan Selectric daktiloları üretmeye başlamıştır. Bu daktilolar farklı yazı fontlarını ve dilleri içermektedir. Selectric modeldeki daktilo tuşları, bugün kullandığımız bilgisayar klavyesine benzer şekilde tasarlanmıştır. İlerleyen yıllarda Selectric daktilo geliştirilmiş, 1971’de Selectric II ve 1980’de Selectric III olmak üzere üst modelleri üretilmiştir. Ancak bilgisayarların yaygınlaşmaya başlamasıyla bu daktilolar da yerlerini zamanla antika eşyalar rafına bırakmıştır.

Daktilonun Türkiye’ye Gelişi

Halk Daktilo Dersanesi ilanı, Akşam, 13 Kânunusani 1929, manifold.press

Daktilonun Türkiye’deki sürecini yavaşlatan iki unsur bulunmaktadır. Bunlardan birisi, cumhuriyet ilan edilmeden önce, Sultan II. Abdülhamid‘in yönetiminde olan Osmanlı Devleti’nin basını ve basınla ilgili her bir süreci sıkı bir şekilde takip etmesiydi. 1900’lü yılların başlarında yabancı şirketlerin dışişleri daireleriyle olan ilişkileri, daktilonun kabullenilmesini kolaylaştıran bir faktör olmuştur. II. Abdülhamid tahttan indirildikten sonra daktilo halk arasında da kullanılmaya başlanmıştır. Süreci yavaşlatan bir diğer unsur ise kullanılan Osmanlı alfabesinin sağdan sola doğru yazılıyor olmasıdır. Ancak harf inkılabından sonra bu unsurun da önemi kalmamıştır. Böylece daktilo, ülkemizde yaygın kullanılmaya başlanmıştır.

“Bir Daktilo Aranıyor!”

Ameli Hayat Ticaret Lisesi’nde daktilo öğrencileri, Yedigün, 5 Nisan 1933, manifold.press

Daktiloların yaygınlaşmasıyla Türkiye’deki kadınlar için yeni bir iş alanı doğmuştur. Bürolarda daktiloyla yazı yazacak sekreterleri yetiştirmek için 1929 yılından itibaren çeşitli kurslar açılmıştır ve kursları tamamlayanlar için “Bir daktilo aranıyor” şeklinde ilanlar verilmiştir. Hatta 1930 yılında daktilolar arası Sürat Kraliçesi adında bir yarışma düzenlenmiştir. Bu yarışmaların sınırları ülkemizin içinde kalmamış, uluslararası daktilo yarışmalarında da bizi temsil eden başarılı kadınlarımız olmuştur. Bunlardan biri 1965’te Paris’te düzenlenen Dünya Daktilo Yarışması’nda şampiyon olan Ece Alpay‘dır.

Bu mesleğin, zamanında ülkemize ve ülkemizin kadınlarına olan faydaları elbette çoktur. Ancak daktilonun kadınlara sağladığı iş olanaklarının dünyada ve ülkemizdeki tarihsel sürecini araştırırken üzücü bilgilere de ulaştım. Dünya üzerindeki konumu fark etmeksizin, daktilo kullanan ve sekreterlik mesleğini icra eden kadınlara olan cinsiyetçi tutumlar ve kadının bireyselliğini hiçe sayan, daktilo mesleğini icra eden kadınların patronlarının metresi haline gelmesi gibi oldukça çirkin bakış açılarıyla karşılaştım. Üstelik bu tutumların ve bu bakış açılarının çeşitli romanlara, filmlere yansıdığını, bunun normalleştirilmeye çalışıldığına hepimiz hayatımızın bir döneminde rastladık. Zamanında bu durumu gazeteci Sabiha Sertel‘e yazdığı bir mektupla anlatan bir kadın daktilonun mektubundan bazı kısımları buraya bırakarak sizlere göstermek istedim:

“…İş istediğiniz zaman, size sual sormazdan evvel, yüzünüze, boyunuza posunuza, giyinişinize bir defa bakarlar. Bu bakışın içindeki manayı siz hemen hissedersiniz… Yani birinci kıymet güzelliktir… Daktilo demek oyuncak demektir. Bunu hayat acı dersleriyle size öğretmiştir.”

Ramiz’in bir karikatüründe daktilo, manifold.press

Yüzyıllardır süregelen bu cinsiyetçi tutumların, ahlaktan yoksun bakış açılarının ilerleyen yıllarda azalarak yok olmasını, kadınlarımızın başarıdan başarıya koşmalarını diliyorum.

Yazımı bitirirken etimolojisinden başlayıp türlü türlü şekillerle bambaşka ve gizemli hikayelerle dolu tarihsel yolculuğundan sonra nostaljik bir makineye dönüşen daktilonun tahtını telefonlara, tabletlere ve bilgisayarlara bırakmasıyla bize teknolojinin ve azmin gelebileceği noktaları bir kez daha gösterdiğini belirtmek isterim.


Kaynakça

“Daktilo”. Nişanyan Sözlük. Web. 24.05.2025.

MIATE, Liana, ÇELİK, Doğa(Ç). “Daktiller ve Koureteler (Korybanteler)”. worldhistory.org. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

“KOURETES & DAKTYLOI”. theoi.com. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

CABRAL, Lauren. “History of Typewriters”. backthenhistory.com. 15.01.2021. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

TOLENTINO, Cierra. “Who Invented the Typewriter? A Brief History of the Typewriter and Its Numerous Inventors”. historycooperative.org. 08.11.2023. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

LEIP, Brandon. “The Evolutionary Tale of Typewriters: A Blend of Design, Functionality, and Innovation”. typewriters.com. 13.10.2022. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

“DAKTİLONUN TARİHİ”. tarihlibilim.com. 18.12.2023. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

AKÇURA, Gökhan. “Daktilo”. manifold.press. 19.02.2018. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

PEMBECİ, İzzet. “Daktilo”. 100sene100nesne.com. Web. Erişim Tarihi: 24.05.2025.

“Dactyls”. pantheon.org. Web. Erişim Tarihi: 04.07.2025.

“Origin and history of dactyl”. etymonline.com. Web. Erişim Tarihi: 04.07.2025.

“dactyl”. britannica.com. Web. Erişim Tarihi: 04.07.2025.

“Scrittura”. museocasertaolivetti.altervista.org. Web. Erişim Tarihi: 04.07.2025.

MORALES, Alyssa. “Christopher Latham Sholes”. 2008. pabook.libraries.psu.edu. Web. Erişim Tarihi: 05.07.2025.

“The Sholes & Glidden Type Writer, with the First QWERTY Keyboard”. historyofinformation.com. Web. Erişim Tarihi: 05.07.2025.

Öne Çıkarılan Görsel Linki

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

“Cadılar Mutfağı” Tablo İncelemesi: Ötekileştirmenin Görsel Hafızası

Frans II Francken’in Cadılar Mutfağı tablosu, cadı avı döneminin toplumsal korkularını, kadınlık temsillerini ve şeytan imgelerini çarpıcı biçimde yansıtıyor.

Sonbahar Ruhunu İliklerimize Kadar İşleyen 13 Şarkı

Yazı geride bırakıp sonbaharın derinlerine inerken sonbahar havasını yansıtan 13 şarkıyı sizler için derledik!

Three Kilometres to the End of the World Film İncelemesi: Utanç

Three Kilometers to the End of the World, kayırmacı ilişkilerin ve zehirli bir ataerkil kültürün hakim olduğu bir toplumun klinik bir resmini çiziyor.

Bouquet of Sunflowers Tablosunu Anımsatan Şarkılar

Bu yazımızda sizlere ünlü empresyonist ressam Monet'nin "Bouquet of Sunflowers" tablosunun anımsattığı şarkıları derledik.

5 Maddede William James: Deneyimin Felsefesi ve Pragmatizmin Doğuşu

William James, pragmatizmden bilinç akışına uzanan fikirleriyle modern felsefe ve psikolojinin yönünü değiştirdi; deneyimi, hakikatin ölçütü haline getirdi.

Camus’nün Yabancı’sı: İnsan Toplumdan Kopunca Ne Hisseder?

Camus'nün Yabancı'sı, toplumdan kopmanın duygusal ve psikolojik nedenlerini, yalnızlığın özgürlükle kesiştiği anlar ile gözler önüne serer.

Kodlarda Saklı Ayrımcılık: Yapay Zekâ Cinsiyetçi mi?

Yapay zeka, insanlığın önyargılarını dijital biçimde yeniden üreterek cinsiyetçi kalıpları pekiştiriyor; ancak adil veri ve çeşitlilikle daha eşit bir gelecek mümkün.

Pim’s Poffertjes & Pannekoekenhuis: Hollanda Usulü Krepler

1986’dan beri hizmet veren Pim’s Poffertjes & Pannekoekenhuis, Hollanda’da krep ve poffertjes keyfi için sıcak ve samimi bir durak!

One Battle After Another Film İncelemesi: Katmanlı Bir Savaş Hikâyesi

Paul Thomas Anderson'ın büyük sükse yaratan yeni filmi One Battle After Another, politik bir aksiyon olarak karşımıza çıkıyor.

The Rolling Stones – Paint It, Black ve Psikoloji Çerçevesinde İncelemesi

The Rolling Stones'un karanlık ruh halini müziğe gönüştürdüğü başyapıt; Paint It Black

Editor Picks