Cupid’in Öpücüğüyle Yeniden Canlanan Psyche Heykeli: Aşk Gayrete Aşıktır

Editör:
Seval Hacoğlu
spot_img

Yüzyıllar boyunca insanlar sanata hep ilgi duydu. Kimi eline kalem aldı, bir yerleri boyadı ve buna “resim” dendi. Kimisi şarkı söyledi veya enstrüman çaldı, buna “müzik” dendi. Kimileri de mermerleri, killeri oydu ve onlara üç boyutlu şekiller verdi: Buna da “heykel” denildi.

Diğer sanat türlerine nazaran daha somut olan heykel, insanlarda farklı bakış açıları uyandırmıştır. İşte tam bu sırada Antonio Canova‘nın çok ses getiren heykeli, Cupid’in Öpücüğüyle Yeniden Canlanan Psyche‘den bahsetmek istiyoruz. Sanatseverler eseri anlamak için tek bir perspektiften bakmayı yeterli bulmuyor. Bu mitolojik eser, pek çok ülkede ses getirmiş, aynı zamanda birçok eleştirmenin eleştirisine konu olmuştur. Bu heykel, Canova’nın en ünlü eseri kabul ediliyor.

Antonio Canova Kimdir?   

Antonio Canova – Kaynak: museocanova.it

1757 yılında İtalya’nın Possagno kentinde doğan Canova, küçük yaşta vefat eden anne babasının ardından büyükanne ve büyükbabası tarafından büyütülmüştür. Canova’nın hem babası Pietro hem de büyükbabası Pasino Canova heykeltıraştı. Küçük yaşlarda heykelciliğe doğal bir yeteneği olduğu fark edilmişti. İtalyan sanatçı, 14 yaşına geldiğinde Venedik’te ünlü heykeltıraş Giuseppe Bernandi‘nin yanında çıraklık yapmaya başlamıştır. 17 yaşından sonra ise Venedik’te Academia di Belle Arti‘de eğitim almaya başladı. Canova, bu yıllarda Klasik Yunan ve Roma dönemi heykellerini incelemeye başladı. Böylece sanatına yön verecek olan o ilhamla tanışmış oldu.

”Yunan örneklerini gece gündüz incelemek, onların tarzına dalmak, onu zihne kazımak ve sonra kendi tarzınızı geliştirmek; AMA her zaman güzel doğaya bakmak, onda da aynı ilkeleri aramak GEREKİR.”
-Antonıo Canova

Kısa sürede Avrupa’nın en sevilen sanatçılarından biri olan Canova, başta Napolyon olmak üzere birçok büyük devlet adamının da gözdesi olmayı başarmıştı. Neoklasisizm akımının öncülerinden biri oldu ve bu alanda eserler üretmeye devam etti. Günümüzde eserlerine hâlâ hayranlıkla bakılan sanatçı, barok döneminin duygusal abartısından uzak, denge ve zarafet arayışındaydı. Roma ve Yunan Mitolojisine ilgisi giderek arttı ve bu ilgisini heykellerine de taşıdı.

Üst makamlar tarafından sevilen biri olması oldukça işine yaradı. Bir dönem diplomatlık yaptı. Son derece disiplinli ve sade yaşamı seven biri olarak bilindi. Son yıllarını memleketi Possagno’da, Pantheon’dan ilham aldığı ve gömüldüğü tapınağı tasarlamakla geçirdi.

Cupid ve Psyche’nin Hikayesi: Aşk Gayrete Aşıktır

Cupid and Psyche Kaynak: Photowall

Cupid ve Psyche‘nin hikâyesi, Apuleius’un “Başkalaşımlar adlı eserine dayanıyor. Hikâyeye göre, Psyche güzelliğiyle herkesi kendine hayran bırakan bir prensestir. O kadar güzeldir ki Aşk Tanrıçası Venüs‘ü bile kıskandırmayı başarmıştır. Bir gün Venüs kıskançlığına yenik düşüp bir plan yapar. Oğlu Cupid’ten (Yunan Mitolojisindeki Eros) Psyche’yi yeryüzündeki en çirkin ölümlüye aşık etmesini ister. Cupid, Psyche’yi bulur fakat işler beklendiği gibi gitmez. Cupid, Psyche’yi gördüğü anda aşık olur. Kimi kaynaklara göre kendi okuyla yanlışlıkla kendini çizer, kimi kaynaklara göre de Psyche’nin eşsiz güzelliğinden dolayı ilk görüşte aşık oluverir.

Cupid, Psyche’yi aşklarını yaşayacakları güvenli bir kuleye götürür. Görünüşünü ve kişiliğini Psyche’den saklayarak sadece geceleri görüşebileceklerini ancak bu şartlar altında ilişkilerini devam ettirebileceklerini söyler. Psyche başta bu durumu kabullense de merakına yenik düşer. Bir gece Cupid uyuduğu sırada eline bir mum alır ve Cupid’e doğru yaklaşır. İşte tam karşısında duruyordur. Kusursuz tenine ek olarak bir çift de kanadı vardır sırtında. Psyche, Cupid’e hayranlıkla bakarken; tam o sırada eriyen mum, Cupid’in omzuna damlar. Cupid yerinden sıçrayarak uyanır. İhanete uğradığını düşünen Cupid, arkasına bakmadan kuleyi terk eder.

Cupid ve Psyche – Psyche raising his lamp to contemplate his wife Eros Ceiling painting by Charles Joseph Natoire    Kaynak: meisterdrucke.ie

Psyche günlerdir umutsuzca dolaşırken, son çare Cupid’in annesi Venüs’e gider. Sevdiği için elinden geleni yapmaya hazırdır. Venüs, Psyche’ye birbirinden zor üç görev verir. İki görevi de başarıyla tamamlayan Psyche için sıra son görevdedir. Bu zorlu görevde Psyche, yeraltı dünyasına inip Proserphone‘dan güzellik iksiriyle dolu kavanozu almalı ve Venüs’e götürmelidir. Ancak görevi başarıyla tamamlaması için bir şart vardır: kavanozu asla açmamalıdır. Psyche, yeniden merakına yenik düşer ve kavanozu açar.

Güzellik iksiri beklerken “karanlığın en derin uykusu” ile karşılaşır. Güzeller güzeli Psyche oracıkta derin bir ölüm uykusuna dalar. Onu kurtarabilecek tek kişi tabii ki Aşk Tanrısı Cupid’ten başkası değildir. Bunu duyan Cupid hemen Psyche’nin yanına uçar ve onu masumane bir öpücükle uyandırır.

İşte Canova tam da bu sahneyi tasvir etmiştir. Psyche bütün çabasıyla Cupid’e olan sevgisini en nihayetinde kanıtlamıştır artık. Tüm bu olayların devamında Psyche ve Cupid’in evlenilmesine izin verilir. Psyche artık Ruh Tanrıçası olarak anılmaya başlamıştır.

Cupid’in Öpücüğüyle Yeniden Canlanan Psyche: Heykele Bir Bakış

Cupid’in Öpücüğüyle Tekrar Canlan Psyche Heykeli Kaynak: pexels.com

Dramatik duyguları ve romantizmi bir arada yaşatan bu heykel, aşıklar şehri Paris’te Louvre Müzesi‘nin, Galerie Michel-Ange bölümünde sergileniyor. 1793’te yapılan heykel, neoklasisizm akımının en önemli eserlerinden biridir. Eser, Canova’nın başyapıtı kabul ediliyor. Yazının başında dediğimiz gibi heykeli anlamak için tek bir açıdan bakmanın yeterli olmuyor. Eleştirilerin bir kısmı bu yönden geldi. Bir başka eleştiri ise heykelin fazla erotik olmasıydı. Güçlü siyasetçilerle arasının iyi olması ve destekçilerinin varlığı, Canova’nın bu durumlardan olumsuz etkilenmemesini sağladı.

Esere ilk bakışta yoğun romantizm ve aşk hissediliyor. Cupid’in sevgilisini kurtarmak için adeta son anda yetişmiş gibidir; sağ ayağı geride, sol dizinin üzerinde zorlukla dengede durur fakat ifadesi tıpkı bir kahramanın ifadesi gibidir. Güç duruşuna rağmen Psyche’yi nazikçe kollarında taşır. Sevgilisi Psyche ise daha yeni uyanmıştır. Kolları Cupid’in kıvırcık saçlarına doğru uzanır, sanki ona sarılmak ister gibidir.

Cupid’in Öpücüğüyle Tekrar Canlanan Pscyhe Heykeli Kaynak: archaeology.wiki

Eserin çevresinde dolaştıkça birçok ayrıntı ortaya çıkıyor. Cupid’in meşhur aşk okları hemen yanına yerleştirilmiş. Psyche’nin arkasında ise bir kavanoz dikkat çekiyor. Evet, doğru tahmin ettiniz; bu, o kavanoz! Psyche’nin içinde güzellik iksirinin bulunduğunu sandığı fakat onu derin bir uykuya sürükleyen o kavanoz! Canova’nın bu işlediği bu detay, hikâyeyi bilenler için büyük anlam taşıyor.

Canova’nın ustalıkla işlediği ince mermer oyma tekniği, Cupid’in tüylü kanatları veya Psyche’nin bedenini örten yumuşak örtüyle yarattığı zarif detaylarda kendini gösteriyor. Bu incelikli dokular, Cupid’in ve Psyche’nin sert mermer görünümüyle tezat oluşturarak tenlerinin pürüzsüzlüğünü daha da vurguluyor.

İşte bu göz alıcı heykelin videosu!


Kaynakça

Ferando, Christina. “Antonio Canova (1757–1822).” The Metropolitan Museum of Art. Web. Erişim tarihi: 4 Kasım 2025

“Who Is Antonio Canova? 10 Things to Know.” National Gallery of Art. Web. Erişim tarihi: 4 Kasım 2025

“Antonio Canova Paintings, Bio, Ideas.” The Art Story. Web. Erişim tarihi: 4 Kasım 2025

Du Plessis, Alicia. “Psyche Revived by Cupid’s Kiss” by Antonio Canova – An Analysis.” Art in Context. Web. Erişim tarihi: 4 Kasım 2025

Bozoğlu, Begüm. “Cupid’in Öpücüğü ile Yeniden Canlanan Psyche Heykeli.” Arkeofili. Web. Erişim tarihi: 4 Kasım 2025

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.