Coldplay “Viva La Vida” Şarkı Analizi: Louis’nin Vedası

Editör:
Ayşenur Gedizli, Sudenur Sarıyıldız
İngiliz müziğinin özgün rock gruplarından Coldplay, doğaya karşı duyarlı ve romantik şarkılarıyla 1997’den beri, sevilerek dinlenir. Coldplay her albümünde mutlaka insana veya insanlığa her yönden bakmış ve o bakışı biz dinleyicilere, eşsiz müzik anlayışıyla beraber, aktarmıştır, bu nedenle en sevdiğim İngiliz Rock gruplarından biridir. Bu yazıda ise en sevdiğim şarkısı “Viva La Vida” neler anlatıyor, onlardan bahsetmek istiyorum.
youtubecom
“Viva La Vida”, İngiliz rock grubu Coldplay‘in 2008 yılında çıkan Viva la Vida or Death and All His Friends adlı albümünün oldukça bilinen şarkısıdır. Söz ve müzikte Chris Martin, Guy Rupert, Jonathan Mark ve William Champion olmak üzere tüm grup üyeleri yer alır. Albüm kapağında yer alan eser, Fransız Devrimini hikayeleştiren, Eugene Delacroix imzalı “Liberty Leading the People” adlı yağlı tablodur. Albüm kapağından da anlaşıldığı gibi, teması değişim ve onun getirdikleridir; Viva La Vida ise, tarihte önemli bir değişimin romantik bir yorumudur.
liberty-leading-the-people
brittanicacom

Şarkının Hikâyesi

1787-1799 arası süren Fransız Devrimi; orta sınıfın yükselişini, burjuvanın ve krallıkların yıkılışını getiren ve Avrupa’nın siyasi haritasını değiştiren önemli bir dönem olmuştur. Vatana ihanetten dolayı Fransız Ulusal Kongre tarafından suçlu ilan edilen Kral XVI. Louis, 1793 yılında Devrim Sarayı’nın önünde giyotinle idam edilmiştir. Kalabalık bir halk önünde giyotine getirilen Kral Louis’nin son sözleri, “Gentlemen, I am innocent of everything of which I am accused. I wish that my blood may be able to cement the happiness of the French.” (Beyler, suçlandığım her şeyden masumum. Umarım benim kanım, Fransızların mutluluğunu pekiştirir.) olmuştur. Coldplay işte bu sözleri yeniden yorumlayarak kralın son anlarını anlatmıştır.
brittanicacom
“I used to rule the world
(Ben yönetirdim dünyayı)Seas would rise when I gave the word
(Ben emir verince denizler çağlardı)Now in the morning, I sleep alone
(Şimdi sabahları tek başıma uyurum)Sweep the streets I used to own”
(Sahip olduğum sokakları temizlerim)

Bakış Açısı

Kral Louis; ülkeyi yönettiği dönemde orta sınıf fakirleşiyor, burjuva ve aristokrasi günden güne zenginleşiyordu. Bu yüzden halkın ondan nefret etmesi zor olmadı. Fakat Viva La Visa dinlerken beklenilenin aksine, halkın gözünden kralı kötüleyen sözler duymuyoruz. Açgözlü, vatan haini bir kralın son düşüncelerini kendi zihninden okuyoruz adeta.
chateauversaillesfr
“I used to roll the dice
(Ben risk alırdım)
Feel the fear in my enemy’s eyes
(Düşmanımın gözlerindeki korkuyu hissederdim)Listen as the crowd would sing
(Kalabalık şarkı söylerken dinlerdim)Now the old king is dead, long live the king
(Öldü şimdi eski kral, yaşasın yeni kral)One minute, I held the key
(Bir dakika, anahtar elimde)Next the walls were closed on me
(Yanımdaki duvar kapandı bana)And I discovered that my castles stand
(Ve fark ettim ki kalelerim duruyor)Upon pillars of salt and pillars of sand”
(Tuz ve kum torbaları arasında)

Kralın Kabullenişi

Halkın dört gözle beklediği kurtuluş, Kral Louis’nin ölümüyle beraber gelecekti. Krallık son bulacak, herkes eşitlik içinde yaşayacaktı. Lüks ve refah içinde yaşamış Kral Louis; şarkıdan anlaşılacağı üzere, idamını kabul ederek yürüyor giyotine. Fransız halkı ile beraber, doğa da idamın yolunu açmaya çalışıyor. Benim açımdan şarkı; Kral Louis’in, Tanrı’nın da isteğinin bu yönde olduğunu hissedip kaçınılmaz sonunu kabul edişini yansıtmıştır.
meisterdurckeuk
“It was a wicked and wild wind
(Fena ve çılgın bir rüzgardı)
Blew down the doors to let me in
(Beni alsın diye kapıları yıktı)Shattered windows and the sound of drums
(Pencereler, ve davul seslerini paramparça etti)People couldn’t believe what I’d become”
(İnsanlar ne hale geldiğime inanamadı)

Pişmanlık

Yaşamının son anlarında olduğunu bilen krala yüklenen pişmanlıklar, pek fayda etmeyecektir. Coldplay’in burada söz sanatları sayesinde biz dinleyicilerin böylesine bir kralı onun gözünden görerek empati kurmamızı sağlamıştır.
“Revolutionaries wait
(Devrimciler bekliyor)For my head on a silver plate
(Gümüş tepside başımı)
Just a puppet on a lonely string
(Sopada bir kukladan ibaret)Aw, who would ever wanna be king?”
(Kim kral olmak isterdi ki?)

Kralın Son Anları

Nakaratta, Kral Louis kendi sonunu kabul etmiş, giyotinin başında düşündüklerini dinleriz. Şarkılar onun için söylenir, Kral Louis günahlarını aklamaya çalışır kendi içinde.
brittanicacom
“I hear Jerusalem bells a-ringin’
(Duyuyorum, Kudüs çanları çalıyor)
Roman Cavalry choirs are singing
(Roman Şövalye Korosu söylüyor)Be my mirror, my sword and shield
(Aynam, kılıcım, zırhım ol)My missionaries in a foreign field
(Görevlilerim bambaşka yerde)For some reason, I can’t explain
(Nedense açıklayamıyorum)I know Saint Peter won’t call my name
(Aziz Peter beni anmayacak biliyorum)Never an honest word
(Bir dürüst kelimem olmadı)But that was when I ruled the world
(Ama bu ben dünyayı yönettiğim zamandı)”
İngiltere rock müziğinin sevilen grubu Coldplay; Viva La Vida ile, tarihi bir kişiliğe empatik bir bakış atıyor. Bunu yaparken müzikten alacağınız zevki unutmuyor. Başarılı grup; doğa, insanlık ve eşitlik gibi herkese hitap eden şarkılar çıkarmaya, aşkı ve romantizmi en sade hâliyle anlatmaya ve içimizdeki güzelliği hatırlatmaya devam ediyor.
Son olarak Viva La Vida’yi bu edindiğiniz bilgilerle bir daha dinleyelim.


Kaynakça

“The Execution of Louis XVI.” Origins, Ohio State Üniversitesi, Web. Accessed 26 Ekim 2024.

“French Revolution.” Encyclopædia Britannica, Encyclopædia Britannica, inc., 29 Eylül 2024, Web.

Paton, Matthew. “LOUIS XVI’S LAST WORDS – REDISCOVERED EXECUTIONER’S ACCOUNT TO BE OFFERED AT CHRISTIE’S .” Christie’s, 8 Nisan 2006.

Kapak GörseliWeb. Erişim Tarihi: 27.10.2024

Beril Aylis Çiftçi
Beril Aylis Çiftçi
Şarkı dinlemeyi, üzerinde konuşmayı, detaylardan bahsetmeyi severim.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Notting Hill: Londra’nın En Renkli Yüzü

Notting Hill; renkli sokakları, pazarı ve kültürel dokusuyla Londra’da hem ruhunuza hem gözünüze hitap eden özel bir semttir.

Dostoyevski’nin Rus Edebiyatı Üzerindeki Etkisi

Dostoyevski, Rus edebiyatında sadece bir isim değil aynı zamanda döneminin edebiyat anlayışına da yön veren önemli bir yazardır.

Söylenti Radarında Bu Ay: Isaac Winemiller

Isaac Winemiller, sakin melodileri ve içe dönük sözleriyle müzikal yalnızlığı estetik bir deneyime dönüştürüyor. Bu ay Söylenti Radar'ında onunla tanışın!

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Editor Picks