Farklı disiplinlerde yer alan, farklı estetik kaygılara sahip sanatçıları tek bir çatı altında toplamayı amaç edinen “Gru Sanat Galerisi” Şubat 2021’de açıldı.
Kendi deyimleriyle “Sanatta bağımsızlığı, çok sesliliği, paylaşılabilirliği destekleyen bir çağdaş sanat galerisi” olarak “intro” adını verdikleri ilk sergilerini Mart ayında açtılar. Seçkide birçok sanatçının resim, kolaj, fotoğraf ve dijital illüstrasyon gibi farklı tekniklerle oluşturulmuş elliden fazla eserini bir araya getirdiler.
Mayıs ayında, kağıt üzerindeki çalışmaları bir araya getiren kolektif sergi “Kağıttan Kaplan”ı düzenlediler. Kağıttan Kaplan sergisi ismini “güçlü görünen ama aslında zararsız olan objeler” anlamına gelen, tehdit gibi duran ama özünde etkisiz olan ve direnemeyen yapıları tanımlamakta kullanılan bir Çin deyiminden almış. Yapılan çalışmalar kağıt üzerinde olduğunda sanat tarihinde daha arka planda kalırken, sanatçıyla kimi zaman daha samimi bir ilişki kurdukları da yadsınamaz.
Sergi de şu sorudan yola çıkmış: “Kağıttan Kaplan’ın kim olduğuna zaman karar versin, dijitalleşen sanat mı, analog sanat mı? Ya da her ikisi birlikte mi yaşayacak?”

Temmuz’da Ekinakis’in toplumun bir parçası olmasına rağmen nasıl iletişim kurulacağını bilmeyen bireyi ele alan “Commune – Community – Communication” sergisi, Eylül’de Lepedibo’nun güzellik kavramını sorgularken hissedilen duyguyu ve ruhu ele alan “Hepimiz” sergisi sanatseverlerle buluştu.

İzmir Urla’da lokal taş ev mimarisinden esinlenen galerilerinin kapılarını şimdi de Cemal Demir‘in “Arada Burada” isimli kişisel sergisi için açtılar. Sergi Demir’in 1993 – 2019 yılları arasında ürettiği soyut ve figüratif çalışmalarının derlemesinden oluşuyor.
Figüratif çalışmalarında sinematik ve teatral bir anlatı ortaya koyarken, bir hikayeden alınan anlarla birleşerek seyircinin hayal gücünü harekete geçirir, meraklanan izleyicilerin merak duygusunu kamçılarken onlara parçaları birleştirme olanağı sunar.

Çoğunlukla monokrom bir palet kullanarak ürettiği soyut çalışmalarında daha doğaçlama bir akış içerisinde olduğu, figüratif çalışmalarında kullandığı kurgusal dilden uzak kaldığı gözlemlenmektedir.
Ekim ayında açılan sergi, 19 Aralık Pazar gününe kadar Gru Sanat Galerisinde sanatseverlerle buluşmaya devam edecek.