Çalıkuşu: Türk Modernleşmesinde Kadın Kimliği

Editör:
Asya Yüce

Batı’da yaşanan entelektüel, politik, sosyal ve teknolojik gelişmelerin etkileriyle 19.yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu modernleşme sürecine dahil olmuştur. Osmanlı’da Tanzimat Fermanı ışığında gerçekleşen modernleşme sürecinde ortaya çıkan Türk modernleşmesi olgusu Cumhuriyet dönemi ile devam etmiştir. Bu yazıda Türk modernleşmesi sürecinde kadın kimliğinin karmaşık ve dönüşen yüzünü Reşat Nuri Güntekin’in benzersiz Çalıkuşu romanı üzerinden inceleyeceğiz.

Modernleşmeyle Beraber Değişen Kadın Kimliği

Kaynak rubasamcom

Osmanlı’da sayısız yeniliğin yolunu açan Tanzimat Fermanı, Batı karşısında alınan askeri yenilgiler sebebiyle askeri ve hukuki alanda yapılan reformları kapsar. Tanzimat Fermanı’nın öncelikli hedefi devletin modernleştirilmesidir. II. Abdülhamit’in tahtan indirilmesiyle beraber Türkiye’de çok canlı bir fikir faaliyeti başlamıştır. 1918’e kadar Batının bütün yeni felsefi ve sosyolojik eğilimleri Türkiye’de savunucular bulmuş ve bu hareketler sadece kuramsal alanda kalmayarak hayata da etki etmiştir (Ülken, 1963: 28).

Osmanlı’da modernleşme süreciyle değişen kavramlardan biri de kadın kimliği kavramıdır. Modernleşmeyle kadının toplumdaki konumunda, rollerinde de değişimler ve dönüşümler meydana gelmiş, kadınlara birçok sosyal hak tanınmıştır. Kadın nüfusunun sayımı yapılmış, cariyelik kurumu kaldırılmış, kız ve erkek çocuklarına eşit miktarda miras verilmesi kararlaştırılmıştır. Aynı zamanda kadınlara siyasi ve hukuki haklar sağlanırken eğitim alanında da düzenlemelere gidilmiştir: “1869 yılında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi kabulüyle, kız çocuklarının eğitimi tıpkı erkek çocuklar gibi zorunlu hale getirilmiş, kız rüştiyeleri, kız sanat okulları, kız öğretmen okulları açılmıştır” (Gelgeç Bakacak, 2009: 630 akt. Demir, 2021: 319).

Tanzimat Dönemi ile girilen modernleşme süreci öncesinde kadının görevi eşi, çocukları ve eviyle ilgilenmekti. Bu doğrultuda kadının kimliği de bu görevlerle bağlantılı olarak eş ve anne olarak sınırlıydı. Bu toplumsal beklentiler ahlak, inançlar gibi birçok etkenle şekillenmiştir.

Modernleşme Sürecinde Kamusal Alanda Kadın

Kaynak dunyabizimcom

Sekülerleşme, modernleşme ile geleneksek ataerkil düşünce yapısına karşın kadın kamusal alanda yer edinmeye başlamıştır. “Osmanlı’nın son döneminde modernleşme girişimleri doğrultusunda kadınların hem söylemsel hem de örgütlenme bakımdan kamusal alanda görünür olmaya başlamaları kadınların talepleri doğrultusunda gelişmeye başlamıştır” (Dalfidan, 2012:1). Bu noktada da kadın dernekleri kurulmuş, kadın dergileri yayımlanmıştır. Kamusal alanda görünür olmaya başlayan kadınlar; öğretmenlik, ebelik, hemşirelik gibi mesleklerde istihdam edilmeye başlanmıştır. Dernek ve kadın dergilerinin Millî Mücadeleye olan katkısı oldukça büyüktür. Hem sağlık hizmetlerinde görev alan hem de cephelerde savaşan kadınlar Kurtuluş Savaşı’nda büyük rol oynamışlardır: Halide Edip Adıvar (onbaşı), Fatma Seher Hanım (Kara Fatma), Kılavuz Hatice, Tayyar Rahmiye, Gördesli Makbule Hanım, Nezahat Hanım, Binbaşı Ayşe, Süreyya Sülün Hanım ve daha niceleri (Kurnaz, 1991: 123). Modernleşmenin beraberinde getirmiş olduğu kültürel değişimlerin ve dönüşümlerin öznesi olan kadın, modernleşme projesinin ulusal aktörüdür.

Çalıkuşu Romanında Modernleşme ve Türk Kadını

Çalıkuşu 1966 Kaynak twittercom

1922 yılında Vakit Gazetesinde yayımlanan Çalıkuşu romanının ana teması aşk ve gurur çatışmasıdır. Fakat bununla beraber romanda yabancı okullar sorunu, Anadolu’da yoksulluk, Osmanlı eğitim politikası, kültür çatışması gibi pek çok toplumsal konu yer alır. Anadolu’nun kültürel ve sosyolojik bir betimlemesinin yapıldığı bu yapıtta “ana karakterinin kadın olması ve olayların kadınlar ekseninde şekillenmiş olması, dönem koşullarında dikkat çekicidir” (Demir, 2021: 325). Eserde ana karakter olan Feride idealist, özgürlükçü bir öğretmendir. Feride’nin din otoritesini ikinci plana atarak öğretmenlik yaptığı okullarda, önemli bir dini-kültürel simge özelliği bulunan başörtüsü takmadığı görülmüştür. Fakat hem toplumun değerleriyle çatışmaktan kaçındığı için bazen örtünen, aynı zamanda modernlik anlayışı kapsamında farklı elbiseler giyen ve makyaj yapan Feride, gelenek ve modernlik paradigmalarına uyumlu bir kadın profili oluşturur (Sancar, 2014: 131 akt. Demir, 2021:328).

Çalıkuşu Feride olarak Türkan Şoray Kaynak twittercom

Feride karakterinin çizmiş olduğu ayakları üzerinde durmaya çalışan, engellerle karşılaşsa dahi ilerlediği yoldan vazgeçmeyen kadın profili takdir edilesidir. Zorluklara karşı göğüs geren, bekar bir kadın olarak kamusal alanda olan Feride’nin karşılaştığı engeller çoğu zaman erkeklerin “gönlünü çalmasından”, dedikodu çıkmasından kaynaklıdır. Feride’nin arkasında herhangi bir erkek olmaması, bağımsız şekilde ayaklarının üstünde duran bekar bir kadın olması, erkek iktidarını rahatsız etmiştir. “Feride’nin cinsellikle bütünleştirilen ontolojik varlığı, eğitim, toplumsal rol, statü gibi unsurlarla değiştirilememesiyle de engeller ortaya çıkmıştır” (Demir, 2021: 329). Yani Feride’nin bekar olması cinsel kimliğinin öğretmen kimliğinin önüne geçmesine sebep olmuştur.

Ahlak, gelenek, inançlar gibi etkenler de Feride’nin hayatında zorluklar çıkartmıştır. Bursa’da görevli Hacı Kalfa’nın Feride’nin okula girerken takması için başörtü vermesi, okul müdürünün Feride’nin makyajından dolayı sınıfa girmesinin caiz olmadığını belirtmesi, köy muhtarının da okul müdürüyle aynı tutumda olması bu engellerden birkaçıdır. Erkeğin otorite sahibi olabilmek adını kadını daima aşağıya çekmeye ve bunu ahlak, inanç başlığı altında temellendirerek kendini haklı konuma getirmeyi çalışması kendi kimlik ve kişiliğindeki eksiklikten kaynaklanır. Feride’ye takılan “İpekböceği“, “Gülbeşekeri” takma isimler de cinsiyetçi ve ataerkil bir yaklaşım temellidir. Evli kadınlara takma isim verilmezken Feride’nin bekar olmasından kaynaklı olarak güzelliğine ithafen takma isim takmak erkekler için bir sorun teşkil etmez.

Mürebbiyelik Anlayışı Üzerinden Eğitim Sistemi Eleştirisi

Kaynak editionscovecollectiveorg

Yapıtta eleştirilen diğer bir unsur ise mürebbiyeliktir. Mürebbiyelik, sistemli bir eğitim almamış, sadece Batılı olduğu için modern ve çağdaş eğitim vereceğine inanılan kadınların, evlerde Osmanlı ailelerin çocuklarının eğitim vermesidir. Batılılaşmanın yanlış anlaşıldığının en bariz örneklerinden biri mürebbiyelik anlayışıdır” (Akyüz, 1982: 142; Sancar, 2004: 206 akt. Demir, 2021: 330). Milli bir eğitim politikasının yoksunluğundan ortaya çıkan mürebbiyelik; çoğunlukla yabancı kadınların evde çocuklara eğitim vermesi, yetiştirmesidir. “Feride, İzmir’de bir ailenin konağında Fransızca dersleri vererek bir nevi mürebbiyelik yapmıştır. Bu mürebbiyelikten kendisi de memnun olmamış kısa zaman sonra konakta bir erkek tarafından tacize uğramıştır. Feride, mürebbiyelik anlayışı üzerinden Türk eğitim sisteminin ve eğitim bürokrasisinin eleştirisini yapmıştır. Öğretmen atama kadrolarının liyakata göre değil iltimas ve kayırmacılığa göre yapıldığın mesajını veren Feride, milli, kapsayıcı bir eğitim politikasının (kadın ve erkek eşitliği anlayışının) gerekliliğine vurgu yapmıştır” (Tonguç, 1947: 5; Uludağ, 2008: 78, 90 akt. Demir, 2021: 331).

Sonuç olarak ataerkil düşünce yapısının çok baskın olduğu o dönemde Feride; özgürlükçü, bekar, kamusal alanda yer edinmiş bir kadındır. Toplum, aile kurmak ve çocuk sahibi olmanın kadının tek görevi olarak görürken Feride için bu beklentiler öncelikli bir yere sahip değildir. Eleştirel feminist yaklaşım temelinde Feride, sosyal ve ekonomik olarak özgür, bağımsız bir kadın kimliğini ve kişiliğini temsil etmesinden dolayı Osmanlı-Türk modernleşme süreci içinde kendisinden sonra gelecek kız çocuklarına ve kadınlara örnek teşkil etmesi bakımından oldukça önemlidir (Demir, 2021: 335).

Çalıkuşu romanından alıntılar için Reşat Nuri Güntekin – Çalıkuşu | 20 Alıntı başlıklı içeriğe erişebilirsiniz.

Kaynakça:

Dalfidan, F. (2012). Türk modernleşmesi sürecinde değişen kadın kimliği: Muhafazakâr kadınların kamusal alandaki görünürlüğü üzerine sosyolojik bir değerlendirme. Adnan Menderes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyoloji Anabilim Dalı.

Demir, E. (2021). Çalıkuşu Romanı: Cumhuriyet Dönemi Öğretmen Kadın Kimliği İnşasının Toplumsal Cinsiyet Normları Bağlamında Yorumlanması. Sinop Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 5 (2), 317-340.

Ülken, H. Z. (1963 ). Türkiye’nin Modernleşmesi ve Bu Hareketin Öncüleri Olan Türk Düşünürleri. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 11 17-30.

Kurnaz, Ş. (1991). “Cumhuriyet Öncesinde Türk Kadını (1839-1923)” T.C. Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı Yayınları.

Kapak görseli: novelheroes.com

2 YORUM

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Notting Hill: Londra’nın En Renkli Yüzü

Notting Hill; renkli sokakları, pazarı ve kültürel dokusuyla Londra’da hem ruhunuza hem gözünüze hitap eden özel bir semttir.

Dostoyevski’nin Rus Edebiyatı Üzerindeki Etkisi

Dostoyevski, Rus edebiyatında sadece bir isim değil aynı zamanda döneminin edebiyat anlayışına da yön veren önemli bir yazardır.

Söylenti Radarında Bu Ay: Isaac Winemiller

Müzikal yalnızlığı bir estetik tercih haline getiren Isaac Winemiller, duygusal derinliğiyle bu ay Söylenti Radar’ında öne çıkıyor.

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Editor Picks