Bulgaristan, klasik rotaların ötesinde keşfedilmeyi bekleyen birçok saklı güzelliğe de ev sahipliği yapıyor. İnsanlar merkezi şehirleri ziyaret etmeyi seçse de, merkezi şehirlerin çok yakınlarında gizli hazineler de yatıyor. Hep aynı rotalardan sıkıldıysanız “görülmeye değer” yerler arıyorsanız, işte klişeleşmiş lokasyonların dışında mutlaka görmeniz gereken yerler…
Tsigov Chark, Batak – Rodopların Sessiz Kıyısı

Plovdiv’e yaklaşık olarak 2 saatlik bir mesafede bulunan Tsigov Chark, Batak bölgesinin içerisinde yer alıyor. Batak bölgesini ise Pazardjik (Pazarcık) şehrine bağlı bir ilçe olarak düşünebilirsiniz. Bazen bir yere gittiğinde, oranın enerjisi seni tamamen içine çeker ya… İşte Tsigov Chark benim için öyle bir yerdi. Oraya ilk vardığımda gözlerimin önüne serilen manzara o kadar etkileyiciydi ki, birkaç dakika sadece nefes alıp izlemekle yetindim. Burası Batak Gölü’nün kıyısında, Rodop Dağları’nın gölgesinde saklı kalmış bir doğa harikası. Kalabalıklardan uzakta, sessizliğin içinde kaybolmak isteyenler için bulunmaz bir nimet.

Buraya varır varmaz ilk işim Batak Gölü’nün kıyısına inmek oldu. Suyun yüzeyi neredeyse tamamen hareketsizdi, adeta bir ayna gibi gökyüzünü yansıtıyordu. Sabahın erken saatlerinde hafif bir sis tabakası gölün üzerine yayılmıştı ve güneş yükseldikçe bu sis usulca dağıldı. Suya düşen çam ağaçlarının yansımaları o kadar netti ki, doğayla göl arasında bir sınır olup olmadığını anlamakta zorlanıyordum.

Eğer buraya gelirseniz, doğanın tam ortasında kalabileceğiniz birçok seçenek var. Bölgede birkaç otel de var ama bence buraya kadar gelmişken küçük, sıcak bir dağ evi ya da bungalov kiralamak en iyisi. Kimisi odun sobasıyla ısınıyor, kimisinde ise geniş bir teras var. Burası kışın hareketli olduğu kadar yaz mevsiminde de hareketli. Ben burayı farklı mevsimlerde de ziyaret ettim. Akşamları göl kenarında oturup yıldızları izlemek istiyorsanız, bu evlerden birinde kalmanızı öneririm. Çünkü burada gece gökyüzü bambaşka!

Yemek için tercih edilebilecek farklı seçenekler mevcut. Bulgaristan’da oldukça geniş bir meyhane kültürü ve konsepti mevcut; burada hem buraya özgü yemekleri deneyimleme fırsatınız var hem de yanında ister alkollü ister alkolsüz yerli içecekleri deneme şansınız var. Direkt olarak gölün kenarındaki Octrova Meyhanesi, hem güzel bir yemek deneyimi hem de eşsiz bir manzara sunuyor. Yemekler çok lezzetli, çok fazla seçenek var. Biz şopska salatası ve domuz kaburga tercih ettik. Domuz tüketmeyenler için dana eti seçenekleri veya tavuk seçenekleri de var. Yancı olarak da çıtır tavuk ve Bulgaristan’ın neredeyse her noktasında karşınıza çıkabilecek kartofi tercih ettik. Aslında kartofi derseniz her yerde aşağı yukarı böyle üstünde beyaz peyniriyle patates kızartması geliyor, ama bazen kartofi sas sirene diye belirtmek de gerekebilir. Fiyatlar manzaralı bir yer için oldukça uygun. Yan tarafta kamp alanları da var, otelde veya bungalovda kalmak istemeyen karavanla veya çadırla kamp alanında da konaklayabilir.
Shiroka Polyana, Kaval Tepe – Romantik ve Huzurlu Bir Kaçış

Burası, Batak Gölü’ne çok da uzak değil ama Tsigov Chark’ın aksine çok daha el değmemiş ve bakir bir doğaya sahip. Buraya gelirken yollar daralıyor, etrafın tamamen çam ağaçlarıyla sarıldığı o noktada adeta başka bir dünyaya giriş yapıyorsunuz. Arabanın camlarını açtığınızda içeriye dolan çam kokusu bile burada olmanın ayrıcalıklı bir his olduğunu kanıtlıyor. Göl kıyısında ufak iskeleler var ve bu iskelelerden birine oturup suyun üzerinde süzülen balıkçı teknelerini izlemek gerçekten huzur vericiydi. Günün erken saatlerinde birkaç balıkçı sessizce suya ağlarını bırakıyor, beklerken çaylarını yudumluyordu.

Buraya gelirken en büyük ikilemim şuydu: Çadır mı kurmalıydım, yoksa küçük bir bungalovda mı kalmalıydım? Hava koşullarından ötürü, doğayla daha iç içe olmak adına kamp yapmak istesem de bungalov da gözüme çok cazip göründü. Gölün kıyısında birkaç kamp alanı var ama bence en güzel noktalar, ormanın içine biraz daha ilerledikçe çıkan, gölü yüksekten gören yerler. Görüş açımda gölü rahat bir şekilde görebileceğim Romantika Forest Holiday Village’da konaklamayı tercih ettim. Ben buraya en son mayıs ayında geldim, fakat kış aylarında da bambaşka masalsı bir atmosfere bürünüyor. Yazımın Tsigov Chark kısmından da görülebileceği gibi, burası da kış tatili için tercih edilebilecek bir lokasyon.

Bungalov evlerine yakın bir şekilde işletmenin restoranı yer alıyor. Restoranda yine oldukça fazla seçenek var, ama benim yemenizi tavsiye ettiğim bir lezzet var ki, o da geyik eti. Genellikle yahni olarak servis ediliyor ama dönem dönem değişiklik gösterebilir. Hayatımda ilk kez geyik eti deneyimliyordum o yüzden biraz da gergindim aslında; ama yediğim lezzet benim çok hoşuma gitti. Et seçen biriyseniz veya etle aranız iyi değilse çok hoşunuza gitmeyebilir ama farklı lezzetler arıyorsanız kesinlikle şans verin derim.

Vasil Kolarov Rezervuarı, Golyam Beylik – Kamp ve Gezi Alanı

Golyam Beylik olarak bilinen alan, Tsigov Chark ve Shiroka Polyana bölgelerinin tam ortasında kalıyor. Bu bölgelerin kalbi de diyebiliriz. Yerel halk tarafından Vasil Kolarov olarak biliniyor. Vasil Kolarov eski Bulgaristan başbakanlarından biri. Sosyalist yönetim döneminde Golyam Beylik Rezervuarı adı yerine saygı göstergesi olarak Vasil Kolarov ismi tercih edilmiş, günümüze de bu şekilde gelmiş. Yine de iki ismi de kullanılıyor.

Vasil Kolarov’a ulaştığımda, buranın ne kadar sessiz ve huzurlu olduğunu fark ettim. Sanki zaman burada durmuş gibi. Köyün dar taş yolları, eski Bulgar ve Osmanlı mimarisinin iç içe geçtiği taş evler, yıllara meydan okuyan camiler ve kiliseler burayı özel kılıyor. Ama bölgenin en önemli özelliği kampçıların ve bisiklet sporuyla ilgilenenlerin burayı sıklıkla tercih ediyor oluşu. Eğer yemek konusunda meraklıysanız, burada mutlaka geleneksel Rodop mutfağını denemelisiniz. Köyde birkaç küçük lokanta var ve en meşhur yemeklerden biri “Patatnik” yani patatesli ve peynirli börek. Ayrıca ev yapımı yoğurt ve köyde üretilen ballar da muhteşem lezzetler arasında.

Ayrıca, bu rotada biraz daha ilerleyerek oldukça güzel bir balık tutma alanına da gelebilirsiniz. Beylik‘te bu balık tutma alanında, isterseniz oltayla birlikte balığı siz tutuyorsunuz, isterseniz de parasını veriyorsunuz sizin için tutuyorlar. Biz balık tutma zevkini yaşamak için kendimiz tutmak istedik. Biraz uğraştırdı ama sonunda güzel balıklar yakalayabildik. Bu bölgeye özgü kırmızı benekli alabalık ve klasik alabalıklar, bölgenin en lezzetli ve yağlı balıklarından. Izgarası da, tavada yağda yapılan hali de çok güzel oluyor. Biz ızgara yapıp afiyetle yedik.

Sonuç olarak, Bulgaristan’a seyahat edeyim ama daha özel yerler de göreyim diyorsanız bu rota tam size göre. Plovdiv‘e gelmişken arabanız varsa kendi arabanızla, yoksa da araba kiralayarak bu kısa mesafedeki oldukça güzel yerlere ulaşabilirsiniz. Ulaşım olarak benim size tavsiyem, Bulgaristan içindeki her yerde arabayı tercih etmeniz olacaktır. Plovdiv’in kendi içerisinde toplu taşıma olsa da yerel halk ile dil aracılığıyla anlaşabilmek işinizi biraz zorlaştırabilir; çünkü Plovdiv’de, Sofya’da olduğu kadar ingilizce bilen insan sayısı yok denecek kadar az. O yüzden araba kiralamanızı öneririm.

Bu büyülü yerleri gördükten sonra, büyüsüne kapılıp tekrar tekrar ziyaret etmek isteyeceksiniz. Aileyle ve kalabalık arkadaş gruplarıyla gidilebilecek, çiftlerin de romantik bir aura yakalamak için tercih edebileceği en güzel lokasyonları sizin için kendi tecrübelerimle özetlemeye çalıştım. Umarım bu saklı cennetler, sizin için de unutulmaz anılar biriktireceğiniz yerler olur. Keşfetmeye açık olan herkes için Rodop Dağları ve çevresi, her ziyaretinizde sizi yeniden büyüleyecek güzellikler sunmaya devam edecek.
Kaynakça