Yıldızlı bir gecenin ortasında Vincent Van Gogh uyandığında fark etti ki artık göğün altında değil içindeydi, parlayan yıldızlardan birine dönüşmüştü. Yarattığı her şeye bir parça kattığı ruhunun esintisi, eğilen başaklar gibi kulağımızı okşasaydı ne duyardık? Bu yazıda sizlerle “Buğday Tarlası ve Kargalar”ı inceleyip, ona kulak vereceğiz.
Buğday Tarlası ve Kargalar’a Kısa Bir Bakış

Eserin Bitiş Tarihi 10 Temmuz 1890
Eserin Yaratılış Yeri Auvers sur Oise Fransa
Eserin Bulunduğu Yer Van Gogh Müzesi Amsterdam
Eserin Gerçek Boyutu 505 cm x 103 cm
Dönem 19 Yüzyıl
Tür Manzara
Stil Ard İzlenimcilik
Teknik Yağlıboya
Materyal Tuval
Diğer İsimleri Ekin Tarlası ve Kargalar Kargalarla Buğday Tarlası
Van Gogh 1890 yılının temmuzunda, net bir tarih olmamakla birlikte tahminen ölümünden iki hafta önce Buğday Tarlası ve Kargalar‘ı resmetmiştir. Sanatçı, kalın ve belirgin fırça darbelerinin kullanıldığı impasto tekniğini icra ederek eserin vuruculuğunu desteklemiştir.
Son eseri olup olmadığı gibi konusu hakkında da tartışmalar sürmektedir. Tabloyu incelediğimizde genel olarak ölüm, yaşam, umut ve umutsuzluk arasında bocalarız, tıpkı Van Gogh gibi.
Yaşamın simgesi olan buğdaylar, fırça darbelerinin yönüne bakacak olursak savrulmaktadır. Gökyüzünde kopan fırtına ve yaygın inanışa göre ölümün simgesi olan kargalar eserde bulunan yaşam imgelerini geri plana atar. Melankoli ressamın yüreğindeki iyi dilekleri bir bir uçurmaktadır. Yol, belirsizlik hissini tetikler; nereden gelir? nereye gider? Geçmiş ve geleceği hatırlatır, Van Gogh’un belki de hayatı boyunca taşıdığı en derin yarası belirsizliktir.
Tablo hakkında bazı teoriler vardır ki bunlardan biri gökyüzündeki kargaların Van Gogh’un kendini karnından vurduğunda sesten ürktüğü için uçtukları yönündedir. Ancak bazı sanat tarihçileri bu tablonun sanılanın aksine olumlu mesajlar verdiğini düşünür: örneğin yol huzura kavuşmanın sembolüdür ve genel hava yaşamla ölümün uyumunu ve umudu simgeler.
Belirli bir kesim, ölümüne en yakın eserlerinden biri olması, intihar ettiği (bu konu da halen tartışılmaktadır) yer olan buğday tarlasına benzemesi Buğday Tarlası ve Kargalar‘ı diğer buğday tarlası tablolarından farklı kılarak sanatçının romantik bir vedası olarak görür.
Vincent Van Gogh’un Sessiz Çığlıkları 1. Perde
1) Virginio Aiello – Pigalle
Piyanistin melodileri, bizi Van Gogh’un uyandığı sakin ama huzursuz sabahlardan birine götürür, düşünceleri onu buğday tarlalarının arasında, kalbinde hissettiği ağırlıkla yürütür, rüzgar elbiselerini savururken yakınından bir kuş sürüsü geçip gider. tuvalini, şövalesini kurar, taburesine oturur. önünde serilen manzaraya baktığında o artık Vincent değil tabloyu izleyiciye taşıyan bir göz ve onun parçasıdır tabloya baktığımızda göz göze geliyoruz ve zaman bir anlığına duruyor
2) Toshifumi Hinata – Reflections
Toshifumi, Reflection ile yaraları kabullenişin hüznünü anımsatıyor. Kemanın sesi bir iç çekiş gibi yükselip alçalırken sanki arşe ile Van Gogh’un nefes alıp verişini dinliyoruz. Tuvalin karşısında sakin bir şekilde tabloyu resmederken bıraktığı her fırça darbesi aslında kendi içinde karanlık kalmış yerler için bir adım. Yıldız, ay, ışık kelimeleri hep Van Gogh’u akla getirdi ve onun simgesi haline geldi. Işığa şahit olanlar, parlaklığıyla mest olurlar ama onu hakkıyla hayal eden ve görenler ona hiç rastlamamış kişilerdir.
3) Hendyamps Studios, Aimee Norris – Beginning To End
“Tüylerini dökme – tüy değiştirme – vakti kuşlar için neyse, biz insanlar için de düşkünlük ve mutsuzluk dönemleri aynı zor zamanlar. Böylesi bir tüy dökme döneminde ömrü boyunca kalabilir kişi, ya da atlatır, yenilenmiş olarak yaşama döner… Ama ne olursa olsun, başkalarının gözü önünde yapılamaz bu, çünkü hiç de eğlenceli değil… Öyleyse saklanmaktan başka çare yok.”
Beginning To End ile ressamın kendisiyle olan savaşını ve gelgitli ruh halini deneyimliyoruz. Aimee Norris, çello ile adeta bütünleşiyor ve bize kalbimizden duyduklarımızla eşleşen bir ağıt sunuyor. 19. yüzyıla gidiyoruz ve ellerimizi pencerenin pervazına dayamış, göz alabildiğine uzanan buğday tarlalarını seyrediyoruz. Yaklaşan fırtına kargaları ürkütüyor. Van Gogh zihnini bu tarlaya benzetiyor; üçe ayrılan yolda nereye gideceğini bilmeden yürüyor, düşünceleri gök gürültüsünün yerine gürlemeye başlıyor, onu hayatta tutan son yaşam kaynakları olan buğdaylar kuvvetli rüzgarlarla eğiliyor. Uçup giden umut kırıntıları mı yoksa onu yalnız bırakan insanlar mı bilmiyor. Baktığı yerde gerçekten ölümünü mü görüyor?
Vincent Van Gogh’un Dışavurumu 2. Perde
4) Agnes Obel – Riverside
Ressam kendisiyle savaş halindedir. Kimi zaman geçirdiği psikolojik krizlerde hüznü beden bulur ve sorgulamaları onu istemediği sonuçlara götürür. Şarkının sakin havası, tabloya bakışımızı yumuşatıyor ve içimizdeki kargaşa biraz yumuşasa da bakışlarımız donuklaşıyor.
“Oh my god, ı see
(Aman tanrım, görüyorum)
How everything is torn in the river deep
(Nehrin derinliklerinde her şeyin nasıl da paramparça olduğunu)
And I don’t know why
(Ve bilmiyorum neden)
I go the way Down by the riverside”
(Nehir kenarına gittiğimi)
5) Hail The Sun – Devaluation
Van Gogh içinde yükselen kederin onu buğday tarlasına doğru yürüttüğünü fark ediyor. Her şey kafasında düşündüğü gibi; kargalar sürü halinde orada, hava kasvetli, rüzgar yüzüne çarpıyor. Ellerini iki yanına düşürüyor fakat bu kez eli boş değil. Şarkının yükseliş aşaması, silaha son bakışını ve yavaşça kendine doğrulttuğu anı resmediyor. Kargalar duydukları sesle ürküp havalanıyor ama henüz geç değil.
“In the end I realize we’re dust from the stars
(Sona geldiğimizde anladım ki bizler yıldızlardan geriye kalan bir tozuz)
A strange sensation is all that we are
(Garip bir his tüm benliğimiz)
And we wanna be more even though we’re unsure of the space we’re in
(Ve bulunduğumuz yerden emin olmasak da daha fazlası olmak istiyoruz)
I don’t mean anything and the value I bring isn’t worth a cause”
(Hiçbir şey ifade etmiyorum ve sahip olduğum değerin hiçbir nedeni yok)
6) Liana Flores – Rises The Moon
“Değişmenin eşiğindesin ve kendine gelinceye kadar biraz bitkinlik duyarsan hiç şaşmam. Öyle anlar vardır ki sanat hayatında, insan hayalinde canlandırdığı ve hiçbir zaman gerçekleşmeyecek ideal hayatın özlemini duyar, hep özler durur yeni baştan.”
Liana Flores, Rises The Moon‘da hayatın ne kadar çalkantılı olursa olsun devam ettiğini ve solan çiçeklerin yerine yenilerinin açtığını hatırlatıyor. Bir anlık soluklanıyoruz ve Van Gogh’un o tarlada ölümü değil dinginliği gördüğü pencereye yaslanıyoruz bu sefer. Silahı indiriyor ve uzağa fırlatıyor. Uzaklaşan kargaları izliyor. Alternatif olarak Buğday Tarlası ve Kargalar tablosu böyle doğsaydı nasıl olurdu diye düşündürüyor. Resmettiği intiharı değil, kurtuluşu olsaydı diyor ve hoş bir sona götürüyor bizi.
Days fade into a watercolour blur
(Günler suluboya bulanıklığına karışır)
Memories swim and haunt you
(Anılar yüzer ve sana musallat olur)
But look into the lake, shimmering like smoke
(Ama duman gibi parlayan göle bir bak)
Rises the moon”
(Ay yükselir)
Bonus ve Öneri
Clint Mansell – Wheatfield With Crows
Halihazırda tablonun adına bestelenmiş bu şarkı, Van Gogh’un bugün bile devam eden hem tablosunun anlamı hem de kendi akıbetinin muğlaklığının notalara dökülmüş hali gibi adeta.
Film Önerisi – Loving Vincent
Vincent Van Gogh’un ölümünden bir yıl sonrasını inceleyen, 100’den fazla ressam tarafından yağlı boya tekniğiyle hazırlanan hoş bir film.
Yıllar geçse de rolü hâlâ belirlenemeyen Buğday Tarlası ve Kargalar, Vincent Van Gogh’un kimi zaman sakin kimi zamansa uç noktasının durduğu yer. Ressam, hayatı boyunca sürdürdüğü savaşı bizim de deneyimlememizi istiyor gibi geride bırakıyor tabloyu. Ve şimdi hangi gökyüzünü çizdiğini bilmiyoruz; bu fırtına buğdayları yok etmek için mi yoksa onlara yaşamları için gereken yağmuru vermek için mi yaklaşıyor? Sevgilerle Vincent.
Kaynakça
- Nalanisarina. “Song Meaning: ‘Rises the Moon’ – Liana Flores.” Nalanisarina. 3 May 2023. Web. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2025.
- “Wheat Field with Crows by Vincent van Gogh.” Van Gogh Studio. 9 Tem. 2024. Web. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2025.
- “Wheat Field with Crows by Vincent van Gogh, 1890.” WhiteClouds, WhiteClouds Inc., n.d., Web. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2025.
- Torchwell. “Buğday Tarlası ve Kargalar.” TorchWell, 1 Tem. 2017, Web. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2025.
- Buğday Tarlası ve Kargalar. vggallery. Web. Erişim Tarihi: 5 Temmuz 2025.
- “Tablo Film Karşılaştırması-Dreams”. Youtube. Art-Niyet. 8 Ekim 2021. Erişim Tarihi: 5 Temmuz 2025
- Yıldırım, Ezgi. “Vincent van Gogh: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri.” oggusto.com. Web. 4 Haz. 2025,. Erişim tarihi: 5 Tem. 2025.
- “Vincent Van Gogh Sözleri ve Alıntıları.” 1000Kitap. sayfa 2. Web. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2025.
ÇEVİRİLER İÇİN
- “Agnes Obel – Riverside | Türkçe Çeviri.” YouTube. uploaded by risa w. 27 May 2023. Accessed 5 July 2025.
- “Hail The Sun – Devaluation (Türkçe Çeviri).” YouTube. uploaded by Praisee. 25 July 2022. Accessed 5 July 2025.
- “Liana Flores – Rises the Moon (Türkçe Çeviri) | Loving Vincent.” YouTube. uploaded by Praisee. 10 Nov. 2021. Accessed 5 July 2025.
Çok güzel anlatım olmuş teşekkürler ❤️