Kara cumartesiden uğursuz 13. cumaya uzanan bir mücadele. Yola Dark Blues ile çıkıp Rock müzik camiasının ünlü Rolling Stone’una ve dünyada sözü geçen Time’a Heavy Metal’i altın harflerle yazdıran grup Black Sabbath’a gelin biraz daha yakından bakalım.
Black Sabbath Nasıl Black Sabbath Oldu?
Her şey Birmingham’da geçim sıkıntısı çeken dört asi gençle başladı. Grubun gitaristi olan Tony Iommi, başta Rockin’ Chevrolets olmak üzere birkaç grupta çalmıştır. Sonrasında The Rest grubunda ileride de Black Sabbath’ta baterist olacak Bill Ward’la birlikte çalmıştır. Iommi, küçüklüğünden beri baskın bir karaktere sahipti. Grubun kuruluşundan kendisi hariç üç üyesinin de ayrılışına kadarki süreçte grubu kendisi taşıdı. Bunu onaylayan solist Ozzy Osbourne ise grubun delisi olmasıyla bilinirdi.
Osbourne, ilkokulda Iommi’den bir dönem küçüktü ve ondan dayak yemeyen tek kişiydi. Iommi ve Ward, The Mythology grubundan ayrılıp solist ararken karşılarına Osbourne çıktı. Bundan öncesinde Osbourne, grubun basçısı Geezer Butler’la Rare Breed isimli grupta vokaldi. Osbourne, yazdığı sözlerle Heavy metal müzik türünde adeta yeni bir ekol yaratan Butler’ı rock müziğin sanat yönetmeni olarak görürdü.
Bu dörtlünün ekonomik sıkıntıları nedeniyle çok fazla seçeneği yoktu. Müziğe olan tutkuları, onları hayatları boyunca beyaz yakalı olmaktan ve hapse girme ihtimalinden kurtaran yegane şeydi. Fakat yine de oldukça zorlu ve stresli bir süreç onları bekliyordu. Bu durumu Osbourne şu sözlerle anlatıyor:
“Genç gruplara tavsiyem şu; sadece çok ama çok seviyorsanız ve hayatta başka hiçbir şey yapmak istemiyorsanız bu yola çıkın. Çünkü ancak bu şekilde bir şeyler ters gittiğinde pes etmemek için gücünüz ve motivasyonunuz olacak.”
Black Sabbath adından önce grup, The Polk Tulk Blues Band ve Earth gibi isimler ortaya atmıştı. Earth ismi diğer bir İngiliz pop grubuyla karıştırılınca yeni bir isim arayışına giren grup, bir korku filminden esinlenerek ürpertici ve karanlık temalı Black Sabbath şarkısına imza attı. Şarkı da gruba ismini verdi. Grubun isminde geçen Sabbath’ın Türkçesi “şabat”tır. Yahudilerin kutsal günü olan cumartesi gününü karanlıkla birleştiren grup, daha baştan itibaren korku uyandırmak istiyordu.
Birmingham’daki bir fabrikada pres makinesi kazası sonucu sağ elindeki iki parmak ucunu kaybeden Iommi, daha kolay tutmak için kalınlaşacak şekilde gitar tellerini biraz gevşeterek çalmasaydı metal müzik şu an geldiği noktaya muhtemelen gelemezdi.
Ozzy Dönemi
Bu yeni kurulan grup, çıkardığı “Black Sabbath” ve Paranoid” adlı 2 sıra dışı albümle piyasaya bir anda bomba gibi düştü. Müzikseverler sakatlığından dolayı Iommi’nin bambaşka perdelerden çalışından, Osbourne’un sesini olağandışı kullanışından, Ward’ın caz ve blues altyapılı davul ritmi ve Butler’ın felsefi sözlerinden etkilenmiştir. Bu iki albüm öncesinde Heavy Metal terimi popüler müzik piyasasında doğru dürüst kullanılmıyordu. Led Zeppelin, Deep Purple ve UFO gibi gruplar tarzları düpedüz heavy metal olmasına rağmen rock kategorisinden çıkamamıştı. Tıpkı Black Sabbath gibi Birmingham çıkışlı Judas Priest, Black Sabbath sayesinde adından heavy metal olarak söz ettirebilmişti.
Black Sabbath (1970)
Kendi isimleriyle aynı ada sahip olan çıkardıkları ilk albüm, İngiltere listelerine 8 numaradan girerek tam 65 hafta boyunca listelerde kaldı. Albümdeki öne çıkan şarkılardan biri olan Nativity In Black açılımlı “N.I.B”, Sabbath’a satanist bir hava veriyordu. Parça, insanlığa derin bir sevgi besleyen şeytanın perspektifinden yazılmıştı. Geezer, bu adı koyarken tek bir kick davul ve trampet kullanan Bill’in sakalından esinlendiğini söylüyor. Bill’in ritmik çalışı, Geezer’ın parça boyunca coşmasına olanak tanırken Iommi de bir dizi keskin, vurmalı riff ortaya koyuyor.
Now I have you with me, under my power
(İşte şimdi ellerimin altındasın)
Our love grows stronger now with every hour
(Her geçen saatle daha da güçleniyor aşkımız)
Look into my eyes, you will see who I am
(Gözlerimin içine baktığında anlayacaksın kim olduğumu)
Paranoid (1970)
Black Sabbath albümüyle aynı sene çıkan bu albümde önde gelen parçalardan biri olan “War Pigs”, grubun o dönemki Vietnam Savaşı’na karşı yapılan en iyi başkaldırılarından biridir. Gerek politikacıları eleştiren sert sözleriyle gerek de Iommi’nin riffleriyle ortalığı yıkan bu parça, başarısını albümden çok daha ileriye taşıyor.
Bu iki albümden sonra İngiltere listelerinde başları çeken Black Sabbath, yaşam mücadelesinden bir anda paralar içinde yüzünce de uyuşturucu batağı ve partilemelerden nasibini almıştır. Konserlerle başlayan bu partileme sürecinde tüm üyeler eğlenirken Osbourne, bunun dozunu biraz kaçırdı. Osbourne bu durumundan pişmanlığını yıllar sonra şöyle dile getirmektedir:
“Alkolikliğin ve uyuşturucu bağımlılığının dibini yaşadım, nasıl berbat bir şey olduğunu kimse benden iyi bilemez. O yüzden çocuklarımın bundan uzak durması için canımı veririm.”
Master of Reality (1971), Vol.4 (1972), Sabbath Bloody Sabbath (1973)
Bu iki patlayan albümden sonra Master of Reality albümünden “Children of the Grave“, tıpkı bir önceki albümdeki War Pigs gibi bir başkaldırı parçası oldu. Tempoyu düşürmeyen Black Sabbath, Master of the Reality’nin biraz daha gerisinde kalsa da peşpeşe Vol.4 ve Sabbath Bloody Sabbath albümlerini çıkardı.
Sabotage (1974)
Yedikleri önünde yemedikleri ardında olan grup, bu ani gelen para kaynağının hesabını düzgün yapamamıştır. Tüm ihtiyaçlarını menajerleri aracılığıyla gideren Black Sabbath, yıllar sonra menajerlerinin onları kazıkladığını öğrendiklerinde bunu müziklerine de Sabotage albümü aracılığıyla yansıtmıştır.
Technical Ecstasy (1976), Never Say Die! (1978)
Menajerlerinin attığı kazık yüzünden stüdyolara kapanan Black Sabbath, harıl harıl albüm yetiştirmeye çalışırken birbiri içinde de ayrılmaya başladı. Osbourne ayık gezmiyordu ve vurdumduymaz tavırları iyice yoğunlaşmıştı. Iommi ve Geezer, Osbourne’un otel odasında uyuyakalmasından dolayı iptal olan Nashville konseri sonrası artık dayanamamıştı. Diğer albümlerine nazaran çok da memnun kalmadıklarını dile getirdikleri Technical Ecstasy ve Never Say Die, Osbourne’la olan 13 albümünden önceki son albümleri oldu. Bu sırada Black Sabbath nasıl yorgun ve bitkinse turnelerindeki ön gruplardan biri olan Van Halen da o kadar enerjik ve yeni kandı.
Ozzy Sonrası Yeni Bir Dönem
Bambaşka Bir Grup Ve Dio
Artık iş yapamayan Ozzy’nin kovulmasından sonra grup, solist arayışına girişmiştir. Yeni solist ise Ritchie Blackmore’un grubu Rainbow vokali Ronnie James Dio’dan başkası değildi.
Küçüklüğünde opera dinleyen Dio’nun güçlü sesi ve teatral bir şekilde şarkı söyleyişiyle grubu bambaşka bir yöne çekmesi tesadüf değildi. Disleksi ve dikkat eksikliğinden muzdarip Osbourne şarkı sözlerinde gruba çok bir katkıda bulunamazken Iommi’nin söylediği üzere Dio, çok farklı açılardan bakarak grubun gidişatını tamamen değiştirmiştir Iommi’ye göre grubun Osbourne’dan farklı birine ihtiyacı vardı ve Dio bu ihtiyacı harika bir şekilde karşıladı. Aranan kan bulunmuştu.
Dio, sesinin bu denli etkileyici olmasının yanı sıra opera ve rock’ı harmanlayan çok değerli bir vokaldi. Uyuşturucuya hiç bulaşmayan ve ne kadar tehlikeli olabileceğini itiraf eden Dio, adeta Osbourne’un tam zıttıydı.
Heaven and Hell (1980), Mob Rules (1981) Ve Dehumanizer (1992)
İlk 6 albümü aratmayan Heaven and Hell, Mob Rules ve yıllar sonra tekrardan Dio’yla kaydedilen Black Sabbath’ın müzikal zenginliğini göstermektedir.
Heaven and Hell albümü için Iommi, şu sözleri söylemiştir:
”Bu albümle gurur duymamızın en büyük sebebi ona gönül koymamızdı. Eğer gerçekten bu işe gönül koymasaydık ortaya böyle bir iş çıkarmazdık. Bu albüm, o zamanlar doğru olduğuna inandığımız birçok işten biriydi.“
Heaven and Hell’de öne çıkan parçaları “Children of the Sea” ve “Die Young” olurken Mob Rules’da “The Sign of the Southern Cross” ve ve yine albümle aynı adı paylaşan “The Mob Rules” adından söz ettirmiştir.
Deep Purple’dan Çıkarma: Born Again (1983) , Seventh Star (1986)
Deep Purple’dan Ian Gillan, sonrasında çıkacak olan Born Again albümüne vokallik yaparak yine Sabbath çizgisini değiştirmiştir. “Disturbing the Priest“teki riffleriyle Iommi yine bir kez daha adından söz ettirir.
13 (2013), The Final (2016)
Kara Cuma albümü 13’te esen Osbourne rüzgarı, The Final albümüyle son bulurken geriye “God Is Dead?” ve “Zeitgeist” gibi yeni şarkılarla grubun kuruluş şarkılarının toplandığı son albümü dinleyip maziye dönmek kalıyor.
Kaynakça:
- Demirci, A. (2014). İkon Müzesi: Black Sabbath. Headbang, 36-37
- Tirak, S. (2015). Unutulmaz İnciler: Ozzy Osbourne. Headbang, 32-33
- Öğret, Ö. (2015). Gerçek Kesit: Black Sabbath & Ozzy. Mutlu Biten Trajedi. Headbang, 36-39
- Kerrang. “Tony Iommi”. Web.
- Kerrang. “Film Review: Dio”. Web.
- Kerrang. “Ozzy Osbourne Talks Black Sabbath”. Web.
- Kerrang. “Ronnie James Dio”. Web.