Batılı Edebiyat’ın İlk Kadın Şairi: Sappho (Aşk Kavramı)

Yağmur Kadıoğlu
Yağmur Kadıoğlu
Paleotik çağ teknolojisi misali, bir iki tutam nil nehri tuzu serpilmişcesine; baştan aşağı nihilist bir beden mahkûmu.
spot_img
Editör:
Irmak Çelik
spot_img

Antik Yunan’ın lirik şairi, müzisyeni; eşşiz cesareti ile bağnazlığın diretmesine karşı koymuş bir sanatçı ve bir öğretmendir Sappho. Tarih yazıcılığının gelişmemiş olduğu o dönemde Sappho hakkında kesin bir şey söyleyebilmemiz pek muhtemel değildir, hakkında edindiğimiz her şeyi yazılan, çizilen ve söylenen şiirlerine borçluyuz. MÖ. 615 yılında aristokrat bir ailede Lesbos Adası’ndaki Eresos’ta doğmuşur. Hayatının büyük bir kısmını burda geçirmesinin yanı sıra burada geçirdiği zamanı öğreticiliği ile taçlandırmıştır. Hayatının uzun bir kısmını yaşadığı yerdeki evlenmemiş genç kadınlar için kurduğu okulda öğretmenlik yaparak geçirmiştir. Sappho’nun yazılarından çıkaracağımız bir diğer şey ise Cercylas adında zengin bir adamla evli olduğu ve Cleis adında biricik bir kızı olduğudur. Onun hakkında öğrendiğimiz tüm bilgilerin ışığıyla yadsınmayacak olan tek şey ise kişiyi sevme hakkının ilk büyük sembolü olarak daima adını duyuracak olmasıdır.

“Uyu, yavrum

Bir kızım var küçücük, adı Kleis,

altın bir çiçek sanki

Kroisos bütün krallığını verse

değişmem ona”

Sappho Lesbos | Original Engraving | Greek Heritage Gifts - Umanismo Athens
Öğretmenlik yaparken Sappho, umanismo.com

 

 

Sappho’nun Şiirsel Öğretisi

Sappho, şiirlerinde ruhuna işleyen her duyguyu korkusuzca işlemiş; kadınların iç dünyasını anlatmaktan çekinmemiştir. Dönemin alışılagelmiş fonksiyonel düşünce tarzını, tabuları yıkan düşünceleri ve dobra tavrı ile yıkmayı başarmıştır. Karşısına ataerkil sistemi alan Sappho, tutucu insanlar tarafından gerek kendi döneminde gerek yüzyıllar boyunca eleştiriye maruz kalmıştır. Özgünlüğünü özgürleştirmiş durmuştur üslubu ve sınır tanımayan bir yaratıcılık sermiştir gözler önüne. Bir aşk şairi olarak şiirlerinde cinsiyeti göz ardı etmiştir Sappho. Buna ithafen “Kişi kimi seviyorsa, diyorum, odur en güzel.” der bir dizesinde. Tutkuya aşık bir şair olarak dizelerinde iliştirmiştir ilmek ilmek haykırışlarını.

“Aşkın da payı var

Güneşin parıltısında ve erdeminde”

“Hiç uyarmadan

Kasırga nasıl sökerse meşeleri kökünden

öyle sarsıyor yüreğimi aşk”

Sappho’nun doğmuş olduğu Lesbos adası refah seviyesi yüksek ticari bir merkezdir. Edebiyata, mimariye ve sanata olan hayranlıkları ile bilinen bu şehir; diğer şehirlere kıyasla rahat hayat şartlarına sahiptir. Hatta bu şehirde aristokrat aileden doğan bir kızın üst düzey bir eğitim almaması pek olası değildir. Sappho’da Lesbos’un en güzel ihtişamlı kızlarından biri olarak görülmüş hayranlıkla bakılan, iyi eğitimli olan bir kadın olarak akıllara kazınmıştır. Bundan dolayı da genç yaşlarından beri onlarca evlilik teklifi almış, aşk mektupları ile donatılmıştır.

Hepsini reddetmesinden sonra edebiyata olan düşkünlüğünün farkına varması ile kendini tanımaya başlamıştır. Kendine özgü coşku oluşturan (lirik) şiirlerine; kadınları, kadın güzellemelerini ve kadın erotizmini büyük bir arzu ile işlemiştir. Yaşadığı şehir her ne kadar gelişmiş olsa da düşünce açısından geri kalmıştır bu sebeple ada halkından ve ada yönetiminden karşıt bir tepkiye maruz kalmıştır.

Tarihçi ve yazar Reşad Ekrem Koçu, Sappho’nun eserlerindeki yaklaşımını şu şekilde değerlendirmiştir:

“Âşıklarla karşılaştı, izdivaç teklifleri karşısında kaldı; fakat hiç kimseye yüz vermedi ve bütün teklifleri reddetti. Erkekleri hodbin (kendini gören, bencil) ve mütehakkim (hâkim olan, hükmeden, zorbalık eden) buluyordu, onlardan nefret ediyordu. Ve yaşı ilerledikçe kızların güzelliğinin cazibesi kendisi için yegâne şiir mevzuu oldu.”  
Sappho’nun yok olmaya yüz tutmuş eserlerinden bir parça, blogs.bl.uk
Keza, topluluğun kadın erkek ayrımının Antik mitte bile vurgulandığı bir çağda Sappho’nun kadınların arzulanan basit, aciz bir nesne olmadığını vurgulaması; kadınlara duyduğu ilgi konusundaki açık sözlülüğü birçok erkeği rahatsız etmiştir. Kadınları; kendine benzettiği, evliliği kötümseyerek ve eşcinselliği normalleştirmesi gerekçesiyle suçlanmıştır. Bir zaman sonra bu durumun iftiralara ve çirkin söylemlere dönüşmesi durumunda bu duyumlara ve baskılara katlanamayan Sappho, yaşadığı Lesbos adasını terkedip Sicilya‘ya yerleşmek zorunda kalmıştır.
Hayatını Sicilya’da sürdürmeye başlayan Sappho, bir rivayete göre Faon adında bir balıkçıya aşık olmuştur. Faon, kendisinin aksine bir o kadar edebiyattan ve sanattan uzaktır. Hatta bir rivayette Sappho’nun Faon ile beraber yaşayabilmek için balıkçı olmadığından dolayı yakındığı dahi söylenmektedir. Bir diğer rivayette ise kimi tarihçiler, Yunan mitolojisinde Afrodit’in Adonis adındaki güzel çoban çocuğuna olan aşkının dilden dile yayılan öyküsünden etkilenerek bu rivayetin ortaya çıktığını öne sürmüştür. Sappho için ise söylemlerinin ve duruşunun bilinçli bir şekilde lezbiyen kimlikten uzaklaştırılmak için söylendiğinin kanaatine varmışlardı.
Sappho hakkında ortaya çıkan intihar söylemleri ve bunun nedeni de oldukça merak konusudur. Bilhassa bazı tarihçiler Sappho’nun intihara sürüklenmesinin ana nedeni olarak Lesbos adasında genç kızlar için verdiği bir eğitim esnasında genç bir kız öğrencisine âşık olduğu hatta aşkına karşılık verilmemesi karşılığında duyduğu derin üzüntüye, kedere ve yalnızlığa sürüklenmesiyle olduğunu ifade ederler. Faon veya öğrencisi fark etmeksizin her iki durumda da Sappho, fırtınalı bir gecede kayalık dolu bir uçurum başında gözlerinden akan birkaç damla yaş ile şiirlerini ve ezgilerini haykırarak kendini şarap renkli denizlere bırakmış ve intihar etmiştir.
Carnobell Selva – Death of Sappho (1881), themarginalian.org

Sappho’nun Aşk Kavramı

Sappho’nun aşk kavramını şiirlerinden öğrenebiliyoruz ve çoğu şiirinin bir önceki başlıkta resmini gördüğünüz üzere parçalar halinde, birbirinden kopmuş; ayrılmış, değiştirilmiş bir şekilde günümüze gelmesi içler acısı. Şiirlerini lyra ve barbiton ile taçlandırmaktadır (hatta bazı kaynaklar Sapphos’un bu konudaki mahirliğinden dolayı penayı icat ettiğini söylemektedir). Günümüze kadar gelebilen birkaç şiirinden biri de Sappho’nun Afrodit’e yazdığı aşk şiiridir.
Siz, göğsü mis kokan Peri’nin güzel hediyeleri!
Coşun kızlar ve söylesin tatlı sesli lir,
Ama benim bir zamanlar körpe olan yaşlı bedenim artık kocadı.
Saçlarım kara yerine beyaza döndü;
Yüreğim ağırlaştı.
Bir zamanlar yavru geyikler gibi hızla dans eden dizlerim…
Artık beni taşımaz.
Halime inleyip dururum.
Ama ne gelir elden?
Yaşlanmamak…
Ve insan olmak, imkânı yok.
Two women in period dress canoodling on a bench
Sappho and Erinna in a Garden at Mytilene (1864), paul-mellon-centre.ac.uk
Şiirleri Sappho’nun hayatını yeteri kadar anlatmaya yetmese de günümüzde lezbiyenliğin kanıtı olarak hala daha sunulmaktadır. Bazı şairler üslübunu, kalemini benimsemiş olsa bile ne yazık ki benliğini ve cinselliğini aşağılamaktadır. Uzmanların Sappho’yu evli olduğu için heteroseksüelleştirmesi misali. Tatianus’un Sappho’ya ‘şehvetli, aşk delisi kadın’ demesi gibi. Sappho’nun yazıları tartışılıp durulmaktadır lâkin inkar edilemeyecek olan şiirlerinde kadınlara duyduğu yoğun arzu ve ihtişamla yoğrulmuş aşkıdır.

aç kez nice güzel çiçeklerden

örülmüş gerdanlıklar doladın,

o incecik boynuna!

 

Ya bütün o güzel kokular,

Bir kraliçe benzeri bedenine sürdüğün

o değerli yağlar!..

 

Sonra da yumuşak döşeklerde

Gideriyordun susuzluğunu

Platon, “Bazıları dokuz Mousa olduğunu söyler ama yeniden sayın. İşte onuncu: Lesboslu Sappho” demiştir. Bir ilham perisi varsaymıştır Sappho’yu. Onca bağnazın boyunduruğu altında yüzyıllar boyu ışıltısını kaybettirmeye çalıştırdıkları cesur şair Sappho, onu her andığımızda ezgileri ile ağırlayacak bizi daima.

“Sadece

Hava da olsa,

ölümsüzdür

dilimdeki sözcükler”

“Yakındığım yok

Bir düş değildi

Esin perilerinin

bana bağışladıkları zenginlik:

ben ölsem de,

adım hiç unutulmayacak”

 

Kaynakça

  1. ŞAR İŞBİLEN, Evren. ÇIĞIR DİKYOL, Derya. “Antik Yunan Dünyasında Bir Kadın Olarak Sappho’nun Yeri”. dergipark. 26.10.2020, Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi » Submission » Antik Yunan Dünyasında Bir Kadın Olarak Sappho’nun Yeri (dergipark.org.tr). Erişim Tarihi: 20.02.2023
  2. Eğilmezer, Sami Mert. “Antik Yunan’da bir kadın şair Sappho ve lezbiyen terimi”. Kaosgl. 27.09.2014, Antik Yunan’da bir kadın şair Sappho ve lezbiyen terimi (kaosgl.org). Erişim Tarihi: 20.02.2023
  3. “Batı Edebiyatı’nın İlk Temsilcisi Sappho”. antiktarih. 07.11.2018, Batı Edebiyatının İlk Kadın Temsilcisi: Sappho – Antik Tarih. Erişim Tarihi: 19.02.2023
  4. Ertuğrul, Erman. “Antik Dönemin En Ünlü Kadın Şairi Sappho”. arkeofili. 08.03.2015, Antik Dönemin En Ünlü Kadın Şairi Sappho – Arkeofili. Erişim Tarihi: 19.02.2023
  5. Şahin, Işık. “Sappho: ‘Aşk’ın İlk Tanımı”. Gazeteduvar. 12.12.2021, Sappho: ‘Aşk’ın ilk tanımı (gazeteduvar.com.tr). Erişim Tarihi: 20.02.2023
  6. “Sappho”. crystalinks. Sappho – Crystalinks.
  7. Sappho. Şiirler -Fragmanlar-. Çev., Alova. Ed., Ali Alkan İnal. İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2020.

 

spot_img

6 YORUM

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.