1. Mathilda – Mary Shelley
Mary Shelley denince hemen hemen herkesin aklına “Frankenstein” gelir. 1819’da yazılmasına rağmen 1959 yılında yayınlanan bu gotik novella ise, yazarın ölümünden sonra müsvedde halde bıraktığı öyküleri arasında tamamlanmış biçimde bulunan tek eserdir. Mary Shelley’nin Mathilda’sı otobiyografik ögeler bulundurur fakat tamamen otobiyografik bir eser olarak ele alınması doğru olmaz. Bir babanın kızına olan aşkını ve ölüm temalarını ele alır.
2. Biz Hep Şatoda Yaşadık – Shirley Jackson
Netflix’te dizisi uyarlanan “Tepedeki Ev” isimli korku romanının yazarı Shirley Jackson’ın “Biz Hep Şatoda Yaşadık” isimli eseri yazarın son eseri olarak bilinir. Shirley Jackson’ın bu kitabı kaleme aldığı dönemde baş etmeye çalıştığı agorafobiyası kitapta yoğun bir tema olarak okuyucunun karşısına çıkar. Kitabın ana karakteri ve anlatıcısı olan 18 yaşındaki Mary Katherine Blackwood (Merricat), Shirley Jackson tarafından eşsiz şekilde kurgulanan bir karakterdir.
3. Yürek Burgusu – Henry James
Netflix dizilerinden devam edecek olursak, “The Haunting of Hill House” dizisinin devamı olarak görülen “The Haunting: Bly Manor”, Henry James’in 1898 tarihli Yürek Burgusu novellasından esinlenmiştir. Kitapta iki çocuğa eğitim vermek için kırsaldaki bir konağa yerleşen genç mürebbiyenin hikayesi anlatılır. Fakat bu konakta tekinsiz şeyler olmaktadır.
4. Kara Örümcek – Jeremias Gotthelf
1842 yılında Jeremias Gotthelf tarafından kaleme alınan “Kara Örümcek” isimli eser, şeytanla anlaşma kurgusunu ele alır. Bir törende buluşan davetliler büyükbabanın anlattığı hikaye ile geçmişin karanlık sırrını öğrenirler.
5. Vampir – John William Polidori
Lord Byron’ın arkadaşı olan John William Polidori, modern vampir arketipinin öncülerinden biri olarak görülür. Vampir isimli bu eser ise Lord Byron, Percy Shelley ve eşi Mary Shelley’yle beraber korku hikâyeleri okudukları gecelerde kaleme alınır ve 1819 yılında yayımlanır. İngiliz centilmen Aubrey ve gizemli Lord Ruthven’in hikayesi anlatılır.
6. Dokudünya – Clive Barker
İngiliz yazar, yönetmen, ressam ve yapımcı olan Clive Barker’ın ikinci romanı olan “Dokudünya”, 1987’de yayımlanmıştır. Yazar Clive Barker, epik fantezi türünü bolca korku ögesi ile işleyerek karanlık bir biçimde ele alır. Dokudünya isimli eser ise okurun hayalgücünün sınırlarını fazlasıyla zorlar niteliktedir.
7. Hayalet Öyküleri- M.R. James
Neil Gaiman diyor ki; “En iyi hayalet öykülerini M.R. James yazmıştır.” İngiliz edebiyatının en önemli korku yazarlarından biri olarak görülen M.R. James, modern hayalet anlatısının öncüsü olarak görüldüğü söylenebilir. 1800-1900’lü yılları yansıtan “Hayalet Öyküleri” isimli eser korku türünü sevenler için okunması gereken bir derlemedir.
8. Cehennem Atlası: Cehennemin Sınırından Altı Öykü – Nathan Ballingrud
Dört kısa öykü ve iki uzun öykünün bir araya geldiği bu eser Çağdaş korku edebiyatının güçlü kalemlerinden biri olan Nathan Ballingrud’un kaleminden çıkmıştır. Sıradışı ve gizemli bir atlas karanlık evrenin kapılarını biz okurlara açar.
9. Sarı Duvar Kağıdı-Charlotte Perkins Gilman
Charlotte Perkins Gilman tarafından yazılan “Sarı Duvar Kağıdı” isimli kısa öykü, “nevroz” yaşayan bir kadının iyileşmesi için doktor kocası tarafından bir konağa götürülmesi ve kadının sarı duvar kağıtlarıyla kurduğu etkileşimi ele alıyor. Deliliği ele alışı ve tekinsizliği ile korku unsurları içeren bu eser aynı zamanda feminist okumaya da oldukça müsait.
10. Yüce Tanrı Pan – Arthur Machen
Modern korku edebiyatının erken dönem ustalarından biri olarak bilinen Arthur Machen kendisinden sonraki birçok yazara ilham kaynağı olmuştur. “Yüce Tanrı Pan” isimli kitap, Doktorun yaptığı deney ile başlar ve deneyin sonucunda kentte gizemli olaylar vuku bulur. Yunan mitolojisinde kırın, satirlerin ve çobanların tanrısı olarak bilinen Pan, antik çağların dehşetini bu kitapta yansıtır.