Birbirinden farklı kelimelerin etimolojisini incelediğimiz serimizde ”aralık” kelimesinin etimolojisini inceledik!
Aralık Kelimesinin Etimolojisi

Türkçe’de birçok farklı anlama sahip olan aralık kelimesinin iki şey arasındaki açıklık, mesafe anlamına geldiği bilinmektedir. Eski Türkçe’de yer alan ara sözcüğünden Türkiye Türkçesi “-lık” ekiyle türetilmiştir. Eski Roma takviminde onuncu ay olan aralık, adını Latince on anlamına gelen decem kelimesinden almaktadır. Bu ay evlerdeki ocağın, ailenin ve düzenin temsilcisi olan tanrıça Vesta‘ya adanmıştır. Vesta, iffetin yüceltilmiş sembolüdür.
Kış Mevsiminin Habercisi

Yılın on ikinci ve son ayı olan aralık kış mevsimine atılan ilk adımdır. Sonbaharın son yağmur ve rüzgarlarının geride kaldığı kasımdan sonra gelen aralık ayı soğuğun ilk habercisidir. Rüzgarlar yerini yavaşça kar yağışına bırakmaya başlar. Kar yağışı aralık ayının ilk zamanlarında pek beklenmese de ay sonunda yediden yetmişe herkesin heyecanla beklediği yeni yıla eşlik eder. Özellikle çocuklar için oldukça eğlenceli bir aktiviteye dönüşen kar topu savaşları unutulmaz anılar barındırır. Ülkemizde öğrenciler gece uykuya dalarken yarın sabah uyandıklarında dışarıda etrafın bembeyaza bürünmesini beklerler. Okulların tatil olmasını dileyip arkadaşlarıyla tüm gün dışarıda kar topu oynamak isterler. Bizleri küçüklüğümüze götürüp nice eski kışları hatırlatan bu olaylar her yıl aralık ayında yaşanır.
Kış Gün Dönümü: 21 Aralık

Aralık ayındaki önemli tarihlerden biri şüphesiz 21 Aralık‘tır. Kış gün dönümü olarak kabul edilen 21 Aralık’ta, Kuzey Yarım Küre‘de günler uzamaya; Güney Yarım Küre‘de kısalmaya başlar. Bu tarihte Kuzey Yarım Küre’de kışın başlar ve en uzun gecenin yaşanır. Güney Yarım Küre’de ise yazın başlangıcı olarak görülür en uzun gündüz yaşanır. Dünyanın ekseninin eğikliği nedeniyle, Kuzey Yarım Küre’de 21 Aralık’ta güneş ışınları Oğlak Dönencesi‘ne dik gelir. Bu nedenle, Kuzey Yarım Küre’deki en kuzey şehirler en uzun geceyi yaşar. Sinop‘tan sonra Türkiye’de en uzun geceyi yaşayan şehirler sırasıyla Artvin, Rize, Giresun, Ordu, Trabzon ve Samsun‘dur.
1945 Yılının Aralık Ayının Dördü: Nazım Hikmet Ran

Aralık ayı, kış temasıyla yazılan birçok şiirde bizleri büyülemeyi başaran bir kelimedir. Türk edebiyatının çınarlarından Nazım Hikmet Ran‘ın yazmış olduğu 1945 Yılı Aralık Ayının Son Dördü adlı şiirine başlık adında kullanılarak eşlik eden aralık bizleri bu şiirin içinde kaybolmaya itiyor.
İlk göz göze geldiğimiz günkü elbiseni çıkar sandıktan,
giyin, kuşan,
benze bahar ağaçlarına…
Hapisten
mektubun içinde yolladığım karanfili tak saçlarına,
kaldır, öpülesi çizgilerle kırışık, beyaz alnını,
böyle bir günde yılgın ve kederli değil,
ne münasebet,
böyle bir günde bir isyan bayrağı gibi güzel olmalı Nazım Hikmet’in kadını…
18 Aralık: Cemal Süreya

Edebiyatımızın önemli isimlerinden biri olan Cemal Süreya‘nın da şiirinde rastlıyoruz bu kelimeye. İçimizi üşüten, gözümüzde lapa lapa kar yağışını canlandıran aralık kelimesini Cemal Süreya, şiiriyle harmanlayarak okurunun içini ısıtıyor adeta. Esere adını veren aralık bizleri burada şairin büyülü dünyasına davet ediyor.
“18 Aralık 1985’te o salonda
Kişi nasıl kestirebilirdi ileriyi?
Siz, kazıbilimler, alınyazısıbilimler,
Geçsin yıllar geçsin, seneler gibi.
Olur mu anımsamamak Onaltıncı Louis’yi
14 Temmuz 1789 akşamı, Louis
Şöyle yazmamış mıydı defterine:
‘Bugün kayda değer bir şey yok..’
‘Kehanet’ adlı kısacık bir şiir buldum.
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.”
Yılın Son Düzlüğü

Yılın son ayı olmasının yanında aralık ayının bir diğer özelliği ise her şeyin geride, bir önceki yılda kalacak olmasıdır. Yeni yıl başlamadan son düzlük olan aralıkta geçmişte yaşadığımız kalp kırıklıkları, üzüntüler, acılar, beklentiler ve tutulmayan sözler başta olmak üzere tüm yaşananlar geride kalacaktır. Peşimizden gelemeyecek, bizi takip edemeyecek ve geçmişin olay halkaları içinde bulanıklaşacaktır. Acılar iyileşecek, yeni yıl ruhu bedenimizi saracaktır.
31 Aralık Gecesi, Noel Baba ve Yılbaşı Ağacı

25 Aralık, Noel olarak kutlanır. Caddeler, evler, sokaklar süslenir. 31 Aralık gecesi ise herkes için önem taşır. Bu gece evde ailemizle birlikte vakit geçiririz, şiirler okuyabiliriz ve film izleyebiliriz. Noel Baba‘nın evlere uğramasını, şöminenin yanına hediyeler bırakmasını bekleriz her yıl. Yılbaşı ağacını neşeyle süsleriz. Yeni yıl dilekleri, yeni umutlar, yeni insanlar, yeni hayatlar yeni bir biz derken yeni bir kimliğin kilidi açılacaktır. Yazımızın son bölümüne gelirken kış mevsiminden, aralık ayından, soğuğun bizde çağrıştırdığı duygulardan oldukça bahsettik. Burada yeni yıl için asla umutsuz olmamayı ve her zaman yeniliklere, güzelliklere kalpten inanmak gerektiğini hatırlatmak istiyoruz.