Bu yazımızda Metin Erksan'ın Türk sinema tarihine Mülkiyet Üçlemesi olarak geçen ve mülkiyet konusuyla ilgilenen Yılanların Öcü, Susuz Yaz ve Kuyu üçlemesini inceliyoruz.
Bazen gizli bazen açık yaşanan çok eşli birliktelikler, hem toplumsal normlar hem de biyolojik temeller çerçevesinde çoğunluğun ilgisini üstüne çeken oldukça tartışmalı bir konudur.
Tangodaki erotizme karşı baledeki zarafet ve saflık. Zeybeğin güçlü eril enerjisi, çağdaş dansın kuralları yıkmaya yönelik motivasyonu… Dini bir ayin, bir gösteri veya partnerimizi etkileme uğraşı olarak icat ettiğimiz danslar kültürel ve toplumsal sınırlılıklarımızdan oldukça etkilenmiş olsa gerek.
Müzik ve şiir, sadece eğlence değil, düşünce aktarımı aracı olarak da görülmüş ve bulundukları kültürün renklerini gelecek nesillere felsefeyle birlikte taşıma görevi üstlenmiştir.
Atasözleri gibi sözel aktarım araçları; toplumsal değer ve kuralları, adetleri ve dolayısıyla kültürü oluştururken bunların nesiller boyu aktarımını da sağlar.