İnsanlar doğdukları andan itibaren öncelikle ailesinden, daha sonra da çevresinden edindiği bilgiler ve tecrübeler sayesinde düşünce yapıları şekillenmektedir. Atatürk çoğu insandan farklı olarak; bu edindiği bilgileri direkt hayatına uygulamak yerine, farklı görüşlerin hepsini değerlendirerek kendine en mantıklı gelenlerle yoluna devam etmiştir.
Yaşamı boyunca Atatürk’ün hayatını, yaşam tarzını, dünya görüşünü şekillendiren kitaplar ve önemli şahsiyetler olmuştur. Bu kişiler kimi zaman öğretmenlerinden kimi zaman bir filozoftan kimi zaman yazarlardan olmuştur. Bu yazımızda Atatürk’ün tarih anlayışının oluşmasında etkili olan kişilerden ve kitaplardan bahsedeceğiz.
Namık Kemal ve Tevfik Fikret
Atatürk kitap okumayı çok severdi. Bu sebeple yer ve zaman gözetmeksizin çok sayıda kitap okumuştur. Ölümüne dek hep yeni şeyler öğrenmeye açık ve azimli bir yaşam sürdürmüştür. Namık Kemal ve Tevfik Fikret‘in eserlerini okumaktan büyük zevk duyan Atatürk, Namık Kemal için, “Türk ulusunun yüzyıllardan beri beklediği sesi” demiştir ve ondan ne kadar etkilendiğini açıkça ortaya koymuştur. Namık Kemal “Vatan Şairi”dir ve Atatürk’e de vatan sevgisini doruklarda yaşattığı için tarihe ve vatanına olan aşkını körüklemiştir.
Tarih Öğretmeni Mehmet Tevfik Bilge
Atatürk’ün bu kitap sevgisini aşılayan ve ilgilenmesine sebep olan faktörlerden biri de kuşkusuz ki bazı öğretmenleridir. Mustafa Kemal, Manastır Askeri İdadisi’nde tarih dersleri veren Topçu Kolağası Mehmet Tevfik Bilge sayesinde tarihe sevgi ve büyük bir ilgi duymaya başlamıştır. Atatürk’ün minnetle bahsettiği bu öğretmeni sayesinde, tarih bilimi ile yakından ilgilenmeye başlamıştır ve belki de cumhuriyetin temellerinin atılmasındaki önemli basamaklardan olmuştur. Atatürk’ün tarih öğretmenine duyduğu minneti şu sözlerden anlamak mümkündür:
“Kendisine minnet borcum vardır. Bana yeni ufuklar açtı.”
Sadece Türk Tarihi ile Yetinmemiştir
Tarih sevgisini ilk olarak öğretmeni M. Tevfik Fikret sayesinde kazanmış olsa da süregelen yıllarda yabancı ve Türk tarih kitaplarını okuyarak bilgilerini daha da derinleştirmiştir. Kitaplar onu o kadar etkilemiştir ki sadece kendi dilinde değil, her dilden kitaplar okuyup; içlerinden notlar alıp, üzerine eleştiriler yazıp, en ince ayrıntısını dahi gözden kaçırmadan okuyordu. Almancası ve Fransızcası da geliştiği için bu dillerde kitaplar okumuştur ve hatta çeviriler dahi yapmıştır.
Mustafa Celalettin ve Leon Cahun‘un kitaplarını severek okuyan Mustafa Kemal Atatürk, bu tarihçilerin yanında Deguigne‘de eklemiştir. Bu isimler Atatürk’ün fikirlerinin oluşmasına ve tarih bilgisine büyük katkılar sağlamıştır.
Fransız tarihçi Leon Cahun’un kitabı ise o dönemde Türkçülük akımına yol açan önemli bir eser halinde gelmiştir. Atatürk bu eseri her ne kadar gençlik yıllarında okumuş olsa da cumhuriyet yıllarında da bu kitaptan yararlandığı bilinmektedir. Çünkü, özel kitaplığındaki nüshasına koyduğu işaretli kitaplardandır.
Türk tarihinin yanı sıra, İslam tarihi için de Leone Caetani‘nin “İslam Tarihi” adlı kitabını kullandığı bilinmektedir. Hatta Atatürk hilafet sorununu da çözmek amaçlı bu kitaptan bilgiler edinmiştir.
Dünya tarihiden, İngiliz yazar Herbert George Wells‘in önemli yapıtlarını okumuştur. Atatürk’ün kitabı okurken aldığı notlardan anlaşılan, bazı konularda Wells ile hemfikir değildir ve Wells’in bir fikrini “tatlı bir düş” olarak yorumlamıştır. Fakat çoğu konuda ortak görüşlere sahip olduğundan, Türkçeye çevrilmesini istemiştir ve 1927-1928 yıllarında da kitap Türkçe bastırılmıştır. Bu tarihçilerin yanı sıra J. Gobineau, J.J. Rousseau ve E. Pittard gibi birçok yazarın eserlerini severek okumuş ve etkilenmiştir.
Atatürk’ün Tarih İlmine Verdiği Değer
Atatürk’ün kitaplığında en çok yer bulan tarih bilimi, her zaman onun için öncelik arz etmiştir. Herkesin tarihini bilmesi gerektiğini de şu sözlerle savunmuştur:
“Bir milletin ne yapabileceğini göstermek için tarih en güvenilir yoldur.”
“Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez.”
Atatürk, milletinin de kendi gibi tarih hakkında bilgi sahibi olmasını ve çalışmalar yapmasını istemiştir. Bu sebeple her zaman tarih çalışmalarına büyük önem ve destek vermiştir. Türklerin antropolojik yapılarıyla ilgili çalışmalar yaptırmış, Türk Tarih Kurumu‘nu kurmuştur.
Türk halkını ileri medeniyetler seviyesine ulaştırmak için, her daim ilerleme kaydedebilmek adına geçmişte yaşanan olayları iyi kavrayan Gazi Paşa, bu olaylardan dersler çıkararak ülkeye en uygun yönetim şeklini bulmuştur. Okumaktan ve öğrenmekten asla vazgeçmediği için, milletine sağlam temellerle kurulmuş yepyeni bir ülke miras bırakmıştır.
Kaynakça:
- Şerafettin Turan – Türk Devrim Tarihi I-İmparatorluğun Çöküşünden Ulusal Direnişe, Bilgi Yayınevi, Ankara, 2017
- Eroğlu, Haldun, 2002, Mustafa Kemal Atatürk’ün Tarih Anlayışı İle İlgili Bazı Görüşler, Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, sayı 29-30, sayfa 75-85
- Türk, İbrahim Caner, Eylül 2016, Mustafa Kemal Atatürk ve Tarih Eğitimi, Tarih Okulu Dergisi, sayı 27, sayfa 423-450