İngiltere’de, Sheffield’ın karamsar havasında, 2002 yılında kurulmuş olan Arctic Monkeys, global anlamda birçok başarıya imza atmış ve gönüllerde taht kurmuş bir İngiliz rock grubudur. Grup; solist Alex Turner, gitarist Jamie Cook, bas gitarist Nick O’Malley ve davulcu Matt Helders‘tan oluşmaktadır. “505″, “Why’d You Only Call Me When You’re High?” ve “Do I Wanna Know?” gibi sevilen şarkılarından tanıdığımız Arctic Monkeys; yıllardır gece yarısı sarhoşluğunu, gençliğin karizmasını ve indie rock‘ın havalı dünyasını bizlere sunuyor.
Kariyerlerinin ilk zamanlarıyla kıyasladığımızda ise yaptıkları müzik, zamanla daha olgun sesler taşıyan bir yere evrildi ve rafine bir seviyeye taşındı diyebiliriz. Eğer siz de Arctic Monkeys atmosferini seviyor ve yeni sesler keşfetmek istiyorsanız bu yazımızda dinleyebileceğiniz beş farklı sanatçıdan bahsedeceğiz.
1. Alexandra Savior

Alexandra Savior‘ın yaptığı müzik, Arctic Monkeys’in vermek istediği soğuk hislerin biraz daha yumuşak hâli olarak karşımıza çıkıyor. İlk albümünün prodüktörlüğünü üstlenen Alex Turner’ın bıraktığı o sert etki ile 2010’ların başında müzik kariyerine başlayan Savior, daha sonra gerçekten istediği ve olduğu kişiye göre müzik yapmaya yöneliyor. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi İstanbul’da da sahne alan sanatçı, melankoli dolu bir serüven sunuyor ve anlatılmak istenileni zarifçe anlatıyor. Alexandra Savior, Arctic Monkeys’in tarzından ayrılmış olsa da kesinlikle şans verilmesi gereken bir sanatçı.
“There’s a mysterious force
(Gizemli bir güç var.)
It sinks in it claws
(Pençelerini geçiriyor)
Pulls me closer to yours
(Beni sana çekiyor)
Some cosmic business”
(Bu kozmik bir mesele)
2. Franz Ferdinand

2000’lerin başında Glasgow’da kurulmuş olan ve adını Avusturya-Macaristan arşidükünden alan İskoç grup Franz Ferdinand, gitar riffleri ile gönlümüzü çalıyor. Arctic Monkeys’e göre daha hareketli olan parçaları oldukça ritmik ve canlı hissettiriyor.
2004 yılında yayımladıkları “Take me out” şarkısı ile gündeme gelen grup, sanat dünyasını da canlandırdı. Arctic Monkeys ve Franz Ferdinand arasındaki en belirgin farkınsa şarkı tempoları olduğunu söyleyebiliriz. Arctic Monkeys daha havalı, sert bir evren sunarken Franz Ferdinand oldukça dışa dönük, insana dans ettiren bir müzik sunuyor.
“Eyes boring a way through me
(Gözlerin içimi delip geçiyor)
Paralyze, controlling completely
(Beni felç ediyor, kontrol altına alıyor)
Now there is a fire in me
(Şimdi içimde bir ateş var)
A fire that burns”
(Yanıp duran bir ateş)
3. Queens of the Stone Age

Arctic Monkeys’in Humbug ve AM dönemlerinden hoşlandıysanız Queens of The Stone Age tam size hitap eden bir grup olabilir. Grup, 1996’da California’da Josh Homme tarafından kurulmuştur. Kariyeri boyunca birçok müzisyen ile çalışan Josh Homme, aynı zamanda 2009’da Arctic Monkeys’in Humbug albümünün prodüktörlüğünü de yapmıştır. Yani aslında Humbug’da duyduğumuz kirli ve ağır gitar tınılarının arkasındaki beyin Queens Of the Stone Age’in solisti Josh Homme’dur. Bu olay aynı zamanda grubun müzik anlayışında ciddi bir kırılma yaşanmasına da sebep olmuştur.
Josh Homme, Arctic Monkeys’e yalnızca prodüksiyon yapmakla kalmamış, aynı zamanda AM albümündeki Knee Socks şarkısının back vocallerini de yapmıştır. Arctic Monkeys ile oldukça benzer olan müzik tarzları ve Josh Homme’un gruba kattıkları, Arctic Monkeys’e büyük ilham olmuştur.
“It’s so safe to play along
(Uymuş gibi yapmak ne kadar da güvenli)
Little soldiers in a row
(Küçük askerler gibi sıraya dizilmişiz)
Falling in and out of love
(Aşka girip çıkıyoruz durmadan)
Something sweet to throw away”
(Atılıp gidecek tatlı bir şey sadece)
4. The Last Shadow Puppets

Alex Turner ve Miles Kane’in birlikte kurduğu The Last Shadow Puppets, Arctic Monkeys’e göre daha retro bir hava ile karşımıza çıkıyor. İkili, grubu 2007’de kuruyor ve altmışların havasını güzelce yakalayıp karanlık bir indie müzik oluşturuyor. The Last Shadow Puppets, biz dinleyicilere enerjik bir müzikten ziyade sinematik bir keyif sunuyor.
2008’de çıkardıkları The Age of The Understatement albümleriyle birlikte grup, film müziği estetiği ile modern rock anlayışını birbirine harmanlıyor. 2016’daki ikinci albümleri olan Everything You’ve Come to Expect ile ise tarzları daha olgun bir müziğe evriliyor. Arctic Monkeys’de yarattığı kirli riffler yerine Alex Turner bu kez daha sakin, dramatik anlatım ile dolu nostaljik bir performans ortaya çıkarıyor.
“And as you’re shrinking figure blows a kiss
(Ve küçülen siluetin bir öpücük yollarken)
I catch and smash it on my lips
(Onu yakalayıp dudaklarıma bastırıyorum)
Darling, I can’t seem to quit
(Sevgilim, galiba bırakamıyorum)
Completely falling to bits”
(Tamamen paramparça oluyorum)
5. The Strokes

The Strokes, Arctic Monkeys’in ilham perilerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. 1998 yılında New York’ta kurulmuş olan bu rock grubu, şehir temalı müziğini minimalist riffler ile işliyor. Arctic Monkeys’in ilk dönemlerindeki seslere baktığımızda doğrudan The Strokes’tan etkilendiğini görebiliyoruz. Alex Turner’ın hikâye anlatım biçimi âdeta The Strokes’un betimlemelerinden besleniyor.
The Strokes’un Is This It albümü, 2000’lerin başında insanları rock müziğine tekrar bağlayan yapımlardandı. Sade gitar sesleri ile grubun yaptığı müzik, 90’ların sonundaki grunge yorgunluğuna bir tepki olarak kaydedildi. Ardından yayımladıkları albümler ile grup, müzik anlayışını daha sert ve farklı yönlere taşıdı. Sanat tarzları Arctic Monkeys’den farklı olarak daha minimal bir çizgide ilerledi. 2000’lerin rock müzik anlayışını şekillendiren en önemli gruplardan biri olan The Strokes, açtıkları yolla beraber Arctic Monkeys de dahil birçok sanatçıya ilham oldu ve olmaya devam ediyor.
“Oh, people, they don’t understand
(İnsanlar anlamıyorlar)
No, girlfriends, they don’t understand
(Sevgililer anlamıyorlar)
In spaceships, they won’t understand
(Uzay gemilerinde de anlayamayacaklar)
And me, I ain’t ever gonna understand”
(Ve ben, ben de asla anlayamayacağım)
Arctic Monkeys’i doğrudan etkilemiş veya ondan etkilenmiş olan, birbirinden farklı sesleri ve hisleri bir araya getirdikleri hâlde neredeyse aynı müzik zevklerine hitap eden sanatçıları inceledik. Bizler için bu sanatçıları özel yapan şeylerden biri ortaya çıkardıkları müzik ile ortak bir ruhu paylaşmaları olabilir. Kimi sakin tınılarla, kimisi ise kirli gitar parçalarıyla… Arctic Monkeys’i seviyorsanız müzikal yolculuğunuza bu diğer eşsiz sanatçıları da ekleyebilirsiniz.
Kaynakça:
Öne çıkarılan görsel: Musicfeeds
Uitti, Jacob. “Behind the History and Meaning of the Band Name Arctic Monkeys.” American Songwriter, 2 Kasım 2022, Web. Erişim: 30.10.2025


