Ankara Mimarisi: ODTÜ Lojmanları

Editör:
Zeynep Alara Karagöz, Ece Gül Demir
spot_img

Ankara denildiğinde çoğu insanın zihninde gri, ruhsuz, betona boğulmuş bir şehir imgesi belirir. Gerçekten de kentin çoğu, uzun ve gösterişsiz binalardan oluşur. Oysa bu klişeyi kıran yapılar da vardır. Bunların en dikkat çekicilerinden biri, Orta Doğu Teknik Üniversitesinin (ODTÜ) kampüsünde yer alan lojmanlardır.

ODTÜ Lojmanları, yalnızca bir konut alanı değil; Ankara mimarisine damgasını vurmuş birer kültürel mirastır. Ankara’nın tam ortasında yer alsa da, mimarisi ve sosyal dokusuyla şehrin geri kalanıyla pek az benzerlik taşır. Peki gri bir şehrin içinde, böylesine farklı bir yaşam alanı nasıl doğdu? Gelin bu lojmanların ortaya çıkma sürecine ve mimari hikâyesine birlikte göz atalım.

Ankara’da Modern Mimarinin Yükselişi

Ankara Cumhuriyet Bulvarı, 1930’lar | eskiturkiye.net

1923’te başkent olan Ankara, kısa sürede modern mimarinin deneme alanına dönüşmüştür. Cumhuriyet’in ilk yıllarında çok sayıda okul, hastane ve devlet dairesi inşa edilmiştir. Cumhuriyet ideali, yalnızca devlet dairelerinde değil, günlük yaşam alanlarında da yansımasını bulmuştur.

Abdülhak Şinasi, 1933’te Varlık dergisindeki yazısında Ankara’daki modern mimarinin başlangıcını şöyle anlatır:

“Orta Anadolu’nun göbeğindeki bu taşra, 1923’te Cumhuriyet’in kurulması ile beraber yeni devletin başkenti olmuş, çağdaşlaşma ve modern bir toplum kimliğinin genç Cumhuriyet’in vatandaşlarına kazandırılması amacına uygun olarak tasarlanmış mekânlarla simge bir kent yaratılmaya çalışılmıştır.”

1950’lerden sonra ise modernlik yalnızca bir mimari anlayış değil, kente yön veren bir ideoloji hâline gelmiştir. Böylece Ankara, hem mekânsal hem de kültürel anlamda yeniden biçimlenmiştir. İşte ODTÜ lojmanları da bu dönemde ortaya çıkmıştır. Akademisyenler ve çalışanlar için tasarlanan bu konutlar, yalnızca barınma ihtiyacını karşılamakla kalmamış; modern Türkiye’nin kentleşme vizyonuna da somut bir katkı sağlamıştır.

ODTÜ’nün Kuruluş Hikâyesi

pinterest.com

1954 yılında Pensilvanya Üniversitesi’nden Prof. Charles S. Abrams, Birleşmiş Milletler’in görevlisi olarak mimarlık ve şehir bölge araştırması yapmak üzere Türkiye’ye gelir. Bunun üzerine, Türkiye’de mimarlık ve planlama eğitimi verecek bir teknoloji enstitüsünün kurulmasını önerir. Ardından, ODTÜ 15 Kasım 1956 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak iki yabancı ve birkaç Türk öğretim elemanı kadrosuyla İngilizce dilde eğitime başlar. İlk zamanlar küçük bir binada eğitim veren ve baraka, gecekondu üniversitesi diye adlandırılan bu üniversitede, kampüsün büyümesi için hızla çalışmalar başlamıştır.

ODTÜ Kampüsünün Mimari ve Doğal Yapısı

Ağaçlandırma projesinden önce ODTÜ | yazhocam.com

ODTÜ sadece bir eğitim kurumu olarak değil aynı zamanda mimari bir proje olarak da tasarlanmıştır. ODTÜ’deki ağaçlar, yaklaşık 50 yıl önce Prof. Dr. Alaaddin Egemen‘in ağaçlandırma projesiyle hayat bulmuştur. ODTÜ, ağaçlandırma projesiyle beraber 1995 yılında Ağa Han Mimarlık Ödülü‘ne layık görülmüştür. Ayrıca ODTÜ, döneminin ilk brütalist eserlerinden biridir.

Doğa ile iç içe olan bu okula, akademisyenlerin ve çalışanların da barınabilmesi için lojmanlar inşa edilmiştir. 1961 yılında lojman inşaatının temeli atılmış, 1980 yılında da tamamlanmıştır. Bu lojmanlar sadece barınma ihtiyacı için değil ayrıca yaşam alanı için de tasarlanmıştır.

ODTÜ Lojmanlarının Mimari Özellikleri

ODTÜ Lojmanları | archives.saltresearch.org

ODTÜ lojmanlarının mimarları Behruz Çinici, Altuğ Çinici ve Celal Abdi Güzel; binaların dış cephelerinde kullandıkları tuğlaları bizzat bu proje için üretmişlerdir. Dış görünüşü ön planda tutulan bu lojmanların içi ise 2+1 ve 1+1 şeklindedir. Ayrıca mimarlar arsanın eğiminden yararlanarak konutların dış mekâna açılmalarını da sağlamıştır. Lojmanlarda sadelik ve işlevsellik ön planda tutulmuştur. Bu durum da doğayla iç içe olmasını sağlamış, göz yormayan bir mimarlık harikası yaratılmıştır. Lojmanların birçoğu ODTÜ’nün batı kısmında birkaç tanesi ise doğu kısmında kalır. Lojmanların kurulu olduğu alan, sabah koşusu yapmak ya da bisiklet sürmek için idealdir.

ODTÜ Lojmanlarında Sosyal Yaşam ve Topluluk Kültürü

yazhocam.com

Lojmanların ODTÜ’nün batısında yani uzak olması negatif bir özellik gibi görünse de aslında sakinliği ve huzuru bulmayı kolaylaştırmaktadır. Lojmanlar, konaklayanların dışarı çıkmasına hiç gerek kalmayacak şekilde tasarlanmıştır ve bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri alanlar, kampüsün içinde yer almaktadır. Buradaki toplum ilişkilerini güçlendiren en önemli unsur; akademik ve sosyal yaşamın iç içe olmasıdır.

ODTÜ Lojmanlarının Ankara Mimarisi İçindeki Yeri

archives.saltresearch.org

Ankara genellikle betona hapsolmuş bir şehir olarak görülse de ODTÜ lojmanları, bu algının yüzeyselliğini ortaya koyar. Sadelik, işlevsellik, doğayla uyum ve toplumsal vizyon ilkeleriyle tasarlanan bu yapılar, başkentin mimari belleğinde özel bir yere sahiptir.

Bugün ODTÜ Lojmanları, yalnızca akademisyenlere yuva olmakla kalmaz; aynı zamanda Cumhuriyet’in modernleşme hikâyesinin bir parçası olarak, Ankara mimarisinin en karakteristik örneklerinden biri olmayı sürdürür.


Kaynakça

“Geçmişin Modern Mimarisi: Ankara-1”. arkitera. Web. 22.08.2025

“ODTÜ Tarihi”. yazhocam. Web. 22.08.2025

Cengizkan, Ali. “Ankara Yeni Şehir’in Kuruluşu: Erken Cumhuriyet Konutu’nu Anlamak”. arch.metu.edu. Web. 22.08.2025

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.