Amerikan Modernizminin 5 Temsilcisi: Kayıp Nesil

Editör:
Deniz Filiz
spot_img

Amerikan modernizmi, savaş sonrası güçlü ve zenginliklerle dolu Amerika’da bir sanat ve edebiyat akımı olarak ortaya çıkmıştır. Modernizm, refah seviyesi yükselen ve orta sınıfın çoğaldığı bir ortamda, Amerikan halkına her bakımdan yepyeni ve şatafatlı bir dünyanın kapısını açmıştır. Sosyal yenilikler, kendisiyle beraber müziğe, heykele, resme, mimariye ve bu yazıda bizi ilgilendiren kısım olan edebiyata köklü bir değişimin başlangıcını doğurmuştur. Peki modernizmi doğuran sosyal değişimler nedir? Amerikan modernizmi dendiğinde aklımıza gelmesi gereken isimler kimlerdir? Gelin bu yazıda modernizmin tarihine yolculuk ederek akıma ait çok okunan ve sevdiğimiz kitapları daha yakından inceleyelim.

Kükreyen Yirmiler: Tüketim! Caz Cağı! Flapperlar!

rtfbactus.com

Kükreyen Yirmiler, Amerika’daki 1920’li yıllara verilen isimdir. Araba motoru, fabrika ve tren sesleri yani medeniyet ve yenilikler bu isme ilham vermiştir. 1920’lerde savaştan yeni çıkar, galip Amerika’nın güçlü ekonomisiyle beraber toplumda orta sınıfın oluşması ve insan hakları yönündeki gelişimler ön plandadır.

Bu gelişmelerden en önemlisi; Harlem Rönesansıdır. Harlem Rönesansı, 20’lerde ortaya çıkarak sanatı ve edebiyatı etkileyen New York’un Harlem bölgesindeki Afroamerikan kültürüdür. Aslında “Yeni Zenci” (New Negro) olarak bilinen uzun süreli bir sosyal hareket ve başkaldırının o dönemdeki adıdır. Bu hareket Viktorya Döneminin muhafazakar değerlerinden ve Amerikan toplumundaki baskılanmış siyahi kimliğinden sıyrılmakla ilgilenmiştir. Harlemle kalmayarak tüm eyaletlere ve Avrupa’ya yayılan bu kültür siyahi sesini “beyaz adamın topraklarında” duyulur kılarak, uzun zamandır acı çeken kesime çeşitli özgürlükler ve haklar getirmiştir. Tabi Afroamerikalıların eşit bir insan olarak var olabilmek için günümüzde bile katetmesi gereken uzun yollar olsa da Harlem Rönesansı adaleti ve değişimi başlatan güçlerden biri olmuştur. Yine bu akımla beraber caz müziği bir kültür olarak yaygınlaşarak döneme iz bırakmıştır.

Yeni Kadın, dönemde etkisi görülen bir başka sosyal harekettir. Savaş sırasında erkeklerin çalıştığı işlere girmiş, savaşa katkıda bulunmuş kadınlar, savaş sonrası evlerine döndüklerinde tekrar kafese girmek yerine ataerkiye karşı savaşmayı tercih etmişlerdir. Bu savaşın ilk madalyası, anayasanın 19.maddesidir. 1920’de bu maddeyle beraber Amerika Birleşik Devletleri’nde federal olarak kadınlara seçme hakkı verilmiştir. Bu yıllarda “flapper” denen bir trend ortaya çıkmıştır. Kadınlar saçlarını kısaltmış, güzel elbiseler ve inciler takarak kadınlıklarını kutlamışlardır, aynı zamanda şatafatlı kıyafetleri ve korkusuz hareketleriyle iş yerinde, gündelik hayatta ve partilerde Ben burdayım! demeye çekinmemişlerdir.

Gelişen ekonomi yanında tüketim ihtiyacını doğurmuş ve Amerika’da büyük bir tüketim çılgınlığı başlamıştır. Reklamcılık ve büyüyen materyalizmle beraber Amerikan halkı beyaz eşya, araba, kozmetik gibi alanlarda sürekli harcamalar yapmaya başlamıştır. Tabii bunlarla beraber sanata ve eğlenceye ayrılan para da artmıştır. Amerikan halkının Hollywood filmlerine ve Broadway oyunlarına ilgileri büyümüştür.

Tüm bu yeniliklerle beraber modernizm, daha önce duyulmamış sesleri duyurarak ve daha önce denenmemiş yollardan geçerek yeni ve yeni olduğunu gururla vurgulayan bir edebiyat tarzı olarak karşımıza çıkmıştır.

Kayıp Nesil

Wordpress.com

Kayıp Nesil, 1920lerde Paris’te Amerikan yazar Gertrude Stein‘in ev sahipliğinde bir araya gelmiş yazar ve şairler topluluğudur. Kayıp Nesil ismini Gertrude Stein’in Ernest Hemingway‘e söylediği: “Siz, savaşta hizmet eden gençler… hepiniz kayıp neslin bir parçasısınız.” sözünden almıştır. Yazarlar ve şairler bir araya gelerek, sohbetler etmiş birbirlerine akıl hocalığı yapmışlardır, bu konuşmaların ve tavsiyelerin sonucunda modernizmin temelleri atılmıştır. Peki bu toplantılarda hangi önemli Amerikan yazarlar vardır? Hadi hep beraber Kayıp Nesle ve Amerikan modernizminin önde gelen diğer isimlerine bir bakalım!

Gertrude Stein

poetryfoundation.com

Pensilvanya doğumlu Stein, doğumunun üzerinden çok geçmeden ailesiyle beraber Avrupa’ya taşınmıştır. Fransa ve birkaç ülkede daha yaşayan yazar, daha İngilizce öğrenmeden birçok Avrupa dili öğrenmiştir. Amerika’ya geri döndüğünde Harvard Annex Üniversitesinde Psikoloji bölümüne kabul alıp yüksek onur şeref derecesiyle mezun olmuştur. Kardeşiyle beraber Paris’e taşınarak sanat eseri toplamaya başlamıştır. Bu süreçte her cumartesi, evlerinde, Pablo Piccasso ve birçok sanatçıya ev sahipliği yapmışlardır.

Kutsal Emily şiirinde, abartılı şekilde kullandığı yineleme sanatıyla ve cümleleri bölüp birleştirerek ve üzerlerinde oynayayıp durarak okuru dilin sınırları hakkında düşünmeye itmiştir. Stein bunu geleneksel şiir algısına karşı çıkmak amacıyla yapmıştır. Stein sürekli “A rose is a rose” (gül güldür) cümlesini tekrar ederek şiirde kabul edilmiş ortak anlamların olmaması gerektiğini, sembolizmin şiirin konusu ve gidişatına göre yorumlanması ve yazılması gerektiğini söylemiştir. Bu karşı çıkış, şiir kurallarının üstünde, aslında toplumsal kuralların ve ataerkinin şiiri nasıl etkilediğini ve önceden kabul edilmiş anlamlara da bir karşı çıkıştır. Bu yönden Stein’in şiirini hem teknik açıdan hem de toplumsal açıdan bir değişime çağıran bir eser olarak nitelendirebiliriz.

Stein modernizmin yol gösteren üyelerinden biridir. yazdığı şiir roman ve tiyatro oyunlarında yenilikçi ve belirsizlik hissini yansıtan üslubuyla, dilin sınırlarıyla oynayan deneyler yapmıştır. Stein kalemiyle Muhteşem Gatsby‘nin yazarı F. Scott Fitzgerald başta olmak üzere bir çok Amerikan yazarı etkilemiştir.

Ernest Hemingway

rtbf.be.com

Nobel Edebiyat Ödüllü, Illinois doğumlu Ernest Hemingway, Amerikan yazar ve gazetecidir. Lisede okul gazetesinde yazmaya başlayan Hemingway, Liseden mezun olduktan sonra bir polis radyosunda muhabir olarak görev yapmıştır. Radyodaki yazılarında kullanmak zorunda olduğu sade dili, yazarlık hayatında da sahipleneceği bir üslubu doğurmuştur.

Dünya savaşı başladığında Ernest gözündeki bozukluk nedeniyle orduya alınmamıştır. Yine de bu durum Amerikan yazarı durduramamış ve Avrupa’da gönüllü olarak ambulans şoförlüğü yapmak için başvurmuştur. İtalya’da savaş sırasında yaralanmıştır. Ernest hizmeti için İtalyan hükumeti tarafından madalyayla onurlandırılmıştır.

Savaştan sonra hem fiziksel hem psikolojik yaralarından sıyrılmaya çalışan Hemingway, ortak arkadaşlar aracılığıyla tanışıp iyi bir arkadaşlık inşa ettiği Sherwood Anderson tarafından yazarlığını geliştirmek için Paris’e davet edilmiştir. Yeni evlenmiş olan Ernest karısıyla beraber Paris’te çok da pahalı olmayan bir apartman dairesine taşınmıştır. Zamanla yazarlığı gelişen Hemingway orda Gertrude Stein‘in salon buluşmalarına davet edilmiş ve Kayıp Nesil olarak tanımladığımız yazarların arasına girmiştir.

Hemingway, çok bilinen Yaşlı Adam ve Deniz romanında balık ve yaşlı adam üzerinden, insanoğlunun doğayla olan savaşını anlatmıştır. Amerikan edebiyatının tarihine genel bir bakış attığımızda çok işlenen bir tema olarak karşımıza çıkan bu zıtlık, Hemingway’in elinde sade ve direkt bir anlatımla, okuru insan olmakla ilgili bir çok soru soran, zamansız bir esere dönüşür.

Hemingway, üslubuyla yaşadığı dönemi etkilemiş bir yazardır. Amerikan yazar, “Buz dağının görülen kısmı” teorisiyle ünlüdür. Bu teoriyi daha sığ gözüken olaylar üzerinden ağır konuları ele almak olarak nitelendirebiliriz. Bu alegorik anlatım onu yenilikçi bir yazar olarak öne çıkarmış ve modernizmin en güçlü isimlerinden biri yapmıştır.

F. Scott Fitzgerald ve Zelda Fitzgerald

thoughtco.com

Varlıklı bir ailede doğan Scott Fitzgerald, hayatının ilk yıllarının çoğunu New York’ta geçirmiştir. Sahip oldukları finansal statü sayesinde prestijli okullara gitmiş ve başarılı bir öğrenci olmuştur. Savaşın patlak vermesinden birkaç yıl sonra o zamanlar okuduğu Princton Üniversitesini bırakarak orduya katılmıştır. Ancak o henüz okyanusun diğer tarafına gönderilmeden savaş bitmiştir.

Alabama’dayken hayatının aşkı olacak bir başka yazar Zelda Fitzgerald‘la tanışmıştır. Bu ikilinin ilişkisi hem Zelda’nın hem de Scott’ın eserlerine ilham olmuş, büyük ve çalkantılı bir aşktır. Zelda o dönemin “Flapper” diye adlandırılan tarzın büyük bir örneğidir. Özgürlüğüne düşkün enerjik ve biraz da düşünmeden hareket eden bir insandır Zelda.

Paris’te Hemingway’le sıkı bir dostluğu olan Scott’ın eserlerinin çoğunun temeli Kayıp Nesil buluşmalarında atılmıştır. Ancak Hemingway’le Scott’ın arası, Ernest’in Zelda’dan açık bir şekilde nefret ettiğini belirtmesiyle zarar görmüştür.

Gelelim bu iki ismi neden yan yana aldığıma. Zelda, Amerikan tarihinde kendi eserleriyle iz bırakmış bir yazar olmamasına rağmen, Scott’ın kitaplarında büyük bir ilham kaynağı olmuştur. Burada ilham Zelda’nın Scott’ın aşığı ya da eşi olarak verdiği ilham olarak değil, yazar kimliğiyle sağladığı ilham olarak kullanılmıştır. Zelda, Scott’ın günlüğünden ve taslak yazılarından paragraflar alarak kendi yazılarına koyduğunu iddia etmiştir. Bu iddia kanıtlanmasa da Scott’ın, Zelda’nın ilişkileri hakkında yazdığı yarı-otobiyografik romanına sinirle tepki vermesi ve eşinin rızası olmadan bazı yerlerini değiştirmesiyle beraber, bize ikilinin arasında telif hakları konusunda ihlallerin olduğunu gösterir.

Scott’ın yazılarına gelecek olursak Scott, şehir hayatını ele almış, romanlarını özellikle New York’ta geçirmiştir. En ünlü eseri Muhteşem Gatsby‘e baktığımızda, New York’u tüm yönleriyle görürüz, sanayileşen bölgeler, şehrin dışında kalan yerleşim yerleri, nispeten daha düşük gelirli olan insanların yaşam alanları, kısaca Muhteşem Gatsby bizi oradan oraya taşıyarak kapsamlı bir New York portresi çizer. Modernist yazar, genel olarak detaylı ve açıklayıcı bir dil kullanmış, bakış açısı ve zamanın işleyişi yönünden geleneksel kurallara uymayarak kendine özgü yazılar yazmıştır. Bu nedenle romanlarıyla kendine Amerikan edebiyatında sarsılmaz bir yer elde etmiştir.

 T.S Eliot

poetryfoundation.org

Nobel Ödüllü şair ve eleştirmen Eliot, Missouri doğumludur. Eğitimli ve statüsü yüksek bir ailede büyüyen Eliot, hastalığı yüzünden diğer çocuklar gibi dışarda oynayabilen biri değildir. Bu yüzden çocukluğunun çoğu evinde okumalar yaparak geçmiştir. Eliot ilk şiirlerini küçük yaşta yazmaya başlamıştır. Harvard Üniversitesi Felsefe bölümü de dahil olmak üzere Amerika’nın ve Avrupa’nın çeşitli yerlerindeki üniversitelerden felsefe ve şiir dersleri almıştır. T.S Eliot eğitimli ve köklü bir şair olarak karşımıza çıkar.

J. Alfred Prufrock’ın Aşk Şarkısı adlı şiirini henüz gençken yayımlamasına rağmen en başarılı şiirlerinden biri olarak kalmıştır. Eliot bize bu şiirde anksiyete dolu bir anlatımla modern insanın duygularını gösterme beceresi üzerine temaları anlatmıştır. Modernist şair, şiirlerinde genellikle William Wordsworth ve Dante gibi ustaları örnek almıştır. Eski ustaların eserlerinde gezmek, ona yeni bir üslup bulmakta yardımcı olmuştur. Eliot mükemmeliyete Çorak Ülke şiiriyle ulaşmıştır. Bu şiirde kendi dilini tam olarak göstermeyi başarmıştır.

Robert Frost

images.saymedia-content.com

Yazımızı önemli bir Amerikan şairiyle kapatıyoruz. Robert Frost, San Francisco’da doğmuş ancak babasının ölümüyle Massachusetts eyaletine taşınmıştır. Frost, İngiliz kökenlere sahip olduğu için Yeni İngiltere olarak tanımlanan bölgede bulunan bu eyalette, İngiliz kimliğiyle ilgili şiirler ele almıştır. Yetişkinlik hayatında birkaç işte çalışmayı denese de tekrar şairliğe dönen Frost, başarılı bir dönüş yaparak şiir kategorisinde dört Pulitzer Ödülü almış tek şair olmuştur.

Robert, Gidilmeyen Yol şiirinde insanın seçimleri ve bu seçimleri yaparken ne kadar özgür olduğunu düşündürür. Anlatıcının önünde iki yol vardır ve kendisi bu yollardan birini seçtiğini düşünürken aslında gerçek bir seçimin olmadığını hissettirir.

Robert Frost, bir modernist olarak bu listedeki diğer insanlardan farklı bir yerde konumlandırmamız doğru olur. Bir çok akademisyen onun modernist olduğunu savunsa da Robert Frost modernist şiirdeki diğer şairlerin anlattığı konulardansa kendi üslubunda kendine özgü konuları işlemiştir. Frost, Gidilmeyen Yol şiirinde, herkesin gittiği kestirme yerine kendine özgü olan dolambaçlı yolu seçeceğini ifade etmiştir. İronik bir şekilde aslında bu özgünlüğü bir modernist şair olduğunun en büyük kanıtıdır.


Kaynakça:

Who Was Robert Frost? Everything You Need to Know. thefamouspeople. Web. Erişim Tarihi; 23 Temmuz 2025.

“Scott Fitzgerald’s Unique Literary and Writing Style – Edubirdie. Web. Erişim tarihi; 23 Temmuz 2025.

Daniels, Patricia E. “Biography of Ernest Hemingway, Pulitzer and Nobel Prize Winning Writer.” ThoughtCo. Web. 23 Temmuz 2025.

Will, Barbara. Gertrude Stein, Modernism, and the Problem of “Genius.” Edinburgh University Press, 2000. JSTOR, http://www.jstor.org/stable/10.3366/j.ctvxcrsps. Erişim Tarihi; 22 Temmuz 2025.
MacCabe, Colin. T.S. Eliot. Liverpool University Press, 2006. JSTOR, 22 Temmuz 2025.
Norton, Mary Beth, Jane Kamensky, Carol Sheriff, David W. Blight, Howard P. Chudacoff, Fredrik Logevall, and Beth Bailey. A People and A Nation: A History of the United States, 10th Edition. Cengage, 2014.
Öne çıkan görsel: Toughtco.com sitesinden alınmıştır.
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.