Amerikan Devrimi II: Devrimin Felsefesi ve Bağımsızlık

Editör:
Ece Günay

16. yüzyılda Anglikan Kilisesi‘ni yenileme amacıyla İngiltere’de ortaya çıkan Püritenizm, Protestanlığa bağlı bir doktrindir. Bu anlayışla uzun yıllar İngiltere’de yaşayan insanlar, istediklerine ulaşamayınca ve Anglikan Kilisesi’nin artan baskıları neticesinde topraklarından göç etmek zorunda kalmışlardır. Takvimler 9 Kasım 1620’yi gösterdiğinde Plymouth Kolonisi’ni kuracak olan 102 Püritan Amerika Kıtası’na ayak basmışlar. Yanlarında yeni dünyanın kaderini etkileyecek olan hak eşitliği sözleşmesi (Mayflower Compact) vardır.

wwwhistorycom

Bu anlaşmaya göre yeni dünyaya özgür bireyler olarak ayak basmışlar ve özgür bireyler olarak da yaşayacaklardı. Yeni dünya demek eski alışkanlık ve adetlerden uzak (feodalite, aristokratik, monarşik, etnik alışkanlıklar) yeni bir başlangıç demekti. Bu inanca göre yurttaş eşitliğini dinsel üstünlük kavramı dışında bozabilecek başka bir üstünlük ifadesi yoktu ve hiçbir insan başka bir insandan üstün değildi. Ayrıca Püritanlar, politik gücü bir sınıfa ya da bir kişiye değil tüm toplumun özgür varlığına dayandırıyordu.

Püritanlar Amerika Kıtası’na hak eşitliği, özgürlük ve yasa egemenliği ideası ile kurulacak olan 13 koloninin ve büyük devrimin temellerini oluşturmuşlardır. Demokrasinin temel anlayışını oluşturan bu insanlar, Amerikan Bildirgesi’nin ve kurulacak olan Amerika Birleşik Devletleri’nin temel felsefesini bu topraklara 65 günlük zorlu mücadele sonucunda taşımışlardır.

Amerikan Devrimi‘nin temel felsefesinde liberal, özgürlükçü ve seküler aydınların etkisi söz konusu olsa da Püritenizim, Amerikan Devrimi’ni doğrudan etkilemiş ve kıtanın kaderini baştan yazmıştır.

Adaletsizliğe Karşı Yükselen Sesler

5 Eylül 1774 tarihinde bağımsızlığın fikir babaları olacak George Washington, Benjamin Franklin, Thomas Hamilton ve daha nice isim Amerikan Kongresi için Philadelphia’da toplanmışlardır. Kongreye kral yanlısı Georgia hariç (devrim için yapılan savaşta asker yollamayan tek kolonidir) 12 koloni katılmıştır.

Amerikan Kongresine ait bir tasvir wikiwandcom

Amerikan Kongresi’nde genel olarak Büyük Britanya’nın koloniler üzerindeki politakasının gidişatı, vergilere karşı sesin yükseltilmesi ve kolonilerin kendince hazırladıkları yasalarla vergilerin belirlenmesi gerekliliği konuşulmuş. Netice olarak İngilizlerden durulması istenmiştir. Ancak İngilizlerin buna niyeti yoktu. Ayrıca bu kongrede bağımsızlık isteği asla dile getirilmemiş, sadece rahatsız olunan konular görüşülüp bunlara çözümler aranmıştır.

İngilizlerin durmayışı, halkın silahlanmasına ve 2 ay içinde Amerikan Bağımsızlık ateşinin dört bir yana yayılmasına neden olmuştur. Bunun üzerine Concord Olayı gerçekleşmiş ve İngiltere bozguna uğratılmıştır. İşte böyle bir ortamda kongre 10 Mayıs 1776’da, ikinci kez Philadelphia‘da toplanmıştır. Bu kez Georgia da katılmıştır. 13 Koloni olarak 4 Temmuz 1776 yılında Bağımsızlık Bildirgesi yayınlanmıştır. Bu bildirge ile alenen artık bağımsızlık şarkısı gür bir biçimde yankılanmıştır.

Çanlar Bağımsızlık İçin Çalıyor

Amerikan Bağımsızılık Mücadelesi, iki etaplı bir devrim hareketi olup ilk zamanlarda iç isyan özelliği taşımaktaydı. Massachusetts’te isyanların boy göstermesi nedeniyle İngiliz Hükümeti, isyancılarda bulunan tüm mühimmatın ellerinden alınması emrini vermişti. Bu emir üzerine 800 kişilik İngiliz kuvveti Concord bölgesine gönderilmiş ancak koloni kuvvetlerince geri püskürtülmüşlerdir. Böylece artık savaş fiili anlamda cereyan etmiştir.

Amerikan Bağımsızlık savaşına ait bir tasvir tarihiolaylarcom

İlk devrim savaşı 16-17 Haziran’da Boston çevresinde Amerikan Kolonilerinin daha az kayıp vermesi sonucu galibiyetiyle neticelenmiş. Bunun üzerine 17 Mart 1776’da İngilizler Boston’u koloni kuvvetlerine bırakarak geri çekilmişlerdir. Koloniler bu savaşlarda başta 35 bin kişilik orduyla George Washington liderliğinde boy göstermiş olup zamanla çiftçilerden ve milis kuvvetlerinden (özellikle Minute Man milisleri savaşta çok etkili olmuştur) oluşan 45 bin kişilik birlikler ile mevcut ordu büyütülmüştür.

Savaşın ikinci etabı; 1778 Fransa, 1779 İspanya ve 1780 yılında Hollanda‘nın fiili olarak katılımlarıyla uluslararası bir boyuta evrilmiştir. Özellikle iç savaşın ilk zamanlarından beri kolonilerin yanında duran ve teçhizat bakımından sürekli destekte bulunan Fransa’nın amacı Yedi Yıl Savaşı‘nın intikamını almaktı. Hollanda ve İspanya ise mevcut kolonilerini korumak için savaşa dahil olmuşlardı.

Fransa, kolonilerin büyük başarılar göstermesi sonucu kazanacaklarına dair inancı güçlenmiş ve savaşa 10000 Fransız askerini sürerek fiili olarak katılmıştır. İngilizlerin ise tüm bu güçlere karşın sadece 30000’i paralı alman askeri olmak üzere toplam 60000 kişilik kuvveti mevcuttu. Her geçen gün adadan mevcut birliklerine asker takviye etmekteydi. Tüm bu koşullar altında savaş iki taraf arasında gidip gelmiş ancak George Washington’ın bir Noel gecesi ansızın İngiliz karargahına vurucu darbe indirmesi savaşın kaderini değiştirmiştir. Bu taarruzun başarılı olması tüm havayı değiştirmiş ve savaşa olan inancı daha da arttırmıştır. Ve bu inançla Yorktown kuşatmasında başarıyı getirince İngiliz hükümeti savaşın getirdiği ağır ekonomik zarara dayanamayıp teslim olmak zorunda kalmıştır.

Amerikanın ilk devlet başkanı General George Washingtona ait bir tasvir presidentgeorgewashingtonwordpresscom

3 Eylül 1783 yılında Paris‘te imzalanan barış antlaşması ile Amerikan Bağımsızlık Savaşı böylece bitmiştir. Bu antlaşma ile İngiltere, Mississippi Irmağı’nın gerisine çekilmiş ve 13 koloninin bağımsızlığını tanımıştır. Ayrıca Florida İspanyollara bırakılmıştır. İngiltere’nin tek tesellisi ise Kanada’nın elinde kalması olmuştur. 25 kasım 1783’te son İngiliz ordusu New York’tan ayrılıp George Washington şehre girdiğinde mağrur kumandan zaferini bir kez daha ilan etmiştir.

Amerikan Devrimi Ardından

3 Eylül 1783 yılında Paris Barış Antlaşması ile özgür bir devlet olan Amerika Birleşik Devletleri, 1787 yılında federal anayasasını hazırlamış ve George Washington‘ı 1789’da yeni devletin ilk başkanı olarak seçmiştir. Devrimde etkin rol oynayan Benjamin Franklin gibi öncü kişiler yeni kurulan hükümetin başına geçmişlerdir. Amerika Birleşik Devletleri’nin gelişimi çok hızlı gerçekleşmiş ve 1867 yılına gelindiğinde bugünkü sınırlarına yakın sınırlarına ulaşmıştır. Yeni kurulan bu devlet daha önce kurulan uygarlıkların aksine dini ve monarşik bir anlayışa sahip değildi.

Amerikan Başkanı George Washington ve meclise ait bir tasvir brewminatecom

Devrim ile halkın ellerinde yükselen yeni devlet Avrupa’nın yüzyıllardır ulaşmaya çalıştığı din, basın ve yasa önünde eşitlik kavramı gibi hakları elde etmiş demokratik bir örnekti. Bu sebeple Fransızlar büyük devrimi gerçekleştirirken Amerikan Devrimi’nden etkilenmiş, İnsan Hakları Bildirisi ve yazılı anayasayla devrimlerine başlamışlardır. Ayrıca Fransa’nın Amerikan Bağımsızlık Savaşı esnasında verdiği maddi destek ülkeyi ekonomik sıkıntıya sokmuş ve bu da Fransız İhtilali’nin gerçekleşmesine neden olmuştur. Fransız İhtilali ile Avrupa, demokratik ve liberal bir anlayışa böylece evrilmeye başlamıştır.

Amerika’nın bağımsızlığı yolunda düşünürlerin fikirlerini teoriden pratiğe geçirebilmesi ve Bağımsızlık Bildirgesi’nin Avrupa’da uyandırdığı tartışma ortamı 19. yüzyıl düşünce iklimini etkileyecek ve dünyanın kaderini sarsılmaz bir biçimde şekillendirecektir. Böylece zamanında Britanya Parlamantosu’nda dahi temsil edilmeyen koloniler tüm insanlığın örnek alacağı bir devletin mimarı olmuşlardır.


Kaynakça

  • Amerikan Devrim Tarihi II | Pelin Batu ile Sapien Tarihi #33. Haz. Sapien. 22 Oca 2023. Youtube.
  • Amerikan Devrimi – Vergi Sömürgeliğinden Tam Bağımsızlığa. Haz. Oğuzhan Kahraman. 9 Nis 2021. Youtube.
  • Amerikan Devrimi / Dünya Tarihini Değiştiren Büyük Olaylar 28. Bölüm. Haz. ANKA TV Pınar Hoca. 19 Oca 2021 . Youtube.
Alparslan Ulusal
Alparslan Ulusal
Nosce te ipsum! İnsanca Pek İnsanca Yaşam İçin!!!

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Editor Picks