İnsanların; bir arada yaşayarak toplumları, ulusları, çeşitli grupları oluşturmaya başladığı ilk zamanlardan itibaren belli başlı istekleri ve hak talepleri olmuştur. Bu talepler, binbir farklı kazanımı istemek ve sağlamak için mücadele üzerine kurulmuş bir düzende ilerlemiştir. Kadın haklarının da içinde barındırdığı cinsiyet eşitliği, seçme ve seçilme hakkı, oy kullanma hakkı; eğitim eşitliği gibi sivil, sosyal, siyasi, ekonomik ve hukuksal taleplerle bu düzende yerini almıştır.
Dünyanın her bir köşesinde -günümüzde dahi- kazanımlarını elde etmek için mücadelelerine devam eden kadınlar feminizm çatısı altında birleşmişlerdir. Amerika‘da da bu dayanışma çerçevesinde kadın haklarına dair öncü kararlar, gelişmeler ve kazanımlar sağlanmıştır.
1848 Seneca Falls Bildirgesi

Kölelik karşıtı düşünceden esinlenerek kadınların eşit hak ve özgürlük talebi arayışı büyüyerek ve gelişerek süfrajetleri doğurmuştur. Bu birlik en çok Birleşik Krallık ve ABD’de ses getirerek kadınların toplumsal, dini ve medeni alanlardaki durumu ve hakları, özellikle de oy kullanma hakkının kazanımında büyük rol oynamıştır.
Seneca Falls Bildirgesi de, Amerikalı bir süfrajet olan Elizabeth Cady Stanton tarafından, kadınların oy hakkı eğitim ve istihdam fırsatlarını sağlamayı amaçlayan bir çağrı olarak yazılmıştır. Dünyanın ilk kadın hakları bildirgesi olarak bilinir.
Bu bildirge, hem dünyadaki hem de Amerika’daki feminist hak ve özgürlük mücadelesini yazılı belge olarak görünür kılmasıyla, kadın haklarının gelişim tarihinde önemli bir yere sahip olmuştur.
Oy Kullanma Hakkı Mücadelesi

Amerika’da kadınlara oy kullanma hakkı birçok kez verilip daha sonra geri alınarak sürekli kazanım haline gelemeyen bir hadiseye dönüşmüştür.
1869 yılında artık bir aktivist haline gelen Elizabeth Cady Stanton, kendisi gibi Amerikalı ve kadın hakları savunucusu olan Susan B. Anthony ile bir araya gelerek Ulusal Kadın Oy Hakkı Derneği’ni oluşturmuştur. Dernek esas amacı olan kadınlara oy kullanma hakkı talebinin yanında; kadınların aile ve sosyal hayat içindeki yerlerine, bu alanlardaki eşitliklerine dair reformcu çalışmalar yürütmüştür.
Sonrasında, daha yüksek ve gür bir ses olma emeliyle 1890 yılında bu alanda çalışma yürüten kardeş örgütlerle birleşerek Amerikan Kadın Oy Hakkı Derneği çatısı altında birleşmişlerdir. Bu mücadele meyvesini 1920 yılında vermiş ve Amerikalı kadınlar, anayasanın 19. değişikliğiyle oy kullanma hakkına sahip olmuştur.
Benim Bedenim Benim Kararım: Kürtaj

Tüm dünyada olduğu gibi Amerika’da da kadınlar; kendi bedenlerine dair söz haklarını, özgür seçimlerini ataerkilliğin eline bırakmamak için büyük bir mücadele vermeye yüzyıllardan beri devam etmişlerdir. Kürtaj da bu seçimlerden biri olarak hak mücadelesini sürdürmektedir.
1916 yılında Amerika’nın ilk doğum kontrol kliniğini, “Anneler! Geniş bir aileye sahip olmaya gücünüz yetiyor mu? Daha fazla çocuk istiyor musunuz? Eğer istemiyorsanız, neden çocuk yapıyorsunuz? Öldürmeyin, can almayın, önlem alın. Eğitimli hemşirelerden güvenli bilgiler alabilirsiniz…” reklamıyla kuran Margaret Sanger; kürtaj konusunda bir öncü olmuş, doğum kontrol hapının gelişmesini sağlamıştır. Kliniği on gün sonra kapanmış ve kendisi hapis cezası almış olsa da bir fitili ateşlediği yadsınamaz bir gerçektir.
İş gücüne katılmak, kendi ekonomilerine sahip olmak için büyük mücadeleler veren kadınlar planlı olmayan ya da istenmeyen gebelikleri durumunda bu çözümlere başvurmuşlardır. Fakat eyaletten eyalete değişen, kürtajı sadece annenin hayatının tehlike altında olmasına durumuna hak gören ve suç ilan eden yasalar devam etmiştir.
1969 yılında, tecavüz sonucu üçüncü çocuğuna hamile kalan Norma McCorvey, “Jane Roe” takma ismiyle kürtajı suç kapsamına alan yasalara karşı Teksas eyaletinde dava açtı. Dallas bölge savcısı olan Henry Wade, bu davada karşı tarafta yer alarak davayı kazanmış ve Jane Rose bebeğini doğurmak zorunda kalmıştır.
1973 yılında bu davanın da içinde bulunduğu birçok kadının davası ABD Yüksek Mahkemesi’ne taşınmış ve aynı yıl kürtajı yasal hale getiren Roe vs Wade (Roe Wade’e karşı) kararıyla kürtaj yasal hale gelmiştir.
Günümüzde, kürtaj düzenlemesini eyaletlere geri veren ve 14 eyalette yasak hale getiren sisteme karşı kadınlar, geçmişte olduğu gibi, diğer tüm eşitlik taleplerini de heybeye alarak hak arayışlarına beraber devam etmektedirler.
Kaynakça
Rochefort, Florence. Feminizmler Tarihi. İstanbul: Sel Yayıncılık, 2022.
Örnek, Serkan. “Amerika’da Kadın Haklarının Gelişimi” . Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, KOSBED. 2015, 29. 105-129.
Johnston, Mindy ve Livingston Rick. U.S. “Abortion rights By State”. Britannica, Encyclopædia Britannica, 25 Ağustos 2024, Web.
The Editors of Encyclopædia Britannica. “Roe v. Wade”. Britannica, Encyclopædia Britannica, 30 Ağustos 2024. Web.
The Editors of Encyclopædia Britannica. “National Woman Suffrage Association”. Britannica, Encyclopædia Britannica, Web.
Kapak Görseli: theskimm.com


