Altered Carbon, ölümsüzlük ve zihin nakli gibi günümüzün gözde konularını işliyor. Netflix’in bu yapımı daha çok Cyberpunk hayranlarına hitap ediyor. Özellikle görsellik ve prodüksiyon bakımından kalitesini açıkça belli ediyor.
Kitap uyarlaması olan dizi, konusu itibariyle sınırları zorluyor. Uzak bir gelecekte, zihin aktarımına olanak sağlayan teknoloji sayesinde insanlık ölümsüzlüğe ulaşıyor. Tabi bunun bir bedeli var. Zenginler bu teknolojiye kolayca erişebiliyorlar fakat sıradan insanlar yıllarca çalışmak zorundalar. Sürekli beden değişimini finanse edebilen zengin kişiler giderek güçleniyor. Meth olarak adlandırılan bu kişiler yavaşça tüm yönetimi ele geçiriyor.
Eski bir isyancı olan Takeshi Kovacs, ölümünden 250 yıl sonra bir Meth tarafından uyandırılıyor. Kovacs, sıradan bir isyancı değil. Geçmişte “elçi” adı verilen özel savaşçılardan bir tanesiymiş. Özel yetenekleri onun tekrardan hayata dönmesini sağlıyor.
Kovacs açısından bu uyanış ciddi bir travmayı beraberinde getiriyor. Tanıdığı herkes öldüğü gibi isyancıların olmasından korkutuğu her şey hayata geçmiş. Ve şimdi onu uyandıran Meth tarafından bir başka yöne sürükleniyor. Uyandırılmış yeni bedeniyle olan halini Joel Kinnaman, eski bedenindeki gençlik halini ise Will Yun Lee oynuyor.
Dizinin bir diğer başrolü Dedektif Ortega ise yakın zamanda sevgilisini kaybetmiş. Aynı zamanda Bancroftlar ve diğer güçlü Meth aileleri ile de sorunları var. Ortega’nın ailesi zihin nakline karşı insanlardan oluşuyor. Öte yandan Ortega sevdiklerini geri getirmek isteyen bir kadın. Bu karakteri Martha Higareda oynuyor.
Kovacs’ı uyandıran Meth olan Bancroft karakterini James Purefoy başarılı şekilde canladırıyor. Sanayici Bancroft bir cinayete kurban gidiyor ama zihin yedekleme teknolojisi ile tekrar hayata dönüyor. Tehdit halen sürdüğü ve suçlu bir türlü bulunamadığı için eşsiz yetenekleri olan elçilerden birini uyandırmaya karar veriyor.
Altered Carbon, teknolojinin akıl almaz bir boyuta geldiği bir geleceği tasvir ediyor. Bu nedenle seyirciyi düşünmeye sevk ediyor. Uzun ömürlü insanlarla sıradan insanlar arasındaki uçurum görsel olarak iyi sembolize edilmiş. Beyaz kulelerde yaşayan Methler gökyüzünde halktan uzaklar. Ama etki alanları daha iyi anlatılabilirdi.
Açıkçası ilk bölümlerin hepsi bir film kalitesindeydi ama sezonun sonuna doğru olayları çözümlemek adına biraz tarzı biraz değişti. Yine de sürükleyici bir dizi olduğu için bölümler sıkılmadan izleniyor. Gayet başarılı bir bilim kurgu olduğunu söyleyebiliriz.
