Alice in Borderland 2. Sezon İncelemesi: Yeni Gizemler

Yazı İçindekiler [hide]

Emre Yenidere
Emre Yenidere
Benden bu kadar. Katilimin gözlerinden öperim.
spot_img
Editör:
Işılay Güzel Yılmaz
spot_img

Alice in Borderland 22 Aralık itibariyle beklenen ikinci sezonunu izleyiciyle buluşturdu. Beğeni toplayan ilk sezonuyla dikkatleri üzerine çeken dizi, ikinci sezonu ile tartışmaların odağı olmayı başardı.

Nerede Kalmıştık?

Alice in Borderland ikinci sezondan bahsetmeden önce birinci sezonu da ele almak gerek. Dizi çok yakın zamanda, çok kuvvetli bir rakibine benzer bir temayla karşımıza çıktı. Dizi severler ölüm kalım uğruna oynanan çocuk oyunları fikrinin başka nerede karşımıza çıktığını hemen hatırlayacaktır.

Bir diğer uzak doğulu yapım olan Squid Game ile birçok benzer noktası bulunan dizi bazı noktalarda ayrılmayı başarıyor.

Alice in Borderland, üç arkadaşın bir anda kendilerini ıssız, kimsesiz bir dünyada bulması ve yaşamak için bir dizi oyunlar oynamaya zorlanmasını konu alıyor. Baş kahraman Arisu daha ilk oyundan yeteneklerini belli ediyor. Son derece zeki olan Arisu gelecek vaat eden bir yarışmacı olarak dikkatleri üzerine çekmiş, birbirinden orijinal karakterlerle tanışmış, bu yolda en yakın arkadaşlarını kaybetmişti.

Kazandıkları her oyunla birer iskambil kartı elde eden yarışmacılar bilmeceyi çözmüş gibi gözüküyorlardı. Düşüncelerine göre 52 kartın hepsini toplamaları halinde bildikleri “normal” dünyaya geri dönebileceklerdi.

Neler Oluyor Bize?

2. Sezon ise bizi birinci sezonda bıraktığımız yerden karşılıyor. Arisu ve arkadaşları Beach‘in yanmasından sonra farklı yollara savrulmuş, tüm kartları toplayıp oyundan çıkmanın yolunu ararken karşılıyorlar bizi.

Numaralı kartların tamamını topladıktan sonra artık sıra tüm oyunlardan daha zor olan resimli kartlara geliyor. Resimli kartlar daha önce tüm oyunları bitirip bu sıra dışı ülkede vatandaş unvanını kazanmış eski oyuncular tarafından tasarlanan karmaşık oyunlardan oluşuyor. Bu oyunları kazanmak için resimli kartın temsil ettiği vatandaşın ölmesi gerekiyor.

Oyunlarda sonuca yaklaşırken Arisu ve sevdiği kız Usagi‘yi içsel bir hesaplaşma yaşarken görüyoruz. Bu dünya vahşetten oluşuyor olsa da onlara yaşamak ve uğruna savaşmak için bir amaç vaat ediyor. Bu amaç birçok oyuncuya çok iyi geliyor olsa da oyundan çıkma hakkı elde etmeleri halinde bile bu hakkı kullanmayı düşünmüyorlar.

Yaşadıkları bu iç hesaplaşmalar öyle boyutlara geliyor ki dizinin ana fikrinin önüne bile geçebiliyor. Sezonda göz önüne konulması gereken olguları yeterince öne çıkaramadıklarını söylemek yanlış olmaz.

Dizinin kurduğu atmosfer tüm izleyenleri gerçek dünyaya ne olduğunu düşündürmeye itmişti. Gerçek dünyaya olanların özet geçildiği son iki bölüm ise izleyenlerde hayal kırıklığına yol açtı. Her ne kadar son bölümde tasarlanan son oyun izleyicinin düşünme sınırlarını zorluyor olsa da son sahnedeki kartla yaratılan gizem haricinde gelecek adına herhangi bir merak uyandıramıyor. Bu noktada dizinin sezon finali mi, yoksa final mi yaptığı konusu izleyenler arasında tartışmalara yol açıyor.

Sezon boyunca özellikle bazı yeni karakterlerin hayat hikayeleri üzerinden onları tanıma fırsatına sahip olmamız yine Alice in Borderland’in bizi alıştırdığı bir durum. Bu alışkanlığın damakta bıraktığı tat karakterlerle bağ kurabilmemize olanak sağlıyor. Bunun yanı sıra bazı karakterlerin totale yapılan bir gündüz kuşağı dizisini andırır şekilde başlarına ne gelirse gelsin ölümü reddediyor olması ise sezonun belki de en zorlama olayı olarak karşımıza çıkıyor.

Dizi sevenlerin bir kısmını memnun edip bir kısmını üzerken tartışmaların taraflarını anlamak hiç zor değil. Herkesin haklı olduğu bir ortamda hayran kitlesini ikiye bölmeyi başaran Alice in Borderland, ikinci sezonu özellikle yeni sezonla ilgili açıklanacak farklı kararların da ışığıyla uzun süre tartışılacak gibi duruyor.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.