Afrika, Hristiyanlık dininin dünyadaki en dinamik merkezlerinden birisidir; dünyadaki 2,2 milyar Hristiyan’ın önemli bir payına ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca Etiyopya ve Eritre Ortodoks Tewahedo Kiliseleri ve İskenderiye Kıpti Ortodoks Kilisesi gibi önemli Ortodoks gruplara sahiptir.
Hristiyanlık, İsa‘dan sonraki ilk birkaç yüzyılda Kuzey Afrika’da iyice yerleşmişti; Kuzey Afrika’daki sağlam bir temelden, kıtanın daha derinlerine taşındı. Afrika’ın geleneksel dinlerine meydan okuması, inananların inancını derinleştirdi. 15. yüzyıl, Portekiz’den gelen Katolikliğin kıtayı çevrelediği bir dönüm noktasıydı.
Kuzey Afrika’daki Hristiyan toplulukları, dünyadaki en eski topluluklar arasındaydı. Efsaneye göre Hristiyanlık, M.S. 60 yılında dört müjdeciden biri olan Markos tarafından Kudüs’ten Mısır kıyısındaki İskenderiye’ye getirildi. Bu, Hristiyanlığın Kuzey Avrupa’ya yayılmasından önceydi. Kuzey Afrika’da Hristiyanlık, İskenderiye’den Batı’ya ve Doğu’dan Etiyopya’ya doğru yavaşça yayıldı ve bölgede, genişleyen Roma İmparatorluğu’na karşı muhalefetin dini olarak benimsendi.
Afrika’da Hristiyanlığı Roma Katolik Kilisesi, Protestan Kiliseleri ve Afrika Yerli Kiliseleri diyebileceğimiz üç ana grup altında toplayabiliriz. Son gruptakiler Protestanlığın Afrikalılaşmış versiyonudur.
İmparator Konstantin’in Dönüşümü
4. yüzyılda Roma imparatoru olan Konstantin, Hristiyanlığa geçti ve 312’de, bu dini Roma İmparatorluğu’nun resmi dini yaptı. Afrika’daki erken dönem Kıpti (Mısır) Kilisesi üzerinde doğrudan bir etkiye sahip oldu. Fakat bu Afrika’da, Kuzey Afrika, Etiyopya ve Kızıldeniz çevresi ile sınırlı kaldı. Bu dönemde Afrika’da iki yer İskenderiye ve Kartaca, Hristiyanlık için iki önemli merkezdi.
Afrika’da Roma Hristiyanlığının Şekillenmesi
Mısır Hristiyanlığı büyüdü ve yayıldı. İncil, Kıpti dilinin çeşitli varyasyonlarına çevrildi ve Mısır’da ortaya çıkan manastırcılık, Kuzeybatı Afrika’nın Latince konuşan kilisesine yayıldı. Manastırcılık, rahiplerin dünyada yaşamaktan vazgeçtikleri ve bunun yerine manastırlarda ve bazen de kendi başlarına münzevi olarak yaşadıkları dini bir yaşam biçimidir. 4. yüzyılda, manastırcılık, zaman zaman yıkıcı da olsa, evanjelizm ve öğrencilikte güçlü bir güç haline geldi. Kartaca çevresindeki kilisenin bir kısmı, kilisenin diğer kısımlarının Roma ile olan güçlü bağlarını protesto etti.

Etiyopya’daki Hristiyan Krallar
Kuzey Afrika ve Mısır’da Hristiyanlık gelişirken ve Kuzey Afrika Hristiyanları Roma’daki kiliseyi güçlü bir şekilde etkilerken, Hristiyanlık aynı zamanda güçlü Nubia (eski Sudan) ve Etiyopya krallıklarında da büyüyordu. Hem Nubia’da hem de Etiyopya’da kral halkının dinini belirledi. 4. yüzyılda Suriyeli bir misyoner olan Frumentius, bugünkü Etiyopya’da bulunan Axum Krallığı’nın genç prensi Ezana’ya Hristiyan inancını öğretti. Ezana, Afrika’nın en büyük Hıristiyan krallarından biri oldu. Etiyopya’da gelenekte dokuz aziz olarak bilinen Suriyeli manastır misyonerleri tarafından ve Nubia’da Yahudi mühtedileri tarafından motive edilen önemli popüler Hristiyan hareketleri de gelişti.
Sonraki bin yılda, Etiyopya’da Hristiyanlık güçlenirken Nubia’da geriledi. 1200-1500 yılları arasında, Etiyopya’daki Hristiyan krallardan oluşan bir aile olan Zagwe Hanedanı, Hristiyan sanatını, edebiyatını ve kilise genişlemesini yeniden canlandırdı. Zagwe Hanedanı’nın en büyük imparatoru olan Lalibela, yeni bir Kudüs yaratmak için sağlam kayaya oyulmuş on bir ünlü taş kilise inşa etti. Ancak Zagwe krallarından herkes memnun değildi ve 1225’te bir protesto olarak ortaya çıktı.
Portekiz Katolikliği
Hristiyanlığın Sahraaltı’na girişi ise 15. yüzyılda Avrupa’dan gelen misyonerlerle başlar; yani 1415’te Portekizlilerin Barbarey Körfezi’ndeki Ceuta’yı almaları ile.
1420’den 1800’e kadar, Portekiz siyaseti ve Portekiz ile İspanya’dan gelen Hristiyan misyonerler, kıyı Afrika’nın çoğuna hakim oldular. Papa’nın Padroado adlı tartışmalı bir kararnamesi, Portekiz kralına kontrol ettiği bölgelerde ekonomik, askeri ve evanjelik faaliyetler için tüm hakları verdi. Köle tüccarları ve misyonerler, Afrikalıların ruhları için birbirleriyle güreştiler. Bununla birlikte, Portekiz misyonerlik çabaları, önemli ve kalıcı bir etki yaratamayacak kadar ince yayıldı. Sonuç, etkiledikleri çoğu yerde yalnızca zayıf bir Hristiyanlıktı. Kongo ve Soyo (Angola krallıkları) ve Kongo Cumhuriyeti istisnaydı. Orada Katoliklik, yerli popüler Katoliklik ve geleneksel din yüzyıllar boyunca çatıştı.
Evanjelik Dönem
18. yüzyılın sonlarında Katolikler gücünü kaybederken yeni bir güç ortaya çıktı: Evanjelizm. Kişisel dine olan tutkuyu köleliğe karşı bir haçlı seferiyle birleştirdi ve Afrika’nın çehresini sonsuza dek değiştirdi. Evanjelik Hristiyanlık; İncil’e, haça, dönüşüme ve misyona dört katlı bir bağlılık olarak tanımlandı.

Avrupa Sömürgeciliği
1884-1885’te Almanya’daki Berlin Konferansı ile misyonların şekli değişti. Bu toplantıda Avrupalı güçler Afrika’yı kolonileştirme ve ticaret için bölüştürdüler. Afrika, sömürgeciliğin meydan okumasına, Liberyalı William Wadé Harris gibi yeni isimlerin ve kıtadaki Afrika Enstitü Kiliseleri Örgütü’nün (Afrika tarafından başlatılan kiliseler – AIC’ler) üyeleri aracılığıyla yanıt verdi.
Bu AIC’ler Güney Afrika’da Siyonist; Batı Afrika’da Aladura ve Kenya’da Roho hareketlerinin isimlerini aldı. 1960’ta bağımsızlık doğduğunda, Sahra’nın altındaki Hristiyanlık artık sadece Avrupa’dan ithal bir şey değildi. Afrika’daki Hristiyanlık artık Afrika’nın Hristiyanlık anlayışına ve Afrika ibadet biçimlerine sahip birçok kiliseyi içeriyordu.
Siyasi Kurtarıcılar
Bağımsız Afrika Ulusları’nın yeni seçilen başkanlarının çoğu misyoner okullarından mezun olmuş ve belirli Hristiyan mezheplerine bağlıydı. Ancak bu bağlantılara rağmen, birçoğu kendilerini ülkelerinin kurtarıcıları olarak tanıtan bir şekilde hüküm sürdü .
1960’larda birçok yeni ülke misyoner okullarının, hastanelerin ve sosyal kurumların kontrolünü ele geçirdi. 1970’lerde ve 1980’lerde üstlendikleri yükümlülüklerin ağırlığı altında sendelediler. Birçok durumda, bir zamanlar kiliseyi eleştiren Afrika hükümetleri, kiliselerden eğitim, tıp ve ulus inşası konularında yardım istedi. Örneğin misyonerlik eğitiminin bir ürünü olan Gana’nın ilk cumhurbaşkanı Kwame Nkrumah, siyasi bağımsızlık hareketini Hristiyanlığa bir alternatif olarak tanımladı; ancak rejimi 1966’da bir darbeyle dağıldı. Diğer birçok Afrika ülkesinde de benzer ayaklanmalar yaşandı. Darbe liderleri sonunda yerini çok partili siyasete bıraktı.
1990’lara gelindiğinde, karizmatik Hristiyanlık, Afrika’daki birçok Hristiyan geleneğinin çehresini değiştirmişti. Bazı yeni Pentekostal kiliseler bir şifa ve güç mesajı vaaz etmeye başladı. Bu mesaj yalnızca yoksulları değil; aynı zamanda Afrika’nın büyüyen şehirlerindeki genç, yükselen şehirli profesyonel sınıfı da yakaladı. Bugün, Afrika’daki Hristiyanların çoğuna bir şekilde Pentekostal yöntemler ve öğretiler dokunmuştur.
Afrika Misyonlarında Yeni Bir Çağ
Bağımsızlıktan bu yana Afrika’da Hristiyanlıkta iki önemli eğilim var. Birincisi, hem Katolikler’den hem de Protestanlar’dan oluşan büyük bir Afrika teolojik kardeşliğinin ortaya çıkışı. İkincisi, Afrika kilisesinin yeni bir misyonerlik gayreti.
Bu ikinci eğilim, Afrikalı Hristiyanlar‘ın göç ve misyonla dünyayı dolaştığını gördü. 21. yüzyılın ilk yıllarında, İngiltere’deki en büyük kilisenin başında Nijeryalı bir misyoner papaz vardı. Benzer şekilde, Ukrayna’nın Kiev kentinde Avrupa’nın en büyük kilisesinin çobanlığını bir Nijeryalı yaptı. Gana’daki Pentekost Kilisesi ve Nijerya’daki Kurtarılmış Hristiyan Tanrı Kilisesi gibi kiliseler tüm dünyada merkezler kurmuştur.
Birinci yüzyılda Mısır’ın İskenderiye kentinde başlayan Afrika’daki Hristiyanlık öyküsünün artık dünyayı değiştiren küresel bir hareket olduğunu vaat ediyor. Hristiyanlık, Afrika’da büyük bir değişimin temsilcisiydi. Statükoyu istikrarsızlaştırdı, bazılarına yeni fırsatlar getirdi ve diğerlerinin gücünü baltaladı. Hristiyan misyonlarıyla dezavantajlı olanlar için eğitim, okuryazarlık ve umut geldi. Bununla birlikte, Hristiyanlığın yayılması, ticari spekülatörlerin yolunu açtı ve orijinal katı Avrupa biçiminde, insanların kültürleri ve törenleriyle gurur duymalarını da engelledi.
Kaynakça
- “The Story of Africa: Christianity”. BBC UK. Web. Erişim Tarihi: 18.03.2023
- Afrika Study Bible. “The History of Christianity in Africa”. The Gospel Coalition Africa. 13.11.2019. Web. Erişim Tarihi: 20.03.2023
- “Afrika’da Hrıstiyanlık”. Afsam. Web. Erişim Tarihi: 20.03.2023