Ivan Goncarov’un Kitabı Oblomov’dan 17 Alıntı

Oblomovluk sizce nedir? Toplumsal bir kaderin Oblomov’u içine düşürdüğü kaçınılmaz uyuşmayı rastgele bir tembellikle karıştırmamak gerekir. Tembel; işten kaçan ve işsizlikte mutluluğu bulan adamdır. Oblomov’sa hiçbir zaman işe giremeyen, işsizlikten de zevk alamayan bir adamdır.

Gonçarov’un kült haline gelen eseri Oblomov’dan alıntıları sizler için derledik. Keyifli okumalar.

  1. Düşünmeyi besleyen sevgidir. (sf. 32)
  2. İnsanı, yalnız insanı anlatın bana, insanı sevin. (sf. 32)
  3. …temiz ve bakir kalan ruhu belki de daha derin, daha özlü bir aşkı bekliyordu… (sf. 71)
  4. Kafası bir kitaplıktı; ama ayrı ayrı ve hiçbiri tamam olmayan ciltlerle dolu bir kitaplık. (sf. 75)
  5. Birinden ötekine geçemiyor, dalgalar gibi ondan buna, bundan ona gidip geliyor. Onlara ne iradesiyle karşı koyabiliyor, ne de aklıyla bir yol açabiliyordu. (sf. 116)
  6. Oblomovkalılar gönül acılarına da pek inanmazlardı; hayatın uzak bir amaç peşinde koşmakla geçebileceğine akıl erdiremezlerdi; taşkın duygulardan nefret ederlerdi. (sf. 144)
  7. Eskiden bir çocuğa hayatın ne olduğu erkenden anlatılmaz, yaşamanın çileli, çetin bir iş olduğu düşüncesi verilmezdi; çocuğu kitaplarla yormazlardı. Çünkü kitaplar türlü sorunlar çıkarır, bunlar da insanın yüreğini, kafasını kemirir, hayatı kısaltırdı. Yaşama düzeni çoktan ve herkes için kurulmuş bitmişti; bu düzeni insana anası babası öğretirdi. (sf. 145)
  8.  Ağır ağır yanan bir ateş, ne kadar şairane olursa olsun şiddetli bir yangından daha iyidir. (sf. 200)
  9. – Ho, ho! İlya sen şairmişsin be!                                                                                 -Evet, hayat konusunda şairim, çünkü hayat bir şiirdir. (sf. 220)
  10. Casta Diva’yı hatırladıkça fena oluyorum, dedi. Parçalanan bir kadın kalbi; bu müzikte ne derin bir acı vardır; hiç kimse derdini bilmez… Yapayalnızdır… Sırrı omuzlarını çökertir… İçini aya döker… (sf. 222)
  11. -Neler gördünüz yüzümde?
    -Tutulmuş gözyaşları. Ne fena bu erkeklerin duygularından utanmaları. Sahte bir gurur. Akıllarından utansalar daha iyi ederler. (sf. 223)
  12. Belki de hayatta bu kadar güvenle yürümesi, yanı başında inandığı bir dostun bulunmasından, adımlarını onun sağlam adımlarına uydurmasından geliyordu. (sf. 234)
  13. Her kadınla erkeğin gizli amacı da bu değil midir? Dostunda değişmez bir huzur, akışı bozulmayan bir ruh bulmak. Aşkın temeli budur ve bundan uzaklaştık mı ıstırap başlar. (sf. 250)
  14. İnsan niçin yaşadığını bilmezse günü gününe yaşamakla kalıyor; günün geçmesini, gecenin gelmesini beklemekten başka zevki olmuyor. Bugün nasıl yaşadım, sorusuna cevap vermeden uykuya dalıyor, ertesi gün gene aynı hayat. (sf. 286)
  15. Hayatın çiçekleri döküldü, sade dikenleri kaldı. (sf. 287)
  16. “İçini dökmek mutluluğun temelidir; insanın içinden geçen hiçbir şey dostundan saklı kalmamalı.” (sf. 344)
  17. Yiyorum, içiyorum, uyuyorum, gezmeye çıkıyorum. Ama birden keyfim kaçıyor.
    Bir boşluk duyuyorum.. (sf. 578)

İş Bankası Kültür Yayınları
Çevirenler: Sabahattin Eyüboğlu – Erol Güney

Arşiv
Arşiv
Söylenti Dergi'de geçmiş zamanda yazar olan dostlarımızın eserleri bu hesapta arşivlenmektedir. Yazar onayı olduğu sürece kaynak göstererek kullanmak serbesttir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Amerika’da Ruh Fotoğrafçılığı: Değişen Savaş ve Yas Kültürü

William Mumler ile ünlü olan ruh fotoğrafçılığı furyası, gelişen teknolojiler ve yıkıcı savaşlar eşliğinde 19. yüzyılın sonlarında büyük ivme kazanmıştı.

Masumiyet Müzesi Karakter Tahlili: Aşkın ve Takıntının Gölgesinde Kalanlar

Bir adamın aşkı mı saplantısı mı? Sibel, Füsun ve Kemal'in aşk ve takıntının gölgesinde kadere boyun eğişleri, karakterlerini inşa eder.

5 Farklı Sebeple Neden Moliere Okumalıyız?

Eleştirel tiyatronun önemli ismi, yıkıcı değil yapıcı hicvin ustası: Moliere'i okumak için beş sebep!

Geçmişten Günümüze ‘Histeri’: Kadınları Sindirme Aracı mı?

Histeri, geçmişte kadınları sistematik olarak kontrol altına almak için tıp ve toplumsal normlar tarafından icat edilmiş bir araçtı.

Dünya Çapında Gençlik Hareketleri: Yeni Nesil Ne Talep Ediyor?

Dünya yanıyor, gençlik susmuyor! Yeni nesil; özgürlük, iklim adaleti ve eşitlik için direniyor. Gelecek değil, bugünü de onlar yazıyor!

Kopenhag’ta 24 Saatte Görülmesi Gereken 8 Yer

Kuzeyin mutlu şehri: Kopenhag’da 24 saatte görülmesi gereken 8 yer.

Sessiz Lüksün Yeni Dili: Zamansız Şıklığın Modern Yorumu

Sessiz lüks, geçmişin zarafetini Z kuşağının dijital estetiği ile buluştururken, sadelikten doğan şıklığı sosyal medyada yeniden tanımlıyor ve sorgulatıyor.

Cepteki Sanat: Cep Telefonu Fotoğrafçılığı ve Sanatçıları

Analog makinelerden, dijital fotoğrafa geçişin ardından teknolojide yaşanan hızlı gelişmelerle birlikte cep telefonu fotoğrafçılığı, fotoğraf sanatında kendine bir yer buldu.

İçsel Monolog: Kendi Kendine Konuşmanın Zihinsel Sağlığa Etkisi

İçsel monoloğun zihinsel sağlığa hem yararlı hem zararlı etkileri bulunmaktadır.

Sanatın Kutsala Vedası: Nazarin

Kutsal, artık gökte değil. Buñuel’in kamerası, Caravaggio’nun fırçası ve Bacon’ın çığlığıyla inanç, yeryüzüne iniyor ve yeniden şekilleniyor.

Editor Picks