Prešeren Meydanı: Slovenya’da Somut Bir Aşk

Editör:
Zeynep Alara Karagöz, Irmak Soran

Slovenya’nın en önemli şairleri arasında yer alan France Prešeren ve uğruna şiirler yazdığı Julia Primic’e duyduğu aşkın somut ifadesini, Slovenya Ljubljana’da yer alan Prešeren Meydanı’nda hissediyoruz. Slovenya halkının ünlü şair Prešeren’e olan sevgisini ve saygısını, onu ölümsüz kılmak için oluşturdukları Prešeren Heykelinde görüyoruz. Prešeren Heykelinin karşısında ise, fırtınalı aşkı Julia’nın evinin penceresinin bulunduğunu gözlemliyoruz. Heykel doğrudan evin penceresine yöneltilerek konumlandırılmıştır. Sizleri ünlü şair Prešeren ve Julia’nın aşkını ölümsüzleştiren, şimdilerin Slovenya’sında kültürel bir miras niteliği taşıyarak ülkenin bağımsızlığının ve mirasının somut haline gelen Prešeren Meydanı’nda gezinmek üzere bir yolculuğa davet ediyoruz.

Slovenya’nın Ulusal Şairi France Prešeren

France Prešeren ekoper

3 Aralık 1800 tarihinde dünyaya gelen France, doğumundan 48 yıl sonra, yani 8 Şubat 1848’de hayata gözlerini yummuştur. Genç yaşta vefat etmesine rağmen yaşamı boyunca birçok anlamlı şiir ve sone ortaya koymuştur. En bilinen soneleri arasında yer alan Sonetni venec (Bir Sone Çelengi), sanatsal ve teknik açıdan ustalık gerektiren bir eserdir. Eser, dönemin muhafazakar halkı tarafından tuhaf bulunmuştur. Bunun nedeni, France’nin varlıklı bir burjuva ailesinden gelen Julia Primic’e duyduğu aşkı akrostişle dile getirmesidir. Bu durum, dönemin tutucu tavrından oldukça uzaktır.

Yaşamımın sonuna yaklaştığı dönemde France, günümüzde Slovenya’nın milli marşı olan Zdravljica (1844,Tost)’yı kaleme almıştır. Edebiyat onun için her zaman önemli bir yerde olduğundan kendi mesleği olan avukatlığı istikrarlı bir şekilde devam ettirmesi olanaksızdı çünkü Avusturya yetkilileri bu duruma karşı çıkmıştı. İlerleyen dönemde kötüleşen sağlık durumu ve sürdürmek zorunda kaldığı mutsuz evliliğiyle birlikte şiirsel yaratıcılığı giderek azalmış ve eser üretmek için yetersiz kalmıştır.

France, şiirleri ve soneleriyle romantizmin izlerini taşıyarak, son nefesini yalnız bir şekilde verdi. Günümüzde ise Ljubljana’daki merkezi bir meydana adı verilerek Slovenya halkı tarafından anılmaya devam ediyor.

Geçmişten Gelen Hikayesiyle Prešeren Meydanı

Prešeren Square arrivalquides

Prešeren Meydanı, Orta Çağ batı Ljubljana’sında önemli bir kavşak olarak kullanılmıştır. 1895 Ljubljana depreminden sonra ise mimar Max Fabiani meydanı modernize ederek yeniden tasarlamıştır. Meydan, Ljubljana’nın tarihini ve kültürünü yansıtan mimarisiyle büyüleyici bir havaya sahiptir. Barok’tan Art Nouveau‘ya kadar tarihin büyüsü ve hissiyatı meydanın her yapısında ayrı ayrı işlenmiştir.

Slovenya edebiyatının en büyük şairi olan France Prešeren’e atfedilen bu meydan, ona ait birçok şeyi de bünyesinde bulundurmaktadır. Ayrıca Prešeren tarafından yazılmış bir milli marş olan Zdravljica, onun ülkesine olan bağlılığının bir sembolü haline gelmiştir.

1905 yılında Prešeren heykelinin dikilmesiyle birlikte meydan, bağımsızlığın ve özgürlüğün sembolü haline gelmiştir. Prešeren’in ülkesine ve edebiyata kazandırdıkları hiç unutulmamıştır. Slovenya halkı tarafından her yıl anılmasının yanında heykelinin dikildiği meydana onun isminin verilmesi de halkının ona minnet duymasının ve milli değerlerine olan saygısının göstergesi olmuştur.

Günümüzde ise meydan birçok festivale ve etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Slovenya’ya gelen ziyaretçiler, etkinliklerde ülkenin kültür, gelenek ve tarihiyle eşsiz zaman geçiriyor. Ziyaretin en anlamlı noktası ise ziyaretçilerin ulusal şair Prešeren’in kültürel mirasını ve kültürel bilincini tanıyor olması. Her bir ziyaretçi, şehrin kimliğine ve bağımsızlık bilincine hayran kalıyor.

Prešeren Heykelinin Üstündeki Kadın

Prešeren heykeli marcosecchi

Heykelde Prešeren’in arkasında bulunan bu kadın figürü, bir ilham perisi olarak yorumlanabilir. Kendisinin hayatı boyunca yazdığı şiirlerinde ve sonelerinde ilham arayışında olduğunu belirtebiliriz bu nedenle kadın figürünün elinde defne dalı tutması ve Prešeren’in hemen arkasında bulunmasıyla, bu figürün sanki koruyucu bir görev üstlenmiş gibi tasvir edildiğini söyleyebiliriz. Figürün, Prešeren’in eserlerindeki ilham kaynağı olduğuna dair yorumlar yapılmaktadır. Bu oldukça mantıklı bir çıkarım gibi görünüyor çünkü bu denli sevilen ve saygı duyulan bir şairin edebi başarısı ve halk tarafından ölümsüz kılınması yadsınamayacak kadar değerli.

Prešeren Heykeli ve Julia’nın Penceresi

Julia Primic tripadvisor

Prešeren Heykelinin konumundan ve niteliğinden bahsetmiştik. Peki ya fırtınalı aşkı Julia? Bu ev Julia’nın doğrudan yaşadığı bir yer değildir. Fakat Julia’nın penceredeki kabartması, Prešeren heykelinin bulunduğu meydanda yer almaktadır ve bu meydan onların ölümsüz aşklarını simgeleyerek gelen ziyaretçileri hala etkisiz altına almaya devam etmektedir. Prešeren’in Julia’yla birliktelik yaşaması mümkün olmadı fakat Slovenya, en çarpıcı ve anlamlı aşka ev sahipliği yaptı.

Ünlü şairin heykeli, aşkını aynı meydanda karşılıyor. Julia’nın evinin penceresi doğrudan Preseren heykelini görüyor. Bu ölümsüz aşktan geriye kalan somut ifadeler ise Prešeren’in ulaşamadığı aşkı Julia’ya duyduğu özlemi temsil ediyor.

Günümüzde Preśeren Meydanı’nın Önemi

Ünlü Prešeren Meydanı’nın neden bu ismi aldığına, neyi ifade ettiğine yakından baktık. Gelin şimdi, bu meydanın coğrafi açıdan önemine ve turizmin gelişmesindeki rolüne yakından bakalım!

Preśeren Meydanı, Slovenya’nın başkenti Ljübljana’nın en gözde noktalarından biridir. Tarihi ve kültürel açıdan baktığımızda Slovenya halkının bağımsızlığının sembolü olan ve aynı zamanda turistik açıdan önemli bir rol taşıyan bu meydan, hem barok tarzı mimarisiyle hem de Ljübljana’daki yerel halk ve turistler için sıcak bir noktaya sahiptir.

Meydanı önemli kılan en büyük nitelik aslında önceki paragraflarda bahsettiğimiz üzere Slovenya’nın ulusal şairi Prešeren’in heykelinin varlığıdır. Prešeren’in büyük aşkı Julia’nında bu meydanda birbirlerine doğru konumlandırılması da bu büyük aşkı bilenler için somut biri duyguyu ve büyük bir aşkın göstergesi oluyor. Prešeren Meydanı’na yapılan ziyaretler özellikle de dünyanın her yerinden gelmekte olan fotoğrafçılar tarafından gerçekleştiriliyor. Tarihi önemi ve konumu itibariyle her yıl bir milyon civarında turist Ljubljana’yı yani birleşim merkezi olan Prešeren Meydanı’nı ziyaret ediyor.

Prešeren Meydanı’nı Nasıl Ziyaret Edebilirim?

Prešeren Square travelslovenia

Her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yapan Prešeren Meydanı’na ziyaretlerin gerçekleşmesi için yönergeyi adım adım ele alıyoruz.

Türkiye’den Slovenya’ya direkt uçuşlar bulunuyor. Özellikle İstanbul’dan Ljubljana Joze Pučnick Havalimanına (LJU) direkt uçuşlar büyük kolaylık sağlıyor. Havalimanına vardığınızda şehir merkezine ulaşım için taksi veya daha ekonomik olması yönünden Shuttle servisleri veya otobüs opsiyonlarını kullanabilirsiniz.

Ljubljana şehir merkezine vardığınızda Prešeren Meydanı’na gelmişsiniz demektir. Şehir merkezinden konumunuzu açarak yürüme mesafesiyle Prešeren Meydanı’na ulaşabilirsiniz.

Prešeren Meydanı, özellikle yaz festivallerinde ve 8 Şubat yarihlerinde düzenlenen kültür günlerinde kalabalığını bir hayli koruyor. Sizler de Prešeren Meydanı’na gerçekleştireceğiniz ziyaretinizi bu zamanlara ayarlayıp Slovenya’nın kültürel havasını tadabilirsiniz.

Zirayet Saati ve Ücreti Var mıdır?

Preśeren Meydanı’na ziyaretler için kesin saatler bulunmaktadır. Dilediğiniz vakitte ziyaret edebilirsiniz. Bu ziyaret için de herhangi bir ücret ödemeyeceksiniz.

Preseren Meydanı’nda Kaçırmamanız Gerekenler

Prešeren Meydanı’na gitmişken kesinlikle görmeden gitmemeniz gerekenlerden bahsedelim.

Öncelikle France Prešeren Heykeli, Slovenya’nın kültür mirasından bir parça olan ve ününü kazandıran sembollerinden biri olan bu heykel, adıyla da çokça bilindiğinden gelen ziyaretçilerin ilk merak ettiği şeylerin başında gelmektedir. Meydan’a gidilmesinin önemli sebebinin bu heykel olduğunu kesinlikle söyleyebilirim.

Fransiscan Kilisesi mindtrip

Franciscan Kilisesi, meydanın tam önünde bulunan ve pembe dış cephesiyle 17. yüzyıl barok mimarisini göz önüne koyuyor.

Tromostovje travelslovenia

Tromostovje (Üçlü Köprü), mimari açıdan estetik bir görünümüyle UNESCO’nun Plečknik eserleri listesinde yerini almıştır. Tromostovje’yi geçtikten sonra bir çok etkinliğin yapıldığı Ljubljana’nın nehir kıyısında biraz soluklanmak ruhunuza iyi gelecektir.

Ljubljanas castle  myljubljanatour

Son olarak ise Ljublijana Kalesini ziyaret ederek Slovenya’nın kültürel ve tarihi doyumuna ulaşabilirsiniz. Kale’ye meydandan biraz yürüme mesafesiyle kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

Prešeren Meydanı’nda yaptığımız bu kısa yolculukta Prešeren ve Julia’nın ölümsüz aşkının simgelerine şahit olmakla kalmadık, meydanın kültürünün ve tarihinin turizme etkisine değindik. Sizlerle çıktığımız bu yolculukta aşkın, özlemin ve ulusun bağımsızlığının Slovenya halkını etkilemesinin yanı sıra dünya çapında birçok turiste ev sahipliği yaptığını gördük. Dilerim, bu meydanda yürüdüğünüzün ve birçok fotoğraf karesi elde ettiğinizi hayal etmişsinizdir. Şu anki durağımız, bağımsızlığın ve aşkın somut hali Prešeren Meydanı! Bir sonraki durağımızda görüşmek dileğiyle!


Kaynakça

“France Preceren”. Britannica. web. 27.06.2025

“Julija’s Palace, The Poet And His Muse”. Finelijubjianaapartments. web. 27.06.2025

”Presernov Trg Square”. Visitljubljana. web. 09.07.2025

“Explore Ljubljana’s Prešeren Square: Heart of the City”. Mylujibljanatour. web. 09.07.2025

 

 

Sıla Erdoğan
Sıla Erdoğan
The “Over”thinker :)

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Single White Female(1992) Film İncelemesi: Kadın Kimliği ve Psikolojik Gerilim

Schroeder'in filmi; kadın kimliğinin inşası, ideal benlik, aitlik kavramı, bastırılmış duygulaların saldırganlığı ve en sonunda gölgeyle yüzleşme gibi temalar üzerinden ilerleyen çarpıcı bir psikolojik portre sunar.

İstanbul Mimarisi: Frej Apartmanı

Art Nouveau mimarisi, zengin tarihi ve trajik hikayesiyle Pera’nın çok kültürlü dokusunu yansıtan ve yaşatan Frej Apartmanı’nı keşfe çıkıyoruz.

Kültürlerden Esintiler: Peru’nun Dokuma Mirası

And Dağları’nın etekleri Peru’da sürdürülen dokumacılık geleneği ve yıllar içinde gelişimi.

Wings of Desire: Tarihin Nabzının Attığı Yer Berlin

Wings of Desire filminde Berlin, sahnelerin yaşandığı bir ortam olmaktan ziyade hareket eden, neredeyse ekranlardan izleyiciye fısıldayan bir baş karakterdir.

Kültürlerden Esintiler: Hindistan’dan Sari Kültürü

Sari, geçmişten günümüze Hint kadınların kimliğini, zevkini ve zarafetini tek bir kumaşta buluşturan kültürün canlı bir temsilidir.

Sosyal Medyada Cinsiyetçi Stereotiplerin Yayılması: Paylaştıkça Büyüyen Kalıplar

Sosyal medya, cinsiyetçi kalıpları yaygınlaştırıyor; kullanıcılar bu normları sorgulamak yerine yeniden üretiyor.

Bitki Yetiştirmek, Mekânı Canlandırmaktan Fazlası mıdır?

Bitki yetiştirmek; estetik bir eylemden öte, politik, etik ve varoluşsal anlamlar taşıyabilir.

Ostrogot Krallığı: Roma Kartalı’nın Küllerinden Doğan İtalya

Hunların gölgesinden çıkarak Roma tahtına oturdular… Ostrogotların yükseliş ve düşüş hikayesini birlikte keşfedelim.

The Notebook Hangi Albümle Eşleşir?

Romantik filmlerin kilometre taşlarından The Notebook ve Jeff Buckley'den Grace albümünü ortak noktada buluşturuyoruz.

Müzik Listenize Eklemeniz Gereken 5 Bağımsız Sanatçı

Bu yaz, ruhunuza dokunacak hafif melankolik ve nostaljik tınılarıyla sizlere eşlik edebilecek indie sanatçılarla tanışmaya ne dersiniz?

Editor Picks