The Idol Dizi İncelemesi: Yeni Euphoria, Eski “Male Gaze”

Editör:
Ayçe Cansu Yaşar

Amerikan drama dizisi The Idol, Sam Levinson, Abel Tasfaye ve Reza Fahim tarafından HBO için üretildi. 76. Cannes Film Festivalinde seyircinin beğenisine sunulan dizi, 4 Haziran itibarıyla HBO ve Max platformlarında yayınlandı. Dizinin çekimlerine yönetmen ve oyuncu Amy Seimetz ile başlansa da devam etmeme kararı alınarak dizi en baştan çekildi ve Euphoria dizisinden aşina olduğumuz Sam Levinson tarafından yönetilmesine karar verildi. Dizide başrol olarak Lily Rose Depp karşımıza çıkarken, Depp’e Şiva Bebeği filmiyle ses getiren Rachel Sennott ve Dan Levy, Jane Adams gibi yıldız isimler eşlik ediyor. Müzik sektöründe The Weekend olarak bilinen Abel Tesfaye, Troye Sivan,ve Jennie Ruby Jane ise ilk oyunculuk performanslarını sergiliyor.

Yazının bundan sonraki kısmı The Idol dizisi ile ilgili keyif kaçıran detaylar (spoiler) içermektedir!

Idol Kim?

Yayımlandığı günden itibaren ses getiren dizinin hikayesi Britney Spears ve Madonna’dan ilham alınan Amerikan pop star Jocelyn (Lily Rose Depp) etrafında ilerler. Jocelyn kısa zaman önce annesini kaybeder ve yas sürecinde mental sağlık sorunları ortaya çıkar. Yaşadığı sinir krizi sebebiyle konserleri iptal edilen Jocelyn kariyerine ara vermek zorunda kalır. Geri döndüğünde ise ekibi ona güvenmez ve Jocelyn kariyerini kurtarabilmek için acımasız bir endüstride kendini kanıtlamak zorundadır. İlham krizi yaşadığı bir anda karşısına gece kulübü sahibi ve yetenek avcısı Tedros (Abel Tesfaye) çıkar

Bir Ünlünün Evinde

İzleyiciler olarak hikayeye, Jocelyn’in en iyi arkadaşı ve kişisel asistanı olan Leia ile birlikte başlıyoruz. Jocelyn’i uyandırıp kahvesini getiriyoruz. İdolümüz bir fotoğraf çekimindeyken kriz durumu söz konusu olduğunda Leia ile toplantıya katılıyoruz. Jocelyn bütün bir dizi boyunca karakterini yansıtan tek cümle olarak “Ciddiye alınmak istiyorum” dediğinde Leia ile dinliyoruz. Leia, Tedros’un aşırılıklarına ve mantıksız olaylara açık açık tepki gösteren tek kişi bu açıdan da bir nevi sağduyu sembolü. Leia ile Jocelyn birbirinden uzaklaştıkça biz de Jocelyn’i tanımaktan uzaklaşıyoruz ve beşinci bölümün sonunda Leia evden ayrılırken biz de ilk sezonun sonuna geliyoruz.

Leia ve Jocelyn uzaklaştıkça Leia paniklerken evin ve Jocelyn’in kontrolünü ele geçiren Tedros ile dizinin en ilginç performanslarından birini görüyoruz. Kendisinden tamamen farklı birini canlandırmak istediğini belirten Abel (Tedros) parodi ürünü sayılabilecek bir karakter sunuyor. Dizide sık sık dalga geçilen saçı, yetenek avcısı adı altında bir tarikat lideri oluşu ve Andrew Tate tarzı tavırlarıyla gerçek olduğunu düşünmekte zorlanıyoruz.

Kapalı Kapılar Ardında

Her ne kadar Jocelyn ciddiye alınmak istediğini belirtse de bunu gerçekleştirmek biz izleyiciler olarak çok zor çünkü onu tanımıyoruz. Birçok genç hayranının olduğunu, annesinin ölümünü ve bir pop star olduğunun farkındayız. Son bölümde aslında Jocelyn’in her şeyi planlayan kişi olarak gösterilmesi maalesef karakteri yüzeysellikten uzaklaştırmıyor, aksine bu anlatıma inanmayı zorlaştırıyor. Troye Sivan’ın ise ilk oyunculuk deneyimi olmasına rağmen etkileyici bir performans sergilediğini söyleyebiliriz.

Peri Masalına Eleştiri Okları

Dizi, yaratıcılarından ve oyuncularından biri olan Abel Tasfaye (Tedros) tarafından “karmaşık ve karanlık bir aşk hikayesi” olarak tanımlasa da aslında yıldız olmanın ve endüstrinin genç bir kadın ile etrafındakilere nasıl zarar verdiğini gösteriyor ama dizi bunu yaparken karakterleri aşırı seksüalize etmesi, hikayeye katkısı olmayan seks ve nude sahneleri ile bu istismarı güçlendirdiği eleştirilerinden kaçamıyor. Sam Levinson’ın Euphoria setinde bu konuda oyunculardan itirazlar aldığını ve sonrasında da izleyenler tarafından eleştiri yağmuruna tutulduğunu biliyoruz.

Amy Seimetz versiyonunda ön plana çıkan tarikat ve tarikatın ilişki dinamiğinin tamamen atılmış olması izleyiciyi boşluğa sürüklüyor. Bu kısımları izleyiciler olarak bizler (bize hiçbir ipucu verilmediği için) tahmin etmek durumunda kalıyoruz.

Dizinin son derece ilginç konusuna ve görselliğine rağmen eleştirildiği gibi male gaze ile ön plana çıkması sebebiyle derinliği olan karakterler yaratmakta zorlandığını ve hikaye kurgusunda eksiklerinin olduğunu fark etmemek imkansız. Bütün eleştirilere rağmen HBO’nun memnun olduğunu belirttiği The Idol, 2. Sezon onayı alma şansına sahip olacak gibi gözüküyor.

Fragman için:

 


Kaynakça

Rolling Stone. “‘The Idol’: How HBO’s Next ‘Euphoria’ Became Twisted ‘Torture Porn’”. Erişim: 17.08.2023. Web

Vogue. “Lily-Rose Depp’s Jocelyn Deserved Better Than The Idol”. Erişim: 17.08.2023. Web

Imdb. “The Idol”. Erişim: 17.08.2023. Web

Mina Le. “The Idol is the worst show of the year”. Youtube (06.07.2023). Web

 

Arşiv
Arşiv
Söylenti Dergi'de geçmiş zamanda yazar olan dostlarımızın eserleri bu hesapta arşivlenmektedir. Yazar onayı olduğu sürece kaynak göstererek kullanmak serbesttir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Edebiyatta Semtlerin İzleri: Emirgan

İstanbul'un en güzel semtlerinden biri olan Emirgan, şiirlerde de romanlarda da ele alınan bir semt olmuştur.

Natalia Ginzburg: Edebiyatın ve Direnişin Güçlü Sesi

İtalyan yazar Natalia Ginzburg, toplum ve aile temalarını sıklıkla işleyen, döneminin devrimci kimliğini benimsemiş ve bunu da eserlerine yerleştirmeyi uygun bulmuştu.

Notting Hill: Londra’nın En Renkli Yüzü

Notting Hill; renkli sokakları, pazarı ve kültürel dokusuyla Londra’da hem ruhunuza hem gözünüze hitap eden özel bir semttir.

Dostoyevski’nin Rus Edebiyatı Üzerindeki Etkisi

Dostoyevski, Rus edebiyatında sadece bir isim değil aynı zamanda döneminin edebiyat anlayışına da yön veren önemli bir yazardır.

Söylenti Radarında Bu Ay: Isaac Winemiller

Müzikal yalnızlığı bir estetik tercih haline getiren Isaac Winemiller, duygusal derinliğiyle bu ay Söylenti Radar’ında öne çıkıyor.

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

Editor Picks