5 Maddede Bôa’yı Tanımak

Özüm Bahar Demirsular
Özüm Bahar Demirsular
Gazetecilik öğrencisi, şiir sever, sinemasever. No matter how much or how otfen people hurt each other, loving someone is never a waste.
spot_img
Editör:
Zeynep Kezer
spot_img

Neredeyse 20 yıl sonra müzik için tekrar bir araya gelen; büyüleyici şarkıları ile ortalığı kasıp kavuran İngiliz alternatif rock grubu Bôa‘nın müzikal serüvenine ortak olmak için grubun geçmişten bugüne uzanan hikayesi ve başarılı parçalarıyla keyifli bir yolculuğa çıkıyoruz.

1- Bôa Kimdir ve Nasıl Kuruldu?

Bôa, Nylon.

1993’te Londra’da kurulan Bôa ilk dönemlerinde gitarist ve vokalist Steve Rodgers, baterist Ed Herten ve klavyede Paul Turrell üçlüsüyle yola çıktı. Ana vokal Jasmine Rodgers -Steve Rodgers’ın kız kardeşi- o zamanlar grupta bile değildi. Grubun prova aldığı stüdyo, babaları da dönemin klasik rock gruplarında solist olan Rodgers kardeşlerin evinde yer alıyordu, bu sayede Jasmine grubun müziğine ve provalarına oldukça hakimdi. İlk başlarda funk müzik tarzı ile ilerleyen grup zaman içinde rock müziğe yöneldiler. Yeni üyelerin de eklenmesi ile gittikçe popülerleşmelerinin ardından Draggin’ Bones‘dan Alex Caird baş gitarist olarak gruba dahil oldu. Ardından Steve Rodgers’ın küçük kardeşi Jasmine vokalde yer almak üzere, Doctor Sky‘da çalan Ben Henderson ise saksafon çalmak üzere gruba katıldı.

Şu an Spotify’da aylık 7,5 milyon dinleyicisi olan grubun en büyük hiti Duvet, yine Spotify’da 440 milyon dinlenmeye sahip. Zaman içinde üyelerin dağılmasıyla grup, kariyerine 20 yıla yakın bir ara verdikten sonra 2021’de TikTok aracılığıyla beklenmedik bir ilgiyle ile tekrar ünlendi. Bu beklenmedik ilginin ardından yeniden bir araya gelmeye karar verdiler. Uzun bir ara ve grup içi dağılmaların sonucunda, Bôa şimdi üç kişi olarak müzik hayatına devam ediyor; Ed Herten’in ayrılması ile 1994’te baterist olarak gruba katılan Lee Sullivan, vokal Jasmine Rodgers ve Bass’ta Alex Caird. Yeni parçalar üzerinde aktif olarak çalışıyorlar.

2- Duvet Aslında Bir Animenin de Jenerik Müziği

Serial Experiments Lain, Pinterest.

Japon müzik şirketi Polystar ile 1996’da anlaşma imzalayan Bôa, Londra’daki stüdyolarında Twilight, Deeply ve Elephant şarkılarını kaydetti. Sonrasında yapımcı Neil Walsh ile albüm için daha fazla şarkı ürettiler. Parçalar ne kadar İngiltere’de kaydedilmiş olsa da ilk albümleri The Race of a Thousand Camels başta sadece Japonya’da yayınlandı. Albümü tanıtmak için 1998’te Japonya’ya gittiler.

İlk teklileri olan Duvet’i 1998’de piyasaya sürdüler. Parça Japonya’da büyük bir başarı yakaladı. Yani işin aslı şarkı sosyal medyada tekrar ünlenmeden önce başka bir kitle tarafından iyi biliniyordu. Cyberpunk türünde 13 bölümlük bir anime olan Serial Experiments Lain adlı animenin de giriş müziği olan şarkı daha o zamanlar oldukça beğeni topladı. Serial Experiments Lain, işlediği sanal gerçeklik konusuyula öne çıkıyor ve çekildiği zamana göre oldukça yaratıcı bir yapım olarak karşımıza çıkıyor. Duvet eşliğindeki Lain jeneriğini buradan izleyebilirsiniz. 

“And you don’t seem to understand
A shame you seemed an honest man
And all the fears you hold so dear
Will turn to whisper in your ear”

3- Etkileyici Vokal Jasmine Rodgers Nasıl Gruba Dahil oldu?

Bôa stüdyoda, Pinterest.

Ed ve Paul grubun ilk zamanlarında Fran isimli bir şarkı hazırladı. Şarkının nakaratı için bir kadın vokalin uygun olacağını düşündüler. Steve’in kız kardeşi Jasmine o zamanlar henüz 16 yaşındaydı. Küçüklüğünden beri müzikle iç içe bir evde büyümüştü. Abisi ve arkadaşlarını sürekli olarak stüdyolarında izliyordu. Kendisi de 10 yaşında ilk gitarına sahip olmuştu; ailede müzikle uğraşmak bir gelenek gibiydi. Bu nedenle nakaratı söylemesini teklif ettiklerinde bu çok da uçuk bir fikir değildi. Jasmine müzikle ilişkisini şöyle özetliyor: “Daha konuşmadan şarkı söylemeye başladım. Babam da bir müzisyen, evde mikrofonlarımız vardı. Ben de şarkıcı gibi davranırdım. Ve şarkı söylemeye bayıldım. Evet bu benim konfor alanımdı.”

Birkaç uzun kayıt sonrası zaten istekli olan Jasmine gruba dahil oldu. Variety’ye verdiği bir röportajda ilk stüdyo deneyimlerini şu şekilde aktarıyor: “Herkesin oraya gidip prova yapması doğal bir şeydi ve ben aşağıda şarkı söylemeyi bırakmazdım, Alex’in ‘Sadece şarkı söylemek ister misin?’ dediğini hatırlıyorum… Biz yukarı çıktığımızda, yerliler yerlileri tanırdı ve tek yaptığımız çalmaktı.” Zamanla grubun ana vokali haline gelen Jasmine, 1996 yılında Bôa için işler iyiye gitmeye başladığı zaman lisans eğitimini bile gruba odaklanmak için erteledi.

“If I could be her…
But I’m not her and she’s not me
And you’re somewhere different
On a different planet”

4- “Bôa” İsmi Nereden Geliyor?

Bôa, Pinterest.

Boa, Güney ve Orta Amerika’da yaşayan bir yılan türüdür. 2 ila 4 metre arasında bir uzunlukta, kaslı ve oldukça büyük bir vücuda sahiptir. Etobur olan bu yılanların gece bile avlarını gözlemleyebilecek keskin gözleri vardır. Bu yılan türü aynı zamanda Küçük Prens romanından da tanıdık olduğundan hayranlar tarafından oldukça ilgi çekmiştir.

Jasmine grup isminin orijinine şu şekilde değiniyor: “Bir isim bulmaya çalışıyorduk ve aslında hiçbir isime karar verememiştik. Neler olabileceği konusunda bir liste yaptık. Uzun zaman Sharon ve Fried Chaffinch isimleri arasında kaldık. Ama sonunda hepimiz Bôa‘nın daha iyi olacağında karar kıldık. Ben yılanları çok severim. Sanırım bu benim kararımdı.”

5- Uzun Bir Aradan Sonra Tekrar Bir Arada

Jasmine Rodgers, Lee Sullivian, Alex Caird. Pinterest.

2005’te Get There piyasaya sürüldükten sonra grubun ilerleyişi yavaşladı. Grup üyelerinın bazıları solo kariyerlerine, bazıları ise başka mesleklere yöneldi. Jasmine Rodgers psikoloji lisansını tamamladı, Caird gitar dersleri verdi, Sullivan ailesi ile ilgilendi. Bu uzun süren ara aslında bir ayrılıktan çok; hayatın olağan akışında bir duraksamaydı. Bu ayrılık döneminde bile müzikten ve dostluklarından vazgeçmediklerini söylemek çok doğru olur. Grubun hiç beklemediği bir anda, 2021’de, Duvet parçası TikTok’ta viral oldu. Ve aniden kendilerini tekrar sahne ışıklarının altında buldular.

Şarkının tek bir hit olmadığını; devamı da olduğunu fark eden birçok müzik şirketi ve yapımcı, Bôa ile anlaşma yapmak istedi. Sonunda grup, görüşlerini kendilerine en yakın hissettiği Sameer Sadhu ile yola çıkmayı seçti. 20 yıl sonra tekrar tanınmak, dinlenmek, insanlara müziklerini hissettirebilmek grup için çok önemliydi. Ayrı ayrı müzik yapmalarına rağmen tekrar birleştiklerinde aynı uyumu yakalayan Bôa, şu an kariyerlerinin gidişatından oldukça memnun.

Kendi deyimleriyle; daha TikTok ve diğer sosyal medya platformlarına tam olarak entegre olamamış olsalar da Bôa’nın müzikal gücünü daha da geniş kitlelere aktarabilmek için bu platformları da aktif kullanmaya başlıyorlar. Hatta grup, kendileri hakkında gelen sorulara sosyal medya üzerinden video-mesaj olarak cevap veriyor. Bôa’nın bu kadar sevilmesinin tek nedeninin müzik olmadığını söylemek mümkün; günlük hayatta oldukları gibi doğal paylaşımlar yapmaları, dinleyiciye şarkılarının derinliklerini anlatmaları ve dostane duruşları popüler olan ile dinleyici arasındaki uçurumu azaltıyor. Dinleyiciler ile müzik aracılığıyla hikayelerini paylaşırken onları da dinlemeye özen gösteriyorlar.

Her ne kadar 5 maddeye sığdırmak zor olsa da, severek dinlediğimiz bu yetenekli grubu tanımlayan 5 madde sıralamaya çalıştık. Grubun müzikal dünyasını daha yakından tanımak isterseniz, en sevdiğimiz birkaç Bôa şarkısıyla baş başa bırakıyoruz sizleri:

 

Kaynakça :

  • Öne çıkarılan görsel: Wasserman.
  • Bôa on Reuniting After 1998 Single ‘Duvet’ Enchants New Generation of Fans.Variety. Web.18.08.2023
  • Bôa Information. FanCons.Web
  • Bôa, Last.fm.Web
  • Bôa, Wikiwand.Web

 

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.